Geri Dön

Peptik ülser kanamalı hastalarda endoskopik tedavi sonrası yüksek doz pantoprazol ve omeprazol infüzyonu karşılaştırması

Comparison of high dose infusion of pantoprazole and omeprazole after successful endoscopic treatment in bleeding peptic ulcers

  1. Tez No: 349536
  2. Yazar: HİLMİ DİKİCİ
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. İNCİ SÜLEYMANLAR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Gastroenteroloji, Gastroenterology
  6. Anahtar Kelimeler: Pantoprazol, omeprazol, peptik ülser, gastrointestinal kanama, Pantoprazole, omeprazole, peptic ulcer, gastrointestinal bleeding
  7. Yıl: 2006
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Akdeniz Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Gastroenteroloji Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 51

Özet

Yüksek riskli ülserli kanamalı hastalarda, endoskopik tedavilerle, erken kanama, cerrahi gereksinimi ve mortalite oranlarında belirgin düşüş sağlansa da, hastaların %10-20'sinde, kanama tekrarı engellenememektedir. YD-İV-PPİ tedavisi, varis dışı kaynaklı ÜGİ kanamalarının tedavisinde, başarılı endoskopik girişimden sonra, hastalara uygulanması gereken rejim olarak önerilmektedir. Bu hasta grubunda, omeprazol ile yapılmış, etkinliği ve kanama tekrarı riskini değerlendiren çok sayıda çalışma olmasına rağmen, pantoprazol için yeterli sayıda etkinlik çalışması bulunmamaktadır. YD-İV-omeprazol ile pantoprazolü, yüksek riskli ülserli kanamalı hastalarda, endoskopik tedavi sonrası, birebir karşılaştıran bir çalışma yoktur. Amacımız bu iki ilacın etkinliğini karşılaştırmaktır. Çalışma tek merkez, tek kör, randomize, paralel grup karşılaştırmalı ve prospektif olarak dizayn edilmiştir. Aktif kanayan (FIa ve Ib) ve kanamayan görünür damar bulgusu içeren (FIIa) kanamalı PÜ hastalarına, standart endoskopik girişim (adrenalin veya polidokanol enjeksiyonunu takiben, Gold prob ile termokoagülasyon ) yapıldı. Başarılı endoskopik girişimden sonra hastalar, İV omeprazol veya pantoprazolü, 80 mg bolus enjeksiyonu takiben 8 mg/saat dozunda, 72 saat boyunca, devamlı infüzyon halinde alacak şekilde randomize edildiler. Hastalar infüzyon sonrası, 8 hafta boyunca, oral omeprazol veya pantoprazol 20mg aldılar. Başlangıçta, Hp varlığına bakıldı. Çalışmada birincil takip ögesi, erken (ilk 72 saat içinde) ve geç (4-60 gün içinde) kanama tekrarıdır. İkincil takip ögeleri, endoskopik tedavi tekrarında başarı, hastanede yatma süresi, kan transfüzyon sayısı ve ülser iyileşme oranıdır. Çalışmaya 26 hasta [(omeprazol (n:12), pantoprazol (n:14)] alındı. Her iki grup, demografik özellikler bakımından benzer durumdaydı. İlk 3 gün içindeki tekrarlayan kanama, omeprazol grubunda 1 hastada (%8) görülürken, pantoprazol grubunda 3 hastada (%21) izlendi (RR, 0,33; %95 güvenlik aralığı, 0,03-3,72; P=0,59). Tekrarlayan kanamaların tamamı, ilk 72 saat içinde gerçekleşti. Geç kanama nüksü, hiçbir grupta görülmedi. Her iki grup arasında cerrahi gereksiniminde, mortalite oranında, hastanede kalma süresinde ve kan transfüzyon sayısında anlamlı farklılık yoktu. Aktif kanama bulguları taşıyan (FIa ve Ib) olgular, kanamayan görünür damar bulgulu olanlar (F IIa) olanlara göre, daha fazla kanama nüksü göstermekteyse de, istatistiksel anlamlılığa ulaşamadı (%33'e karşı %6, p=0.10). Yüksek riskli peptik ülser kanamalarında, endoskopik tedavi sonrası, pantoprazol ve omeprazolün yüksek doz infüzyonları, kanama nüksü, cerrahi gereksinimi ve mortalite oranları bakımından, eşit etkinlik göstermektedir. Bu eşit etki, kan transfüzyon sayısı ve hastanede yatış süresi yönünden de görülmektedir. Pantoprazol, bu hasta grubunda, en az omeprazol kadar etkindir.

