Tüketici kredileri
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 22154
- Danışmanlar: PROF. DR. SEVGİ GÜRAN
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: İşletme, Business Administration
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1992
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Uluslararası Finans Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 67
Özet
52 Yeterli bilgi olmaksızın yapılan bir kredi değerlendirilmesi sonucu9kişilerin gelirleriyle orantısız şekilde borçlanmaları ve dolayısıyla geri dönmeme olasılısı yüksek oranda olan kredilerin verilmesi söz konusu olabilecektir. o Türkiye'de kullandırılan konut kredileri 3inırlı ve kısa vadeli tutulmaktadır. Orta gelir grubunda yer alan kişilerin ödemede zorluk çektikleri konut kredileri daha çok orta gelirin üstüne hitap etmektedir. Bu konuda yapılacak yasal düzenlemelerle insanların kira öder gibi ev sahibi olmalarına olanak tanınmış olacaktır. Ekonomilerde canlanmaya ve toplumdaki refah artışına çok önemli katkıları olan tüketici kredilerinin, ülkemizde gelişmesi ve dahada yaygınlık kazanması için gerekli yasal düzenlemelerin süratle yapılması ve tüketicilerin bilinçlendirilmesi İçin devletin süratle önlemler alması gerekmektedir. ÖZET Kitlesel üretimin ve kitlesel tüketimin büyük boyutlara ulaştışı ülkelerde finasman sorunları hem üretim hem de tüketim kesimi için güncellik taşımaktadır.Serbest piyasa koşullarının geçerli olduğu ülkelerde sistemin kesintisiz işleyişi tüketime büyük ölçüde bağlı olduğundan bu ülkelerde diğer pazarlama araçlarının yanında tüketici kredileri büyük çapta kullanılmaktadır. Tüketici kredileri perakende bankacılık anlayışının bir ürünüdür. Bireylere ticari kredilerden farklı olarak bir mal ve hizmetin satın alınması ya da her hangi bir İhtiyacın karşılanması için verilirler. Ticari amaç taşımazlar. Dayanıklı tüketim malları. konut, eğitim gibi bir çok alanda verilen tüketici kredileri tüm dünyada oldukça yaygın bir kredi türüdür. Tüketici kredisi en basit tanımıyla gelecekte karşılığı ödenmek kaydıyla tüketiciye sağlanan bir satın alma gücüdür. Tüketici kredilerinin gelişimine baktığımızda önce taksit kredileri şeklinde doğduğunu görürüz. Amerika Birleşik Devletleri ' nde orta gelirli sınıfın büyümesi ile birlikte I. Dünya Savaşı yıllarında bireylerin konut edinme konusunda ortaya çıkan finansman ihtiyaçlarının endüstriyel gelişmelerleb3 arttığını görüyoruz, öncelikle otomotiv Banayiinin gelişmesi Amerika Birleşik Devletlerinde taksitli otomobil satışını arttırmıştır. 1950 ' lerde ise dayanıklı tüketim malları piyasasında taksitli satışlar başlamıştır. Önceleri bankalar tüketicilere taksitle satış yapan satıcıların alacaklarını finanse ederken sonraları tüketicilere doğrudan doğruya kredi vermeye başlamışlardır. Kalkınma süreci İçinde olan ülkeler için tüketici finansmanı yatırımların ve üretimin finansmanı kadar önemlidir. Bu kuramsal bir gerçektir. Mali piyasaların ekonomiye iyi hizmet edebilmeleri için, mali piyasalarda oluşan paranın maliyetinin hem yatırımların karlılıklarını hem de tüketicilerin her zaman tercihlerini yansıtması önemlidir. Gelişmiş ülkeler bu gerçeği kabul ederek mali piyasalarını geliştirmişlerdir. Bu ülkeler de yatırımları, üretimi ve tüketicilerin finansman ihtiyacını karşılayacak finansal kurumlar geliştirilmiştir. Tüketici kredisinin bireylere sağladığı en önemli fayda borçlanmadan satın alamayacakları ya da satın almak için beklemek zorunda kalacakları mal ve hizmetlere sahip olmalarını sağlamasıdır. Bu nedenle tüketicinin pazarlık gücü artacak peşin para ile mal almanın avantajını yaşayacaktır. Tüketici kredilerini bankaların finanse etmeye başlaması sektör bazında şirketlere rahatlama getirmiştir. Firmalar peşin para ile satış yaptıkları için banka kredisine daha az ihtiyaç duyacaklarından maliyetleri düşecektir. Bu nedenle tüketiciye sundukları mal ve hizmetler daha kaliteli ve ucuz olacaktır. Bankalar