Osmanlı imparatorluk çadırlarında mimari ifade
Architectural expression of the Ottoman imperial tents
- Tez No: 332956
- Danışmanlar: PROF. DR. N.TURGUT SANER
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Mimarlık, Architecture
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2012
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
- Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Mimarlık Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 175
Özet
Çadır geleneğinin Türk tarihi içindeki sürekliliği ve önemi bilinen bir olgudur. Günümüzde çadırlar artık sadece kimi göçebe topluluklar tarafından kullanılıyorsa da görsel ve yazılı kaynaklardan da bilindiği üzere Türk tarihi içinde çadırlar saray erkanı için de 20. yüzyıla kadar varlık göstermiştir. Çadırlar kimi zamanlarda savaş alanlarında İstanbul sarayının bir benzerini oluşturmak için kullanılmış, kimi zamanlarda çeşitli gösteri, kutlama ve törenlere bir arka plan oluşturmak ve padişah ve çevresine bir sahne yaratmak için kullanılmıştır. Çadırlar Türk boylarıyla birlikte Orta Asya?dan Anadolu?ya, oradan da Osmanlı fetihleriyle Viyana yakınlarına kadar geniş bir coğrafyada varlık göstermiştir. Bu yapılar birer sanat veya zanaat ürünü olmalarının yanında aynı zamanda birer mimari eser olarak da nitelendirilebilir. Bu noktada genel anlamda çadırların dekoratif ve mekansal bağlamlarda sabit mimariyle olan ortaklıkları olduğu düşünülmüş ve bu konu tez kapsamında irdelenmiştir. Kimi durumlar ortaklık olarak nitelendirilebilirken kimi durumlar ise sadece benzerlikleri ifade etmektedır. Ayrıca çadır ve yapı üretimlerindeki kimi eş alışkanlıklar, farklı iki ürün grubunun ortaklığı olmaktan çok birbirine eş bütünsel bir algının farklı malzeme ve tekniklerle üretilmiş son ürünleri olarak değerlendirilebilir. Ortaklıkların dekoratif ve yapısal olmak üzere iki başlık altında gruplanarak çözümlenebileceği düşünülmüştür. Çözümlemeler, bu iki başlık içinde revak, baldaken ve örtü gibi elemanlar ile dekorasyonla ilgili çeşitli alt durumlar temelinde ele alınmıştır. Ancak bunun için ilk olarak bugüne ulaşan ve Türkiye ve Avrupa?daki çeşitli müze ve kurumlarda korunmakta olan çadırlardan bir seçkiye karar verilmiş ve seçki içindeki çadırlar mekansal ve dekoratif özellikleriyle detaylıca betimlenmiştir. Böylelikle çadırlar bütünsel olarak algılanmış ve karşılaştırmalara olanak verecek şekilde çözümlenmiştir. Yapılan tahliller neticesinde benzerlik ve ortaklıkların hangi alt durumlar hususunda izlenebileceğine karar verilmiştir. Alt başlıklar yansıttıkları durumlara göre sınıflandırılarak daha önce de belirtildiği üzere yapısal ve dekoratif olmak üzere iki ana başlık altında ifade bulmuştur. Karşılaştırmalar üzerinden yapılan değerlendirmelerde temel olarak çadırlar ve günümüze ulaşan yapılar ele alındıysa da Osmanlı görsel kaynakları da göz önüne alınmıştır. Özellikle de mekan, kullanıcı ve yapılar arasındaki ilişkiyi sahneleyen kitap resimleri bugüne ulaşmayan çadırlar hakkında bilgi vermenin yanında sabit mimari yapılarla çadırlar arasındaki ortak kullanımları inceleme noktasında yararlı olmuştur. Çadırlardaki durumların karşılıkları özellikle Topkapı Sarayı olmak üzere İstanbul?daki imparatorluk yapılarında aranmıştır. Daha bütünsel bir bakış için diğer sanat ve zanaat dallarından bir kısmı da gözden geçirilmiştir. El işlemeleri, çiniler, duvar resimleri ve kalem işleri bu noktada not edilebilir. Tüm bu inceleme, karşılaştırma ve değerlendirmeler sonucunda hem genel kurguda hem de ayrıntılar ölçeğinde ortaklıklar saptanmış, tüm bu durumlar görsel bütünlüğe dayalı bir yaklaşımla ifade edilmiştir.
