Geri Dön

İlaç alımı sonrası döküntü gelişen hastalarda, erken ve geç dönemde ilaç alerjisinin doğruluğunun belirlenmesi

Determining the accuracy of drug allergy in the early and late periods in patients who develop rash during medicine use

  1. Tez No: 865428
  2. Yazar: ZELİHA YAVŞAN
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. FATMA DUKSAL
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Konya Şehir Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 75

Özet

Amaç: İlaç alerjileri, çocuklarda ciddi morbidite, mortalite ve sosyoekonomik etkileri olan önemli bir halk sağlığı problemidir. İlaç kullanımı sonrası cilt reaksiyonları çocuklarda sık görülebilen bir durumdur ve bu reaksiyonlar genellikle ilaç alerjisi olarak değerlendirilir. İlaç alerjisinin kesin tanısını koymak amacıyla ilacın hastaya kontrollü bir biçimde verildiği ilaç provokasyon testleri, altın standart yöntem olarak kabul edilmektedir. Bu çalışmada, ilaç alerjisi şüphesi olan çocukların demografik ve klinik açıdan değerlendirilmesi amacıyla ilaç provokasyon testi sonuçları incelenmiştir. Gereç ve Yöntem: Bu çalışmada Konya Şehir Hastanesi Çocuk Alerji ve İmmünoloji Polikliniğine Ağustos 2020- Kasım 2023 tarihleri arasında ilaç alerjisi şüphesi nedeniyle başvuran ve provokasyon testi yapılan 18 yaş altı hastaların verileri retrospektif olarak değerlendirilmiştir. Hastaların demografik verileri, laboratuvar bulguları ve ilaç provokasyon test sonuçları incelenmiştir. İlaç provokasyonu 10 güne tamamlanmış ve daha sonra aynı ilaca maruziyetleri sorgulanmıştır. Bulgular: Çalışmaya dahil edilen 49 hastanın yaş ortalaması 5,6±3,9 yıl olup %57'si erkek idi. İlaç provokasyon testi (İPT) uygulanan olguların %22,4'ünde test pozitif, %77,6'sında negatif saptandı. İPT pozitif olanların da %81,8'inde ilk dozda reaksiyon geliştiği, %18,2'sinde sonraki dozlarda reaksiyon geliştiği tespit edildi. Başvurudaki reaksiyon tipleri en sık makülopapüler döküntü (%59,1) olarak gözlendi. Hem başvurudaki reaksiyonlara (%75,5) hem de pozitif ilaç provokasyon testine (%72,7) en sık neden olan ilaç grubu beta laktam antibiyotikler olarak saptandı. İlacın etken maddesi seftriakson ve penisilin g benzatin olan olgularda anafilaksi görülme oranının daha fazla olduğu saptandı. İPT sonucu ile eşlik eden astım hastalığı olması (p=0,011) ve ailede alerjik rinit (p=0,018) ve astım (p=0,032) olması arasında istatistiksel olarak anlamlı düzeyde ilişki saptandı. İPT sonucu ile eozinofil sayısı, IgE değerleri ve nötrofil/lenfosit oranı (NLO) arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmadı (p>0,05). İPT pozitif sonuçlanan 11 hastadan 9'unda ilk dozda reaksiyon gelişmiş, 1 hastada 2. günde, 1 hastada da 5. günde reaksiyon gelişmiştir. İPT sonucu pozitif olan hastaların hiç birisi daha sonra aynı ilaca maruz kalmamış iken, İPT negatif olanların %68,4'ü ilacı daha sonra tekrar kullanmış ve ilacı kullananların tamamında sonrasında bir reaksiyon gelişmediği görülmüştür. Sonuç: Çocuklarda ilaç kullanımı sırasında gelişen reaksiyonlar ilaç alerjisi ile karışabilmekte ve sıklıkla yanlış ilaç alerjisi olarak tanı alabilmektedirler. Detaylı öykü ve fizik muayene ile birlikte provokasyon testleri tanının kesinleştirilmesine fayda sağlar. Kişinin kendisinde ya da ailesinde alerjik hastalık öyküsü olması ilaç alerjisi için anlamlı bir risk faktörü olarak düşünülebilir. Geç reaksiyonla başvuran hastalar da İPT'de çoğunlukla ilk dozda reaksiyon gelişmiştir bu nedenle uzatılmış provokasyon testlerine ihtiyaç olmayabilir ancak optimal İPT süresini belirlemek için daha fazla sayıda hastanın dahil edildiği kapsamlı çalışmalara ihtiyaç vardır.

