Geri Dön

Trikkala Osman Şah kompleksi, restorasyonu (Yunanistan)

Restoration of the Osman Şah complex in trikala (Greece)

  1. Tez No: 39593
  2. Yazar: ARCHİTECT DİMİTRİS TSANTANIS
  3. Danışmanlar: Belirtilmemiş.
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Mimarlık, Architecture
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1994
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
  10. Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 123

Özet

ÖZET TRIKKALA OSMAN ŞAH KOMPLEKSİ RESTORASYONU (YUNANİSTAN) Bu çalışma, Yunan Yarımadasının merkezinde antik adı Trikki bugünkü adıyla Trikkala'da yeralan Osman Şah Cami ve Türbesi'nin mimari, tipolojik ve strüktürel analizini içerir. Şair Mustafe Sai Çelebi'nin Tezkiret-ül Ebniye ve Tezkeret-ül Bünyan adlı eserlerine göre bu büyük Osmanlı kompleksi, Mimar Sinan'ın eseridir. Evliya Çelebi'nin tanımlamalarına göre; caminin çevresinde öğrencilerin odaları ile zenginleştirilmiş güzel bir bahçe vardı,“Medrese ve cami, Lithaios Nehri'nin körfezinde çim ve lalelerle örtülü düzlükteydi. Burada fakirler için bir imaret, çocuklar için bir okul ve bir han da yeralmaktaydı. Bütün külliye mavi kurşun ile örtülüydü”. Külliyeden geri kalanların kesin yapım tarihi, kitabe kalmadığından bilinmemektedir. Bununla beraber, Osman Şah'ın öldükten sonra (H.975/M. 1567-68) yakındaki türbeye gömüldüğü düşünüldüğünde, kompleksin birkaç yıl önce yapılmış olabileceği makul bir tahmindir. 1520-1538 yılları arasında yapılan nüfus sayımında Trikkala'da; 12.347 Müslüman, 57.671 Hıristiyan ve 387 Musevi olmak üzere toplam 70.405 kişi bulunmaktaydı. Külliyenin kurucusu Osman Şah, Suriye'de Trablus kumandanı Mustafa Paşa'nın oğlu (932-M.1526) ve Bosna (1515/18), Mora ve Naupactos kumandanı İskender Paşa'nın yeğenidir. Osman Şah'ın babası, Sultanın kızı ile evlenerek Osmanlı yönetiminde önemli bir göreve gelmiştir. Evliya Çelebi Seyahatnamesine göre 17.yüzyılda Trikkala'da sekiz cami vardır ve en önemlisi Osman Şah Camisi'dir.“Kurşunlu Cami”olarak da anılan bu cami şehirde Osmanlı döneminden ayakta kalan tek camidir. Yapının 1927'deki restorasyonuna kadar kullanımı ve bakımı hakkında herhangi bilgiye sahip değiliz. Cami hakkındaki İlk çalışma Anastasios Orlandos tarafından yapılmış ve bu çalışma 1929'da yayınlanmıştır. Cami ve türbe o zamanlar ahır olarak kullanılmaktaydı. Cami askerler için yatakhane olarak kullanılmıştır. Bu yüzden cami ve türbenin iyi durumda korunduğunu kabul edebiliriz, fakat medrese, okul ve han hakkında hiç bilgi yoktur. Orlandos'un planında gösterilen dış sütun kaideleri kalıntılarına bakılarak caminin çift reva ki ı olduğu anlaşılmaktadır. * 1929'da iç revaktan bir kubbe ve 2 sütun hala ayaktaydı. 1954'deki depremden sonra, minarenin üst kısmıyla beraber mevcut kubbe ve iki sütun da yıkıldı. Kültür Bakanlığı 1957'de yapıyı muhafaza ve kontrol altına aldı. 1966-67 yılları süresince, cami üzerinde daha fazla bozulmayı önlemek amacıyla, kubbenin çimento ile sıvanması gibi had safhada restorasyonlara girişildi. XIIKültür Bakanlığı'nın, Trikkala Belediyesi'ne yardımıyla 1992 Haziranında türbenin kubbesinde yıkılmaya mani olmak ve muhafaza etmek için -ki camiyle kıyaslandığında daha fazla bozulma vardı- içinde restorasyon çalışmalarına başlandı. Caminin mimari anlayışı oldukça basittir. 18 m çapında büyük bir kubbe kare tabana oturtulmuştur. Kubbenin yükleri, kasnak ve pandantiflerin aracılığıyla duvarlara dağıtılır. Konstrüksiyonu kuvvetlendirmek için, mimar doğu ve batı duvarlarına, giriş kotu kalınlığı 1.65 m, Üst seviyede 1.35 m olmak üzere iki paralel kemer ilave etmiştir. Kubbe yüksekliği döşemeden kilit taşına 22.50 m'dir. İtki kuvvetlerini karşılamak için bu seviyede kalın bir tambur yeralır, kubbe eteğinde 8 pencere vardır, tamburu 4 köşeden 8 uçan payanda kuvvetlendirir. Her köşede çift uçan payanda vardır. Mimar Sinan'ın tek kubbeli olarak tasarladığı, 23 cami arasında en büyük çaplı kubbeye sahip olanı Osman Şah Camisi'dir. Tuğla kubbenin üstü kurşun levhalarla kaplıdır. İç revak (son cemaat yeri) 6 mermer sütunludur, strüktürel nedenlerle kemerler, yatay da demir gergilerle bağlanmıştır, iç revak yanlara doğru genişleyerek bir kenarda minarenin kaidesini, diğer kenarda küçük bir duvar çıkıntısına uzanır. Minare iki bölümden oluşur, kare planlı kaide ve gövde. Gövde üç parçaya ayrılır; ışınsal geçiş bölgesi, silindirik gövde ve şerefe. Ana giriş kemeri almaşık düzende sıralanan beyaz ve yeşil dokuz mermer parçadan oluşur ve kemerin üstünde kitabe boşluğu yeralır. Duvar kalınlığı içinde galeriye çıkan simetrik iki merdiven yeralır. Ahşap galerinin genişliği 3.8 m'dir. Cami iç mekanı üç sıra