Geri Dön

Simav çayı sularıyla sulanan alluvial topraklarda borun mikrobiyolojik ve bazı biyokimyasal olaylar üzerine etkileri

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 10342
  2. Yazar: NUR YAŞAROĞLU
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MUZAFFER ÇENGEL
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Ziraat, Agriculture
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1990
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ege Üniversitesi
  10. Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Toprak Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 176

Özet

-146- DZET Bu çalışmada bor madeni ocaklarının kirlettiği Simav Çayının Balıkesir, Susurluk ve Kepsut Ovalarında sulamada kullanılması sonucu tarım arazilerinde yüksek konsantrasyonlarda biriken bor elementinin, topraktaki mikroorganizma grupları ve biyokimyasal olaylar üzerine olan etkisi araştırılmıştır. Araştırma materyali olarak, sulama öncesi ve sulama sonrası dönemlere tekabül edecek şekilde 3 farklı zamanda alman 90 yüzey, 14' de profil örnekleri olmak üzere toplam 104 toprak örneği kullanılmıştır. Bu topraklarda fiziksel, kimyasal, mikrobiyolojik ve biyokimyasal analizler yapılmış ve aşağıda belirtilen sonuçlar elde edilmiştir. Her üç alım zamanında tesbit edilen değerler göz önüne alındığın da; yüzey örneklerinin eriyebilir bor miktarlarının 0,25-6,50 ppm arasında, değiştiği belirlenmiştir. Sadece ilk alım olan 30 toprak örneğinde saptanan total bor düzeyleri ise 6,5-60 ppm arasında yer almış tır. Araştırma alanında açılan her üç profilde de eriyebilir bor miktarlarının üst toprak tabakalarından alt tabakalara doğru azaldığı tesbit edilmiştir. Fakat yaklaşık 60-80 cm derinliğe kadar toksik sınırın (0,7 ppm) üstünde eriyebilir bor konsantrasyonlarına rastlanma sı, bor elementinin toprağın çeşitli katmanlarında biriktiğini göstermektedir. Araştırılan toplam 90 yüzey örneğinde genel bakteri sayısı 4, D x 1D -124,6 x 10 (gr.k.top.ta) değerleri arasında değişmiştir. Her üç alımda belirlenen optimum ve toksik bor düzeyleri dikkate alındığında ise; bu organizmaların 1,50-3,25 ppm bor düzeyleri arasında optimum gelişmeyi gösterdikleri ve 3,25 ppm bor konsantrasyonundan sonra toksik olarak etkilendikleri belirlenmiştir. Aktinomycetlerin her üç alım zamanındaki toprak örneklerinde 5 5 min. ve mak. değerleri; 0,3 x 10 - 7,2 x 10 (gr.k.top.ta) olarak tes bit edilmiştir. Bu organizma grubunun genel bakterilere oranla bor konsantrasyonlarına daha fazla tolerans gösterdikleri ve farklı zamanlarda alman toprak örneklerinde belirlenen optimum ue toksik bor?147,- düzeyleri incelendiğinde 2,50-3,75 ppm bor konsantrasyonları arasında optimum gelişmeyi gösterdikleri saptanmıştır. Aktinnmycetlerin toksik, olarak etkilendikleri bor miktarı ise 3,75 ppm olarak belirlenmiştir. Araştırma topraklarındaki mantar sayıları ise gr. kuru toprakta 5 5 0,3 x 10 - 27,3 x 10 değerleri arasında değişmiştir. Genellikle bor konsantrasyonlarına aktinornycetler ile birlikte genel bakterilere oranla daha toleranslı oldukları tesbit edilmiştir. Her üç alımda belirlenen opt. ve toksik bor düzeylerinin hepsi ele