Basedow gravesli hastalarda anti-tiroid tedavi öncesinde remisyon ve nüks göstergeleri
Predictions of remission and recurrence in basedow-graves patients before antithyroid treatment
- Tez No: 142335
- Danışmanlar: DOÇ. DR. HARİKA BOZTEPE
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları, Endocrinology and Metabolic Diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2004
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 47
Özet
ÖZET Basedow-Graves hastalığı tirotoksikoz, diffüz guvatr, infiltratif oflalmopati, seyrek olarak infiltratif dermopati ve tiroid akropakisi ile kendini gösteren otoimmun bir tiroid hastalığıdır. Basedow-Graves hastalığı spontan remisyon ve aktivasyon evreleri ile seyretmektedir. Basedow-Graves hastalığında uzun süreli remisyon sağlanabileceğine işaret eden bazı faktörler mevcuttur. Bunlar kadın cinsiyet, guvatrın küçük olması (< 50 gr), tedavi esnasında guvatrın küçülmesi, hipertiroidizmin hafif seyretmesi, normal T3 supresyon testi, normal TRH stimulasyon testi, TSH-R antikorlarının kaybolması, HLA- B8 ve HLA -DR3'ün negatif olması, T3/T4 oranının < 20 bulunmasıdır. Yaşlılarda remisyon olasılığı daha fazla olmaktadır. Negatif aile öyküsü de remisyona girme olasılığının yüksek olacağı şeklinde yorumlanmaktadır. Çalışmamızda, İstanbul Tıp Fakültesi iç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Endokrinoloji Metabolizma ve Beslenme Hastalıkları Bilim Dalı polikliniğine Basedow-Graves hastalığı tanısı ile başvuran hastalarda anti ATİ tedavisinin kesilmesinden sonraki takiplerde nüks ve remisyon oranının ve bu oranları etkileyen faktörlerin belirlenmesi amaçlanmıştır. Klinik ve laboratuvar tetkikleri ile Basedow-Graves hipertiroidisi tanısı konulan 469 hasta retrospektif olarak incelenmiştir. Tiroid kanseri şüphesi ile (ince iğne aspirasyon biyopsi sonucuna dayanılarak ya da soğuk nodul varlığı nedeni ile), ATİ yan etkisi nedeni ile, sosyal endikasyon nedeni ile (hastanın uzak bir şehirde oturması, ameliyat istemesi gibi...), kısa sürede ötiroidi sağlanıp tiroidektomi yapılan ya da RAİ tedavisi verilen hastalar ile poliklinik takibinden kısa sürede çıkmış hastalar (101 hasta) ATİ tedavisi ile remisyona girme yönünden değerlendirmeye alınmamıştır. Bu hastalar arasında ilaç yan etkisi saptananların, cerrahi ya da RAİ tedavisi görenlerin dökümü kaydedilmiştir. Böylece 368 hasta (250 kadın, 118 erkek) antitiroid ilaç tedavisine verdikleri cevaba göre 4 gruba ayrılarak incelenmiştir. Grup 1 ve Grup 2 hastaları birleştirilerek Grup A (n=207), Grup 3 ve Grup 4'ü oluşturan hastalar birleştirilerek Grup B (n=161) olarak adlandırılmıştır. Tüm klinik ve laboratuvar bulgular remisyona olan etkileri yönünden Grup A ve Grup B arasında karşılaştırılmıştır. Grup A 207 (131 'i kadın, 76'sı erkek) hastadan oluşmaktadır. Yaş ortalaması 38,86 ± 14,21 yıl olarak tespit edilmiştir. Bu grupta tedavi öncesinde ortalama serum T3 düzeyi 537,17 ± 232,73 ng/dl, ortalama serum T4 düzeyi 22,06 ± 8,46 ng/dl, ortalama T3/T4 oram > 25,11 ± 9,46, 33ortalama TSH-R antikoru düzeyi 63,37 ± 56,40 U/L'dir. Grup B 161 (119'u kadın, 42'si erkek) hastadan oluşmaktadır. Yaş ortalaması 38,36 ± 12,32 yıl olarak tespit edilmiştir. Bu grupta tedavi öncesinde ortalama serum T3 düzeyi 415,78 ± 174,96 ng/dl, ortalama serum T4 düzeyi 18,1 1 ± 4,83 ng/dl, ortalama T3/T4 oranı >21,75±7,48, ortalama TSH-R antikoru düzeyi 28,66 ± 30,76 U/L'dir. Verilerin değerlendirilmesinde tanımlayıcı istatistiksel metotların (ortalama, standart sapma) yanı sıra ikili grupların karşılaştırılmasında bağımsız t testi, nitel verilerin karşılaştırılmalarında ki -kare testi kullanılmıştır. İstatistiksel anlamlılık için p 400 ng/dl olan, T4 > 18 ng/dl olan, T3/T4 > 22 olan, TSH-R antikoru düzeyi > 30 U/L olan hastalarda nüks ihtimalinin yüksek olacağı göz önüne alınarak, bu hastalarda kısa süre içerisinde ötiroidinin sağlanıp kalıcı bir çözümün (cerrahi tedavi ya da RAİ tedavisi) planlanması tercih edilebilir. 34
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- Otoimmün tiroid hastalıklarında arı sütü (royal jelly)'nün otoimmünite üzerindeki etkinliğinin araştırılması
Investigation of effects of royal jelly on autoimmunity in autoimmune thyroid diseases
CİHANGİR EREM
- 641 tirotoksik hastada, klinik, laboratuvar ve tedavi sonuçlarının değerlendirilmesi
Başlık çevirisi yok
HAKKI KAHRAMAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
1990
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıklarıİstanbul ÜniversitesiPROF.DR. FARUK ALAGÖL
- Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinde Ocak 2005 ile Mayıs 2014 yılları arasında tiroid operasyonu olan basedow-gravesli,hashimoto tiroiditli ve nodüler guatrlı hastalarda tiroid kanseri görülme sıklığının retrospektif olarak değerlendirilmesi
Evaluating of the frequency of thyroid cancer retrospectively in basedow-graves disease, hashmoto's thyroiditis and nodular goitre patients who had thyroid operation between january 2005 and may 2014 in Ege University Medical Faculty Hospital
ŞAHİN BEDİR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıEge Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MEHMET ERDOĞAN
- Tiroid kanserinin tiroid fonksiyonu ile ilişkisi
Relationship of thyroid cancer and thyroid function
OZAN ANDAÇ ERBİL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2005
Genel CerrahiSağlık BakanlığıGenel Cerrahi Ana Bilim Dalı
DR. SERAP MUMCUOĞLU
- Basedow-graves hastalığı' nda TRAB ile inhibin-Barasındaki ilişki
The relationship between tsh receptor antibody (TRAB) and serum inhibin-B in male patients with graves' disease
HAKAN KURSAT
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MERAL MERT