tüketici kredisi ile finansman hacimlerini genişletirken risk yayma olayını da gerçekleştirmişlerdir. Tüketici kredilerinin konjonktürel dalgalanmalara duyarlılığı ticari ve sınai krediler göre daha düşük olduğundan bankalar sektörel dalgalanmalardan etkilenmeyen bir kredi sistemine kavuşmuşlardır. Tüketici kredileri ekonomi üzerinde de önemli etkiler yaratmaktadır. Devlet ekonomiyi canlandırmak ve istikrarı sağlamak amacı ile tüketici kredilerinden bir ekonomi politikası aracı olarak yararlanabilmektedir. Buna göre aşırı talep ve enflasyon dönemlerinde taksitli satış koşullarının daraltılması, ve ekonomik faaliyetin canlandırılması gereken dönemlerde İse hafifletilmesi yoluna gidilmektedir. Enflasyonist dönemlerde tüketici kredilerinin bu sürecib4 hızlandırdığı, fiyat artışlarına“ olumsuz etkilerde bulunduğu düşüncesi hakimdir. Tüketici kredisi sosyal ve ekonomik açıdan sağladığı refahın yanında lüks tüketimi özendirmekte, bireylerin tercihlerini etkileyerek ekonomik ve sosyal sorunların dogmasına neden olmaktadır. Türkiye'de bankacılık sektörünün tüketici piyasasına girmesi seksenli yılların sonunda olmuştur. 1988 yılının Eylül ayında Merkez Bankası aldığı bir kararla mevduat faizleri üzerindeki denetim yetkisini kaldırdı. Bankalar her vade deki mevduata verecekleri faizleri kendileri belirlemeye başlayınca rekabetin etkisiyle de faiz oranları çok yükseldi. Enflasyon oranının üzerinde belirlenen faiz oranları bankalara hızlı bir mevduat artışı sağlamıştır. Mevduat faizlerinin yükseklisi bankalara paranın maliyetini çok yükseltmiş ve ellerindeki yüksek maliyetli fonları eritmek için yeni arayışlara sokmuştur. Bu arayışların sonucu olarak bankalar fonlarını eritmek, riski dağıtmak ve kredi verimliliğini artırmak için tüketici kredisi vermeye başlamıştır. Türkiye içindeki bankalar qenelde tüketici kredisi adı altında üç tür kredi vermektedirler. - Ferdi Kredi (ihtiyaç kredisi şeklinde verildiği söylenebilir, verildiği alanlar çok çeşitlidir.) - Otomobil Kredisi - Konut Kredisi Bankaların tüketici kredisi vermeye başlamasıyla kredi değerliliği sorunu gündeme gelmiştir. Gelişmiş ülkeler bu sorunu uzmanlaşmış bilgi bankaları kurarak çözme yoluna gitmişlerdir. Ülkemizde henüz bu şekilde kurulmuş bir bilgi bankası bulunmadığı için Merkez Bankası Risk Santrallzasyon merkezi negatif bildirimli bir uygulama başlatmıştır. Bankalar bu uygulama nedeniyle idari ve kanuni takip hesaplarında bulunan bütün alacakları hakkında ayda bir kere Merkez bankasına bildirimde bulunmaktadırlar. Merkez bankası bu bilgileri konsolide bir disketle üye bankalara bildirmektedir. Tüketici kredilerinde maliyet hesaplanması bileşik faiz55 sistemi kullanılarak yapılmaktadır.Bileşik faiz sistemi nedeniyle ”maliyet tüketiciler açısından çok yükselmektedir.Tüketicilerin isabetli kararlar alabilmesi İçin aylık, yıllık fa iz oranları ve diğer masrafların krediyi kullandıran kuruluş açısından belirtilmesi gerekmektedir. ülkemizde kısa sürede yaygınlaşan tüketici kredilerine en fazla başvuru ücretli kesimden gelmektedir. Bu oranın 1989 yılında % 45 iken 1990 yılında % 51 'e yükseldiğini görüyoruz; Ülkemizdeki tüketici kredileri uygulamasında yasal düzenlemelerin eksiklisi nedeniyle bankalar kredi kullandırırken kendi iç düzenlemelerine göre hareket etmektedirler. Türkiye'de konut sorunu önemini hiç yitirmeden devam etmektedir. Artan fiyatlar karşısında gerçek kişilerin konut sahibi olması İyice zorlaştığı için bu konuda devletin sağlayacağı destekle bankaların finanse edeceği uygulamalar sorunun çözümüne yardımcı olacaktır. Teknolojik gelişmelerden ve rekabetten sürekli etkilenen finans piyasası yeni uygulamalarıda sürekli beraberinde getirecektir.
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- Tüketici kredileri
Başlık çevirisi yok
HÜLYA TULUMBACI
Yüksek Lisans
Türkçe
1994
BankacılıkMarmara ÜniversitesiBankacılık ve Sigortacılık Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SELÇUK ÖZTEK