Geri Dön

Russian idea and russian ideal east; Asia and Eurasia in Russian political thought c.1700's-1920's

Rus idesi ve Rus siyasi düşüncesinde doğu; Asya ve Avrasya 1700'lerden 1920'lere

  1. Tez No: 121874
  2. Yazar: VİŞNE KORKMAZ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. BÜŞRA ERSANLI
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Siyasal Bilimler, Uluslararası İlişkiler, Political Science, International Relations
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2002
  8. Dil: İngilizce
  9. Üniversite: Marmara Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 289

Özet

ÖZET Bu tezin amacı Rus Düşünce tarihi içersinde Doğunun, Asya'nın ve Avrasya'nın yerini analiz etmek ve bu kavramların sadece stratejik bir anlam ifade etmediğini açıklamaya çalışmaktır. Çalışmamızda görüleceği gibi Doğu, Asya ve Avrasya kavramlarının anlamlan birbirlerinden farklı olmakla beraber zamanla aynı kavramsal çerçeve içinde kullanılmış ve ulusal bir nitelik kazanmışlardır. Bu durumun esas nedeni Rus Düşünürlerinin Rusya'nın hem fiziki, hem de tarihsel varlığım Doğu-Batı karşıtlığı içinde anlamlı görmeleridir. Rusya' mn tarihsel varlığı tezimizde Rus İdesi olarak ifade edilmiştir. Rus düşünce geleneği bu ideyi 19. yy.' da Otokrasi, Ortodoksluk ve Milliyetçilik formülü içersinde açıklamıştır. Daha sonra bu genel bir tanım haline gelmiştir. Bu tezin diğer bir amacı, Doğu- Batı; Asya-Avrupa karşıtlığı bağlamında ortaya çıkan bu tür tanımların daha geniş bir çerçevede değerlendirilmesi gerektiğini belirtmektir. Rus Düşünce tarihi de bu tür bir anlam genişliğine meyillidir. Bu Avrasya coğrafyasında çok kültürlü, çok etnikli bir yapıyı tek bir devletin yönetiminde tutmak için gereklidir. Bu çerçevede, Rus İdesi tezimde“hizmet, sosyal adalet/ etik, ve tabilik”bağlanımda tanımlanmıştır. Bu kavramlar Rus toplumsal yapışım entegre bir bütüne döndürmek için kullanılmıştır. Kısaca Rus İdesi Rus toplumunun bütünlüğünü tekrar ve tekrar entelektüellerin geliştirdiği tanımlamalar aracılığı ile sağlamıştır. Bu süreç içersinde sözünü ettiğimiz İdeyi Rus yapan iki faktör vardır: Rus Devletinin varlığı ve İdenin batılı olmayan içeriği. Göreceğimiz gibi, Rus düşünürleri Rus İdesine, Rus doğasının batılı olmadığı ve olamayacağım vurgulamak için atıfta bulunmuşlardır. Rusya başka bir yol izlemek, kendi ayrı dünyasını kurmak zorundadır.Bu anlayış, Rus İdeali anlayışı ile birleşmektedir. Rus İdeali Rusya'nın kendi güvenliğini, ekonomik ve sosyal bütünlüğünü, ve kendi kendine yeterliliğini en iyi şekilde koruyabileceği coğrafi sınırları ifade eder. Rus İdeali bu sınırlar içersinde Rus İdesinin öngördüğü biçimde tam bir birliği öngörür. Rus düşünürler bu sınırları Asya üzerinde tanımlarlar. Rus emperyal