Geri Dön

Tavşanlarda tekrarlanan dozlarda kullanılan sevofluranın oluşturduğu hepatik ve renal histopatolojik değişiklikler ile plazma florür düzeyine etkisi

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 69482
  2. Yazar: ERTUĞRUL ÖNDER ÖZÇELİK
  3. Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. M. KEMAL BAYAR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Anestezi ve Reanimasyon, Anesthesiology and Reanimation
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1998
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Fırat Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 59

Özet

ÖZET Genel anestezi vital fonksiyonlarda bir değişiklik olmadan geçici bilinç kaybı, refleks aktivitede azalma ve ağrının algılanmaması ile karekterizedir. Uygulama açısından indüksiyon, idame ve derlenme olmak üzere üç dönemden oluşan genel anestezide çok çeşitli inhalasyon anestezikleri ile intravenöz anestezikler kullanılmaktadır. Çalışmamız yeni bir inhalasyon anesteziği olan sevofluranın tekrarlanan kullanımının karaciğer ve böbrek üzerine olan histopatolojik değişiklikleri ve plazma florür düzeyine etkilerini araştırmak amacı ile deneysel çalışma olarak planlandı. İnhalasyon anestezikleri; solunum yolu ile organizmaya giren ve yine büyük bir kısmı solunum yolu ile vücuttan atılan anestezik maddelerdir. İdeal bir inhalasyon anesteziğini bulma. konusundaki çalışmalar halen sürmektedir. Bunlar içinde halojenli eter olan sevofluran ile ilgili çalışmalar sayılabilir. Sevofluran 1970' te izole edilmiş ve 1975' de ilk klinik uygulaması bildirilmiş bir metil propil eterdir. MAC değeri % 2.05 olan, mevcut inhalasyon anesteziklerinden daha hızlı etkili, kardiyovasküler ve solunum sistemine istenmeyen yan etkileri daha az bir ajandır. Fluoromethyl - 2,2,2 - trifluoro - 1- ( trifluoromethyl ) ethyl ether yapısındadır. Yanıcı ve patlayıcı özelliğe sahip değildir. Kullanımı için konvansiyonel vaporizatöre ihtiyaç vardır. % 5' den daha az oranda metabolize olur. Metabolizması sonucu ortaya çıkan iki metaboliti vardır. Bunlar inorganik florür ve hexafluoroisopropanol ( HFIP )' dür. Hastanemiz Etik komitesinden onay alındıktan sonra, çalışmamız Tarım Bakanlığı Elazığ Hayvan Sağlığı ve Araştırma Enstitüsünden temin ettiğimiz 4 ± 1 aylık ve 2350 ± 450 gr ağırlığında kırkiki adet Yeni Zellanda cinsi dişi tavşanlar ile gerçekleştirildi. Altı adet denek kontrol grubu olarak alınırken, otuzaltı adet denek A, B ve C olmak üzere rastgele üç gruba ayrıldı. Deneklere yedi gün süre ile günde bir saat kesintisiz olmak üzere; A grubu: 6 It/dk oksijen içerisinde %1 sevofluran ( Sevorane Abbott istanbul) 50B grubu: 6 lt/dk oksijen içerisinde %3 sevofluran C grubu: 6 It/dk oksijen içerisinde %5 sevofluran uygulandı. Yedi gün boyunca her gün bir saatlik sevofluran uygulanmasından sonra, plazma florür düzeyini ölçmek amacıyla tavşanların kulak veninden 2 mi kan örneği alındı. Deneklerden alınan karaciğer ve böbrek dokuları ise histopatolojik değişiklikler yönünden incelendi. Gruplar arasında yaş, ağırlık ve cinsiyet yönünden istatistiksel olarak anlamlı farklılık yoktu ( p > 0.05 ). Karaciğerin histopatolojik incelenmesinde; A grubunda 5 denekte hafif derecede hasar, 3 denekte orta derecede hasar tespit edildi. B grubunda 5 denekte orta derecede hasar gözlenirken, C grubunda da 6 denekte orta derecede hasar tespit edildi. Gruplar arası değerlendirmede istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulunmadı (p > 0.05 ). Böbreğin histopatolojik incelenmesinde; A grubunda 6 denekte hafif derecede hasar gözlenirken, B grubunda 2 denekte hafif derecede 3 denekte orta derecede hasar tespit edildi. C grubunda ise 1 denekte hafif derecede 5 denekte orta derecede hasar gözlendi. Gruplar arası değerlendirmede istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulunmadı (p > 0.05 ). Sevofluran uygulanması plazma florür düzeyinde artışa neden olmaktadır. Biz yaptığımız çalışmada artan sevofluran konsantrasyonuna paralel olarak, plazmada oluşan florür düzeyininde arttığını tesbit ettik. Tekrarlanan dozlarda kullanılan sevofluranın böbrek ve karaciğer üzerine olan etkilerini histopatolojik olarak incelediğimizde; uygulanan sevofluran konsantrasyonunun artmasıyla genelde hafif derecede değişikliklere rastladık. Sonuç olarak; uygun konsantrasyonlarda olmak üzere, sevofluranın tekrarlanan dozlarda güvenle kullanılabileceği kanısına vardık. 51

Özet (Çeviri)

Özet çevirisi mevcut değil.

Benzer Tezler

  1. Tavşanlarda farklı dozlarda talk, +oksitetrasiklin ve talk,kombinasyonunun plörodezis etkisi

    Başlık çevirisi yok

    HASAN ÖZDEMİR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1998

    Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisiİnönü Üniversitesi

    Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. ÖMER SOYSAL

  2. Tavşanlarda oluşturulan medullaspinalis iskemi modelinde diltiazem, insülin ve C vitamininin koruyucu etkileri

    The Protective effects of diltiazem inculin and C vitamin on spinalcord ischemia in rabbits

    NAGİHAN DAMAR (GÜNER)

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2002

    Anestezi ve ReanimasyonDokuz Eylül Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    Y.DOÇ.DR. ÖMÜR MAVİOĞLU

  3. Periost grefti plateletten zengin plazma ile beraber kullanıldığında kemik defekt iyileşmesini artırır mı? Tavşan zigomatik arkta deneysel çalışma

    Periosteal graft improves healing of bone defects when used together with platelet-rich plasma? Experimental study in rabbits zygomatic arch

    ARZU TÜRKSEVEN TOPAÇOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Plastik ve Rekonstrüktif CerrahiDüzce Üniversitesi

    Cerrahi Tıp Bilimleri Bölümü

    PROF. DR. DERYA ÖZÇELİK

  4. Tekrarlanan epidural deksmedetomidin enjeksiyonlarının tavşanlarda nörotoksisite yönünden değerlendirilmesi

    The evaluation of repeated epidural dexmedetomidine injections on neurotoxicity in rabbits

    MEHMET KAAN TOPALOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2007

    Anestezi ve ReanimasyonCelal Bayar Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. EMİN ALP YENTÜR