Psikiyatri polikliniğine başvuran yaşlı hastalarda ölüm anksiyetesi ve ilişkili faktörler
Death anxiety in older aged outpatients and related factors
- Tez No: 912941
- Danışmanlar: DOÇ. DR. MEDİNE GIYNAŞ AYHAN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Psikiyatri, Psychiatry
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2024
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: Konya Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi
- Ana Bilim Dalı: Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 142
Özet
Amaç: Bu çalışmada psikiyatri polikliniğine başvuran 60 yaş ve üzerindeki yaşlı hastalarda ölüm kaygısı düzeylerinin belirlenmesi, ölüm kaygısı ile var olan ruhsal yakınmalar arasındaki ilişkinin ortaya konulması, ölüm kaygısı ile ilişkili olabilecek sosyodemografik faktörlerin araştırılması amaçlanmıştır. Ayrıca depresyon ve anksiyete belirtileri, intihar düşüncesi, algılanan sosyal destek, yaşam doyumu ve yaşam kalitesi ile yaşlı bireylerin ölüm kaygısı arasındaki ilişkinin belirlenmesi hedeflenmiştir. Yöntem: Psikiyatri polikliniklerine takip ve tedavi amacıyla başvuran ve çalışmanın belirlenen dahil edilme ve dışlanma kriterlerine uygun 200 hasta dahil edildi. Dahil edilen hastalar öncelikle Montreal Bilişsel Değerlendirme Ölçeği (MoCA) uygulanarak değerlendirildi ve çalışmaya dahil edilmeye uygun bilişsel bir düzeye sahip hastalarla devam edildi. Hastalar ile DSM-5 Bozuklukları için Yapılandırılmış Klinik Görüşme Klinisyen Versiyonuna (SCID-5-CV) uygun klinik görüşme yapılarak tanısal değerlendirme yapıldı. Sosyodemografik verilerin elde edilmesi amacıyla Sosyodemografik Veri Formu, anksiyete ve depresyon belirtilerinin tespit edilmesi için Hastane Anksiyete ve Depresyon Ölçeği, ayrıca İntihar Davranış Ölçeği, Templer Ölüm Kaygısı Ölçeği, Çok Boyutlu Algılanan Sosyal Destek Ölçeği, Yaşlıların Yaşam Kalitesi Ölçeği (OPQOL-Brief) ve Yaşam Doyumu Ölçeği uygulandı. Bulgular: Templer Ölüm Kaygısı Ölçeği toplam puanının kadınlarda erkeklere göre, birinci derece yakınlarında ölümcül hastalığı bulunanların bulunmayanlara göre daha yüksek olduğu tespit edildi. Sosyodemografik özellikler açısından Templer Ölüm Kaygısı Ölçeği Bilişsel ve Duygusal alt boyut puanlarında anlamlı bir fark saptanmadı. Fiziksel Değişimler alt boyutundan birinci derece yakınlarında ölümcül hastalığı olanların olmayanlara göre ve kadınların erkeklere göre daha yüksek puanlar aldığı, Zamanın geçmesi alt boyutundan geçmişte ciddi kaza, doğal afet yaşamış olanların olmayanlara göre daha yüksek puanlar aldığı, Hastalık ve Ağrı alt boyutundan kadınların erkeklere göre, 71 yaş ve üzerinde olanların 70 yaş ve altında olanlara göre, yaygın anksiyete bozukluğu tanısı olanların depresyon tanısı olanlara göre, yoğun bakımda kalmayanların kalanlara göre, birinci derece yakınlarında ölümcül hastalığı bulunanların bulunmayanlara göre daha yüksek puanlar aldığı saptandı. Templer Ölüm Kaygısı Ölçeğinin; HADÖ-A ölçeği ile arasında pozitif yönlü ve orta düzeyde; HADÖ-D ölçeği ve İntihar Davranış Ölçeği ile arasında pozitif yönlü ve düşük düzeyde; Çok Boyutlu Algılanan Sosyal Destek Ölçeği ve Yaşam Doyumu Ölçeği ile arasında negatif yönlü ve düşük düzeyde, Yaşlıların Yaşam Kalitesi Ölçeği ile arasında negatif yönlü ve orta düzeyde anlamlı bir ilişki olduğu bulundu. Değişkenlerin ölüm kaygısı üzerine etkilerini incelemek için yaptığımız regresyon analizinde HADÖ-A ve Yaşam Kalitesi ölçeklerinin Ölüm Kaygısı Ölçeğinin anlamlı bir yordayıcısı olduğu tespit edildi. Sonuç: Yaşlı hastalar ile yapılan görüşmelerde ruhsal yakınmalar dikkatli incelenmeli, ölüm kaygısının farklı ruhsal yakınmalarla ifade edilebileceği unutulmamalıdır. Özellikle ruhsal yakınmalarını somatik belirtilerle tarif eden, anksiyete bozukluğu belirtileri bulunan yaşlı hastalarda ölüm kaygısı sorgulamasının yapılması hastalığın seyri ve tedavi süreci açısından büyük bir önem taşımaktadır. Ölüm kaygısına yönelik olarak hastaların yaşam kalitesini artıracak kapsamlı müdahalelerin yapılması, anksiyete belirtilerinin tedavi edilmesi önemlidir. Ayrıca, ölüm kaygısının azaltılmasına yönelik kişinin yaşam doyumunu artırabilecek durumların değerlendirilmesi ve sosyal destek ağlarının güçlendirilmesi gerekmektedir.
