Geri Dön

Şiddet olgusu ve yeni nesil seyirci kalma etkisi: Sosyal medya ve gerçek hayat ikilemi

The phenomenon of violence and the new generation bystander effect: Social media and real life dilemma

  1. Tez No: 656215
  2. Yazar: SEVRA SU TATLIOĞLU
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ALİ MURAT VURAL
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Psikoloji, Sosyoloji, İletişim Bilimleri, Psychology, Sociology, Communication Sciences
  6. Anahtar Kelimeler: Şiddet, Seyirci kalma etkisi, Sosyal medya, Sosyal psikoloji, Bystander effect, Violence, Bystander effect, Social Media, Social Psychology
  7. Yıl: 2020
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: İletişim Sosyolojisi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 146

Özet

İnsanlık tarihinin başından beri şiddet olgusu tüm yaşama hakimdir. Birçok farklı disiplin şiddet kavramına çeşitli biçimlerde tanımlamalar getirmiştir. Ancak en geniş yelpazede sosyolojik yaklaşımlar, şiddeti; karşılıklı etkileşim ortamında taraflardan birinin doğrudan ya da dolaylı, toplu veya dağınık olarak, diğerlerinin bedensel ya da kültürel, maddi ve manevi bütünlüğüne, oranı ne olursa olsun zarar verici davranışlar olarak tanımlamıştır. Bu bağlamda, şiddet davranışına verilen tepkiler de önemli bir çalışma alanı oluşturmuştur. Sosyal psikolojide şiddete şahit olunduğunda verilen tepkiler üzerinden farklı bir kavram geliştirilmiştir. Seyirci kalma etkisi (Bystander effect) olarak bilinen bu kavram; insanların acil bir durum gördüklerinde olaya seyirci kalmasına, müdahale etmemesine işaret etmektedir. Çalışmalar, olaya tanık olan kişi sayısı arttıkça müdahale olasılığının azaldığına dikkat çekmektedir. Gerçek hayatta durum böyle iken, toplumsal hayata hızla nüfuz eden sosyal medyada ise durum farklıdır. Sosyal medya; katılım özgürlüğü, bağımsızlık, erişim kolaylığı, sınırsız enformasyon sunarak yeni bir kamusal alan ortaya çıkarmıştır. Bu alan, bir yanıyla şiddeti beslerken, diğer yanıyla tepkilerin ortaya daha rahat konulduğu bir ortam sunmaktadır. Sosyoloji, psikoloji ve iletişim alanlarındaki şiddet, seyirci kalma etkisi ve sosyal medya yaklaşımlarından hareketle bu tezde; şiddet davranışına tanık olma durumunda, gerçek hayattaki seyirci etkisi ile sosyal medyadaki seyirci etkisi arasında oluşan fark saptanmaya çalışılmıştır. Çalışma kavramsal ve kuramsal olarak sosyoloji, psikoloji ve iletişim alanyazınlarından hareketle oluşturulan bir ortak zeminde ele alınmaya çalışılmış, hipotezin sınanması ise 18-26 yaş arası 30 katılımcı ile, nitel araştırma yöntemi çerçevesinde,“yapılandırılmış yüzyüze derinlikli görüşme”tekniğiyle gerçekleştirilmiştir. Katılımcılara; hayvana şiddet, kadına şiddet, çocuğa şiddet ve sevgili/ilişki şiddeti olmak üzere dört kategoride videolar izletilerek sorular yöneltilmiş; sosyal medya ve gerçek hayatta verilen tepkiler arasındaki farklılıklara yönelik 3 genel soru sorulmuştur. Videolara verilen tepkiler, her videonun içerdiği şiddet biçimi ve mağdur/saldırgan farklılıkları nedeniyle değişiklik göstermiştir. Elde edilen verilere göre, şiddetin seviyesi ve saldırganın profili müdahaleden çekinmeme konusunda önem arz etmektedir. Ayrıca, kadına şiddet görüntüleri içeren videoya tepkiler oldukça yüksek olmakla birlikte müdahale davranışında daha çekimser davranılmakta ve çoğunlukla diğer görgü tanıkları beklenerek müdahaleye geçme eğilimine girilmektedir. Veriler; demografik özelliklerin tepki durumunu etkilemesinin yanında; tanık olunan şiddetin seviyesi, mağdur ve saldırganın profilleri, mağduru ve saldırganı tanıma durumları, ortamda başka görgü tanıklarının bulunması faktörlerinin, gerçek hayattaki müdahale davranışında önemli farklılıklara yol açtığını göstermektedir. Araştırmaya katılan deneklerin geneli sosyal medyada bu videolarla karşılaşmaları durumunda rahatlıkla tepki verebileceklerini ifade etmişlerdir ancak, sosyal medya ve gerçek hayatta verilen tepkilerin farklılığı konusunda fikir birliği içinde oldukları saptanmıştır. Elde edilen veriler, sosyal medyanın, tepkiler konusunda daha rahat bir ortamı sunmakla birlikte, müdahale konusunda daha etkisiz ve daha samimiyetsiz bulunduğunu da göstermektedir. Çalışma; gerçek hayat ile sosyal medyada verilen tepkilerin farklılaştığını, seyirci kalma etkisinin de buna göre farklılık gösterdiği ortaya koymaktadır.

