Geri Dön

Kompleks parsiyel epileptik nöbetlerde uykunun interikal epileptiform deşarjlara etkisi

Effects of sleep on interictal epileptiform discharges in patients with compleks partial seizure

  1. Tez No: 141734
  2. Yazar: BEDRİYE KARABULUT
  3. Danışmanlar: PROF. DR. UFUK UTKU
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Nöroloji, Neurology
  6. Anahtar Kelimeler: Uyku, kompleks parsiyel nöbet, interiktal epileptiform deşarj. 45, Sleep, complex partial seizure, interictal epileptiform discharges. 47
  7. Yıl: 2004
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Trakya Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Nöroloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 58

Özet

ÖZET Uyku, nöbet ve interiktal epileptiform deşarj ortaya çıkışını etkileyen en önemli faktörlerden biridir. Uyku aktive edici özelliği sebebiyle, EEG'nin epilepside tanı gücünü artırıcı olarak kullanılır. Birçok nöbet tipi, uykuyla veya uykudan uyandırılmakla aktive olur. Uykunun değişik nöbet türlerinde etkisi farklıdır. Uykunun birbirinden çok farklı 2 dönemi, REM uyku ve NREM uykunun, İED saptanma oranı, sıklığı, yayılımı ve morfolojisi üzerine etkileri de çok farklıdır. Çalışmamıza, sadece kompleks parsiyel nöbeti olan hastaları alarak, daha homojen bir grupta uyku etkisini araştırmayı hedefledik. Nöbet belirtileri ve EEG bulgularından elde edilen bilgilerle, daha önce KPN olarak değerlendirilen ve hepsi de antiepileptik tedavi alan 25 hasta aldık. Tanı konma aşamasında, daha önce çekilen EEG' ler, prospektif nitelikli olan çalışmamızda değerlendirilmedi. Aynı gün içinde, uyanıklık rutin EEG çekiminin ardından, tüm gece boyunca spontan uyku EEG kaydı yapıldı ve EEG' ler klinik bilgiden habersiz olarak değerlendirildiler. Uyanıklık rutin EEG çekimiyle, İED saptanan hasta oranı %52 iken, uyku EEG çekimleriyle oran %88 e çıktı. İED saptanan hasta oranının, özellikle NREM uyku döneminde arttığı görüldü. NREM uykunun, İED saptanan hasta sayısını artırması yanında, İED sıklığını da artırdığı saptandı. Fizyolojik özellikleri dolayısıyla NREM uykudan çok uyanıklığa benzeyen REM uykunun, kompleks parsiyel epileptik nöbeti olan hastalardaki İED üzerine etkileri de, uyanıklığa benzer saptandı. REM uykuda İED saptanma oranı, İED sıklığı ve deşarjların daha kısıtlı bir bölgede olması, uyanıklıkta olduğu gibidir. NREM uykuda ise İED' lerin komşu bölgelere yayıldığı ve 2 taraflı İED oranının, uyanıklıkta %8 iken, % 40 a çıktığı görüldü. 44Uyanıklıkta, REM uykuda ve NREM uykuda İED, birbirine yakın oranlarda ve öncelikle temporal bölgede saptandı. NREM uykuda uyanıklık ve REM uykudan farklı olarak, frontal bölgede İED ortaya çıkış oranının arttığını saptadık. Çalışmamızda, kompleks parsiyel epileptik nöbeti olan hastalarda, özellikle NREM uykunun İED artışı sağlayarak, EEG'nin tanı koymadaki gücünü artırdığını saptadık. Uykunun sağladığı bu yarardan faydalanmak için, yapılacak uyku EEG çekimlerinde en az bir NREM dönemini içerecek şekilde, yaklaşık 1.5 saatlik uyku çekimlerinin yapılması gerekmektedir. Tanı koydurtmaktan çok, lateralizasyon ve lokalizasyon hakkında daha sınırlı bir bölgeyi gösterebilme özelliği taşıyan REM uykunun verdiği bilgilerden yararlanılmak isteniyorsa, uyku EEG çekimlerinin daha uzun sürede yapılması uygun olacaktır.

