Geri Dön

Din felsefesi açısından risalet meselesi

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 387054
  2. Yazar: MUSTAFA SAİD KURŞUNOĞLU
  3. Danışmanlar: PROF. DR. HÜSAMETTİN ERDEM
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Din, Religion
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1996
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Harran Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Din Felsefesi Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 99

Özet

Batıda Rönesans ve Reform süreçlerinin bir neticesi olarak, insan düşüncesinin kilisenin bağımlılığından kurtulmasıyla pozitif ve bilimsel bir şekle bürünen felsefe, Aydınlama döneminde de Din'in karşısındaki yerini almıştır. Bu ayrı bağlam Hegel'in“Din Felsefesi Üzerine Konferanslar”adlı eseri ile“Din Felsefesi”olarak isimlendirilmiştir. Dine herhangi bir kayıtla bağlanmaksızın, Din üzerine yapılan bu çalışmalar günümüzde de modern bir bağlamda sürdürülmektedir. Genel olarak bu çalışmalar batı dünyasının son yüzyıllarda yeryüzü üzerinde ekonomik ve politik üstünlüğünün de bir sonucu olarak genellikle Hıristiyan dini merkezlidir. Doğu'nun dini olarak nitelendirilen İslamiyet ise bu noktada kayda değer bir referans ve inceleme alanlarından biri olarak ele alınmamıştır. Bunun bir diğer sebebi de aslında köklü bir felsefî geleneğe sahip olan İslam dünyasının felsefî anlamda hareketliliğini kaybederek tâbi bir konuma düşmüş olmasıdır. Bu noktadan sonra“Risalet”mevzuu üzerine çalışmayı seçmiş olmamızın iki nedeni bulunmaktadır. Bunlardan ilki, Hıristiyan din anlayışının ve sorunlarının alt yapısını oluşturduğu bir düşünce yapısı üzerine çalışma yapmak, ret ettiğimiz bir olgu olmamakla birlikte bu durumu bağlayıcı bir kıstas olarak da kabul etmeyişimizdir. Dolayısıyla bu çalışmada incelediğimiz“Risalet”kavramı referans olarak ağırlıklı bir biçimde İslam düşüncesinde temellenmektedir. Bu kavram felsefenin batıdaki serüveni doğrultusunda ve özellikle Ortaçağ skolâstik düşüncesinde Tanrı'nın varlığı sorunsalının günümüzde de devam eden tartışmalarından farklı bir boylama sahiptir. Batı düşüncesinde temel tartışmalar“Teslis İnancı”doğrultusunda bir akıl-iman dialektiği veya karşıtlığı biçiminde temellenmektedir. Oysa başta Tanrı'nın varlığı olmak üzere hemen tüm dinî iddialar aslında Risalet kurumunun öznel iddialarından temellenmektedir. Bu nedenle söz konusu kurum ele alınmaksızın diğer tartışmaların yapısal özden yoksun olacağı açıktır. Nitekim İslam düşüncesinde“Risalet”kavramı çerçevesinde yoğun ve detaylı bir birikim söz konusudur. Bu çalışmayı yapmamızın diğer nedeni ise, Felsefe Tarihi itibariyle Din ve Felsefeyi uzlaştırma adına yapılan çalışmaların doğrudan veya dolaylı olarak“Risalet”kavramı ile ilintili olmasıdır. İslam Dünyasında Meşşâi ve İşrakî ekoller bu uzlaştırma noktasında“Risalet”kavramını detaylı olarak ele almışlardır. Farabi, İbn Sina, İbn Rüşd gibi filozoflar müstakil Nübüvvet teorileri geliştirerek epistemolojik bağlamda bilginin elde edilmesini tanımlamaya çalışmışlardır. Ancak biz bu çalışmamızda Din ile Felsefeyi uzlaştırma gibi bir çaba içerisine girmediğimiz gibi, belli bir peygamber üzerinden de her hangi bir analize girmedik. Bu çalışmada odak noktamız“Risalet”kavramının felsefi analizi olmuştur. Zira bir kavram öznel bir tecrübeden ziyade toplumsal ve tarihsel bağlamda etkileri olan bir konuma sahiptir. Tarih içerisinde sıklıkla tekrar eden bu iddianın felsefi bir boyutunun olmasının gerekliliği ise bize bu çalışma hususunda cesaret vermiştir. Çalışmamızın ilk bölümünde Risaletin dinler açısından önemi ve değerini ele alarak, semavi dinlerin bugünkü durumları itibariyle Risalete verdikleri önem ve değer ortaya konulmaya çalışılmıştır. Bu noktada Risaletin insan hürriyeti ile olan ilişkisini de belirlemeye çalıştık. İkinci bölümde ise Risaleti bilgi felsefesi açısından ele alarak,“vahy”kavramını incelemeye gayret ettik. Bu noktada vahyin imkânı ile birlikte salt bir bilgi olarak önem ve değerini felsefi açıdan ele almaya çalıştık.

