Ozotomal dominant polikistik böbrek hastalığında biventriküler diyastotik disfonksiyon
Biventricular diastotic dysfunction in patients with autonomal dominant polycystic kidney disease
- Tez No: 142336
- Danışmanlar: DOÇ. DR. HÜSEYİN OFLAZ
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Nefroloji, Nephrology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2004
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 78
Özet
G. ÖZET ODPBH en sık görülen herediter renal hastalıktır. Hipertansiyon ve sol ventrikül hipertrofisi ODPBH'de sıklıkla görülen bulgulardır ve son dönem böbrek yetersizliğine progresyonun daha hızlı olması ve artmış kardiovasküler progresyon ile ilişkilidirler. Birçok çalışmada renal fonksiyonlar» korunmuş olan genç normotansif ODPBH olgularında artmış sol ventrikül kas kitle indeksi, sol ventrikül hipertrofisi, diyastolik disfonksiyon ve artmış karotis intima-media kalınlığının varlığı gösterilmiştir. Bu bulgular ODPBH seyrinde kardiovasküler tutulumun erken dönemde başladığını göstermektedir. Bununla beraber bu olgularda sağ ventrikül fonksiyonlarını değerlendiren bir çalışma olmadığını tespit ettik. Bu çalışmada renal fonksiyonları korunmuş olan normotansif ve hipertansif ODPBH olgularında her iki ventrikülün diyastolik fonksiyonlarını araştırmayı planladık. Çalışmaya ODPBH tanısı konulmuş olan 31 hasta dahil edildi. Bu hastalardan 15 tanesinde hipertansiyon mevcuttu. Olguların 16 tanesi normotansifti. Aynı zamanda esansiyel hipertansiyonu bulunan 16 hasta ve 24 sağlıklı olgu çalışmaya dahi} edildi. Tüm olguların kreatinin klirensleri 60 ml/dk/1,73 m2 değerinden büyüktü. Tüm olgulara konvansiyonel sol ve sağ ventriküler ekokardiografık ölçümler yapıldı. Ölçümler, sol ventriküler kitle indeksi (SVKİ), sol ventrikül deselerasyon zamanı (DZ), sol ventrikül izovolümetrik gevşeme zamanı (SVİGZ), sol ventrikül sistolik çap (SVSÇ), sol ventrikül diyastolik çap (SVDÇ), interventriküler septum kalınlığı (İVSK), arka duvar kalınlığı (ADK), sol ventrikül ve sağ ventrikül erken ve atrial zirve hızları (sol ventrikül E, sol ventrikül A, sağ ventrikül E, sağ ventrikül A), sol ventrikül erken ve atriyal zirve hız 60oranı (E/A oran») ve sağ ventrikül E/A oranın» içerdi. Sof ventrikül ejeksiyon fraksiyonu (EF) Teichholtz formülü kullanılarak ölçüldü (82). Sol ve sağ ventrlküler fonksiyonlar, miyokardiyal performans indeksi (MPI) kullanılarak değerlendirildi. MPI, MPI = (izovolemik kontraksiyon zamanr + İzovolemik relaksasyon zaman» ) / ejeksiyon zaman» formülü ile hesapland» (72). Çalışmamızda hipertansif otozomal ODPBH olgular» ve esansiyel hipertansiyonu olan olgulann diğer gruplara göre daha yüksek sistolik kan bas»nc»na sahip oldukları ve aynt zamanda hipertansif ODPBH olgular»n»n diğer tüm gruplara göre daha yüksek diyasîolik kan basıncına sahip olduklar» görüldü. Hipertansif ODPBH olgularının diğer tüm gruplar ile karşılaştırıldıklarında belirgin şekilde yüksek SVKİ değerlerine sahip olduklar» görüldü. Esansiyel hipertansiyonu olan olgulann ve normotansif ODPBH olgularının da sağlıklı kontrollere göre daha yüksek SVKİ değerlerine sahip oldukları gözlemlendi (P=0.06). Sol ventrikül DZ, hipertansif ODPBH olgularında, esansiyel hipertansiyonlu olgularla ve sağlıkl» kontrol grubuyla karş»laşt»nld»ğ»nda belirgin şekilde uzam\ş bulundu. Sol ventrikül DZ değeri normotansif ODPBH olgular»nda da sağlfkl» kontrollere göre belirgin şekilde uzamışt». Uzam»ş DZ anormal relaksasyonun bir göstergesidir ve sol ventrikülün pasif elastik» özelliğindeki değişiklikten kaynaklanabilir. SVİGZ, hipertansif ODPBH olgularında, normotansif ODPBH, esansiyel hipertansiyonlu ve sağlfkl» kontroller ile karş»laştır»ld»ğında belirgin uzamış bulundu. Aynı zamanda SVİGZ, normotansif ODPBH olgularında da sağlıklı kontroller ile karşılaştırıldığında belirgin şekilde daha uzun olarak izlendi. Uzamış SVİGZ anormal sol ventrikül dolumunun bir bulgusudur. 61Sol ventrikül E/A oranr, hipertansif ODPBH olgularında diğer tüm gruplar ile karşılaştırıldığında belirgin olarak azalmrş bulundu. Sol ventrikül E/A oranı, normotansif ODPBH olgularında da sağlıklı kontrollere göre belirgin olarak daha düşüktü. Gruplar arasında sağ ventrikül E/A oranı açısından ise belirgin bir fark bulunmadı. Sol ventrikül MPl, hipertansif ODPBH olgularında, diğer tüm gruplar ile karşılaştırıldığında belirgin şekilde daha yüksekti. Aynı zamanda soi ventrikül MPl, normotansif ODPBH olgularında da sağlıklı kontroller ile karşılaştırıldığında belirgin şekilde yüksek saptandı. Sağ ventrikül MPl, hipertansif ODPBH olgularında sağlıklı kontroller ile karşılaştırıldığında belirgin yüksek saptandı Sağ ventrikül MPl, ODPBH olgularında da sağlıklı kontroller ile karşılaştırıldığında belirgin yüksekti. Birçok hastalık durumunda önce diyastolik anormallikler gelişir. Bu çalışma bizim hastalarımızda da sistolik fonksiyonların normal olduğu erken dönemde dahi diyastolik fonksiyon parametrelerinde erken bozulmalar olduğunu göstermiştir. Bu çalışmada saptanmış olan diyastolik fonksiyonlardaki anormallikler, ODPBH seyrinde ortaya çıkan miyokardiyal fonksiyon bozukluğunun erken bir göstergesi olabilir. Özet olarak, ODPBH'dakt en sık ölüm nedeni olan kardiyovasküler komplikasyonlann gelişiminde hipertansiyon ve sol ventrikül hipertrofısi çok önemli bir role sahiptir. Yapılan çalışmalar bu olgularda sol ventrikül kitle indeksi, sol ventrikül hipertrofısi ve diyastolik disfonksiyonda hastalık süreci içerisinde progresif bir ilerleme olduğunu göstermiştir. Bu çalışma ile de aynı zamanda hem hipertansif hem de normotansif ODPBH olgularında belirgin biventriküler diyastolik disfonksiyonun olduğu gösterilmiştir. Bu bulgunun klinik öneminin daha ileri çalışmalar ile aydınlatılmasına ihtiyaç vardır. 62
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- Otozomal dominant polikistik böbrek hastalarında böbreküstü bezi fonksiyonlarının değerlendirilmesi
Assessment of adrenal functions in patients with autosomal dominant polycystic kidney disease
FATİH TUFAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2007
Nefrolojiİstanbul Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. TEFVİK ECDER