Ücret teorileri ve Türkiye imalat sanayiinde ücretlerin durumu üzerine uygulama
Wage theories and applications regarding wage conditions in the Turkish manufacturing industry
- Tez No: 217057
- Danışmanlar: PROF. DR. NEJAT ERK
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Ekonomi, Economics
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2008
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Çukurova Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: İktisat Bölümü
- Bilim Dalı: İktisat Ana Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 267
Özet
Bu doktora tezinde, ücret teorileri incelenmekte; Türkiye İmalat Sanayiinde ücret yapısının nasıl olduğunu ve Türkiye için uygun ücret politikalarının nasıl olması gerektiğini tartışmaya açabilmek için; neo-klasik bir yaklaşım olan ?Marjinal Verimlilik Teorisi? ve Keynesyen bir yaklaşım olan ?Etkin Ücret Teorisi? ekonometrik analizlere tabi tutulmakta ve bu ekonometrik analizlerin yanında, karşılaştırmalı veri incelemeleri de yapılmaktadır.Klasik ücret teorisi, değerin emek-değer teorisi ile ifade edilmesine ve üretim faktörlerinin bölüşüm ilişkilerinin açıklanmasına dayanır. Ekonomide rekabetçi şartlar varsayılmaktadır ve bu şartlar altında reel ücret dengesi geçimlik düzeyde oluşur. Marjinal verimlilik teorisi, değerin fayda teorisi ile ifade edilmesiyle klasik ücret teorisinden ayrılır. Ücret dengesi, reel ücretin emeğin marjinal ürününe eşit olduğu durumda oluşur. Marjinal verime eşit ücrete razı olmayan işçilerin sendikalaşarak pazarlık güçlerini artırmaları ya da devletin koruyucu tedbirler almasını sağlayarak ücretlerini yükseltmeyi başarmaları, zorunlu olarak işsizliğe neden olmaktadır. Bu nedenle neo-klasik iktisat teorisine göre ekonomide her türlü müdahale şartları engellenmelidir. Gerek iktidar teorisi gerekse de pazarlık teorisi, ücretlerin tespitinde toplu pazarlık ve örgütlenmenin önemini vurgulamaktadır. Keynes, ekonomilerin eksik istihdam düzeyinde de dengeye gelebileceğini ifade etmesiyle geleneksel iktisat düşüncesinden ayrılır. Keynes, geleneksel iktisadın, gerek parasal ücret indirimleri sayesinde reel ücretlerin düşürülmesi ile istihdam artışı sağlanabileceği düşüncesine, gerekse de işçilerin, sendikalaşarak, pazarlık güçlerini artırmak yoluyla veya devletin koruyucu tedbirler almasını sağlayarak ücretlerini yükseltmeyi başarmalarının, zorunlu olarak işsizliğe neden olacağı yönündeki düşüncelere karşı çıkar. Keynes, işçilerin çok küçük dahi olsa parasal ücret indirimlerine karşı koyduklarını ve bu nedenle nominal ücret katılığının olduğunu ifade etmektedir. İşçilerin örgütlenmelerini ve birlikte hareket etmelerini de olumsuzlamamaktadır. Yatırım teorisi ile ücreti belirleyen olgu, marjinal verimlilik teorisinde olduğu gibi üretkenlik olarak sunulmaktadır. Fakat, buradaki farklılık, marjinal verimlilik teorisi işçinin üretimi üzerine yoğunlaşırken, yatırım teorisi, emek girdisi ve ona yapılan yatırım üzerine yoğunlaşmaktadır. Yeni Keynesyen yaklaşımlar olan, İçerdekiler-Dışardakiler Modeli, Etkin Ücret Teorisi ve Zımni Sözleşme Modeli, ücret katılıkları ve eksik rekabet dikkate alınarak oluşturulmuş yaklaşımlardır. Etkin Ücret Teorisi'ne göre, işçilerin fiziksel sağlıkları ve üretkenlikleri, işgücüne ödenen ücretler ile pozitif bir ilişkiye sahiptir. Bu temelde firmalar, yüksek ücret ödeyerek, işçilerin daha sağlıklı ve daha üretken olmalarını sağlarlar.Yaptığımız uygulama çalışmaları göstermektedir ki; marjinal verimlilik teorisi Türkiye İmalat Sanayiinde 1963-1998 döneminde, toplam ve özel kesimlerde açıklayıcı olamamakta, kamu kesiminde ise, 20: Gıda, 25: Ağaç, 27: Kağıt, 33: Metalden gayri ve 34: Metal sektörlerinde açıklayıcılık gücüne sahipken, 22: Tütün ve 37: Elektrik makinaları sektörlerinde ise kısmi açıklayıcılık gücüne sahiptir. Etkin ücret teorisi ise, Türkiye İmalat Sanayiinde, 1963-1998 dönemi için, kısmi açıklayıcı bir özelliğe sahiptir. Yani ücretler verimliliğin Granger anlamında nedenselidir. Daha açık bir deyişle, bazı sektörlerde ücretler verimliliği öngörmemize olanak tanımaktadır. Sonuçların bazı sektörlerde bu teoriyi desteklediği, bazılarında ise desteklemediği anlaşılmaktadır. Sektörler gözönüne alındığında, Türkiye İmalat Sanayiinde göreceli olarak yüksek ücretlerin var olduğu, sırasıyla, 31: Kimya, 21: İçki, 34: Metal, 37: Elektrik makinaları, 38: Taşıt araçları, 27: Kağıt, 36: Makine, 28: Matbaacılık ve 30: Kauçuk sektörlerinde, ücretler ile emek üretkenliği arasında, ücretten verimliliğe doğru bir istatiksel nedensellik ilişkisinin var olduğu gözlemlenmiştir. Bu nedensellik ilişkisinin yanında, aynı zamanda bu sektörler, 1964-1998 dönemine ait saat başına emeğin ortalama ürünündeki büyüme oranları, yani verimlilikteki artış oranları açısından, 28: Matbaacılık sektörü dışında, Türkiye İmalat Sanayii sektörleri içinde ilk sıralarda yer almaktadırlar.