Özet (Çeviri)

EFFECTS OF SLEEP ON INTERICTAL EPILEPTIFORM DISCHARGES IN PATIENTS WITH COMPLEX PARTIAL SEIZURE SUMMARY Sleep is important on epileptic seizures and occurence of interictal epileptiform discharges. Sleep increases the value of EEG recordings in the diagnosis of epilepsy because of the activating effect on interictal epileptiform discharge production. Many types of seizures are activated with sleep or arousal from sleep. The two main stages of sleeep, REM sleep and NREM sleep, has different effects on the frequency, spreading and morphology of interictal epileptiform discharges. We aimed to evaluate the effect of sleep in a homogenous group ( 25 patient ) with complex partial seizures. Complex partial seizure was diagnosed with the symptoms of seizures and EEG findings, and all patients were under a medication regimen. In our prospective study, previous EEG recordings were not evaluated again. Overnight sleep EEG recordings were performed after the daytime routine EEG recordings. The clinician evaluated the EEG recordings had no knowledge about the clinical features of the patients. The ratio of interictal epileptiform discharges was 52% during routine daytime EEG recordings and it was 88% during overnight sleep EEG recordings. Occurence of interictal epileptiform discharges was extremely high in the stage of NREM sleep. Beside the increase of the patients' number with interictal epileptiform discharges, the frequency of interictal epileptiform discharges was also increased. The effects of REM sleep on interictal epileptiform discharges in the patients with complex partial seizures were similar to awake because of REM' s physiological features. The rate and frequency of interictal epileptiform 46discharges, limited spreading during REM sleep were similar to daytime EEG recordings. Interictal epileptiform discharges spreaded during NREM sleep and the ratio of bilaterally interictal discharges was 8% during daytime EEG recordings and 40% during continuous overnight EEG recordings. Interictal epileptiform discharges were especially seen in temporal lobe foci during daytime EEG recordings, REM and NREM sleep. Interictal epileptiform discharges were found more likely to occur in frontal lobe foci during NREM sleep. In our study, we found increase of interictal epileptiform discharges in patients with complex partial seizures during NREM sleep. EEG procedure during sleep must be minimally 90 minutes and must include a NREM sleep period. Continuous EEG recordings during REM sleep has no extra value for diagnosis but limits the focus of interictal epileptiform discharges, and the duration of continuous EEG during REM sleeep must be longer.

Benzer Tezler

  1. Oksipital paroksizmli epilepsilerde klinik ve elektroensefalografik çalışma

    Clinical and electroencephalographic study on epilepsies with occipital paroxysms

    GÜLTEN TATA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    Nörolojiİstanbul Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. A. VEYSİ DEMİRBİLEK

  2. Valproik asit tedavisi alan epileptik çocuklarda tromfobilik risk faktörleri

    Thromboembolic risk factors in epileptic children treated with valproic acid

    ÖZLEM ÜNAL

    Tıpta Yan Dal Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    NörolojiAnkara Üniversitesi

    Pediatrik Nöroloji Bilm Dalı

    PROF. DR. GÜLHİS DEDA

  3. Epileptik hastaları değerlendirmede komputerize tomografinin yeri

    Başlık çevirisi yok

    F.BİRSEN İNCE

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1987

    Nörolojiİstanbul Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

  4. Uyku ile ilişkili solunum bozuklukları (primer horlama-ağır obstruktif apne sendromu) ile epilepsinin ve tedavilerinin birbirlerine olan etkisinin değerlendirilmesi

    Evaluation of sleep-related respiratory disorders (primary snoring-severe obstructive apnea syndrome) and epilepsy and their treatment on each other

    ÜZEYİR ÖZTÜRK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    NörolojiManisa Celal Bayar Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HİKMET YILMAZ

    DOÇ. DR. AYŞIN KISABAY AK