Büyüme hormonu eksikliğinin derecesini ve tedaviye alinacak yaniti öngörmede bazal İGF-1 ve İGF BP-3 değerlerinin önemi
The value of basal İGF-1 and İGF BP-3 levels in evaluating the grade of growth hormone deficiency and predicting response to therapy in growth hormone deficient children
- Tez No: 326491
- Danışmanlar: PROF. GÖNÜL ÖÇAL
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2012
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Çocuk Endokrinolojisi ve Metabolizma Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 123
Özet
IGF-1 VE IGF BP-3 DEĞERLERİNİN ÖNEMİAmaç: Bu çalışmanın birinci amacı, BHE tanısında kullanılan maksimum BH-yanıtı ile en yakın ilişki gösteren ve tanıyı öngörmede kullanılabilecek değişkenler (bazal IGF-1 SDS, bazal IGF BP-3 SDS, boy SDS, hedef boy SDS ve boyun genetik hedef boydan sapma derecesi) nelerdir? Sorusuna yanıt aramaktır. Çalışmamızdaki ikinci amaç ise, bir yıllık BH tedavisi ile sağlanan boy uzama yanıtını öngörmede bazal IGF-1, bazal IGF BP-3 düzeyleri ve boydaki negatifleşme ve genetik hedef boy değerlerinin öneminin irdelenmesidir.Gereç ve Yöntem: 1993-2011 yılları arasında AÜTF Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Çocuk Endokrinoloji Bilim Dalı' nda büyüme hormonu eksikliği tanısı alan ve en az bir yıl rekombinant büyüme hormonu kullanan 100 olgunun dosyaları retrospektif olarak incelendi. Olgular tanıdaki IGF-1 SDS ve IGF BP3 SDS değerlerine göre -2 SD'den az sapma ve -2 SD'den fazla sapma (ağır sapma) gösterenler olacak şekilde gruplandırılıp kendi aralarında uyarı testlerinde alınan BH yanıtına göre (5 ng/ml) karşılaştırıldı. Bazal IGF-1 SDS, bazal IGF BP3 SDS, hedef boy SDS, boyun genetik hedeften sapması ve tanıdaki boy SDS değerlerinin uyarılmış BH-yanıtı ile korelasyon analizi yapıldı. Bazal IGF-1 ve IGF BP3 gruplarının ve uyarılmış BH-yanıtına göre oluşturulan grupların tedavinin 1. yılındaki boy kazanımı (? boy SDS) ile ilişkisi denetlendi. Bazal IGF-1 SDS, bazal IGF BP-3 SDS, uyarılmış büyüme hormonu yanıtı, hedef boy SDS ve tanıdaki boy SDS ile ? boy SDS arasında korelasyon analizi yapıldı.Bulgular: Olgularımız 10,1±3,5 yıl gibi geç başvuru ile genetik hedef boydan önemli negatif boy sapması ile başvurmuşlardı ve %28'i ağır büyüme hormonu eksikliği gösteriyorlardı (%57 komplet, %43 parsiyel BHE).Bazal IGF-1 düzeylerinin tanısal önemi denetlendiğinde sınırda anlamlılık saptanmasına karşın, maksimum BH düzeyleri ile korelasyon belirlenmedi.Bazal IGF BP-3 düzeylerinin tanısal önemi denetlendiğinde, önemli anlamlılık ve korelasyon saptandı. Bu iki parametrenin birlikte yorumu tanısal etkinliği arttırmadı. Tanısal önem gösteren en önemli antropometrik veri tanıda boyun genetik hedef boydan negatif sapması olarak belirlendi.Bir yıllık BH tedavisi ile olgularımızda BH-bağımlı serum belirteçleri anlamlı ölçüde yükseldi, önemli boy kazanımı sağlandı. Tedaviye yanıtı öngörmede tanıdaki IGF-1 SDS, IGF BP-3 SDS, maksimum BH-yanıtı önem göstermezken, boydaki negatifleşme önem gösterdi.Yorum: BHE olgularında IGF BP-3 değerleri IGF-1'den daha fazla yol gösterici olmuştur. Ayrıca çocuğun genetik hedef boydan negatif yönde uzaklaşması önemli bir antropometrik uyaran olarak belirlenmiştir.BH tedavisine alınan yanıtı öngörmede, maksimum BH, serum belirteçlerindeki negatifleşmenin dereceleri yol gösterici olmamıştır. Boydaki negatifleşmenin derecesi arttıkça, boydaki kaybı geri kazanma çabası arttığından, tedaviye alınan erken boy uzama yanıtı artmıştır. Bu nedenle tanıdaki BSDS tedaviye alınan yanıtı öngörmede önemli bir ölçüt özelliği kazanmıştır. Ailenin genetik hedef boyunun yetersizliği, tedaviye alınan yanıtı olumsuz etkilememiştir.
