Geri Dön

M.Ö I.binde Doğu Batı etkileşimi ekseninde grek plastik alanında heykelin oluşumu ve bu alandaki süreçsel etkileşimler

The formation of sculpture in the field of greek plastic in the context of East West influence at 1000 B.C and progressive influence in this field

  1. Tez No: 188771
  2. Yazar: OKTAY AY
  3. Danışmanlar: Y.DOÇ.DR. ENGİN AKDENİZ
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Arkeoloji, Archeology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2006
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Adnan Menderes Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Arkeoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 222

Özet

Akademi dünyasında Helenlerin plastik sanatlarda ortaya koydukları ilerlemecilik ve köken sorunu yaklaşıkolarak üç yüz yıllık bir zaman diliminden itibaren tartışılmaya başlanmış bir konudur. Arkeolojinin bir bilim olarak ortayaçıkmasında özellikle Batı Avrupanın köken problemine eğilişi ve burjuva sınıf içerisindeki plastik sanatlara gösterilenilginin oldukça önemli bir payının olduğunu söyleyebilmek mümkün görünmektedir. Ancak bu bağlam içerisindeözellikle, Burkert ve Bernal'ın da işaret ettiği üzere Batı Avrupa'nın arkeolojiye ve özelde ise plastik sanatlara yaklaşımı20.yy'ın ortalarına kadar ideolojik bir düzlemde kendisine yer bulmaya başlamış ortaya konan eserler ise yine ideolojikbir bütünlük içerisinde kalmıştır. Bilim alanının en önemli unsurlarından biri niteliğinde olan ?objektiflik? ilkesi, kökenarayışının ve Helenlerin ?özel ulus? olduğu yolundaki yaygın düşüncenin gerisinde kalmış, plastik sanatlar üzerindekidoğu ve özelde Mısır etkisi subjektif bir kanal içerisinde değerlendirmeye tabi tutulmuştur. Cook'un 1967 yılında dahala Helen anıtsal heykeltıraşlığın ortaya çıkmasında Mısır etkisini yadsıyanlara ?önyargılı? çevreler nitelemesiniyapması, Adam'ın ise artık bu konuda ?şüpheye? yer olmadığını belirtmesi 20.yy'ın II.yarısından itibaren ortaya konangenel bir eğilim halinde karşımıza çıkmaktadır.Günümüz akademi dünyasında, M.Ö XII.yy'da uygarlıkların yıkılmasına neden olan EgeGöçleriyle ilişkili olarak birbirinden oldukça farklı yaklaşımlar olmakla birlikte, özellikle bu döneme ilişkin olarak ortayakoyabileceğimiz unsur ve kategoriler sadece teorik bir zeminde yer almak zorundadır. Arkeolojik materyallerin azlığı budönemin açıklanamamasındaki en önemli etkenlerden biri olmakla birlikte özellikle Türkiyeli arkeologlardan Akurgal'ınbu döneme ilişkin olarak gerek teorik açılımları gerekse yapmış olduğu analojik açılımlar oldukça önemlidir.Karanlık dönem içerisinde yine Helenlerin nasıl bir formasyona sahip oldukları ve bu dönemiçerisindeki Yakın Doğu uygarlıkları ile olan ilişkisi sadece Lefkandi özelindeki mezar buluntuları dahilinde açığaçıkmakta, ancak bu buluntularda genel bir yaklaşımın oluşmasına neden olmamaktadır. Euboea adasının bu dönemiçerisinde Kıbrıs ve Suriye coğrafyaları içerisindeki ticari konumlanışı bilinmekle birlikte, bu ticari konumlanışın sadecesınırlı bir düzeyde gerçekleştiğini arkeolojik materyallerin yardımıyla ortaya koyabiliyoruz. Karanlık dönem Helenplastik sanatına ilişkin olarak ortaya koyabileceğimiz genel bir yaklaşımın uzağında olduğumuz akademik yayınlardagenel olarak oluşan bir eğilim olmakla birlikte, bu döneme ilişkin olarak günümüzde sadece birkaç figürünün dışındaörnek bulunmamaktadır. Snodgrass'ın Hellas Karanlık dönemine ilişkin olarak yaptığı çalışmalar özellikle yeni dönemarkeolojisinde bir başlangıç noktasına işaret etmekle birlikte, yine bu bağlam içerisinde Latacz'ın ortaya koyduğuönerme ve teoriler dikkatle incelenmelidir. Anadolu arkeolojisi anlamında ise, ilk olarak Akurgal'ın ortaya koyduğuKaranlık dönem tanımlaması Işık'ın tartıştığı ve yeni belirlemeler üzerinden eleştirel bir edinime tuttuğu oldukça önemliolan bir çalışmalar bütünü olarak karşımıza çıkmaktadır.Geometrik dönemle birlikte ise Helenlerin ortaya koydukları bir plastik heykelcik alanındanbahsedebilmek mümkün hale gelmiş ve bu dönemde ortaya çıkan eserler özellikle Olympia merkezli Hellascoğrafyasında kendisine yer edinmiştir. Bu dönemde ortaya çıkan eserlerde bir doğu etkisinin olduğunu ifade edebilmekmümkün olmamakla birlikte, özellikle hatlarda görülen geometriksel unsurlar bu döneme ismini kazandıran bir özellikEasy PDF Copyright © 1998,2006 Visage SoftwareThis document was created with FREE version of Easy PDF.Please visit http://www.visagesoft.com for more detailsolarak ifade edilmektedir. Geometrik dönem içerisinde özellikle bronz çalışmalar artmış olmakla birlikte bu dönemiçerisinde aynı zamanda figürünlerin bir pazar payına sahip olması ve kutsal alanlarda artan bir eğilimle sunulmasıgeleneği, ekonomi ve sanatın ?aynı paydada? buluşmasını izlediğimiz ilk dönem olması açından da oldukça önemlidir.Geometrik dönem içerisinde anıtsal bir sanat geleneğinden bahsedebilmek mümkün olmamakla birlikte özellikle budönem içerisinde, tapınak mimarlığının ve kült heykellerinin ahşaptan yapıldığı tahmin edilmekte ve antik kaynaklarda butahminsel varsayımı desteklemektedir.Helenlerin Orientalizan dönemle birlikte bir ?devrim? aşamasına girdiklerini hiçbir arkeolojikreferansın alanında yer almadan ifade edebilmek mümkün görünmektedir. Orientalizan dönemin başlamasına neden olanen önemli etken ise M.