Geri Dön

Rahitisli olguların biokimyasal, radyolojik bulguları ile vitamin D metabolitlerindeki değişiklikler

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 49374
  2. Yazar: ORHAN AKAR
  3. Danışmanlar: PROF.DR. AFİG HÜSEYİNOF, PROF.DR. BAHA TANELİ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1996
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ege Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 75

Özet

DE?ERLENDİRME VE ÖZET Tüm mevsimlerde yeterli güneş ışığı alan Ege bölgesinde rahitis halen önemli oranda ( % 6.9 ) görülmektedir ( 5 ). Bu çalışmada, rahitisli olgularda öncelikle tanımlanan D vitamini eksikliği ve kalsiyum eksikliği gibi etyolojik faktörleri, izmir ve çevresi ( 38 ° kuzey enlemi ) için değerlendirme amacı güdülmüştür. Çalışmaya, 36 evre 1 rahitis ve 16 kontrol olgusu alınıp, fizik muayeneleri yapılmış, Falcor 300 Menarini diagnostics otoanalizatör ile Ca, P ve ALP çalışılmış, el bilek grafileri kliniğimiz röntgen birimince çekilmiş ve yorumlanması Prof. Dr.BahaTaneli tarafından yapılmıştır.Olguların plasma örneklerinden Koshy 'nin methoduna göre ( 61 ) H.P.L.C. ile 25 ( OH ) D2 ve 25 ( OH ) D3 çalışılmıştır. Rahitis tanısı fizik muayene ve radyolojik bulgulara dayanılarak konmuştur. Rahitik ve kontrol olguları birbirleri ile Ca, P, ALP, KTİ, D2, D3 ve total D parametreleri yönünden karşılaştırılmıştır. Rahitik ve kontrol olguları arasında Ca, P, ALP ve KTİ açısından istatistiksel anlamlı bir fark bulunmamıştır. Bu da özellikle evre 1 rahitisin tanısında Ca, P, ALP ve KTİ ' nin tanı kriteri olmadığını göstermektedir. D2, D3 ve total D rahitik olgularda düşük saptanmıştır.( D2 için t : 12.667, p < 0.00001 ; D3 için t : 12.959, p < 0.0001 ; total D için t: 4.194 p < 0.0001 ) Bu da tanımlanan fizik muayene bulguları ; özellikle rahitik tespih ve el metafizer genişlemesinin el bilek grafisi ile birlikte evre 1 rahitis tanısını koymada geçerliliğini kanıtlamaktadır. Rahitik olgularımızdaki D2, D3 ve total D değerleri kontrol olgularımıza göre düşük olmakla birlikte, 40 ° kuzey enlemi ve bunun üstündeki enlemlerde D vitamini suplemantasyonu yapılmayan normal çocukların değerine yakın hatta bunlardan yüksektir. Bu bize rahitik çocuklardaki primer sorunun D vitamini yetersizliği olmadığını göstermektedir. Etyolojideki diğer ana faktör, kalsiyum eksikliğinin olduğunun kesin söylenebilmesi için olguların ya 63dietlerindeki Ca alımının objektif olarak ölçülmesi ya da kemik mineral miktarının ölçülmesi gerekmektedir. Rahitis için annenin kapalı olması, risk faktörü olarak sayıldığı için, annesi kapalı ve annesi kapalı olmayan olgular birbirleri ile Ca, P, ALP, KTİ, D2, D3ve total D açısından karşılaştırılmış ve hiçbiri için istatistiksel anlamlı bir fark bulunmamıştır. Buradan kapalı annelerin çocuklarını, açık anneler Jodar güneşlendirdiği, kapalı ve açık annelerin rahitik çocukların yaş ortalamalarında fark bulunmadığından kapalı annelerin bile bebeklerine ilk aylarda yeteri kadar vitamin D deposu sağlayabildiğini göstermektedir. Kontrol gurubundaki olguların yazın alınan örnekleri ile kışın alınan örnekleri yine Ca, P, ALP, KTİ, D2, D3 ve total D açısından karşılaştırıldığında sadece yaz aylarındaki çocuklarda vitamin D2, kış aylarındaki çocukların değerinden daha fazla olmak üzere anlamlı fark bulunmuştur.