Özet (Çeviri)
The first aim of this study is to answer the question `What are the relating parameters (basal IGF-1 SDS, basal IGF BP-3 SDS, height SDS, target height SDS and the negative deviation degree of genetically height potential) to diagnosis of growth hormone deficiency and the grade of growth hormone deficiency??. The second aim is to evaluate the significance of basal IGF-1, basal IGF BP-3 levels, negative deviation from height and genetic height potential in predicting therapy response with one year growth hormone therapy.Material and Methods: Hospital records of 100 growth hormone deficient children who were treated with recombinant human GH for at least one year in Pediatric Endocrinology Unit of Ankara University between 1993 and 2011 were evaluated. Patients were classified into two groups according to standart deviation scores of IGF-1 and IGF BP-3 ( -2 SD) and these groups were compared according to maximum stimulated growth hormone response levels (5 ng/ml). Correlations between those parameters at diagnosis; basal IGF-1 SDS, basal IGF BP-3 SDS, target height SDS, deviation from target height and stimulated growth hormone response were analysed. Relationship between basal IGF-1 groups, IGF BP-3 groups, stimulated growth hormone response groups and the response of one year growth hormone therapy (? height SDS) were evaluated. Correlations between parameters at diagnosis (basal IGF-1 SDS, basal IGF BP-3 SDS, stimulated growth hormone response, target height SDS, height SDS) and ? height SDS were analysed.Results: Individuals admitted to hospital with a mean age of 10,1±3,5 years which can be commented as delayed application. They were diverged from their genetically height potential significiantly and 28% had severe growth hormone deficiency (%57 complete, %43 partial GHD).Altough it was determined that basal IGF-1 had a borderline significance in diagnosis of GHD, no correlation between IGF-1 and stimulated GH level was detected. A statistically significiant relationship between IGF BP-3 levels and GH levels was detected in diagnosis and it was also confirmed with correlation analysis. Efficiency of tests didn?t alter when these two parameters used together. The most important auxological parameter was deviation from genetically potential height in diagnosis.GH dependent proteins increased significiantly and patients had significiant increase of height with one year treatment. While IGF-1 SDS, IGF BP-3 SDS and maximum stimulating GH-response had no statistical significance in predicting response to therapy, negative deviation score of height was significiantly important.Conclusion: Basal IGF BP-3 level is more helpful then IGF-1 in diagnosis of GHD. Also negative deviation from genetically height potential is an important parameter in diagnosis of GHD.Maximum stimulating GH levels, negative deviation degrees of IGF-1 and IGF BP-3 didn?t have significance in predicting therapy response in our study. It was determined that early response to treatment was correlated with deviation score of height negatively due to the strive of compensating shortness of height. Hence height SDS at diagnosis is important in predicting response to therapy. Inadequacy of target height didn?t lower therapy response.
Benzer Tezler
- Çocuk endokrinoloji kliniğince takip edilen hipofiz yetmezlikli olguların geriye dönük değerlendirilmesi
Return values of pituitary insufficiency cases by the child endocrinology clinic
KEMAL DİNÇ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıUludağ ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. ERDAL EREN
- Endokrinoloji polikliniğine boy kısalığı ile başvuran kronik sistemik hastalığı olmayan olguların antropometrik özellikleri,genetik boy potansiyellerinden sapma dereceleri ve tanısal dağılımları
Anthropometric characteristics, deviation degree of genetically height potentials and diagnostical disturbutions of short stature cases without chronic systemic disease admitted to endocrinology policlinic
NURİ ALAÇAKIR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2007
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıAnkara ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
GÖNÜL ÖÇAL
- Guatrlı 6-12 yaş grubu okul çocuklarında eser elementlerin seviyesi ile büyüme arasındaki ilişki
Relationship between the level of trace elements and growth in school children group of 6 to 12 ages with goitre
İLKNUR DEMİR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıAtatürk ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. CAHİT KARAKELLEOĞLU
- Çocukluk çağı aşikar ve subklinik hipotiroidili olgularda görülen aneminin karakteristik özellikleri
Characteristics of anemia in overt and subclinical hypothyroid patients in childhood
ÖZLEM DEMİRKAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2014
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıUfuk ÜniversitesiDahili Tıp Bilimleri Bölümü
PROF. DR. TANSU SİPAHİ