Geri Dön

Spontan serebellar hematomlar

Spontaneous cerebellar hematomas

  1. Tez No: 334087
  2. Yazar: UĞUR OĞUL
  3. Danışmanlar: PROF. DR. KAMİL KAZIM ÖNER
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Nöroşirürji, Neurosurgery
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2013
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ege Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Beyin ve Sinir Cerrahisi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 89

Özet

Çalışma Tipi: Retrospektif çalışmaGiriş ve Amaç: Mevcut standart tıbbi yöntemlerle tedavi olan hastaların klinik seyri ve sonuçları ile ilgili verilerin gelecekteki tedavi önerileri için dökümante edilmesi zorunludur.Spontanserebellar kanama tanılı bir hastada cerrahi müdahale 2 şekilde olabilir. Bunlardan birincisi IV. ventrikül basısı nedeniyle ortaya çıkabilen akut obstrüktif hidrosefali¬ye yönelik girişimler, diğeri ise hematomun boşaltılma¬sına yönelik girişimler olarak özetlenebilir. Literatürde bu yöntemlerden hangisinin ne zaman uygulanacağı ve öncelikleri halen tartışma konusudur. Hidrosefali sa¬ğaltımına yönelik olarak, eksternalventriküler drenajı öncelikli hatta tek yöntem olarak öneren cerrahlar mevcuttur. Buna karşılık, diğer pek çok cerrah da, cerrahi girişime karar verildiğinde suboksipitalkraniotomi ile hematomun boşaltılmasını önermektedir¬ler. . Ancak hematomun boşaltılması ta¬mamen risksiz olmadığı gibi karşılaşılabilinecekpostoperatifrekürrenhematomlar ve enfeksiyon gibi diğer komplikasyonlar fatal olabilir. Tek ba¬şına ventriküler drenaj da yetersiz kalabilir. Bu çalışmadaki amaç tüm klinik sonuçlar üzerinden tedavi yöntemleri ve olası prognostik faktörleri analiz ederek bu yöntem ve faktörlerin morbidite ve ölüm üzerine etkisini araştırmak ve diğer çalışmalarla karşılaştırmaktır.Yöntem: Bu çalışmada Nisan 2005 ve Kasım 2011 tarihleri arasında İzmir Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Nöroşirurji, Nöroloji, Anesteziyoloji ve Reanimasyon, Dahiliye kliniklerinde yatışı yapılarak tarafımızca değerlendirilmiş, tarafımızca cerrahi uygulanıp medikal tedavisi düzenlenmiş ya da tarafımızca cerrahi endikasyon konmayıp ilgili kliniklerde sadece medikal tedavi görmüş spontanintraserebellar kanama tanılı 50 hasta retrospektif olarak değerlendirildi.Hastaların dosyalarındaki anamnez bilgileri, nörolojik muayeneleri klinik gidiş ve uygulanan tedavi yöntemleri değerlendirilerek istatistiksel analizler yapıldı.Sonuç:Spontanserebellar kanama ileri yaşa spesifik olmakla birlikte yaşın prognoza etkisi tartışmalıdır. Çalışmada analiz ettiğimiz genel risk faktörleri hipertansiyon, diabetesmellitus, antikoagülan veya antiagregan ilaç kullanımının bizim çalışmamızda prognoza etkisi gösterilememiştir. Bunda bu hastalıkların kontrol altına alınmasının etkisi olabilir. Hastaların operasyon öncesi kranial görüntülemelerinde hidrosefali , IV. ventrikül basısı, ventrikül içi kan bulunması ve nörolojik muayenelerinde beyin sapı bası bulguları olmasının bizim çalışmamızda ve çoğu çalışmada prognozu kötü yönde etkilediği görülmüştür.Bizim çalışmamızda opere olan hastalarda preophematom hacmi prognozu etkilememiştir. Spontanserebellarhematomlarda etik nedenlerden dolayı cerrahi endikasyonkriterlerini belirlemek için kontrollü prospektif çalışma yapılamıyor olması cerrahi endikasyon kararı vermede standardizasyona varmayı güçleştirmiştir. Özellikle kraniotomi ile hematom boşaltılması gerekliliği kriterlerinin salt hematom hacmine bağlanmasını şüpheli hale getirmiştir. Bizim çalışmamızda ve daha birçok çalışmada gösterildiği üzere kranial BT `de hidrosefali, IV. ventrikül basısı olması, nörolojik muayenede beyin sapı bası bulguları olmasının hastaların operasyon öncesi GKS ` lerini kötü yönde etkilediği ve bu faktörlerin de prognozu kötüleştirdiği göz önüne alınırsa asıl amacın IV.ventrikül basısını ve hidrosefaliyi ortadan kaldırmak olması gerektiği ortaya çıkmaktadır.