Hastaneye ayaktan başvurusu sırasında hiponatremi saptanan hastalarda hiponatreminin değerlendirilmesi
Evaluation of hyponatremia at hospital admission
- Tez No: 339663
- Danışmanlar: DOÇ. DR. İHSAN ERGÜN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Nefroloji, Nephrology
- Anahtar Kelimeler: Ciddi hiponatremi, hiponatremi, mortalite, risk faktörleri, tiazid, Hyponatremia, mortality, risk factors, tiazid, severe hyponatremia
- Yıl: 2013
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ufuk Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 59
Özet
Hastaneye Ayaktan Başvurusu Sırasında Hiponatremi Saptanan Hastalarda Hiponatreminin Değerlendirilmesi Hiponatremi klinik pratikte en sık karşılaşılan elektrolit bozukluğudur. Hiponatremi ciddi morbidite ve mortalite nedenidir. Çalışmamızın amacı hastaneye ayaktan başvurusu sırasında hiponatremi saptanan hastaları değerlendirerek, bu hastalardaki risk faktörlerini belirlemek, prognoz hakkında bilgi sahibi olmaktır. Bu amaçla çalışmamıza Eylül 2011 - Şubat 2013 tarihleri arasında, hastaneye ayaktan başvurusu sırasında hiponatremi saptanan 76 erişkin hasta alındı. Hastaların demografik özellikleri, laboratuar verileri, eşlik eden hastalıkları, kullanılan ilaçlar, eşlik eden semptomlar, verilen tedaviler, mortaliteleri ve hastanede kalış süreleri kaydedildi. Olguların yaş ortalaması 74,7 ± 12,7 yıldı. Olguların 52?si (% 68,4) kadındı, ortalama serum sodyum düzeyleri 123,6 ± 6,6 mEq/L? di. Ciddi hiponatremi görülen hastaların oranı % 48,7? ydi. Olguların % 52,6? sında etyoloji multifaktöriyeldi. Tiazid diüretik kullanımı en sık hiponatremi nedeniydi. Olgularda en sık görülen semptom iştahsızlıktı (% 76,3). Yüzde 53,9 hastada SSS semptomları mevcuttu, bulantı % 40,8 oranında gözlendi. 76 olgudan 8? i (% 10, 5) mortal seyretti. Ortalama hastanede kalış süresi 10,8 ± 5,9 gündü. Tiazid grubu diüretik kullanımı, ciddi hiponatremi için en güçlü ilişkiye sahip risk faktörü olarak bulundu (p = 0,01). Ciddi hiponatremik olguların ortalama hastanede kalış süresi anlamlı şekilde daha uzundu (p < 0,001). Ciddi hiponatremiye yönelik lojistik regresyon analizi yapıldığında tiazid diüretik kullanımı, kusma ve apati anlamlı bağımsız değişkenler olarak bulundu. Erkek cinsiyet mortalite için anlamlı risk faktörüydü (p = 0,01). Mortaliteye etki eden diğer faktörler malignite (p < 0,001), yaş (p = 0,002) ve kronik karaciğer parankim hastalığı (p = 0,005) olarak bulundu. Semptomlardan letarji ve ajitasyon mortal seyreden hastalarda anlamlı derecede daha sık görüldü (sırasıyla p = 0,02 ve p = 0,05). Mortalite için lojistik regresyon analizi yapıldığında malignite, kronik karaciğer parankim hastalığı ve letarji anlamlı bağımsız değişkenler olarak bulundu. Sonuç olarak; yaşlı popülasyonun hiponatremiye çok daha duyarlı olması nedeniyle bu gruba özellikle de tiazid grubu diüretik ilaçlar başlanırken dikkatli olunmalı, kusması olan yaşlılar ile malignite ve kronik karaciğer parankim hastalığı olan bireyler hiponatremi yönünden yakın takip edilmelidirler. SSS semptomu olan yaşlılarda hiponatremi, akılda tutulması gereken, mortal olabilen bir problemdir. Başvuru sırasında letarjik olan hiponatremik hastalar mortal seyretmektedir.