Özet (Çeviri)
Objective: This study aims to determine the levels of death anxiety in elderly patients aged 60 and above who present to the psychiatry outpatient clinic, explore the relationship between death anxiety and existing psychological complaints, and investigate sociodemographic factors that may be associated with death anxiety. Additionally, the study seeks to identify the relationship between death anxiety and depression and anxiety symptoms, suicidal thoughts, perceived social support, life satisfaction, and quality of life in elderly individuals. Method: A total of 200 patients who presented to the psychiatry outpatient clinics for follow-up and treatment and met the inclusion and exclusion criteria for the study were included. The included patients were first evaluated using the Montreal Cognitive Assessment (MoCA), and only those with a cognitive level deemed suitable for inclusion in the study continued. A diagnostic evaluation was conducted through a structured clinical interview with patients, using the Clinician Version of the DSM-5 Disorders Structured Clinical Interview (SCID-5-CV). To collect sociodemographic data, the Sociodemographic Data Form was administered, and to assess anxiety and depression symptoms, the Hospital Anxiety and Depression Scale was used. Additionally, the Suicide Behavior Scale, Templer Death Anxiety Scale, Multidimensional Scale of Perceived Social Support, Older People's Quality of Life Scale (OPQOL-Brief), and Life Satisfaction Scale were also administered. Results: It was found that the total score on the Templer Death Anxiety Scale was higher in women compared to men, and in individuals with a first-degree relative suffering from a terminal illness compared to those without such a relative. In terms of sociodemographic characteristics, no significant difference was observed in the Cognitive and Emotional subscale scores of the Templer Death Anxiety Scale. However, in the Physical Changes subscale, individuals with a first-degree relative who had a terminal illness scored higher than those without such a relative, and women scored higher than men. In the Time Passage subscale, those who had experienced a serious accident or natural disaster in the past scored higher than those who had not. In the Illness and Pain subscale, women scored higher than men, those aged 71 and above scored higher than those under 70, individuals diagnosed with generalized anxiety disorder scored higher than those diagnosed with depression, those who had not been in the intensive care unit scored lower than those who had, and individuals with a first-degree relative who had a terminal illness scored higher than those without such a relative. A positive, moderate correlation was found between the Templer Death Anxiety Scale and the Hospital Anxiety and Depression Scale-Anxiety subscale (HAD-A), and a positive, low correlation with the Hospital Anxiety and Depression Scale-Depression subscale (HAD-D) and the Suicide Behavior Scale. A negative, low correlation was found with the Multidimensional Scale of Perceived Social Support and the Life Satisfaction Scale, while a negative, moderate correlation was found with the Older People's Quality of Life Scale. Regression analysis to examine the effects of variables on death anxiety showed that the HAD-A and Life Quality scales were significant predictors of the Death Anxiety Scale. Conclusion: In interviews with elderly patients, psychological complaints should be carefully examined, and it should be kept in mind that death anxiety may manifest through different psychological symptoms. Specifically, it is crucial to assess death anxiety in elderly patients who describe their psychological complaints through somatic symptoms and display signs of anxiety disorders, as this is of great importance for the course of the illness and the treatment process. Comprehensive interventions aimed at increasing patients' quality of life and treating anxiety symptoms are essential. Furthermore, evaluating factors that can enhance life satisfaction and strengthening social support networks should be considered in efforts to reduce death anxiety.
Benzer Tezler
- Kardiyak üfürüm nedeniyle üçüncü basamak çocuk kardiyoloji merkezine yönlendirilen 0-18 yaş arası çocukların ebeveynlerinin anksiyete düzeyi ve ebeveyn anksiyetesine çocuk kardiyoloji hekimi muayenesinin etkisi ile transtorasik ekokardiyografi sonucunun etkisinin karşılaştırılması
Anxiety level of parents of children aged 0-18 referred to tertiary pediatric cardiology center due to cardiac murmur and comparison of the effect of pediatric cardiologist examination and transthoracic echocardiography result on parental anxiety
TULU KUYUCU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıManisa Celal Bayar ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ŞENOL COŞKUN
- Öz yeterlilik derecesi, bağımlılık derecesi ve demografik özelliklerin sigara bırakma başarısı üzerine etkisi
Effects of self-efficacy level, dependency level and demographic characteristics on smoking cessation success
ÖZNUR BAYRAKTAR TÜRKER
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
Aile HekimliğiSağlık Bilimleri ÜniversitesiAile Hekimliği Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. EMİNE ZEYNEP TUZCULAR VURAL
- Yaşlı bireylerde ölüm kaygısı
Death anxiety in elderly cases
ZEHRA KALAOĞLU ÖZTÜRK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
PsikiyatriÇukurova ÜniversitesiRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. LUT TAMAM
- Kromozom 22Q11.2 delesyon sendromlu hastaların klinik ve immunofenotipik özelliklerinin değerlendirilmesi
Evaluation of the clinical and immunophenotypic properties of patients with chromosome 22Q11.2 delesion syndrome
GÖZDE ÖZKAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Eğitimi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. CANER AYTEKİN