( t : 2.834 p : 0.013 ) Bu yaz sebzelerinden fazla miktarda vitamin D2 alındığını göstermektedir. Vitamin D3 ve total D açısından yaz ve kış arasında istatistiksel anlamlı bir fark bulunmamıştır, bunun nedeni olarak da bu bölgede güneşin, her mevsim yeterli D vitaminin oluşturduğu, yazın artan deri pigmentasyonun ve inaktif fotokimyasal metabolitlerin oluşarak aşırı vitamin D oluşumunu bloke ettiği düşünülmüştür. Evre 1 A rahitis ve T rahitisli olgular arasında Ca, P, ALP, KTİ, D2, D3 ve total D açısından istatistiksel anlamlı bir fark bulunmamıştır. Ca tedavisi verilen olgularda, 3 haftalık tedavi bitiminde alınan kontrol örneklerinde vitamin D düzeyleri anlamlı yüksek bulunmuştur. Bu ailelere güneşlenmenin önemini anlatmamız ve olguların güneşe çıkarılmaları, ve de dietle alınan Ca 'un PTH salınımını azaltarak 1 - a hidroksilaz aktivitesinin azalıp 25 ( OH ) D ' den 1.25 ( OH ) D oluşumunu azaltıp kanda 25 ( OH ) D ' nin yükselmesine yol açtığı düşünülmüştür. Rahitik olgularda en düşük D3 ve total D vitamini düzeyleri Ocak ve Şubat aylarında görülmüştür. Bu da 36 ° - 42 ° kuzey enleminde olan ülkemizde 64güneş ışınlarının Aralık, Ocak aylarında vitamin D deride sentezinin yetersiz olabileceğini bu aylarda depo vitamin D ' nin kullanıldığı savını desteklemektedir. Depo vitamin D kullanımından sonra, kanda vitamin D düzeyi şubat ayından itibaren tekrar artmaktadır. Rahitik olgularda vitamin D2 Aralık ayında en düşük olup, diğer aylar arasında önemli bir değişiklik bulunmamıştır. Bu da kış sebzelerinden vitamin D2 ' nin alımının az olduğunu göstermektedir. Bu çalışma ; Evre 1 rahitisli olgularda Ca, P, ALP, KTİ ' nin tanı değerinin olmadığını, vitamin D düzeylerinin literatür bilgileri ile karşılaştırıldığında düşük olmadığını göstermiştir. Bu bölgedeki evre 1 rahitislerin etyolojisinde bir başka ana neden olan, kalsiyum eksikliğinin etyolojik bir faktör olabileceği, Ca tedavisi ile alınan sonuçlara dayanarak gösterilmiştir. 65

Özet (Çeviri)

Özet çevirisi mevcut değil.

Benzer Tezler

  1. Süt çocukluğu devresinde çağdaş yönden araştırılması

    Başlık çevirisi yok

    GÜLEN ADNAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1984

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bakanlığı

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DR. NEVİN BOZBORA

  2. Rahitiste D vitamininin asit-baz dengesine olan etkisi

    Başlık çevirisi yok

    SUAT ARUSAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1978

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıEge Üniversitesi

    PROF.DR. SABİHA ÖZGÜR

  3. Rahitiste D vitaminin asit-baz dengesine olan etkisi

    Başlık çevirisi yok

    SUAT ARUSAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1978

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıEge Üniversitesi

    PROF.DR. SABİHA ÖZGÜR

  4. Antiepileptik ilaçların kemik mineralizasyonuna olumsuz etkilerinin patofizyolojisi ve erken tanısı

    Başlık çevirisi yok

    HASAN TEKGÜL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1998

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıEge Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SARENUR TÜTÜNCÜOĞLU

  5. Laktasyonda D vitamini ve mineral homeostazı

    Başlık çevirisi yok

    HÜLYA SONUGÜR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1989

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıklarıİstanbul Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı