Kelam ilmi açısından Kur'an ve sünnette kibir
Kalam Quran and sunnah in terms of orrogance
- Tez No: 274216
- Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. DURMUŞ ÖZBEK
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Din, Religion
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2010
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Selçuk Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Kelam Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 142
Özet
İslam ilimleri ele aldıkları konular itibariyle birbirleriyle ilişki içerisindedirler. Ahlak ilminin konusu olan kibir, soysal hayattaki sonuçları yönünden kelam ilminin ilgi alanına girebilmektedir. Ancak bilinmelidir ki, iman etmeye engel olan, peygamberlerle alay etmeye neden olan, Allah'ın emirlerine itaatsizliğe neden olan kibir, kelam ilmi tarafından incelenebilir. İnsanlar kendilerine Allah tarafından verilen mal ve mülk ile, giyim-kuşam özellikleriyle, güzellikleriyle, ilim seviyeleriyle, maddi ve manevi konularda kendilerini ihtiyaçsız hissetmeleriyle ve hepsinden daha etkili olan şeytanın vesvesesiyle kibre düşmektedirler. Mesela Şeytan, Allah'ın Hz. Adem'e yapılmasını emrettiği secdeyi kibrine yenik düşerek gerçekleştirmemiş, Firavun, Nemrut ve Karun'da kibirlerine mağlup olarak kendilerine gelen peygamberi alaya almışlar ve iman etmemişlerdi.Allah'a karşı yapılan kibir insanı doğrudan doğruya küfre sürüklemekte, Peygamberlere karşı yapılan kibir ise alay etme, yalanlama ve inkar etme şeklinde sosyal hayata yansımakta ve sonuç olarak kişiyi küfür bataklığından kurtarmamaktadır. Allah Kur'an'da kibirlenenleri, müstekbirleri, mütekebbirleri, kendileriyle övünüp duranları sevmediğini bildirmektedir. Peygamber efendimiz ise hadislerinde kibrin sonuçlarından haber verirken kıyamet günü onların yüzlerine Allah'ın bakmayacağını bildirmiştir. Kelamcılar ise konuyla ilgili olarak kibrin büyüklenme isteği olduğu ve bunun kişiyi kafir olma neticesine getireceği, insanlardan yüz çevirmenin kibir duygusundan kaynaklandığını, iman etmeye engel olan hususlardan birinin de inadi kibir olduğunu söylemişler ve cennete mütevazilerin girebileceği müjdesi verilmektedir.Ahretini kazanmak isteyen kişiler imanlarını sağlamlaştırmak zorundadırlar. İmanı kalbe tam olarak yerleştirmek için, onun ahlaki hastalıklardan uzak tutulması gerekmektedir. İşte kibir hastalığı da kalbi yaralayan, imanın kalpte yayılmasını engelleyen bir durumdur. Bundan dolayı mü'min büyüklenenlerden değil, mütevazilerden olmak için çaba harcamalıdır. İmanı korumak, güzelleştirmek ve Allah'ın rızasına erebilmek için bu husus çok önemlidir.
Özet (Çeviri)
The Islamic sciences are in relationship with themselves with the subjects that they engender. Arrogance is one of the subject of the science of morality, and it introduces theology because of the social life?s consequences. However, you should know that arrogance, which prevents you from believing, which drives you to make fun of prophets and which prevents you from obeying to God can be studied by the theology science. God gives to people goods and properties so that they don?t need to anything else. Indeed, they have beauty, particular features and they are given some intelligence level but with the delusion of the devil, they unfortunately fall into arrogance. For example, the devil, because of his arrogance, has not achieved what God has ordered to the prophet Adem. At the same time, Pharaoh, Nemrut and Karun have also been defeated to their arrogance so that they made fun of the prophet instead of believing in him.Being arrogant towards Allah drives you directly to insults, and if you are arrogant towards Prophets, that leads you to make fun of others, to lie and to deny. Those actions influence your social life and consequently, it does not protect you from insults. Allah has clearly precised in the Koran that he does not like people who are arrogant or who act pretentiously. On the other hands, our Prophet has mentioned in his hadiths that on doomsday, Allah will punish those people who had such a behaviour. Theologians precise that the consequences of arrogance can make people non-Muslim. They also mention that ignoring people is an action that is caused by arrogance which also prevent you from believing in God. Only modest people have the chance to enter Paradise.People who want to be awarded have to guarantee their place in the other world by praying and believing in God. To put your belief in your heart you have to be far from bad behaviours. Indeed, arrogance is like a disease; it injures your heart and it prevents your belief from expanding all over your heart.That is why, believers have to fight not in order to be pretentious but to be modest. This point is very important to protect and to embellish your belief, but above all, to have the consent of Allah.
Benzer Tezler
- Muhammed Cemaleddin el-Kasimi ve kelami görüşleri
Muhammed Cemaleddin el-Kasimi and his views of kalam
MUSTAFA YÜCE
Yüksek Lisans
Türkçe
1999
DinSakarya ÜniversitesiTemel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı
Y.DOÇ.DR. MUHİT MERT
- Ömer Nesefî tefsirinden Duhân, Câsiye ve Ahkâf Sûrelerinin tahkik ve değerlendirilmesi
Edition and evaluation of the interpretation of chapters Dukhan, Jathiyah and Ahqaf in commentary of Omar Nasafi
HALİL İBRAHİM ESER
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
Dinİstanbul Sabahattin Zaim ÜniversitesiTemel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ ADEM ERGÜL
- Muhammed Ebû Zehre ve Zehretü't-Tefâsîr isimli tefsirindeki metodu
Muhammad Abu Zahra and his method in his commentary called ?Zahrat al-Tafaseer?
MUHAMMET YILMAZ
- Ömer Nesefi ve Ebu'l-Futuh Razi'nin Kur'an yorumlamaları (karşılaştırmalı bir yaklaşım)
Omar Nasafi and Abu al-Fotouh Razi's interpretation methods of Quran(a comparative method)
SEYFULLAH EFE
Doktora
Türkçe
2013
DinDokuz Eylül ÜniversitesiTemel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ÖMER DUMLU
- عِنَايَةُ المُحدثين بالقِرَاءَات القرآنية 'عُمْدَةُ القَاري شرحُ صحيح البُخاري' للإمام العيني أُنْمُوذَجًا
İmam El-Aynî'nin Buhari şerhi 'Umdetu'l-kari' bağlamında kıraat-hadis ilişkisi
ISRAA MAHMOOD EID
Doktora
Arapça
2022
DinMarmara ÜniversitesiTemel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MUSTAFA ATİLLA AKDEMİR