sisteminin Doğuya yayılışı kolonyalizmi hatırlatsa da, tezimizin ikinci bölümünde görüleceği gibi bu Avrupa kolonyal yönetimlerinden farklıdır. En önemli farklılık da bu yayılmanın“yeni”bir ulus oluşumuna işaret etmesidir. Devletin ve emperyal sistemin oluşumunun ulus oluşumundan önce gelmesi, Rus İdeali içersinde ve Rus İdesi kılavuzluğunda gerçekleşecek entegrasyon sürecine oldukça modern bir anlam katar. Yurtaşlık, Rus Asyasında yaşayan Pagan ve çoğunlukla Müslüman hakların etnik ve kültürel olarak Rus kültür ve medeniyetine asimile olmasından ziyade, Rus İdesini en geniş şekilde (hizmet, sosyal adalet/ etik, ve tabilik) algılayan yeni bir ulus oluşumuna işaret eder. Rus düşün hayatı bunu yeni bir medeniyet oluşumu olarak algılarlar. Böylece Rus Doğası, Rusya' nın tarihsel ve coğrafi varlığı, kendi içersinde bir dönüşüm geçirir. Rus düşünürlerinin gözünde ancak bu özel doğaya uygun siyasi modeller Rus varlığım güvence altına alır. Rus düşünürleri, Batının ( Avrupa'nın) gittikçe artan askeri gücüne ( kolonyalizmin Asya'da stratejik amaçla kullanılması), geliştirdiği ekonomik sisteme (ticari ve finansal kapitalizm), iddia ettiği kültürel gelişmişliğe (Avrupa medeniyetinin bütünlüğü ve üstünlüğü) karşı bir güvence aramaktadırlar. Bu durum düşünürlerin Asyalılığı ve Doğululuğu Batılılığa karşı harekete geçirmelerine yol açmıştır. Ancak, Batıdakinin aksine bu atıfla Doğuya aktif olma rolü verilmiştir. Bu Rus coğrafyası içersinde ulusallaşma sürecini de kapsıyordu. Çünkü her milli canlanış arayışında olduğu gibi, Rus Düşünürleri kendi değerlerine dönmek istediklerinde, 8Rus milletinin Avrupalı ve Asyalı kavimlerin, ulusların aktif kültürel, etnik, ve politik katkıları sonucu oluştuklarım farkettiler. Avrasyacılık bu anlayışın Rusya' nın geleceğim belirleyecek bir ideoloji olarak ortaya çıkışını anlatır. Avrasyacılar hem Rus İdesini hem de Rus İdealini batı karşıtı bir retorikle yorumlamayı başarmışlardır. Üçüncü Bölümde göreceğimiz gibi bu yorumlama sadece Rus düşünce tarihinin Doğu- Batı karşıtlığı geleneğinden kaynaklanmıyordu. Aynı düşünce geleneği Batı'da da hakimdir. En önemlisi de Batı düşünce sistematiği içersinde Rusya batılı bir güç değildir. Hatta ekonomik, siyasi ve toplumsal dinamiklerinin nasıl yorumlandığına bakacak olursak, onun Doğulu bir güç olarak görüldüğünü anlarız. Avrasyacılar, Batının Batılı olmayan tüm uluslara karşı ayrımcı ve hatta saldırgan davranacağım varsayarak, Batılı olmayan Rus /Avrasya doğasını gerektiğinde Batı karşıtı olacak bir iradeyle kullanmayı planlarlar. Dolayısıyla tezin diğer bir amacı, Avrasyacılığın basit bir strateji olmadığı, Rus Düşünce tarihinin ana dinamiklerini kullanan bir doktrin ve bölgesel bir model olduğunu vurgulamaktır. «*%*»