alındığında; bu organizmaların 1,00-3,75 ppm bor konsantrasyonları arasında en iyi gelişimi gösterdikleri ve 3,75 ppm bor düzeyinden sonra ise toksik olarak etkilendikleri saptanmıştır. Aerob selüloz parçalayıcı bakterilerin araştırılan toplam 90 yüzey örneğindeki sayısal değerleri 1,5 x 10 - 1435, S x 10 (gr. k. top. ta) arasında yer almıştır. Bu organizmaların bor konsantrasyonlarına orta derecede hassas canlılar oldukları ortaya çıkmıştır. Her üç alımda belirlenen optimum ve toksik bor düzeyleri ele alındığında; aerob selüloz parçalayıcı bakterilerin 2,50-3,50 ppm bor arasında optimum gelişim gösterdikleri ve 3,5D ppm bor düzeyinden sonra ise zarar gördükleri saptanmıştır. Azotübakterler her üç alım zamanında alınan toprak örneklerin den 2 tanesinde bulunamazken, bu topraklarda en yüksek azotobakter sayısı ise 59D3 (gr.k.top.ta) olarak belirlenmiştir. İncelenen organizma grupları arasında bora en toleranslı mikroorganizmalar oldukları tesbit edilmiştir. Her üç alımda belirlenen sınır değerlerine göre azotûbakterlerin; 3,25-4,80 ppm bor düzeyleri arasında optimum gelişimi gösterdikleri ve 4,80 ppm' in üstündeki bor miktarlarından ise toksik olarak etkilendikleri saptanmıştır. Araştırılan toplam 90 yüzey örneğinin 2 tanesinde nitrit, 1 tanesinde ise nitrat bakterileri tesbit edilemezken, bu bakterilerin mak. sayısal değerleri gr. kuru toprakta sırasıyla 1D33 ve 489 olarak belirlenmiştir. Her üç alımda belirlenen sınır değerlerine göre nitrit bakterilerinin 1,75-3,25 ppm ; nitrat bakterilerinin ise 2,50- 3,5D ppm bor düzeyleri arasında optimum gelişmeyi gösterdikleri ve-14S- toksik olarak Etkilendikleri bor miktarlarının da nitrit bakterileri için 3,25 ppm, nitrat bakterileri için ise 3,50 ppm bor oldukları tesbit edilmiştir. Her üç alım zamanında belirlenen toksik bor düzeyleri dikkate alındığında; mikroorganizma gruplarının bor toksisitesine olan hassasiyetleri aşağıdaki şekilde bir sıra oluşturmuştur: E.B. = Nitrit-Bak. > Nitrat-Bak. = Be. P.B. > Akt.= Mant. > Az B. Araştırma topraklarında CCL- oluşum miktarlarına ait min. ve mak. sayısal değerler 10, 24-43, O** mg/100 gr.k.t. olarak tesbit edilmiştir. Her üç alımda belirlenen optimum ve toksik bor düzeyleri dikkate alındığında; bu aktivitenin 2,3D-3,50 ppm bor konsantrasyonları arasında en yüksek sayısal değerleri verdiği ve 3,50 ppm bor düzeyin den sonra ise toksik Dİarak etkilendiği saptanmıştır. DHG-enzim aktivitesinin 90 yüzey örneğindeki sayısal değerleri ise 14,4 - 287,5 % TPF/5 gr.k.t. arasında yer almıştır. Araştırma topraklarında 3 farklı zaman için tesbit edilen optimum ve toksik bor düzeylerine göre, bu enzim aktivitesinin 2,25-3,75 ppm bor düzeyleri arasında en yüksek sayısal değerleri verdiği ve 3,75 ppm bor konsantrasyonundan sonra ise zarar gördüğü ortaya çıkmıştır. Bu sonuçlara göre DHG-enzim aktivitesinin CD^- oluşumuna oranla bor konsantrasyon larına biraz daha toleranslı olduğu saptanmıştır. Profil örneklerinde araştırılan tüm mikroorganizma grupları ve biyokimyasal olaylara ait en yüksek değerler, üst toprak tabakalarında tesbit edilmiş ve alt tabakalara doğru inildikçe bu değerlerin azaldığı ortaya çıkmıştır.