Özet (Çeviri)

Although early bleeding, need for surgery and mortality rates are decreased evidently with endoscopic treatments for high risk ulcer patients, bleeding recurrence cannot be prevented for 10-20% of patients. HD-IV-PPI treatment is proposed as a necessary regime after successful endoscopic approach for the treatment of non-variceal UGI bleedings. Although there are many studies carried out with omeprazole assessing the efficacy and risk for bleeding recurrence, there aren't enough efficacy studies for pantoprazole. There is no study comparing HD-IV omeprazol and pantoprazol head to head for high risk ulcer patients after endoscopic treatment. Our aim is to compare the efficacy of these two drugs. The study has beed designed as a single-centered, single-blinded, randomized, parallel group comparing and prospective study. Standard endoscopic approach (thermocoagulation with Gold probe after adrenaline or polydochanol injection) was applied to PU patients with active bleeding (FIa and b), and non-bleeding visible vessel sign (FIIA). After successful endoscopic approach, patients were randomized to IV omeprazole and pantoprazole, receiving continuos infusion for 72 hours at a dose of 8 mg/hour after 80 mg bolus injection. After the infusion, patients received oral omeprazole or pantoprazole 20 mg for 8 weeks. At the baseline, the presence of Hp was detected. Primary followup components were early (in the first 72 hours) and late (4-60 days) bleeding recurrences. Secondary followup components were success at endoscopic treatment revision, duration of stay in hospital, number of blood transfusions and ulcer healing rate. 26 patients [omeprazole (n:12), pantoprazole (n:14)] were included into the study. Both groups were demographically similar. Recurrent bleeding at the first 3 days was observed in 1 patient (8%) in omeprazole group while it was observed in 3 patients (21%) in pantoprazole group (RR, 0,33; %95 confidence interval 0,03-3,72; P=0,59). All the recurrent bleedings took place at the first 72 hours. Late bleeding recurrence was not observed for any of the groups. There were no significant differences about the need for surgery, mortality rate, duration of stay in hospital and number of blood transfusions between two groups. Although cases with active bleeding (FIa and b) had increased bleeding recurrence compared to non-bleeding visible vessel sign (FIIA) cases, there was no statistical significance (33% against 6%, p=0.10). High dose infusions of pantoprazole and omeprazole after endoscopic treatment at high risk ulcer bleedings have equal efficacy on bleeding recurrence, need for surgery and mortality rates. This equal efficacy is observed also for number of blood transfusion and duration of stay in hospital. Pantoprazole is effective as omeprazole in this patient group.

Benzer Tezler

  1. Üst gastrointestinal sistem kanamalı hastalarda infüzyonel ve düşük doz proton pompa inhibitörü tedavisinin karşılaştırılması

    Infusion and low-dose proton pump inhibitor treatment for upper gastrointestinal haemorrhage

    AYŞE BALKARLI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    GastroenterolojiSüleyman Demirel Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YILDIRAN SONGÜR

  2. Gastrointestinal sistem kanamasında platelet parametrelerinin tanısal değeri, kanama ciddiyeti ve prognozu öngörmedeki yeri

    The diagnostic value of platelet parameters in gastrointestinal system bleeding, its place in the prediction of bleeding severity and prognosis

    TUĞBA ŞENEL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    GastroenterolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    UZMAN NİSBET YILMAZ

  3. Üst gastrointestinal sistem kanamalarında sıcak forseps ile hemoklip uygulamalarının retrospektif karşılaştırılması

    Retrospective comparison of hot forceps and hemoclip applications in upper gastrointestinal system bleeding

    TALHA ERCAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    İç HastalıklarıDüzce Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SERKAN TORUN

  4. Varis dışı üst gastrointestinal sistem kanamalı hastaların analizi

    Analysis of the patients with non-variceal upper gastrointestinal bleeding

    GÜLALİ AKTAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    GastroenterolojiOndokuz Mayıs Üniversitesi

    Dahiliye Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AHMET BEKTAŞ

  5. Varis dışı üst gastrointestinal sistem kanamalarında demografik özellikler, etyoloji,risk faktörleri ve prognoza etkileri

    Demographic features, etiology, risk factors of non variceal upper gastrointestinal bleeding and its effect on prognosis

    ÇİĞDEM ERHAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    GastroenterolojiKahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. BÜLENT KANTARÇEKEN