Çalışma Tipi: Retrospektif çalışmaGiriş ve Amaç: Mevcut standart tıbbi yöntemlerle tedavi olan hastaların klinik seyri ve sonuçları ile ilgili verilerin gelecekteki tedavi önerileri için dökümante edilmesi zorunludur.Spontanserebellar kanama tanılı bir hastada cerrahi müdahale 2 şekilde olabilir. Bunlardan birincisi IV. ventrikül basısı nedeniyle ortaya çıkabilen akut obstrüktif hidrosefali¬ye yönelik girişimler, diğeri ise hematomun boşaltılma¬sına yönelik girişimler olarak özetlenebilir. Literatürde bu yöntemlerden hangisinin ne zaman uygulanacağı ve öncelikleri halen tartışma konusudur. Hidrosefali sa¬ğaltımına yönelik olarak, eksternalventriküler drenajı öncelikli hatta tek yöntem olarak öneren cerrahlar mevcuttur. Buna karşılık, diğer pek çok cerrah da, cerrahi girişime karar verildiğinde suboksipitalkraniotomi ile hematomun boşaltılmasını önermektedir¬ler. . Ancak hematomun boşaltılması ta¬mamen risksiz olmadığı gibi karşılaşılabilinecekpostoperatifrekürrenhematomlar ve enfeksiyon gibi diğer komplikasyonlar fatal olabilir. Tek ba¬şına ventriküler drenaj da yetersiz kalabilir. Bu çalışmadaki amaç tüm klinik sonuçlar üzerinden tedavi yöntemleri ve olası prognostik faktörleri analiz ederek bu yöntem ve faktörlerin morbidite ve ölüm üzerine etkisini araştırmak ve diğer çalışmalarla karşılaştırmaktır.Yöntem: Bu çalışmada Nisan 2005 ve Kasım 2011 tarihleri arasında İzmir Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Nöroşirurji, Nöroloji, Anesteziyoloji ve Reanimasyon, Dahiliye kliniklerinde yatışı yapılarak tarafımızca değerlendirilmiş, tarafımızca cerrahi uygulanıp medikal tedavisi düzenlenmiş ya da tarafımızca cerrahi endikasyon konmayıp ilgili kliniklerde sadece medikal tedavi görmüş spontanintraserebellar kanama tanılı 50 hasta retrospektif olarak değerlendirildi.Hastaların dosyalarındaki anamnez bilgileri, nörolojik muayeneleri klinik gidiş ve uygulanan tedavi yöntemleri değerlendirilerek istatistiksel analizler yapıldı.Sonuç:Spontanserebellar kanama ileri yaşa spesifik olmakla birlikte yaşın prognoza etkisi tartışmalıdır. Çalışmada analiz ettiğimiz genel risk faktörleri hipertansiyon, diabetesmellitus, antikoagülan veya antiagregan ilaç kullanımının bizim çalışmamızda prognoza etkisi gösterilememiştir. Bunda bu hastalıkların kontrol altına alınmasının etkisi olabilir. Hastaların operasyon öncesi kranial görüntülemelerinde hidrosefali , IV. ventrikül basısı, ventrikül içi kan bulunması ve nörolojik muayenelerinde beyin sapı bası bulguları olmasının bizim çalışmamızda ve çoğu çalışmada prognozu kötü yönde etkilediği görülmüştür.Bizim çalışmamızda opere olan hastalarda preophematom hacmi prognozu etkilememiştir. Spontanserebellarhematomlarda etik nedenlerden dolayı cerrahi endikasyonkriterlerini belirlemek için kontrollü prospektif çalışma yapılamıyor olması cerrahi endikasyon kararı vermede standardizasyona varmayı güçleştirmiştir. Özellikle kraniotomi ile hematom boşaltılması gerekliliği kriterlerinin salt hematom hacmine bağlanmasını şüpheli hale getirmiştir. Bizim çalışmamızda ve daha birçok çalışmada gösterildiği üzere kranial BT `de hidrosefali, IV. ventrikül basısı olması, nörolojik muayenede beyin sapı bası bulguları olmasının hastaların operasyon öncesi GKS ` lerini kötü yönde etkilediği ve bu faktörlerin de prognozu kötüleştirdiği göz önüne alınırsa asıl amacın IV.ventrikül basısını ve hidrosefaliyi ortadan kaldırmak olması gerektiği ortaya çıkmaktadır.