Geri Dön

İnsan koroner aterom plaklarında C. pneamoniae, H.pylori, Cytomegalovirus ve Herpes simplex virus'un aranması

To investigate the role of some infectious agents C. pneumoniae,H. pylori,CMV and HSV in the formation of atherama by identfying their DMa2s in the plaque by PCR method

  1. Tez No: 142442
  2. Yazar: MEHMET KARADUMAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. İ. HAKKI KOÇAR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kardiyoloji, Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları, Cardiology, Clinical Microbiology and Infectious Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2004
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: GATA
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 57

Özet

Aterosklerotik dokulardan elde edilen örneklerde olduğu kadar, plazmadaki inflamasyon mediatörleri ve inflamasyon belriteçlerine dayalı olarak deneysel ve klinik çalışmalar aterosklerozda süregiden inflamasyon varlığı için büyük miktarda kanıt sağlamaktadır.Bu durum koroner arter hastalığının bir inflamatuvar otoimmün hastalık olabileceğinin akla gelmesine yol açmaktadır.İnflamasyon için bu değerli uyarı araştırıcıların gözünden kaçmaya devam etmektedir.Ancak yeni veriler bakteriyel, parazitik veya viral enfeksiyonun inflamatuvar proçesi başlatabileceğini düşündürmektedir.Aynı zamanda geleneksel risk faktörlerinin hastaların %40'ında koroner ateroskleroz varlığını açıklamadığı da bilinmektedir. Bu çalışmada PCR metodu kullanarak, aterom plaklarında DNA'larını göstererek ateromun oluşumunda C.pneumoniae, H.pylori, CMV, HSV gibi bazı enfeksiyon ajanlarının rollerinin araştırılması amaçlanmıştır. İncelenen 31 aterom plağının 22'sinde (%71.0) Chlamydia pneumoniae, 21'inde (%67.7) CMV, 15'inde (%48.4) H.pylori, 6'sında(%19.4) HSV DNA'sı saptanmıştır. Cytomegalovirus enfeksiyonu olan hastaların 35,5%'inde H.pylori ile 61.3%'unda C.pneumoniae ile birliktelik bulunmuştur. Plaklardan sadece 5'inde (%16.1) enfeksiyon ajanı bulunamamıştır. Plakların %86'sında bir veya daha fazla enfeksiyon ajanı bulunmuştur. Chlamydia pneumoniae, cytomegalovirus, H. pylori ve Herpes simplex virus 'nün hepsinin bir arada bulunması (sadece 3 vaka) 9.7 %'dir . Kronik enfeksiyonların arter duvarı üzerindeki direkt ve/veya indirekt toksik etkisi, lipid, glukoz metabolizması ve koagülasyon kaskadı üzerindeki etkileri tartışılmaktadır. Kronik enfeksiyon ile koroner arter hastalığı arasındaki ilişkinin gösterilmesi bilinen kardiyovasküler risk faktörlerinden vazgeçilmesi anlamına gelmez. C.pneumoniae, CMV gibi çok yaygın enfeksiyon yapan organizmaların enfeksiyona genetik olarak hassas olan bazı bireylerde lokalize enfeksiyon ve kronik bir inflamatuar reaksiyona yol açabileceğine inanıyoruz. Enfeksiyonun devam etmesi, inflamasyonun derecesi ve aterosklerozun ciddiyeti ile ilişkili olabilir. En azından bazı bireylerde önceden geçirilmiş enfeksiyonların koroner arter hastalığı patogenezinde bir rolü olabileceği öne sürülse de çalışmanın sonuçları dikkatle yorumlanmalıdır, çünkü bu ajanlar toplumda çok sık bulunmaktadır.

