Jean-Paul Sartre'da varoluşçu ateizm
Existential atheism in Jean-Paul Sartre
- Tez No: 930681
- Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ EMİNE GÖREN BAYAM
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Din, Felsefe, Religion, Philosophy
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2025
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Dicle Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 92
Özet
Bu tez, Sartre'ın varoluşçu ateizmi hakkındadır. Varoluşçuluk günümüzde halen etkisini sürdüren akımlardan biridir. Varoluşçuluk genel olarak birey merkezli oluşu ve varoluşun özden önceliği ilkesi ile öne çıkmaktadır. Özellikle varoluşun özden önceliği mevzusu Sartre'ın felsefesinin de kilit noktalarından biri olmuştur. Bu tezin ilk bölümünde öncelikle varoluşçuluğun ne olduğu ve kısaca tarihçesine yeri verildi. Ardından varoluşçuluğun iki farklı kanadı olan teist ve ateist varoluşçuluğun farkları ve onları temsil eden önemli düşünürler tanıtıldı. İkinci bölümde ise Sartre'ın kullandığı fenomenolojik yöntem işlendi. Fenomenolojik yöntemin, şeyleri olduğu gibi kavrama etkinliği olduğu ortaya kondu. Ardından Sartre'ın ontoloji anlayışı açıklandı. Buna göre varlığı temelde ikiye ayıran Sartre' göre göre varlık, kendinde-varlık ve kendi-için varlık olarak tanımlanmıştır. Kendinde-varlık, nesneler dünyasını, kendi-için varlık da insanı sembolize etmektedir. Ancak Sartre'ın, bu iki varlık türünü çok keskin ifadelerle ayırmış ve adeta bunun telafisi olarak da hiçlik kavramını ortaya atmıştır. Ona göre birbirinden tamamen bağımsız görünen bu iki varlık hiçlik vasıtasıyla etkileşim kurabilmektedir. Felsefesini özgürlük üzerine kuran Sartre'a göre insan, özgürlük olmaksızın düşünülemez. İnsan varsa ancak özgür olarak vardır aksi mümkün değildir çünkü özgürlük ona göre insanın asli bir özelliğidir. Sartre'a göre insan özgürlüğe mahkumdur. Bu mahkûmiyet, olumsuz psikolojik durumlara neden olmakta ve onun felsefesinde bu durumun adı bulantı hali olarak nitelendirilmektedir. İnsan çaresizlik, umutsuzluk ve kaygı gibi duygu durumlarından dolayı bulantı halini yaşar. Üçüncü bölümde, Sartre'ın din ve Tanrı anlayışının nasıl olduğu ve dine yönelik eleştirileri ortaya kondu. Son olarak da Sartre'ın kendisine yönelik yapılan eleştirilerin neler olduğu ve haklılık paylarının olup olmadığı incelendi. Eleştirilerin odağında özellikle etik anlayışının belirsiz oluşu ve insanı hem özgürlüğe hem de sonsuz sorumluluğa mahkum etmesi vardır. Bu eleştirilere katılmakla birlikte, yine de ortaya koyduğu felsefenin çok değerli olduğunu belirtmekte fayda var.
Özet (Çeviri)
This thesis is about Sartre's existential atheism. Existentialism is one of the movements that still maintains its influence today. Existentialism generally stands out with its individual-centered nature and the principle of the priority of existence over essence. In particular, the issue of the priority of existence over essence has been one of the key points of Sartre's philosophy. In the first part of this thesis, what existentialism is and briefly its history are given. Then, the differences between theist and atheist existentialism, which are two different wings of existentialism, and the important thinkers representing them were introduced. In the second part, the phenomenological method used by Sartre was discussed. It has been revealed that the phenomenological method is the activity of comprehending things as they are. Then, Sartre's understanding of ontology was explained. According to Sartre, who basically divides existence into two, being is defined as being-in-itself and being-for-itself. Being-in-itself symbolizes the world of objects, and being-for-itself symbolizes man. However, Sartre distinguished these two types of existence in very sharp terms and introduced the concept of nothingness as a compensation for this. According to him, these two entities, which seem completely independent of each other, can interact through nothingness. According to Sartre, who builds his philosophy on freedom, human beings cannot be thought without freedom. If a human being exists, he can only exist freely; otherwise, freedom is an essential feature of humans. According to Sartre, human beings are condemned to freedom. In the third chapter, Sartre's understanding of religion and God and his criticisms of religion were revealed. Finally, it was examined what the criticisms against Sartre were and whether they were justified. The focus of criticism is that the understanding of ethics is unclear and that it condemns people to both freedom and endless responsibility. Although I agree with these criticisms, it is still worth noting that the philosophy he puts forward is very valuable.
Benzer Tezler
- Les Themes Existentialistes dans le theatre de sartre et dans le theatre de Melih Cevdet Anday
Başlık çevirisi yok
MEHMET EMİN ÖZCAN
Doktora
Fransızca
1994
Fransız Dili ve EdebiyatıHacettepe ÜniversitesiFransız Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
PROF. DR. TUĞRUL İNAL
- Jean-Paul Sartre ve Michel Foucault'da varoluşçu zemin üzerinden özne öteki ve kaygı kavramlarının karşılaştırılması
Comparison of the concepts of the subject other and anxiety in Jean-Paul Sartre and Michel Foucault on the existential background
YÜKSEL BOZ
- Jean-Paul Sartre'da bilinç ve yönelimsel özgürlük üzerine fenomenolojik bir inceleme
A phenomenological investigation of consciousness and intentional freedom in Jean-Paul Sartre
GÜLSU ÇİVRİL
- Jean Paul Sartre'da bilinç ve hiçlik ilişkisi
The relationship between consciousness and nothingness in Jean Paul Sartre
GAMZE DANIŞ SÜRER
Yüksek Lisans
Türkçe
2020
FelsefeMardin Artuklu ÜniversitesiFelsefe Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. YUNUS CENGİZ
- Jean-Paul Sartre'da 'benlik'in kuruluşu ve özne olmanın olanağı olarak başkaları problemi
The establishment of the 'self' in Jean-Paul Sartre and the problem of others as the possibility of being a subject
MEHTAP KILIÇ