Asit fosfataz gen polimorfizmleri ile metabolik sendrom arasındaki ilişki
Association of the acid phosphatase gene polymorphisms with metabolic syndrome.
- Tez No: 236116
- Danışmanlar: PROF. DR. AYŞE ÖZER
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Tıbbi Biyoloji, Medical Biology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2007
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Marmara Üniversitesi
- Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Tıbbi Biyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 64
Özet
Metabolik sendrom gelişmesinde rol alabileceği düşünülen çok sayıda genetik faktör tanımlanmıştır. Bunlar arasında asit fosfataz loküs 1 (ACP1) polimorfik varyantlarının obez bireyler arasında vücut kitle indeksi ile ilişkili olduğu gösterilmiştir. Ayrıca bu polimorfik varyantların farklı enzimatik aktiviteye sahip olmaları sonucunda insülin direncinin düzenlenmesinde etkili olabileceği gösterilmiştir. Tez çalışması kapsamında metabolik sendrom tanısı konmuş hastalarda ACP1 gen polimorfizmleri belirlenip normal sağlıklı popülasyon ile kıyaslaması yapılmıştır. GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Endokrinoloji servisinde takip edilen metabolik sendromlu hastalar ATP III tanı kriterine uygun olarak seçilmiştir. Elli üç MS'lu hasta ve 168 kontrol grubu çalışmaya alınmıştır. Periferik kandan DNA izolasyonunu takiben ACP1 genotiplemesi PCR-RFLP yöntemi ile yapılmıştır. Hastalardan 6'sı (% 11.3) AA alleline, 10'u (%18.8) AB alleline, 11'i (20.7) AC alleline 12'si (%22.6) BC alleline ve 14'ü (% 26.4) BB alleline sahip bulunmuştur. Kontrol grubunda ise; AA alleli 19 (11.3), AB alleli 71 (% 42.2), AC alleli 3 (% 1.7), BC alleli 6 (% 3.5), BB alleli 69 ( % 41 ) kişide gözlenmiştir. Düşük enzimatik aktiviteli allele sahip kişiler kontrol grubunda hasta grubundan; yüksek enzimatik aktiviteli allele sahip kişiler de hasta grubunda kontrol grubundan istatistiksel açıdan anlamlı derecede yüksek bulunmuştur. Sonuç olarak; düşük enzimatik aktiviteli allele sahip bireylerde insülin reseptörüne olan düşük baskılamadan dolayı insüline karşı tolerans gelişir ve metabolik sendromdan korunabilir; yüksek enzimatik aktiviteli allele sahip bireylerde de insülin reseptörüne olan güçlü baskılamadan ötürü insüline karşı direnç gelişip metabolik sendroma yatkınlık oluşturabilir diyebiliriz.
Özet (Çeviri)
There are many genetic factors have been reported to be associated with playing roles for developing metabolic syndrome. The link between obesity and ACP1 polymorphic variant locus associated with the body mass index have been determined; Therefore, this polymorphic variants have own different enzymatic activity so that they play an important role in regulation of insulin resistance. In this study, patients were defined metabolic syndrome which ACP1 gene polymorphic identified with cross section study with the normal population. The patients were selected by ATPIII diagnosis criteria in GATA Haydarpaşa Education Hospital Endocrinology Unit. Fifty three patients with metabolic syndrome and 168 control subjects included by this study. After DNA isolated via peripheral blood, ACP1 phenotyping has been studied by PCR-RFLP. Six of the patients (%11.3) have been identified AA allele, 10 of the patients (%18.8) AB, 11 of the patients (%20.7) AC, 12 of the patients (%22.6) BC, 14 of the patients (%26.4) BB allele. In the control groups as well; 19 of the control group (%11.3) have been reported AA, 71 of the control group (%42.2) AB, 3 of the control group (%1.7) AC, 6 of the control group (%3.5) BC, 69 of the control group (%41) BB allele. Subjects of the control group who have low enzymatic activity allele have been reported more than the patients group. Cases with metabolic syndrome who have high enzymatic activity allele have been found more than the control group. In conclusion, the subject which low enzymatic alleles have insulin tolerance by the low down regulation to the insulin receptor and they protected from metabolic syndrome. High enzymatic activity alleles have high down regulation to the insulin and then insulin resistance develops and finally this situation causes a tendency to metabolic syndrome.
Benzer Tezler
- Akut lenfoblastik lösemili çocuklarda avasküler nekrozun vitamin D reseptör gen polimorfizmleriyle ilişkisi ve asemptomatik avasküler nekroz tanısındaki rolü
The association of avascular necrosis with vitamin D receptor gene polymorphism and its role in diagnosing asymptomatic avascular necrosis in children with acute lymphoblastic leukemia
NURHAN ARUÇİ KASAP
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
OnkolojiBezm-i Alem Vakıf ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. FATMA BETÜL ÇAKIR
PROF. DR. Bülent Zülfikar
- Sağlıklı çocuklarda vitamin D reseptör gen polimorfizmleri sıklığı ve 25-hidroksi vitamin D düzeyleri ile ilişkisi
Frequency of vitamin D receptor gene polymorphisms in healthy children and association with 25-hydroxy vitamin D levels
CANOZAN BİÇER
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıKafkas ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ SEFER ÜSTEBAY
DR. ÖĞR. ÜYESİ DÖNDÜ ÜLKER ÜSTEBAY
- Önemli zeytin (Olea europaea L.) çeşitlerinin izoenzim polimorfizmleri ve genetik özellikleri
Isoenzyme polymorphisms and genetic characteristics of important olive (Olea europaea L.) cultivars and types
SEVDA DÜLGER
Yüksek Lisans
Türkçe
2004
ZiraatÇanakkale Onsekiz Mart ÜniversitesiBahçe Bitkileri Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. MURAT ŞEKER
- İzole bir toplumda eritrosit asit fosfataz genetik polimorfizmi
The genetic polymorphism of erythrocyte acid phosphatase in an isolated population
M. BAHATTİN SEÇİLMİŞOĞLU
Yüksek Lisans
Türkçe
1995
BiyokimyaKaradeniz Teknik ÜniversitesiBiyokimya Ana Bilim Dalı
PROF. DR. EKİN ÖNDER
- Nm23 gen ekspresyonunun prostat kanseri progresyonundaki etkisi ve androjen reseptörü, PAP ve PSA'nın dokudaki ekspresyonu ile ilişkisi
The effects of NM23 gene on progression of prostate cancer and the correlations with tissue expression of receptor of androgen, PAP and PSA
MEHMET BUDAK