Özet (Çeviri)
Çadır geleneğinin Türk tarihi içindeki sürekliliği ve önemi bilinen bir olgudur. Günümüzde çadırlar artık sadece kimi göçebe topluluklar tarafından kullanılıyorsa da görsel ve yazılı kaynaklardan da bilindiği üzere Türk tarihi içinde çadırlar saray erkanı için de 20. yüzyıla kadar varlık göstermiştir. Çadırlar kimi zamanlarda savaş alanlarında İstanbul sarayının bir benzerini oluşturmak için kullanılmış, kimi zamanlarda çeşitli gösteri, kutlama ve törenlere bir arka plan oluşturmak ve padişah ve çevresine bir sahne yaratmak için kullanılmıştır. Çadırlar Türk boylarıyla birlikte Orta Asya?dan Anadolu?ya, oradan da Osmanlı fetihleriyle Viyana yakınlarına kadar geniş bir coğrafyada varlık göstermiştir. Bu yapılar birer sanat veya zanaat ürünü olmalarının yanında aynı zamanda birer mimari eser olarak da nitelendirilebilir. Bu noktada genel anlamda çadırların dekoratif ve mekansal bağlamlarda sabit mimariyle olan ortaklıkları olduğu düşünülmüş ve bu konu tez kapsamında irdelenmiştir. Kimi durumlar ortaklık olarak nitelendirilebilirken kimi durumlar ise sadece benzerlikleri ifade etmektedır. Ayrıca çadır ve yapı üretimlerindeki kimi eş alışkanlıklar, farklı iki ürün grubunun ortaklığı olmaktan çok birbirine eş bütünsel bir algının farklı malzeme ve tekniklerle üretilmiş son ürünleri olarak değerlendirilebilir. Ortaklıkların dekoratif ve yapısal olmak üzere iki başlık altında gruplanarak çözümlenebileceği düşünülmüştür. Çözümlemeler, bu iki başlık içinde revak, baldaken ve örtü gibi elemanlar ile dekorasyonla ilgili çeşitli alt durumlar temelinde ele alınmıştır. Ancak bunun için ilk olarak bugüne ulaşan ve Türkiye ve Avrupa?daki çeşitli müze ve kurumlarda korunmakta olan çadırlardan bir seçkiye karar verilmiş ve seçki içindeki çadırlar mekansal ve dekoratif özellikleriyle detaylıca betimlenmiştir. Böylelikle çadırlar bütünsel olarak algılanmış ve karşılaştırmalara olanak verecek şekilde çözümlenmiştir. Yapılan tahliller neticesinde benzerlik ve ortaklıkların hangi alt durumlar hususunda izlenebileceğine karar verilmiştir. Alt başlıklar yansıttıkları durumlara göre sınıflandırılarak daha önce de belirtildiği üzere yapısal ve dekoratif olmak üzere iki ana başlık altında ifade bulmuştur. Karşılaştırmalar üzerinden yapılan değerlendirmelerde temel olarak çadırlar ve günümüze ulaşan yapılar ele alındıysa da Osmanlı görsel kaynakları da göz önüne alınmıştır. Özellikle de mekan, kullanıcı ve yapılar arasındaki ilişkiyi sahneleyen kitap resimleri bugüne ulaşmayan çadırlar hakkında bilgi vermenin yanında sabit mimari yapılarla çadırlar arasındaki ortak kullanımları inceleme noktasında yararlı olmuştur. Çadırlardaki durumların karşılıkları özellikle Topkapı Sarayı olmak üzere İstanbul?daki imparatorluk yapılarında aranmıştır. Daha bütünsel bir bakış için diğer sanat ve zanaat dallarından bir kısmı da gözden geçirilmiştir. El işlemeleri, çiniler, duvar resimleri ve kalem işleri bu noktada not edilebilir. Tüm bu inceleme, karşılaştırma ve değerlendirmeler sonucunda hem genel kurguda hem de ayrıntılar ölçeğinde ortaklıklar saptanmış, tüm bu durumlar görsel bütünlüğe dayalı bir yaklaşımla ifade edilmiştir.
Benzer Tezler
- Sultangazi Belediyesi sınırları içinde kalan, su kemerlerinin kültürel mirasın kente entegrasyonu bağlamında değerlendirilmesi
Assessment of the aqueducts present in the limits of Sultangazi Municipality within the context of integration of cultural heritage into the city
AHMET ÇAKAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2021
Mimarlıkİstanbul Sabahattin Zaim ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET OKTAY CANSUN
- Osmanlı Dönemi 19. yüzyıl modası ve değişimi
Ottoman 19 century fashion and changes
DİLEK YILMAZ
Yüksek Lisans
Türkçe
2011
Giyim EndüstrisiHaliç ÜniversitesiTekstil ve Moda Tasarımı Ana Sanat Dalı
PROF. DR. ESİN SARIOĞLU
- Osmanlı İmparatorluk dönemi saraylarında mutfaklar
Palace kitchens in Ottoman İmperial period
KEMAL SELÇUK BİLGE
Yüksek Lisans
Türkçe
1998
MimarlıkYıldız Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NESLİHAN SÖNMEZ
- Osmanlı imparatorluk dönemi resim sanatında Türk giyim-kuşamı(1600-1700)
Turkish clothes and finery in Ottoman imperiyal period painting art(1600-1700)
ÖKKEŞ HAKAN ÇETİN