Özet (Çeviri)

as a result of the Renaissance and the reform process, which takes on a positive philosophy and scientific method to get rid of the dependence of the Church of human thought, the Enlightenment period has taken place against the religion. In this context Hegel's“Lectures on the Philosophy of Religion”with his work“Philosophy of Religion”was called. These studies are carried out today with Religion connecting to any recording in a modern context. Overall, these studies of the western world in the last century, economic and political superiority of the Christian religion which is based usually as a result. The religion of Islam is described as East noteworthy and this point has not been considered as one of the reference and the study area. Another reason is the fact that it has a long tradition of philosophical subject of the Islamic world lost its philosophical sense mobility is decreased to a location. After this point, there are two reasons why we have chosen to work on the this“Risalet”issue. The first of these, the Christian understanding of religion and to work on the infrastructure of a mindset that creates problems. In this case, but is not a case that we rejected our failure to accept as binding as a yardstick. Therefore, in this study we have examined“Risalet”concept as a form of reference are based mainly on Islamic thought. This concept is in line with the philosophy and the western adventure of the medieval scholasticism particularly problematic presence of God in mind. It has a different longitude of the ongoing debate today. Fundamental debate in Western thought“Trinity Faith”line is based on a form of the mind or anti-faith dialect. However, almost all religious claims to be God's existence is actually based primarily in the subjective assertion of Risalet institutions. Therefore, it would be devoid of debate without addressing other structural essence of these institutions is clear. Indeed, in Islamic thought“Risalet”is a concept within the framework of intensive and extensive accumulation concerned.

Benzer Tezler

  1. Abdülhakim es-Siyalkȗti'nin Fi'l-İlmi'l-İlâhi adlı risalesinin tahkik ve tahlili

    A critical edition and on analysis of abd al-Hakim es-Siyalkȗti's work Fi'l-İlmi'l-İlâhi

    MESUT EMİR

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    DinMarmara Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HİKMET YAMAN

  2. Kemâlpaşazâde'nin ''Ziyâdetü'l-Vücûd 'Ale'l-Mâhiyye'' adlı risâlesinin tahkik ve değerlendirilmesi

    The work called Kemâlpashazâde?s ?Adding the Essence of the Existence? pamphlet to edition and evaluation

    YASEMİN YILDIZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    DinSakarya Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ATİLLA ARKAN

  3. Kemalpaşazade'nin Ziyadetül'Vücud'Ale'l-Mahiyye adlı risalesinin tahkik ve değerlendirilmesi

    The work called Kemalpashazade's 'Adding the essence of the existence' pamphlet to edition and evaluation

    YASEMİN YILDIZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    DinSakarya Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ATİLLA ARKAN

  4. Said Nursi'ye göre Yahudilik ve Yahudiler

    Judaism and Jews according to Said Nursi

    HALİL ÖZEL

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2018

    DinBursa Uludağ Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ SÜLEYMAN SAYAR

  5. Hüseyin el-Gölevî'nin Kaza ve Kader Risâlesi'nin tahkik, tahlil ve tercümesi

    The critical edition, analysis and translation of Kada and Fate tractate by Huseyin al-Golewî

    SÜMEYYE NAS

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    DinMarmara Üniversitesi

    Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HATİCE KELPETİN ARPAGUŞ