Yukarı Fırat Havzası Roma Dönemi kalıntıları
Roman ruins onthe upper Tigrits Basin
- Tez No: 173276
- Danışmanlar: PROF. DR. VECİHİ ÖZKAYA
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Arkeoloji, Archeology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2005
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Dicle Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Arkeoloji ve Sanat Tarihi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 74
Özet
Yukarı Fırat Havzası yerleşmesi olan Urfa, antik çağda Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin en önemli yerleşimlerinden birisi durumundadır. Roma döneminde Edessa olarak anılan kent, Harran ile birlikte Kuzey Mezopotamya ile Güney Anadolu'da önemli ticari yolların düğümlendiği önemli bir buluşma noktasında yer alır. Zaman zaman bağımsızlığım korumakla beraber, stratejik konumundan dolayı her zaman döneminin güçlü devletlerinin (Part, Roma, Sasani) ilgi alanına giren bölge, egemen güçler arasında sürekli el değiştirmiştir. Osroene Krallığı adıyla bilinen ve başkenti Edessa olan bu topraklar uzun süre Roma'ya bağlı kaldığından Roma kültür ve sanatı yerel doğu etkileri ile yoğrularak dönemin sanat eserlerine yansıtılmıştır. Çalışmada, ilk olarak geniş zaman dilimlerini ilgilendiren kentin tarihi dokusu ana hatlarıyla ortaya konmuş; devamında Roma dönemi ayrıntılı olarak irdelenmiş; bu kapsamda, Urfa'daki arkeolojik kalıntılar aracılığıyla bölgedeki Roma varlığı tanımlanmaya çalışılmıştır.
Özet (Çeviri)
Urfa, the subject of our study, being an important settlement at Upper Euphrates basin, was one of the most important settlements of southeastern Anatolia in ancient times. The town was called as Edessa in the Roman period was lying an important point with the Harran region both located in the route of Northern Mesopotamia and Southern Anatolia. Because of its strategical importance, many powerfull civilizations were interested in it, so its governing changed from time to time. This area was also known as the Oshroene Kingdom and its capital as Edessa. Since it was under long rule of Rome, its native eastern culture had been mixed with Roman culture and art. Consequently this mixture was reflected in the works of art of the period in question. In the first chapter of the thesis we tried to determine the history of the town in general and also dealt with the Roman Era in this period. At conclusion we tried to show Roman presence in the area by means of archaeological findings.
Benzer Tezler
- Paleolitik Çağ'dan günümüze Anadolu zooarkeolojik buluntuları
Anatolian zooarchaeological findings from paleolithic to recent
İLKEM GÜRGÖR
Yüksek Lisans
Türkçe
2017
AntropolojiAnkara ÜniversitesiAntropoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. İSMAİL ÖZER
- Eski ve yeni dönem arkeolojik araştırmalar ve yazılı kaynaklar ışığında Sultantepe Höyüğü'nün olası kültürel tarihi
The possible cultural history of Sultantepe Höyük in the light of preliminary and recent archaeological research and written records
AKARCAN GÜNGÖR
- Erken Hristiyan ve ilk Bizans resim ve kabartma sanatında kaynak ve okullar (2 cilt)
Sources and school of painting and sculpture during the early Christian and first Byzantine period
AHMET MEHMET KİPMEN
- East Anatolian red-black burnished ware and central anatolian relations at the end of the 4th and the beginning of the 3rd millennium bc
Doğu Anadolu Kırmızı-siyah açkılı mal ve mö. 4. binyılın sonu ile 3. binyılın başında orta anadolu ilişkileri
HÜLYA ÇALIŞKAN AKGÜL
Doktora
İngilizce
2013
ArkeolojiSapienza Universita di RomaArkeoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MARCELLA FRANGİPANE
- VI. yüzyıl Bizans-Sasani mücadelesinde Yukarı Dicle havzası
6. century Byzantine-Sassanid wars and Upper Tigris basin
SÜHA KONUK