Ö VIII.yy'ın II.yarısından itibaren başlayan ?Büyük Kolonizasyon? dönemidir. Kolonizasyontartışmaları günümüz akademi dünyasında artarak devam etmekle birlikte bu dönem içerisinde Helenlerin KuzeySuriye'de özellikle Al-Mina, Mısır'da ise Naukratis kentiyle olan organik ilişkileri net olarak izlenebilmektedir.Orientalizan dönemin stil özelliği olarak adlandırılan Daedalik stilinin, her ne kadar antik kaynaklar Helenlerin efsanevisanatçısı Daidalos ile ilişkilendirselerde biz bu stilin doğu etkili eserler özelinde kullanıldığına tanık olabiliyoruz.Orientalizan dönem içerisinde Helenlerin plastik alanında başlıca üç önemli değişim ortaya çıkmış olmakla birlikte,bunlardan ilki; Helenler bu dönemle birlikte doğunun figüratif kompozisyonlarına dahil olmaya başlamışlar özelliklesfenks, grifon ve siren gibi yaratıkları doğunun özgün sanat alanından kendi sanat alanlarına dahil etmeye başlamışlardır.ùkinci önemli özellik olarak, Helenler bu dönemle birlikte özellikle metal işleme sanatını öğrenmeye başlanmışlar,çekiçleme ve doldurma tekniğiyle yapılan bronz eserleri kendi sanat alanlarında oluşturmaya başlamışlardır. Bir diğer veüçüncü önemli özellik ise bu dönemle birlikte Helenler doğunun tanrıçalarına (Astarte) ve mitosik öykülerine (Kronoos,Gılgamış, yılan ùlluyanka vd.) bir eğilim göstermişler ve alımadıkları doğu konularını kısa bir zaman dilimin ardındandönüştürerek kendi formasyonlarına dahil etmişlerdir.Orientalizan dönemin en önemli ve Helen plastik sanatına katkısı ise, ilk örneğine M.Ö640'larda rastlalan heykel sanatının ortaya çıkmasıdır. Heykel olarak adlandırılan üç boyutlu ve bağımsız heykellerinDaedalik stilin (Yakın Doğu) bir etkisiyle mi ortaya çıktığı yoksa direkt olarak Naukratis kenti dolayımıyla Mısırheykeltıraşlığının varlık alanının girilmesiyle mi ortaya çıktığı tam olarak belirlenememektedir. Ancak yapılan teknik vestilse analizlerin, Helenlerin ilk kourosu olarak nitelenen New York kourosunda olduğu gibi Mısır noktalama vekareleme tekniğinin kullanıldığı bilinmektedir. Nikandre heykelinin ortaya çıkmasında var olan Yakın Doğu etkisinin,Dipylon başı ve New York kourosu özelinde Mısır etkisine dönüşmeye başladığını kronolojik olarak ifade edebilmekmümkün görünmektedir.Helen sanatının özgün ve yapısal doğasını sadece estetize unsurların varlığı özelindeaçıklanması ve bu bağlam içerisinde değerlendirmeye tabi tutulması, arkeolojik bir yaklaşımın unsur ve kategorilerindenuzak ?ideolojik? bir yönelimin septomları olarak vücut bulmak zorundadır. Helen sanatının Yakın Doğu ve Mısırsanatından var olan farklılıklarının alt yapının farklılığı üzerinden edinime tabi tutulmaması, Childe'nın 1950'lerdeifadelendirdiği üzere, ?posta pulu? arkeolojisinin varlık alanının omurgası niteliğindedir. Günümüzde, Hellas kentdevletlerinin ?demokrat? bir kimlikle oluştuğu üzerine inşa edilen tüm varyantlar özellikle 19.yy Batı Avrupamodellemesi içerisinde oluşturulmuş yapay ve tarihsel bir sürekliliğin inşasında oluşturulmuştur. Hellas kent devletleriiçerisinde ?Atina demokrasisi? olarak nitelenen vurgunun varlığına ek olarak, ifade edilen kent devleti içerisindeùplikçioğlu'nun üzerinde durduğu üzere sadece ?devleti oluşturan insanların tümü değil erkek vatandaşlar söz söylemehakkına sahip? olmaları, ortaya konan demokrasi yanılgısının tipik bir örneğidir. Yine Aristotales'in köleliği haklıEasy PDF Copyright © 1998,2006 Visage SoftwareThis document was created with FREE version of Easy PDF.Please visit http://www.visagesoft.com for more detailsgöstermek için ?doğal kölelik? öğretisini de öne sürdüğü bilinmektedir. Bilgin'in üzerinde durduğu üzere, M.Ö V.yyAtina'sında 315.000 olan nüfusun yaklaşık olarak 115.000'inin kölelerden meydana geldiği yazılı belgeler özelindekanıtlanmış durumdadır.Helen sanat alanın varlık koşulları üzerinde durulduğu üzere, kent devletlerinin ?demokrat?bir yönetim biçiminde oluştuğu ve ?özgür sanatçıların? varlığında vücut bulduğu şeklinde açıklanamayacak kadar farklıbir rotada yer almaktadır. Burada önemli olan nokta, sanatsal olarak ortaya çıkan unsur ve kategorilerin alt yapı veüretim ilişkilerinin varlık koşuluna göre oluştuğu ve bu bağlamda analojik bir çalışmanın yapılabileceği gerçeğidir.