Özet (Çeviri)

-149- SUMMARY The alluvial soils of Balıkesir, Susurluk and Kepsut Plains of Southern Marmara Region are majorly irrigated by Simav River. Dn the other hand, this river is polluted by the discharges of the boron mines present in this region. The effects of high boron concentrations on the soil microorganism groups and biochemical activities were the objective of this study. With this purpose, totally 104 soil samples (9D surface + 14 profile samples) were taken at three different times (once before irrigation and twice after irrigation) to form the research material. The physical, chemical, microbiological and bio chemical analysis were made in these samples and the obtained results were as follows: According to the results obtained at every sample time, the soluble boron concentrations of surface soil samples changed from 0,25 to B,50 ppm. Total boron concentrations of the first 30 soil samples ranged between 6,5 to 60 ppm. The soluble boron contents in every three profiles decreased from top soil layers to sub soil layers. Toxic levels of boron were met down to 60 to B0 cm of profiles which showedv. that boron accumulated at different soil layers. In the 90 surface soil samples, general bacteria counts changed between 4,0 x 10 to 124,6 x 10 (in gr.dry soil). When the optimum and toxic boron levels were taken into consideration at every three sampling times, it was found that these organisms showed optimum growth between 1,50 to 3,25 ppm boron and were affected by higher concentrations. Minimum and maximum counts of actinomycetes in soil samples at every three sampling times were determined as 0,3 x 10 and 7,2 x 10 (in gr.dry sdü). It was found that this group organism was more tole rant to the boron concentrations than the general bacteria. When the optimum and toxic boron levels in soil samples were taken into consi deration, it was determined that actinomycetes showed optimum growth between 2,50 to 3,75 ppm boron concentrations and were affected by higher concentrations.-150- Fungi. counts in research sails ranged from 0.3 x 10 5 to 27,3 x 10 5 values (in gr.dry sail). It was determined that these organisms together with actinomycetes were mare tolerant to boron concentrations than general bacteria. When the optimum and toxic boron levels were taken into consideration at every three sampling times, it was found that these organisms showed best growth between 1,00 to 3,75 ppm boron concentrations and were affected by higher concentrations. Aerobic cellulose decomposing bacteria counts in studied 90 surface soils were changed between 1,5 x 10 to 1435,8 x 10 (in gr. dry soil). These bacteria were found to be moderately sensitive to baron concentrations. When optimum and toxic boron levels were taken into consideration at every three sampling times, it was determined that aerobic cellulose decomposing bacteria showed optimum growth between 2,50 to 3,50 ppm boron concentrations and were affected by higher concentrations. Azatobacter was not found in two of the soil samples taken at every three sampling times. Maximum azatobacter count in these sails was determined as 5903 in gr.dry soil. Among the studied groups of organisms, azatobacter was mare tolerant to boron concentrations. According to the limit values at every three sampling times, it was determined that azatobacter showed optimum growth between 3,25-4,80 ppm baron levels and was affected by higher concentrations. In 90 of the studied surface soils, two nitrite and one nitrate bacteria were determined to be not present. However, the maximum values of these organisms were found to be 1033 and 489 in gr. dry soil, respectively. According to the limit values at every sampling time, nitrite bacteria showed an optimum growth in 1,75 to 3.25 ppm boron ranges whereas nitrate bacteria in 2,50 to 3,50 ppm ranges. However, the toxic baron levels of nitrite and nitrate bacteria were 3,25 and 3,50 ppm, respectively. When the toxic baron levels were taken into consideration at every three sampling times, the sensitivity ta baron toxicity of microorganisms was determined to be as fallows:-151- Eeneral Bact.= Nitrite Bact.>> Nitrate Bact. = Aerob..£eli.Dec.Bact. > Actinomycetes =. Fungi ^> Azotobacter The minimum and maximum CD"- production values belonging to research soils were determined as 10,24 and 43, D4 mg/1D0 gr.dry soil, respectively. When the optimum and toxic boron levels at every three sampling times were taken into consideration; this activity gave highest values between 2,30-3.5D ppm boron concentrations and were affected by higher concentrations. The values of dehydrogenase enzyme activity in 90 of the surface soil samples ranged from 14,4 to 287,5 ^> TPF/5 gr.dry soil. According tD the optimum and toxic boron levels at every sampling time, it was found that the enzyme activity gave the highest values between 2,25- 3,75 ppm boron levels and suffered from damage by higher concentrations greater than 3,75 ppm. According to these results, it was determined that dehydrogenase enzyme activity was pretty tolerant than COr,- production to boron concentrations. In profile samples, the highest values belonging 'to microorga nisms group and biochemical activities were determined in sub soil layers. These values decreased along profile toward sub soil layers.

Benzer Tezler

  1. Simav Çayı sularında sulanan alluvial topraklarda Bor'un mikrobiyolojik ve bazı biyokimyasal olaylar üzerine etkileri

    Başlık çevirisi yok

    NUR YAŞAROĞLU

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    1990

    ZiraatEge Üniversitesi

    Toprak Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MUZAFFER ÇENGEL

  2. Simav Çayı (Susurluk havzası)'nın balık faunasının belirlenmesi

    Determination of the fish fauna of Simav river (Susurluk basin, Turkey)

    ELİF ÖZTÜRK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    Su ÜrünleriSüleyman Demirel Üniversitesi

    Su Ürünleri Temel Bilimleri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FAHRETTİN KÜÇÜK

  3. Simav Çayı'nın hidrojeokimyası

    Hydrogeochemistry of the Simav brook

    KONCA KUDUN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1994

    Jeoloji Mühendisliğiİstanbul Teknik Üniversitesi

    PROF.DR. YILMAZ BÜRKÜT

  4. Simav Çayı havzasındaki doğal jeotermal kaynak çıkışları ile Manisa ili doğal jeotermal çıkışlarındaki As, B, F karşılaştırılması ve bunların diğer su kaynakları üzerine olası etkileri

    Comparison of As, B, F in the natural geothermal resources in the Simav stream basin with the natural geothermal outflows of Manisa province and their possible effects on other water resources

    HAZAL APAYDIN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    BiyolojiManisa Celal Bayar Üniversitesi

    Biyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ŞÜKRAN YILDIZ

  5. Balıkesir-Bigadiç ovaları arasında Simav çayı vadisinin ve yakın çevresinin jeomorfolojisi

    Başlık çevirisi yok

    YUNUS IRMAK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1993

    Coğrafyaİstanbul Üniversitesi

    Fiziki Coğrafya Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET ARDOS