Özet (Çeviri)
In this Ph. D. Dissertation, theories of wage determination have been examined; ?Marginal Productivity Theory,? a neo-classical approach and ?Efficiency Wage Theory,? a Keynesian approach, have been investigated using econometric methods. In addition, an in debt study and a comparison of data have been made to start a discussion regarding the structure of the wage formation in the Turkish Manufacturing Industry and to determine the appropriate wage policies for Turkey.The Classical Wage Theory relies on the expression of value by the labour theory of value and the explanation of division by the factors of production. It is assumed that competitive conditions exist in the economy under which the equilibrium real wage is formed at the subsistence level. Marginal Productivity Theory differs from Classical Wage Theory by the expression of value with marginal utility theory. Wage equilibrium is formed where real wage is equal to the marginal product of labour. Increasing workers? bargaining power by unionizing and having the government impose protective policies for workers who do not assent to a wage rate equal to marginal productivity cause indispensable unemployment. For this reason, according to the neo-classical theory, all sorts of intervention conditions in the economy should be prevented. Both the power theory and the bargaining theory emphasize the importance of collective bargaining and workers? being organized in the determination of wages. Keynes differs from orthodox economic thought as he suggests that economies can be in equilibrium below the full employment level. Keynes disagrees with the orthodox economic ideas 1) that the reductions in money wages can lower real wages and increase employment; and 2) that a wage push by workers via increasing their bargaining power by unionizing and having the government impose protective policies can lead to involuntary unemployment. Keynes suggests a rigidness of wages because workers resist even small reductions in the monetary wages they receive. He also does not denounce workers getting organized and acting in unity. The issue that determines the wage in Investment Theory is productivity as it is in the Marginal Productivity Theory. The difference here, however, is that while the Marginal Productivity Theory concentrates on worker?s production, Investment Theory focuses on labor input and investment in it. New Keynesian approaches of the Insider-Outsider Model, Efficiency Wage Theory, and the Model of Implicit Contracts are built by taking into account wage rigidities and imperfect competition. According to the Efficiency Wage Theory, the physical health and productivity of workers are positively related to the wages paid to workers. On this basis, firms ensure that workers are healthier and more productive by paying higher wages.For the total, private, and public sections of the Turkish Manufacturing Industry, the tests in this study indicate that the Marginal Productivity Theory is not explanatory in all sectors of the total and private sections for the period of 1963-1998. However, the Marginal Productivity Theory has explanatory power in the public section of 20: Food; 25: Wood; 27: Paper; 33: Different from Metal; and 34: Metal; and has partial explanatory power in 22: Tobacco; and 37: Electrical machinery sectors of the industry. The Efficiency Wage Theory, on the other hand, is partially explanatory in the Turkish Manufacturing Industry for the 1963-1998 period. In other words, wages cause productivity in a Granger sense. What this really means is that wages allow us to foresee productivity in some sectors. The results support this theory in some sectors and do not support in others. When all the sectors are considered, in the ones with relatively high wages, 31: Manufacture of chemicals; 21: Beverage; 34: Metal; 37: Electrical machinery; 38: Transport equipment; 27: Paper; 36: Machinery; 28: Printing; and 30: Rubber, there exists a statistical causality relationship from wages to productivity. In addition, these same sectors, with the exception of 28: Printing, are ranked among the highest in term of per hour labor productivity growth among all the sectors of the Turkish Manufacturing Industry for the 1964-1998 period.
Benzer Tezler
- Reel ücretler ve işgücü verimliliği arasındaki ilişki: Türkiye ekonomisi örneği
The relationship between real wages and labor productivity: The case of Turkish economy
FURKAN TORUN
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
EkonomiAnkara Hacı Bayram Veli Üniversitesiİktisat Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HAKAN NAİM ARDOR
- Labour market flexibility in Turkey: The case of formal Manufacturing Industry
Türkiye'de emek piyasası esnekliği: Formel İmalat Sanayi örneği
NURSEL AYDINER AVŞAR
Yüksek Lisans
İngilizce
2005
Ekonomiİstanbul Teknik ÜniversitesiEkonomi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ÖZLEM ONARAN
- Yeni Keynesyenlerde fiyat ve ücret katılıkları: Türkiye örneği
New keynesian price and wage rigidities: The case of Turkey
ZEHRA ABDİOĞLU
- İhracat ve ücretler arasındaki ilişkinin Türkiye ekonomisi için sınanması
The relationship between export and wages
GÜRÇEM ORANSAY
Yüksek Lisans
Türkçe
2012
EkonomiÇukurova Üniversitesiİktisat Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. FİKRET DÜLGER
PROF. DR. NEJAT ERK
DOÇ. DR. SÜLEYMAN BİLGİN KILIÇ
- Human capital in Turkey within the context of endogenous growth models
İçsel büyüme modelleri çerçevesinde Türkiye'deki beşeri sermaye
BİLGE ERİŞ
Yüksek Lisans
İngilizce
2008
EkonometriMarmara Üniversitesiİktisat Bölümü
YRD. DOÇ. DR. MUSTAFA NEDİM SÜALP