Kalıcı bipolar pacemaker Lead'lerin yalıtım bozukluklarının belirlenmesinde impedans ölçümünün yararlarının araştırılması
The Benefit of the impedance measurement in early diagnosis and correction of Lead disfunctions due to insulation defects, and in follow-up of the patients treadet wiht permanent bipolar pacemakers
- Tez No: 69794
- Danışmanlar: DOÇ. DR. AYTAÇ ÖNCÜL
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Kardiyoloji, Cardiology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1998
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 86
Özet
ÖZET Kalıcı“pacemaker lead'lerin yalıtılmasında silikon ve poliüretan yalıtım maddeleri kullanılmaktadır. Bu yalıtım maddelerin temel görevi vücut dokusu ve iletim teli arasındaki elektriksel akımı önlemektir. Son zamanlarda ”lead“ yalıtım kusuruna bağlı ”lead“ fonksiyon bozuklukları bildirilmiştir. Çalışmanın amacı, kalıcı ”pacemaker“ uygulanmış hastaların takibinde, yalıtım kusuruna bağlı ”lead“ fonksiyon bozukluklarının erken farkedilmesi ve giderilebilmesi için, impedans ölçümünün yararını araştırmaktır. Çalışmaya kalıcı bipolar ”pacemaker“ implante edilen ve ”pacemaker“ polikliniğinde izlenen toplam 156 hasta alındı. Hastaların çalışma kapsamına alınmalarmdaki en önemli kriter kalıcı ”pacemaker“ implantasyonunda bipolar ”lead“ kullanılmaları olmuştur. Hastalar ”pacemaker“ uyguladıktan sonra 1-17 yıl arasında (Ortalama: 4.93 ± 2.7 yıl) takip edilmiştir. Çalışmaya dahil edilen 156 hastanın 78'i (%50) erkek ve 78'i (%50) ise kadın idi. Hastaların yaş aralığı 14 - 91, yaş ortalaması (± SD) 63.36 ± 15.42 yıl olarak bulunmuştur. Çalışmaya alman hastalara implante edilen bipolar kalıcı ”pacemaker“ler toplam 7 markadan oluşmuştur. Bu ”pacemaker“lerin markalan sırayla Biotronic, CPI, Intermedics, Medtronic, Pacesetter, Vitatron ve Telectronics idi. Hastaların tümünde bipolar sistem kullanılmıştır. Hastalara implante edilen toplam 238 adet bipolar ”lead“den 155 adedi (%65.12) ventriküler ve 83 adedi (%34.87) atrial idi. İmplante edilen atrial ve ventriküler ”lead“ler 8 markadan oluşmuştur. Ventriküler ”lead“ierin 79'u Pacesetter, 30'u Intermedics, 28'i CPI, 10'u Vitatron, 4'ü Medtronic, 2'si Telectronics, biri American Optical ve biri Biotronic idi. Atrial ”lead'lerin ise 49'u Pacesetter, 16'sı Intermedics, 13'u CPI, 4'ü Vitatron ve biri Medtronic marka idi. Yalıtım maddeleri, ventriküler“lead'lerin 43'ünde (%27.7) poliüretan, 112'sinde (%72.3) silikon iken atrial ”lead'lerin 21 'inde (%25.3 ) poliüretan, 62'sinde (%74.7) silikon idi. Bu çalışmada“lead'ln yalıtım kusuru kriterleri olarak; ”oversensing“, ”undersensing“, uyan kaybı, erken batarya boşalması ve düşük ”lead“ impedansı (< 250 Q) altında ve/ veya başlangıç değerinin %50' sinden küçük ise kabul edilmiştir (43). 73Kalıcı bipolar pacemaker uygulanan 156 hastadan 14'ünde (%8.97) ölçülen ”lead“ impedansları 250 ohm'un altında ve/ veya başlangıç değerinin %50'sinden küçük olduğu saptandı. İmplantasyon sonrası ölçülen ventriküler ”lead“ impedansları; normal ”lead“ yalıtım grubunda 641.24 + 162.74 Q iken sonradan ”lead“ yalıtım kusuru ortaya çıkan grupta 588.38 ± 150.89 Q idi (p = 0.695). İmplantasyon sonrası ölçülen atrial ”lead“ impedansları; normal ”lead“ yalıtım grubunda 530.85 + 149.38 Q iken ”lead“ yalıtım kusuru grubunda 448.33 ± 107.43 Q (p = 0.417, anlamsız) idi. İkinci karşılaştırmamız, hastalarımızda ”lead“ yalıtım kusuru geliştikten sonra yapıldı. ”Lead“ yalıtımı normal olarak kabul edilen grupta ventriküler impedansı 652.50 + 181.08 Q iken, yalıtım kusuru olduğu düşünülen grupta bu değer 250.77 ± 20.15 Q ve aralarındaki fark ileri derecede anlamlı idi (p < 0.001). Atrial ”lead“ler karşılaştırıldığında normal olan grubun impedansı 557.68 ± 143.98 Q iken yalıtım kusuru olan grubun 250.0 ± 0.0 Q ve aralarındaki fark anlamlı idi (p = 0.012 ). ”Lead“ impedansları düşük bulunan hastaların EKG ve 24 saatlik ritim Holter sonuçlan incelendiğinde, ”pacing“ ve / veya algılama kusuru bulguları olduğu görüldü. Buna göre ”lead“ impedansları düşük olan 14 hastanın ”lead“lerinde yalıtım kusuru olduğu tespit edildi. Yalıtım kusuru belirlenen bu 14 hastanın yaş ortalaması 65.57 ± 12.99 (yaş aralığı 35 - 80) yıl idi. Yalıtım kusuru olan 14 hastanın ”lead'leri 1986 ile 1990 yıllan arasında implante edilmiş olup bunlardan 11 'i (%79) 1989 ve 1990 yıllarında implante edilmiştir. Yalıtım kusuru olmayan hastaların“lead”leri 1990 - 1995 yılları arasında implante edilmiştir.“Lead”yalıtım kusuru olan hastalar 7.5 + 1.02 (7 - 14) yıl tespit edilmiştir. Yalıtım kusuru belirlenen 14 hastanın implantasy onundan itibaren“lead”yalıtım kusuru çıkması için geçen sürenin ortalaması 51.43 ± 31.49 ay (süre aralığı 2- 122) idi. Yalıtım kusuru belirlenen 14 hastaya implante edilen toplam 22 adet atrial ve ventriküler“lead”den, 16'smda (%72.72) yalıtım kusuruna rastlanmıştır. Yani çalışmaya alman 156 hastaya implante edilen toplam 238“lead”deri 16'smda (% 6.72) yalıtım kusuru tespit edilmiştir. Yalıtım kusuru olan 16“lead”in, 13'ü (%81.25) ventriküler ve 3'ü (%18.75) atrial idi. İmplante edilen 155 ventriküler“lead”in 13 'ünde (%8.4) yalıtım kusuru saptanmıştır. Halbuki implante edilen 83 atrial“lead”in 3 'ünde (%3.6) yalıtım kusuru saptanmıştır. Bu sonuca göre yalıtım kusuru, ventriküler“lead”lere göre atrial“lead”larde daha az rastlanmıştır. Yalıtımı kusuru olmayan 222 adet bipolar“lead”in 158 'i (%71) silikon ve 64'ü (%29) poliüretan ile yalıtılmış iken yalıtım kusuru belirlenen 16“lead”in tümünün yalıtım maddeleri silikon kauçuktan yapılmıştır. İki gurubun“lead”yalıtım maddelerini 74karşılaştırıldığında anlamlı fark saptandı. Ventriküler“lead”leri karşılaştırıldığında p < 0.001 (anlamlı) bulundu. Atrial“lead”leri karşılaştırıldığında p = 0.002 (anlamlı) bulundu. Yalıtımı kusuru olmayan 222 adet“lead”in 112'si (%50.5) Pacesetter iken yalıtım kusuru olan 16“lead”in tümü Pacesetter marka idi. Yalıtım kusuru olan 14 ventriküler“lead”in 6' sı (%46.15) 1010, 3'ü(%23.31) 1026, 2'si(%15.38)1015, biri (%7.69) 1016 ve biri (%7.69) 1018 model idi. Tüm hastalara implante edilen bipolar Pacesetter ventriküler“lead”lerinden 20 adet 1010 modelden 6' sı (%30), 19 adet 1012 modelden 3'ü (%16), 9 adet 1015 modelden 2' si (% 29), 7 adet 1026 modelden 3'ü (%43), birer adet 1016 ve 1018 modellerde yalıtım kusuru saptanmıştır. Yalıtım kusuru olan ventriküler“lead”lerin modelleri, yalıtım kusuru olamayan ventriküler“lead”lerle karşılaştırdığımızda anlamlı fark saptandı (p < 0.001 ). Yalıtım kusuru olan 3 atrial“lead”inin tümü 1012 model Pacesetter idi. Yalıtım kusuru olan atrial“lead”lerin modellerini, yalıtım kusuru olamayan atrial“lead'lerle karşılaştırdığımızda anlamlı fark saptandı (p = 0.003 ). Tedavi amacıyla, ”lead“ yalıtım kusuru tespit edilen 14 hastada 16 ”lead“in 8' inin (%57.1) polaritesi unipolara çevrilmiş, 3 'ünün (%21.4) polaritesi unipolara çevrilmiş ve nabız jeneratörü de değiştirilmiş ve diğer 3 'ünün (%21.4) ise nabız jeneratörü ile beraber ”lead“leri de değiştirilmiş. Tedavi için yalnız polaritesi unipolara çevrilen ”lead“lerin 7' si (%43.7) ventriküler ve biri (%6.2) atrial idi. Polaritesi unipolara çevrilip nabız jeneratörü değiştirilen ”lead'lerin 3'ü (%18.8) ventriküler ve biri (%6.2) atrial idi. Nabız jeneratörü ile beraber 3 (%18.8) ventriküler ve bir (%6.2) atrial“lead”değiştirilmiştir. Vakalarımızda“lead”yalıtım kusuru 14 hastada yapılan tedaviden sonra“pacemaker”sistemi ile ilgili her hangi bir komplikasyon gelişmemiştir. Sonuç olarak“pacemaker”polikliniklerinde rutin olarak“lead”impedansmm ölçülmesi,“lead”kusurlarının erken teşhisi bakımından önemli bulunmuştur. Çalışmamızda“lead”kusuru tespit edilen 14 hastanın tümünde kullanılan“lead”lerin yalıtım maddelerinin silikon olması, literatürde bu tür sorunların daha çok poliüretan yalıtım maddeleri ile olmasının yanısıra silikon kullanılan“lead”lerde de olabileceğini ve silikon“lead”lerin de yalıtım kusuru bakımından yakın izlenmesi gerektiği kanaatina varılmıştır. 75
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- Atriyal fibrilasyonun cerrahi tedavisinde irrigasyonlu monopolar ve bipolar radyofrekans ablasyon sonuçlarının karşılaştırılması
Comparison of the results of irrigated monopolar and bipolar radiofrequency ablation for the surgical treatment of atrial fibrillation
BURAK ONAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2007
Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisiİstanbul Bilim ÜniversitesiKalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
DOÇ.DR. İLHAN SANİSOĞLU
PROF.DR. BELHHAN AKPINAR
- Atriyal fibrilasyonun romatizmal mitral kapak hastalığında radyofrekans ablasyon kateteri kullanılarak cerrahi tedavisi
Başlık çevirisi yok
BÜLENT MERT
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2006
Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiSağlık BakanlığıKalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SUAT NAİL ÖMEROĞLU
- Bipolar bozukluğun ötimik döneminde yürütücü işlevlerin klinik değişkenlerle ilişkisi
Association of executive functions with clinical variables in euthymic state of bipolar disorder
ADNAN ATALAY
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
PsikiyatriZonguldak Karaelmas ÜniversitesiPsikiyatri Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. NURAY ATASOY
- Bipolar bozukluk ve şizofreni hastalarında yürütücü işlevlerin karşılaştırılması
Comparison of executive functions in bipolar disorder and schizophrenia patients
İSMET KAYGISIZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2014
PsikiyatriBülent Ecevit ÜniversitesiPsikiyatri Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. NURAY ATASOY
- Ötimik dönemdeki erkek bipolar bozukluk hastalarında serum progesteron ve allopregnanolon düzeylerinin bilişsel işlevler, kaygı düzeyi, uyku kalitesi ve serum bdnf düzeyi ile ilişkisi
The relationship of serum progesterone and allopregnanolone levels with cognitive functions, anxiety, leep quality and serum BDNF level in euthymic male bipolar disorder patients
MİHRALİ KARADEMİR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
PsikiyatriTekirdağ Namık Kemal ÜniversitesiRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ ELMAS BEYAZYÜZ