Özet (Çeviri)

Objective: Drug allergies are an important public health problem with serious morbidity, mortality and socioeconomic effects in children. Skin reactions after drug use are a common condition in children and these reactions are generally considered as drug allergies. Drug provocation tests, in which the drug is given to the patient in a controlled manner, are considered the gold standard method to make a definitive diagnosis of drug allergy. In this study, drug provocation test results were examined for the demographic and clinical evaluation of children with suspected drug allergy. Materials and Methods: In this study, the data of patients under the age of 18 who applied to Konya City Hospital Pediatric Allergy and Immunology Polyclinic between August 2020 and November 2023 with suspicion of drug allergy and underwent a provocation test were evaluated retrospectively. The demographic data, laboratory findings and drug provocation test results of the patients were examined. Drug provocation was completed for 10 days and then their exposure to the same drug was questioned. Results: The average age of 49 patients included in the study was 5.6±3.9 years and 57% were male. Of the cases to which drug provocation test (DPT) was applied, the test was positive in 22.4% and negative in 77.6%. It was determined that 81.8% of those who were positive for DPT developed a reaction at the first dose, and 18.2% developed a reaction at subsequent doses. The most common reaction type at presentation was maculopapular rash (59.1%). The drug group that most frequently caused both admission reactions (75.5%) and positive drug provocation tests (72.7%) was determined to be beta lactam antibiotics. It was determined that the rate of anaphylaxis was higher in cases whose active ingredients were ceftriaxone and penicillin g benzathine. A statistically significant relationship was found between DPT result and comorbid asthma (p=0.011) and having a family history of allergic rhinitis (p=0.018) and asthma (p=0.032). There was no statistically significant relationship between the DPT result and eosinophil count, IgE values and neutrophil/lymphocyte ratio (NLR) (p>0.05). Of the 11 patients with positive DPT results, 9 had a reaction to the first dose, 1 patient had a reaction on the 2nd day, and 1 patient had a reaction on the 5th day. While none of the patients with a positive DPT result was subsequently exposed to the same drug, 68.4% of those with a negative DPT result used the drug again, and it was observed that all those who used the drug did not develop a reaction afterwards. Conclusion: Reactions that develop during drug use in children can be confused with drug allergy and are often misdiagnosed as drug allergy. Provocation tests along with detailed history and physical examination help confirm the diagnosis. Having a personal or family history of allergic disease can be considered a significant risk factor for drug allergy. Patients who presented with non-immediate reactions mostly developed a reaction to the first dose of IPT, so extended provocation tests may not be needed, but comprehensive studies involving a larger number of patients are needed to determine the optimal IPT duration.

Benzer Tezler

  1. Ankara ilindeki üç ilköğretim okulu öğrencilerinin epilepsiye yaklaşımı ve hastalık hakkındaki bilgi düzeyleri

    Knowledge of epilepsy and attitudes towards the condition among three elementary schools students in Ankara

    İKBAL OK BOZKAYA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıGazi Üniversitesi

    Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYŞE SERDAROĞLU

  2. Adıyaman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Acil Servisine farmakolojik ajanlar alımı sonrası zehirlenme şikayeti ile başvuran hastaların sosyodemografik, klinik ve laboratuar özelliklerinin irdelenmesi

    Evaluation of clinical and laboratory characteristics of poisoning cases BY pharmacologicaldrugs who applied to the Adiyaman University Training and Research Hospital Pediatrics Emergency Department

    KASIM ÖZARSLAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıAdıyaman Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. ÇAPAN KONCA

  3. Parasetamol aşırı alımı nedeni ile acil servise başvuran hastalarda serum parasetamol düzeyi belirlenmesinin hasta yönetimi ve maliyet ile ilişkisinin araştırılması

    Investigation of the relationship between patient management, cost and determination of the serum level of paracetamol in patients admitted to emergency service due to massive ingestion of paracetamol

    FATİH ÇALIŞKAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    GastroenterolojiOndokuz Mayıs Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HIZIR UFUK AKDEMİR

  4. Nonsteroid anti-inflamatuvar ilaçlarla alevlenen hava yolu hastalığında (N-ERD) platelet-lökosit kümelerinin rolünün araştırılması

    Investigation of the role of platelet-leukocyte aggregates in nonsteroidal anti-inflammatory drug exacerbated respiratory disease (N-ERD)

    SELCAN GENÇ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Allerji ve İmmünolojiHacettepe Üniversitesi

    Biyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. İBRAHİM ÇAĞATAY KARAASLAN

    DOÇ. DR. EBRU DAMADOĞLU

  5. Edirne il merkezinde 7-12 yaş grubu çocuklarda Glukoz-6-fosfat dehidrogenaz enzim eksikliği taraması

    Glucose-6-phosphate dehydrogenase deficiency screening among 7-12 years of age children in Edirne city center, turkey

    BEHZAT TELÖREN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıTrakya Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. BETÜL ORHANER