Çalışma Tipi: Retrospektif çalışmaGiriş ve Amaç: Mevcut standart tıbbi yöntemlerle tedavi olan hastaların klinik seyri ve sonuçları ile ilgili verilerin gelecekteki tedavi önerileri için dökümante edilmesi zorunludur.Spontanserebellar kanama tanılı bir hastada cerrahi müdahale 2 şekilde olabilir. Bunlardan birincisi IV. ventrikül basısı nedeniyle ortaya çıkabilen akut obstrüktif hidrosefali¬ye yönelik girişimler, diğeri ise hematomun boşaltılma¬sına yönelik girişimler olarak özetlenebilir. Literatürde bu yöntemlerden hangisinin ne zaman uygulanacağı ve öncelikleri halen tartışma konusudur. Hidrosefali sa-ğaltımına yönelik olarak, eksternalventriküler drenajı öncelikli hatta tek yöntem olarak öneren cerrahlar mevcuttur. Buna karşılık, diğer pek çok cerrah da, cerrahi girişime karar verildiğinde suboksipitalkraniotomi ile hematomun boşaltılmasını önermektedir¬ler. . Ancak hematomun boşaltılması ta¬mamen risksiz olmadığı gibi karşılaşılabilinecekpostoperatifrekürrenhematomlar ve enfeksiyon gibi diğer komplikasyonlar fatal olabilir. Tek ba¬şına ventriküler drenaj da yetersiz kalabilir. Bu çalışmadaki amaç tüm klinik sonuçlar üzerinden tedavi yöntemleri ve olası prognostik faktörleri analiz ederek bu yöntem ve faktörlerin morbidite ve ölüm üzerine etkisini araştırmak ve diğer çalışmalarla karşılaştırmaktır.Yöntem: Bu çalışmada Nisan 2005 ve Kasım 2011 tarihleri arasında İzmir Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Nöroşirurji, Nöroloji, Anesteziyoloji ve Reanimasyon, Dahiliye kliniklerinde yatışı yapılarak tarafımızca değerlendirilmiş, tarafımızca cerrahi uygulanıp medikal tedavisi düzenlenmiş ya da tarafımızca cerrahi endikasyon konmayıp ilgili kliniklerde sadece medikal tedavi görmüş spontanintraserebellar kanama tanılı 50 hasta retrospektif olarak değerlendirildi.Hastaların dosyalarındaki anamnez bilgileri, nörolojik muayeneleri klinik gidiş ve uygulanan tedavi yöntemleri değerlendirilerek istatistiksel analizler yapıldı.Sonuç:Spontanserebellar kanama ileri yaşa spesifik olmakla birlikte yaşın prognoza etkisi tartışmalıdır. Çalışmada analiz ettiğimiz genel risk faktörleri hipertansiyon, diabetesmellitus, antikoagülan veya antiagregan ilaç kullanımının bizim çalışmamızda prognoza etkisi gösterilememiştir. Bunda bu hastalıkların kontrol altına alınmasının etkisi olabilir. Hastaların operasyon öncesi kranial görüntülemelerinde hidrosefali , IV. ventrikül basısı, ventrikül içi kan bulunması ve nörolojik muayenelerinde beyin sapı bası bulguları olmasının bizim çalışmamızda ve çoğu çalışmada prognozu kötü yönde etkilediği görülmüştür.Bizim çalışmamızda opere olan hastalarda preophematom hacmi prognozu etkilememiştir. Spontanserebellarhematomlarda etik nedenlerden dolayı cerrahi endikasyonkriterlerini belirlemek için kontrollü prospektif çalışma yapılamıyor olması cerrahi endikasyon kararı vermede standardizasyona varmayı güçleştirmiştir. Özellikle kraniotomi ile hematom boşaltılması gerekliliği kriterlerinin salt hematom hacmine bağlanmasını şüpheli hale getirmiştir. Bizim çalışmamızda ve daha birçok çalışmada gösterildiği üzere kranial BT `de hidrosefali, IV. ventrikül basısı olması, nörolojik muayenede beyin sapı bası bulguları olmasının hastaların operasyon öncesi GKS ` lerini kötü yönde etkilediği ve bu faktörlerin de prognozu kötüleştirdiği göz önüne alınırsa asıl amacın IV.ventrikül basısını ve hidrosefaliyi ortadan kaldırmak olması gerektiği ortaya çıkmaktadır.