Özet (Çeviri)

ABSTRACT The main aim of this thesis is to maintain that three geographic concepts East, Asia, and Eurasia are not only strategic. They are also philosophical and political notions. As it can be seen in our study, although, East, Asia and Eurasia are originally different concepts in nature, East and Asia are associated and acquire a national feature together with Eurasia throughout Russian political thought. The main reason of this perception is the imagination of Russian political thinkers. They saw Russian physical (geographic) and historical existence meaningful only within East- West dichotomy. In our thesis Russian historical existence is symbolised as Russian Idea. In 19 century, it was explained within the formula of“Autocracy, Orthodoxy and Nationalism.”For years, it became the general definition of Russian Idea. Thus, another goal of my thesis is to emphasise that Russian Idea that has emerged from West-East, Asia-Europe contradiction, should be taken into consideration within a broader perspective. Indeed, Russian political thought has been inclined to such flexibility. This kind of flexibility was a requirement to cover multicultural and multiethnic structure of Eurasian geography under the aegis of one state. Within this framework, I prefer“service, social justice/ morality, and nature”basis for the definition of Russian Idea. I observe that Russian thinkers used these concepts to make Russian social structure an integral entity. Within this process, Idea was called Russian due to two reasons: The presence of Russian State, and its non- western nature. As it can be seen, Russian thinkers refer to Russian Idea to express the belief that Russian nature has been non- western and would never be western. The consequence of thislogic is the claim that Russia has to follow a different path in order to establish her distinct world. This understanding was combined with Russian Ideal. Russian Ideal is used to denote the geographic area where Russia can maintain her security, economic and social integrity, and her ability to form self-sufficiency more efficiently. So, Russian Ideal proposes integration within certain boundaries like Russian Idea. Russian thinkers chose to define these boundaries on Asia. Although, expansion of Russian imperial system to east reminds us colonialism, as we see in Part II of the thesis, it is very different from European colonialism. The most significant distinction is that Russian eastward expansion is also a process of nation building. Thus, state-building and empire-building processes proceed nation-building period. This gives modern aspect to the integration realised on Russian Ideal (geography of Russian Empire), and under the guidance of Russian Idea. Thus, citizenship in Eurasian geography means more than assimilation of pagan and Muslim natives into the Russian culture. It points to the appearance of a new nation including members who perceive Russian Idea in its broader version (service, morality, and nature). In this sense, Russian nature, the physical and historical existence of Russia transformed in itself. In the eyes of Russian political thinkers, only the political models that are suitable for Russian nature can save Russian future. It is a search to find a guarantee for Russia at the face of expanding militarily power (colonialism), rising economic system (financial capitalism) and so-called cultural superiority of West (Europe). This is the situation that paved the way for the mobilisation of native dynamics under the name of Asianism or Easternism. However, by this mobilisation, Russian thinkers, and bureaucrats gave active role to eastern forces contrary to the tradition of western politicalthought. This was coincided with nation building process within Russia. Because when Russian thinkers turned to their native forces in order to renovate Russia, they perceived that Russian nation has been formed by the active cultural, ethnic, economic and political contributions of European and Asian nationalities. Eurasianism followed this logic of integrity. It emerged as a doctrine that used Russian Idea and Ideal within anti-western rhetoric. As we see in Part III, this anti-westernism can not be explained only with a reference to the traditional Russian political thought. This vision also derives from east-west contradiction and assumes that this contradiction is essential one. Actually, this understanding is not different from the dominant view within the Western political thought, which supposes that Russia is not a western power rather it has been an eastern one. Accordingly, Eurasians accepted that western (European) attitude toward non-western powers is always discriminative. As a result, they planned the non-western system of Russia /Eurasia in a manner to be anti-western when a direct confrontation between Europe and Asia were observed. Thus, another goal of my thesis is to prove that Eurasianism is not a simple strategy. Rather it is a doctrine and a regional model making use of the main dynamics of Russian political thought (Russian Idea and Russian Ideal).

Benzer Tezler

  1. Avrasyacılık düşüncesi ve soğuk savaş sonrası Türk dış politikasına etkisi

    The idea of Eurasianism and the influence of Turkishforeign policy after the cold war

    ABDURRAHMAN KÜLÜNK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Uluslararası İlişkilerBahçeşehir Üniversitesi

    Küresel Siyaset ve Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NİLÜFER NARLI

  2. A neorealist analysis of Iran-Russia relations: Tajik and Syrian civil wars

    İran-Rusya ilişkilerinin neorealist bir analizi: Tacik ve Suriye iç savaşları

    ESRA YANIK

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2019

    Uluslararası İlişkilerOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    Ortadoğu Araştırmaları Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ DERYA GÖÇER AKDER

    DR. ZELAL ÖZDEMİR

  3. Dünya ekonomisindeki işbirliği çabaları ve KEİB Projesi örneği

    Cooperation initiatives in the world economy and the example of BSECR Project

    KAZIM UĞUR KIZILASLAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1996

    EkonomiAnkara Üniversitesi

    DOÇ.DR. BASKIN ORAN

  4. Türkiye'de sanat/mimarlık tarihi disiplininin kuruluşunda Ernst Diez ve 'Türk sanatı'

    Ernst Diez and his 'Turkish art' in the establishment of the art/architecture history discipline in Turkey

    CEREN VERBOWSKI

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Mimarlıkİstanbul Teknik Üniversitesi

    Mimarlık Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. VESİLE GÜL CEPHANECİGİL

  5. Sibir Hanlığı'nın kuruluşu gelişimi ve yıkılışı

    Sibir Khanate and the collapse of the development organization

    EMİNE USLU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    TarihBalıkesir Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SABAHATTİN ŞİMŞİR