Özet (Çeviri)

Along with 1200 B.C in Greece the Dark Age started to live. At this period theplastic arts started to disappear. The Dark Age discussions are still continuing in theacademic publications.Along with the time 900 B.C the Greek people started to enter the influence fieldswith East civilizations. Along with the end of seven th. century B.C, North Syria stardet toenter the influence field of Greek people. This period is named as Orientalision period.Along with this period the decoratinons elements stradet to appear in Greek plastic andmetal work arts. Art this period, Orientalision decorative elements that started to appear,especially in the arts of vas picture, started to get a settled situation.At this period, especially along with 650 B.C Greek people was included toNaukratis settlement in Egypt and started to use this settlement as a harbor city. Naukratis,in Greek people, was the reason of formation of a completely new sculpture art especially.Alon with the end of seven th century B.C, Greek people started to use the sculpturein monumentally sizes. And these sculptures be the continuous elements of Agora andAcropolis.

Benzer Tezler

  1. Arkeolojik veriler ışığı'nda Yeni Assur'da av ve avcılık

    Hunt and hunting in Neo-Assyria under the light of archaeological data

    YENAL SÜRÜN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    ArkeolojiYüzüncü Yıl Üniversitesi

    Arkeoloji Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. BİLCAN GÖKCE

  2. Aksaray kent coğrafyası

    Urban geography of Aksaray

    MEHMET EĞRİ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    CoğrafyaAksaray Üniversitesi

    İlköğretim Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. KENAN ARIBAŞ

  3. M. Ö. III.-II. Binde Mezopotamya ve Anadolu'da deniz ticareti ve gemicilik

    Maritime traffic and seamanship in Mesopotamia and Anatolia in III.-II. Thousand B. C.

    BABÜR MEHMET AKARSU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    ArkeolojiSelçuk Üniversitesi

    Arkeoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GÜNGÖR KARAUĞUZ

  4. Türk sosyolojisinde ve cumhuriyet döneminde köy tartışmaları

    Başlık çevirisi yok

    RECEP ERTÜRK

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    1993

    Sosyolojiİstanbul Üniversitesi

    PROF. DR. BAYKAN SEZER

  5. Türk-İslam Estetik'i üzerine bir deneme

    Başlık çevirisi yok

    HÜSEYİN AYKUT

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1987

    Felsefeİstanbul Üniversitesi

    Türk-İslam Düşüncesi Tarihi Ana Bilim Dalı