Özet (Çeviri)

Experimental and clinical studies, based on the markers of inflammation and inflammatory mediators in plasma, as well as in tissue samples obtained from atherosclerotic tissues, have provided ample evidence for the presence of ongoing inflammation in atherosclerosis. This has led to the suggestion that coronary artery disease may be an inflammatory autoimmune disease.The precise stimulus for inflammation continues to elude investigators; however, new data suggest that bacterial, parasitic or viral infection may initate the inflammatory process.lt is also being recognized that the traditional risk factors do not explain the presence of coronary atherosclerosis in about 40 % of patients. In this study we aimed to investigate the role of some infectious agents C.pneumoniae, H.pylori, CMV and HSV in the formation of atheroma by identifying their DNA' s in the plaque by PCR method. Of the 31 atheroma plaque, DNA of Chlamydia pneumoniae in 22 (71.0 %). DNA of CMV in 21 (67.7 %), DNA of H.pylori in 15 (48.4 %), DNA of HSV in 6 (19.4 %) were identified. Cytomegalovirus infection was associated with H.pylori and C.pneumoniae infections in 35.5 % and 61.5 % of the patients respectively .No infectious agent was determined in 5 ( 16.1 %) of the plaques. One or more infectious agents was found on 86 % of the plaques. The concomitant presence of DNA' s of Chlamydia pneumoniae, cytomegalovirus, H. Pylori and Herpes simplex viruses were determined in 3 (9.7 %) cases. It has been discussed that chronic infections may have direct and/or indirect toxic metabolic effects on arterial wall by interfering lipid and glucose metabolisms, platelet functions and coagulation cascade. The relationship between the chronic infection and coronary artery disease does not underestimate the roles of cardiovascular risk factors.We believe that in certain genetically susceptible people, infection with very common organisms, such as Chlamydia pneumoniae or cytomegalovirus , may lead to a localized infection and a chronic inflammatory reaction.Persistence of infection may relate to the degree of inflammation and severity of atherosclerosis. Although, it may be suggested that previous infections may have a role in the pathogenesis of coronary artery disease, at least in some patients; the result of the study should be considered contiously since these agents are very common in the population.

Benzer Tezler

  1. Koroner ateroskleroz ve insan periferik kan lenfositlerindeki kromozom hasarları arasındaki ilişkinin araştırılması

    An investigation of the relationship between coronary atherosclerosis and chromosome damages in human peripheral blood lymphocytes

    TUĞÇE ERKOL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    Biyolojiİstanbul Üniversitesi

    Biyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. TUNCAY ORTA

  2. Sağlıklı ve koroner arter hastalığı olan kişilerde serum ve paraoksonaz düzeyleri

    Serum paraoxonase levels in healthy subjects and in subjects with coronary artery disease

    AYŞE YEŞİM GÖÇMEN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2001

    BiyokimyaAkdeniz Üniversitesi

    Biyokimya Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. SAADET GÜMÜŞLÜ

  3. Down Sendromlu çocuk ve adölesanlarda lipid profili, obezite ve metabolik sendrom verileri ve lipid metabolizmasında etkili bazı genlerin polimorfizmleri

    Evaluation of lipid profile, obesity, metabolic syndrome and polymorphisms in lipid metabolism in individuals with Down Syndrome

    YASEMİN ALANAY

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    GenetikHacettepe Üniversitesi

    Genetik Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. DİLEK AKTAŞ

  4. Ranolazinin insan koroner arter endotel hücreleri üzerindeki etkisinin in-vitro şartlarda araştırılması

    The investigation of the effects of ranolazine on human coronary artery endothelial cells under in-vitro conditions

    SELÇUK ÖZTÜRK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    KardiyolojiAnkara Üniversitesi

    Disiplinlerarası Kök Hücre ve Yenileyici Tıp Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YAŞAR MURAT ELÇİN

  5. In vitro hipoksi-reperfüzyon ile indüklenen insan koroner arter endotel hücre hasarına yeşil çay bileşenlerinden (epigallokateşin-3-galat ve polifenon 60)'ınve koenzim q10'un olası koruyucu etkisinin incelenmesi

    In vitro hypoxia-reperfusion induced human coronary artery endothelial cell injury green tea component epigallocatechin-3-gallat and polyphenon 60 and coenzyme q10 probable protective effect observation

    PÜREDA YAZICI

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıDokuz Eylül Üniversitesi

    Biyokimya Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÜL AKDOĞAN