Geri Dön

Soğuk savaş sonrası Türk boğazlarının geleceği ve Türkiye

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 175274
  2. Yazar: ALİ KANDEMİR
  3. Danışmanlar: PROF. DR. HASRET ÇOMAK
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Uluslararası İlişkiler, International Relations
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2007
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Harp Akademileri Komutanlığı
  10. Enstitü: Stratejik Araştırmalar Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Ulusal ve Uluslararası Güvenlik Stratejileri Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 256

Özet

TASNÎFDISr ÖZET Jeopolitik ve jeostratejik önemi yüksek Türkiye Cumhuriyeti topraklarının en önemli coğrafi bölgelerinden olan Türk Boğazlan, Türkiye'ye sağladığı önemli avantajlar bir yana, Karadeniz'e kıyıdaş ülkeler için de bir hayat damarıdır. Boğazlarımız Rusya Federasyonu hariç Karadeniz'e kıyısı olan ülkeler için tek giriş- çıkış kapısı niteliğindedir. Bu stratejik konum nedeniyledir ki dünyadaki emsallerinde transit geçiş rejimi hâkimken Boğazlarımızın tabi olduğu Montrö Sözleşmesi ile getirilen düzenleme sui generis (kendine özgü) bir yapı arz etmektedir. Dünyanın otuzu aşkın boğazı içinde benzerleri olmayan özel durumları ile Boğazlarımız için Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile konulmuş olan kurallar düzeni ve kapalılık kaidesi bir istisna teşkil etmektedir. Boğazlar üzerinde yeniden kesin Türk egemenliğinin sembolü olan Montrö Sözleşmesi ile kurulan düzen çerçevesinde kıyıdaş olmayan devletlere belirli ölçüde Karadeniz'e geçme, Karadeniz'e kıyıdaş devletlere ise geniş şekilde Boğazlardan Akdeniz'e geçiş hakkı tanınmıştır. Türkiye'nin hatta 20 nci yüzyılın en önemli siyasal belgelerinden biri olan Montrö Sözleşmesi yürürlüğe girdiği 9 Kasım 1936 tarihinden günümüze kadar değiştirilmesi hatta ortadan kaldırılmasına yönelik çeşitli uluslararası girişimlere ve gayretlere rağmen, günümüze kadar hiçbir değişiklik yapılmadan ayakta kalabilmiştir. 1774 Küçük Kaynarca Antlaşmasından itibaren başlayan Boğazlar üzerindeki politik mücadeleler zaman zaman alevlenen, zaman zaman sönümlenen bir şekilde seyretmektedir. Ancak buna rağmen Atatürk'ün dış politikasındaki büyük başarılarından biri olarak sayılan Montrö Boğazlar Sözleşmesi Türkiye'nin gözetiminde 71 yıldır titizlikle uygulanmaktadır. İmzalandığı tarihten itibaren dünya siyasi konjonktüründe meydana gelen tüm değişikliklere rağmen geçerliliğini korumayı başarabilen Sözleşme'nin özellikle Soğuk Savaş sonrası yaşanan bir takım gelişmeler ile küresel ve bölgesel aktörlerin Karadeniz politikalarına bağlı olarak feshedilmesi veya tadil edilmesi maksatlarıyla gündeme getirilme tehlikesi doğmuştur. Ancak gerek mevcut hukuki ve siyasi düzen gerekse Türk Boğazlan'ndan geçişle ilgili uygulamalar incelendiğinde, bazı teknik detaylara mahsus aksaklıklar dışında Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nin feshini veya değiştirilmesini gerektirecek bir durumun mevcut olmadığını söylemek mümkündür. Bununla birlikte Sözleşmenin feshi veya tadiline bağlı olarak yenilenmesi durumunda Türkiye'nin halen sahip olduğu avantajlara sahip olamayacağı ve yeni sözleşmenin -yapıldığı takdirde- halen uygulanan rejime kıyasla Türkiye'nin lehine bir durum getirmeyeceği değerlendirilmektedir. TASNİF PİSİ

Özet (Çeviri)

TASNİF PİSİ ABSTRACT Besides important advantages supplied by Turkish Straits to Turkey which are one of the most important geographical parts in terms of geopolitics and geostrategic view, they are like life-vessels fort he countries that are littoral to Black Sea. Except for Russia Federation, our Straits are unique enter-exit gate for littoral countries to Black Sea. Because of this strategic location, for its other similars in world whilst transit passing regime is dominant, the arrangement which comes with Montreux which are our Straits contingent on is sui generis. Within straits of world which are over 30, our Straits with their incomparable special condition are an exception in regards of rule-regulations and being closed base which come with Montreux Convention. With Montreux Convention which is the symbol of Turkish dominance over straits, it is allowed, to some extent, for illittoral countries to pass to Black Sea, and yet it is largely allowed for littoral States to pass from straits to Mediterranean Sea. Montreux Convention which is assumed one of the most important political documents even though from the date November, 9th, 1936 to today, the efforts and attempts which favour to abolish or to change it could stand till today. Political struggles over Straits with Treaty of Kainarji, 1774, go on sometimes in a fiery and sometimes in a modest way. However, Montreux Convention which is accepted Atatiirk's one of the biggest successes in foreign policy has been put into practice for 71 years thanks to Turkey. From the date that is signed, the Convention which is successful to protect its validity in spite of all the changes in World political conjunture is threatened by the agenda with the aim of abolition or modification especially after Cold-War with some developments and with the help of global and regional actors connected to their Black Sea politics in different times and platforms. However, present judicial and political system, when it is observed in the light of practice about passing from Turkish Straits; except for some defects about technical details, it is possible to say that it is not necessary to abolish or modify Montreux Convention. Furthermore, if it is renewed in order to abolish or modify the Convention, it is utilized that Turkey will not have the same advantages as it has today and the new Convention- if it is practiced- will not be in favour of Turkey when we compare with today's regime. TASNİF DISI

Benzer Tezler

  1. Egemenlik, jeopolitik, uluslararası güvenlik üçgeninde 1936 Montrö Boğazlar Sözleşmesi ve Türk Boğazlarının statüsü

    The 1936 Montro Straits Convention in the sovereignty, geopolitic, international security triangle and the status of the Turkish Straits

    AHMET UMUT GÜNER

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Uluslararası İlişkilerBeykent Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. LEVENT ÜRER

  2. Karadeniz'de güvenlik sorunu

    Security problem in the Black Sea

    OĞUZ KARAMAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    Uluslararası İlişkilerKocaeli Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HASRET ÇOMAK

  3. Türk Milli Savunma Sanayii tarihi: ASELSAN örneği

    Turkish National Defense Industry history: ASELSAN case

    AHMET FARUK GÜLSOY

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Savunma ve Savunma TeknolojileriAnkara Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. CİHAT AYDOĞMUŞOĞLU

  4. İkinci Dünya Savaşı sonrasında gerginleşen Türkiye-Sovyetler Birliği ilişkilerinin Türk kamuoyundaki tepkileri (1945-1952)

    The reactions of the public opinion's of Turkish people because of the tension between soviet union and Turkey after the Second World War (1945-1952)

    SÜLEYMAN ÜNLÜSOY

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2001

    Türk İnkılap Tarihiİstanbul Üniversitesi

    Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SABAHATTİN ÖZEL

  5. Soğuk savaş sonrası Türk-Rus ilişkileri

    Turko-Russian relations after cold war

    VINER TAGIROV

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    Uluslararası İlişkilerAnkara Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. M. NAİL ALKAN