Özet (Çeviri)
Hyponatremia is the most common electrolyte abnormality in clinical practice. It cause severe mobidity and mortality. The aim of our clinical trial is evaluating hyponatremic patients at hospital admission to determine the risk factors and prognosis. Seventy six, adult patients diagnosed hyponatremia at admission to hospital between September 2011 - February 2013 enrolled in the study, prospectively. Patients? demographic features, laboratory findings, comorbid conditions, medications, symptoms, treatment regimens, mortality and length of hospital stay enrolled. Patients? average age was 74,7 ± 12,7 years. Fifty two (68,4 %) of patients were woman, average serum sodium level was 123,6 ± 6,6 mEq/L. Severe hyponatremia was found in 48,7 % of patients. Fifty two point six percent of patients had multifactorial etiology. The leading cause of hyponatremia was tiazid diuretic use. The most frequent symptom was inapetence (75 %). Fifty three point nine percent of patients had CNS symptoms, nausia was seen in 40,8 %. Eigth (10,5 %) of seventy six patients died. Average length of hospital stay was 10,8 ± 5,9 days. Tiazid diuretic use had the strongest association with severe hyponatremia (p = 0,01). Length of hospital stay was significantly long at severe hyponatremia (p < 0,001). Logistic regression analysis revealed that tiazid diüretic use, vomiting and apathy were the independent variables for severe hyponatremia. Male gender was a significant risk factor for mortality (p = 0,01). The other factors effecting the mortality were malignity (p < 0,001), age (p = 0,002) and chronic liver disease (p = 0,005). Among symptoms lethargy and agitation were significantly associated with mortality (p = 0,02 and p = 0,05 respectiveliy). Logistic regression analysis revealed that malignity, chronic liver disease and lethargy were the independent variables for mortality at hyponatremia. In conclusion; because of elderly population is vulnerable for hyponatremia, clinicians must be cautious on reciping medications, particularly tiazid diuretics. The patients who have vomiting symptom at elderly age or have malignancy or chronic liver disease should be followed up closely for hyponatremia. Hyponatremia should be kept in mind when elderly people showing CNS symptoms and it is possibily mortal. Patients with hyponatremia in lethargic condition at hospital admission are strongly associated with mortality.
Benzer Tezler
- Covıd-19 hastalarının post-covıd semptomlarıyla yeniden hastaneye başvuru sıklığı ve bununla ilgili risk faktörlerinin değerlendirilmesi
Frequency and risk factors associated with hospital readmission due to post covid symptoms of covid-19 patients
FIDAN SULTANOVA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon HastalıklarıGazi ÜniversitesiEnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ESİN ŞENOL
- Kronik obstruktif akciğer hastalığı olan alevlenme nedeni ile hastaneye yatan hastaların prognozunu belirlemede egzersiz kapasitesi, kas gücü ve decaf skorunun değerlendirilmesi
Evaluation of exercise capacity, muscular strength and decaf score for prognosis of patients hospitalized with the diagnosis of acute exacerbation of chronic obstructive pulmonary disease
CEM AÇAR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Göğüs HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiGöğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. İPEK ÖZMEN
UZMAN ELİF YILDIRIM
- Akut dekompanse kronik korunmuş ejeksiyon fraksiyonlu kalp yetersizliği hastalarında sistemik immun inflamasyon indeksinin hastane yatışı ve ekokardiyografik parametreler ile olan ilişkisi
The relationship of systemic immune inflammation index with hospitalization and echocardiographic parameters in patients with acute decompensated chronic heart failure wi̇th preserved ejecti̇on fracti̇on
ELMIN IMANOV
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
KardiyolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ANIL AVCI
- Geriatrik populasyonda tiroid fonksiyonlarının düşme riskine olan etkisinin morse skorlaması kullanılarak değerlendirilmesi
Evaluation of the effect of thyroid functions on the falling risk in geriatric population by using morse scoring
SELEN KANTARCI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
AnatomiSağlık Bilimleri Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. DERUN TANER ERTUĞRUL
- Serum zonulin seviyesinin şizofreni tanılı bireylerde ve kardeşlerinde nörobilişsel bozulma süreci ile ilişkisinin incelenmesi
Investigation of the relationship of serum zonulin level with the neurocognitive impairment process in individuals diagnosed with schizophrenia and their siblings
MELİH MUSTAFA SEDEF
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
PsikiyatriSağlık BakanlığıRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. HASAN KARADAĞ