Özet (Çeviri)

İt?s vital to collect the data of the patients recieve current medical treatments the medical course and results is important for future treatment suggestions.There are two ways of surgical intervention for a patient who is diagnosed for spontaneous cerebellar bleeding. One of these is interferences for acute obstructive hydrocephalus caused by fourth. ventriculous pressure. The other option is interferences for evacuation the hematoma. It?s still a matter of discussion to when and which one of these procedures should be applied. For treatment hydrocephalus, external ventricular drainage is prior and only option for some surgeons. On the contrary, so many surgeons suggest evacuation hematoma by suboccipitalities craniotomy. Evacuation hematoma is risky and complications like postoperative reccurrent hematoma and infection could be fatal. Ventricular drainage could be insufficient. The objective of this study is to analyse treatment methods and prognostic factors on clinical results and to compare the effects of these methods and factors on morbidity and mortality. Method: In this study fifty patients who diagnosed with intracerebellar spontaneous hematoma, hospitalized and evaluated, operated and regulated medical treatment or only seen in clinics for medical treatment in Ege University Medical Faculty Hospital neurosurgery, neurology, anesthesiology and reanimation, ınternal medicine departments between April 2005 November 2011 were evaluated retrospectively. Data files of the patients anamnesis, neurological examination, the clinical course and treatment were evaluated and statistical analysis was performed.Conclusion: As well as spontaneous cerebellar hematoma is spesific to elder people,the effect of the age on the prognosis is contentious.In our study,the overall risc factors we analysed;hypertension,diabetes mellitus,anticoagulant and antiagregant,the effect of using drugs on prognosis can?t be shown.Getting under control of these illnesses viicould effect on that.Cranial imaging before the operation shown in our study and in many other studies that the finding of hydrocephalia,the fourth ventrıculous pressure,finding blood inside the ventriculous and brain stem pressure findings in the neurologic examination effect the prognosis badly in our study, in the patients operated under emergency conditions.The volume of the preop hematoma didn?t affect the prognosis.It is making it difficult to reaching a standardization about the decision of surgical indication in the spontaneous cerebellar hematoma becouse the ethic reasons prevent controlled prospective study the determine surgical indication criteria. Especially, the criteria of the necessity of discharging hematoma with craniotomy made connecting hematoma volume suspicious.In our study and many other studies show that hydrocephalia,the fourth ventrıculous pressure in cranial CT and brain stem pressure findings in the neurologic examination affect the GKS of the patient before the operation badly and this factors maket he prognosis worse, so the main purpose has to annihilating the IV. ventrıculous pressure and hydrocephalia

Benzer Tezler

  1. İntraserebral kanamalarda kanama lokalizasyonunun ve yayılımının prognoza etkisi

    The effect of localization and spread of intracerebral hemorrhages on prognosis

    AYGUL RASULOVA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    NörolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HÜLYA ERTAŞOĞLU TOYDEMİR

  2. İntraserebral hematomlarda risk faktörleri ve BBT bulgularının prognozla ilişkisi

    Başlık çevirisi yok

    Ş.NEŞE ERDOĞAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1991

    NörolojiSağlık Bakanlığı

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    DR. NURİ YAŞAR ERENOĞLU

  3. Spontan intrakranial hipotansiyon sendromunun kranial MR bulguları

    Cranial MRI findings in spontaneous intracranial hypotension syndrome

    AHMET BAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    Radyoloji ve Nükleer Tıpİstanbul Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SAİT ALBAYRAM

  4. Serebellar vasküler olaylarda lisan fonksiyonlarının değerlendirilmesi

    Evaluation of language functions in cerebellar vascular diseases

    RAHŞAN KARACI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    NörolojiSağlık Bakanlığı

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ŞEREFNUR ÖZTÜRK

  5. Serebral ve serebellar anomalili olguların almış oldukları tanılar ve eşlik eden anomaliler

    Diagnoses of patients with cerebral and cerebellar anomalies and concomitant anomalies

    HALİL BELVERENLİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıDokuz Eylül Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ÖZLEM GİRAY BOZKAYA