Özet (Çeviri)

The act of violence has been dominating life throughout human history. A lot of different disciplines have distinctly defined notion of violence. Yet, a wide range of sociological approaches defines the violence as that a harmful act of either party that aims the other's physical or cultural, material and nonmaterial integrity directly or indirectly, collectively or dispersedly no matter what is the degree of the harmful act in an interactive environment. In this sense, the reaction toward the act of violence has created an important field of study. In social psychology, a different concept has been developed according to the reactions when one witness violence. The notion which is known as bystander effect indicates that not taking action or intervening in when people witness an urgent situation. The studies remark that if the number of people who witness a situation increases than the possibility to intervene in decreases. Although this is the case in real life, the situation is different in social media that rapidly penetrates into our life. Social media have created a new public sphere by offering freedom of participation, independence, accessibility, unlimited information. On one hand, this field has created an environment that supports violence on the other hand it has given an environment that makes snugger react. This thesis that worked out according to the violence, bystander effect, and social media approaches in sociology, psychology, and communication fields are trying to determine the difference between bystander effect in real life and social media. The study has been tried to be developed on a common basis created from the sociological, psychological and communication literature, conceptually and theoretically and the testing of the hypothesis was carried out with 30 participants between the ages of 18-26, using the“structured face to face interview”technique within the framework of the qualitative research method. In these interviews, videos in four different categories that contain violence against animal, woman, child, and date were shown, and after 3 general questions were asked to reveal the difference between reactions in real life and social media. The responses to the videos have changed due to the form of violence and victim / offensive differences in each video. According to the data obtained, the level of violence and the profile of the attacker are also important for not to hesitate to intervene. In addition, although the responses to the video which contain violence against women are quite a lot intervention behavior is more reluctant, and often tend to wait for other bystanders to intervene. The data show that; besides the demographic features affecting the reaction status, the effect of the level of violence, the profiles of the victim and the aggressor, the status of the victim and the aggressor, and the presence of other bystanders in the environment lead to significant differences in real-life response behavior. The generality of the participants participating in the research stated that they could react comfortably in the event of encountering these videos on social media. However, the generality of participants also agrees on the difference between social media and real-life reactions. The data obtained shows that social media, while providing a more comfortable place about reactions, but also more ineffective and insincere about intervention. This study, it was revealed that the reactions in real life and social media are different from each other and the bystander effect is different accordingly.

Benzer Tezler

  1. Political propaganda in Shakespeare's history plays

    Shakespeare'in tarihi oyunlarında siyasi propaganda

    KENAN YERLİ

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2017

    Sahne ve Görüntü Sanatlarıİstanbul Aydın Üniversitesi

    İngiliz Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. GILLIAN MARY ELIZABETH ALBAN

  2. Postdramatic tendencies on the British stage: The plays of Mark Ravenhill

    İngiliz tiyatrosunda postdramatik eğilimler: Mark Ravenhill oyunları

    SİBEL İZMİR

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2014

    Sahne ve Görüntü SanatlarıAtılım Üniversitesi

    İngiliz Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÜLSEN CANLI

  3. Çağdaş Suriye nesrinde siyasî hapishane edebiyatı üzerine eleştirel bir bakış

    The literature of political prisons in contemporary Syrian prose analytical prepective

    ABDOLGADER MOHAMED ALİ

    Yüksek Lisans

    Arapça

    Arapça

    2014

    Doğu Dilleri ve EdebiyatıSelçuk Üniversitesi

    Doğu Dilleri ve Edebiyatları Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. FİKRET ARSLAN

  4. Risk toplumu bağlamında kuşaklararası boyutta şiddetin değişen yüzü: Dijital şiddet

    The changing face of intergenerational violence in the context of the risk society: Digital violence

    HATİCE OĞUZ ÖZGÜR

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    SosyolojiSüleyman Demirel Üniversitesi

    Sosyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. METİN ÖZKUL

  5. Dönemsel olarak Türk komedi filmlerinde sempatik şiddet olgusu ve toplumsal yansımaları

    Sympathetic violance concept and its social reflections in Turkish comedy films periodically

    ÖNDER EBREN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Radyo-TelevizyonAtatürk Üniversitesi

    Temel İletişim Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ABDULKADİR ATİK