pencereyle aydınlatılmıştır. Alt sıradaki açıklıklar dikdörtgendir, sivri kemerlerle geçilir. Kemerler almaşık olarak tuğla ve taş bloklardan oluşur. Üst seviyede sivri kemerli üç pencere vardır, en üstte iki yuvarlak ve ortadan bir tane sivri kemerli pencere yeralır. Cami toplam 36 pencereyle aydınlatılır, 28 tanesi kübik kütlede, 8 tanesi kasnak seviyesindedir. Türbe sekizgen tabana sahiptir ve dış köşelerine eklenmiş kolonlar vardır. İçte penceresiz sekizgen tambur, sekizgen gövde üzerinde yükselir. Sekizgen tambur ve gövde taş ve tuğla ile oluşturulmuş, tuğla kubbe kurşunla kaplanmıştır. İç kısım iki kat pencereyle aydınlatılır (bir dikdörtgen ve bir daire), çokgen tabanın 6 kenarında yeralır. Osman Şah Camisi'ni, Sinan'ın mevcut tek kubbeli 24 camisiyle geçiş öğeleri açısından karşılaştırırsak, Ferhat Paşa, Defterdar Mustafa Paşa, Şemsi Ahmet Paşa, Rüstem Paşa, Hadım Ali Paşa, Haseki Hürrem Sultan, Pertev Paşa, Hadım İbrahim Paşa, Behram Paşa Cami'leri sekizgen kasnaklıdır. Defterdar Mustafa Paşa, Hadım Ali Paşa, Behram Paşa camilerinde pandantifler üzerindeki kubbe destekleri aynı konum ve biçimde benzer payandalardır. Tekirdağ Rüstem Paşa, Halep Adliye, Diyarbakır Behram Paşa, İzmit Pertev Paşa ve Kayseri Hacı Ahmet Paşa'da ileri uzayan kenar duvarları minare tabanına ulaşır. Havsa Sokollu Mehmet Paşa, Haseki Hürrem Sultan, Pertev Paşa, Hacı Ahmet Paşa, Hadım İbrahim Paşa ve Konya Selimiye camilerinde iç revağın bir kenarında küçük bir hücre yeralır. Almaşık taş ve XIIItuğla sıralarını Hadım İbrahim Paşa'da da buluruz. Benzer cephe örneklerine Gebze'de Çoban Mustafa Paşa, Van'da Hüsrev Paşa, İstanbul'da İbrahim Paşa, Üsküdar'da Mihrimah Sultan Camisi'nde rastlamaktayız. Döşemeye ait kalıntılar günümüze ulaşmamıştır. Bu çalışmada döşemenin yeniden oluşturulmasında dikdörtgen biçimde kesilmiş mermer parçalar önerilmiştir, kubbe, kasnak, pandantif ve duvar iç yüzeylerinin temizlenmesi, eski sıvanın kaldırılmasını gerektirmektedir ve yeni sıvanın kullanımı sınırlı kurallar içinde olmalı, bakan kişiler yeni yapılan ekleri kolayca anlamalıdırlar. Orlandos'un rölövesine ve mevcut kolonlara göre galerinin restitüsyonu yapılabilmektedir. Ahşap döşemenin mevcut iki sütuna oturtularak yeniden yapılması mümkündür. Caminin içinde yeralan bu galeri duvara demir gergilerle tutturulabilir ki halen bunun izleri mevcuttur. Minberden birşey kalmamıştır. Sadece Orlandos'un çizimlerine sahibiz. Orlandos'un planının bir örneğinin cami içinde sergilenmesi, ziyaretçilerin minber hakkında fikir edinmelerine yardımcı olabilir, minberin nerede olduğunu gösterebilir. Mihrab iyi durumdadır ve özel bir işleme gerek yoktur. Tüm pencerelerin ahşap doğramaları haraptır; yenileri ile değiştirilmelidir. Kubbedeki bazı çatlaklar uygun sulu harç enjeksiyonu ile doldurulmalıdır. Batı duvarında, taş tuğla almaşık örgünün özellikle duvarın üst kısmında yenilenmesi gerekmektedir. Tuğla bantlardaki gerekli restorasyonlar yeni tuğla ile yapılmalıdır. Kasnağın dışındaki kayıp tuğla kısımlar aynı boyutlarda (29x29x3,5) yeni tuğla ile onarılmalıdır. Minarenin üst kısmı yeniden yapılmamalıdır, çünkü yıkılmış kısımla ilgili yeterli bilgi yoktur. İç revağın mevcut sütun parçaları, sivri kemerlerin duvardaki izleri, yapım malzemeleri ve mevcut sütun kaidesi izleri yeniden inşa için yeterli fiziki kanıtlardır. Bu sebeple temelin sağlamlaştırılması gerekir. Nem sorunları ile mücadele için su borularının yenilenmesi gereklidir ve mermer sütunların yörenin beyaz mermeri kullanılarak orijinallerine benzer şekilde yeniden hazırlanması önerilmektedir. Yeni kolonlar paslanmaz çelik malzemeyle birleştirilmen ve duvarların içine ankre edilmelidir. Bu sebeple bu noktalardan yapılacak lokal enjeksiyonlarla duvarın takviyesi de mümkün olabilir. XIVTemizlenen ve kuvvetlendirilen iç revağın mevcut parçalarına gereken bölümler eklenir. Yeni sivri kemerlerin konstrüksiyonu 30x30x3,5 ebatlarında tuğla ile oluşturulur. Yeni konstrüksiyon mevcut olandan farklılaştırılmalıdır ve revak kurşun kaplama ile örtülebilir. Döşeme elemanlarında iz kalmamıştır. Türbenin ana girişi gibi, pencere açıklıklarının dış kısmına yeni ahşap ve mermer yerleştirilebilir, gerekirse eskileriyle aynı şekilde demir parmaklık konabilir. İçteki mevcut mukarnaslar iyi durumdadır ve müdahaleye gerek yoktur. Kubbenin çatlaklarının çimento enjeksiyon ile sağlamlaştırılması, yıkılma sına karşı acil bir önlemdir. Türbenin cephelerinde yüzeyi örten sıvalara ait izler kaybolmuştur. Yapıda belirgin bir strüktürel sorun yoktur. Çatlak ya da düşeyden ayrılma gözlenmemiştir. Kubbenin kurşunla örtülmesi, içeri su girmesini ve bozulmanın artmasını önleyecektir. XV

Özet (Çeviri)

SUMMARY This study includes an architectural, typological and structural analysis of the Osman Şah Mosque and tomb which is situated in the center of the Greek peninsula in the ancient town of“Trikki”called Trikkala today. According to the description of the poet Mustafa Sai Çelebi this big Ottoman complex is a work of the famous architect Sinan. According to the description of Evliya Çelebi, there was a beautiful garden around the Mosque, enriched with cells for students, (medrese and the mosque was situated in the Bay of Lithaios River on a flat land covered by grass and tulips, there were also an imaret for the poor people, a school for children and a han. All the complex was covered with blue lead). The exact date when the complex was built remains unknown since no inscription survives, however given that Osman Şah died and was buried in the nearby tomb in 975 (AD.1 567-68), it seems reasonable to suppose that it was built some years earlier. According to a census that was done during the years 1 520-1 538 the“liva”of Trikkala had, 12.347 muslim, 57.671 christian and 387 Jewish inhabitants making, a total of 70.405 inhabitants. Osman Şah, the founder of the monument, was the son of Mustafa Paşa (932 H-1526) commander of Tripolis in Syria and nephew of iskender Paşa, commander of Bosnia (1515/18) More and Naupactos. The father of Osman Şah married the daughter of the sultan and became an important figure in the Ottoman hierarchy. In the Seyahatname of Evliya Çelebi, there were eight mosques in the town, and the most important of all the mosques was the Osman Şah Cami. The Kurşunlu Cami is the only mosque in the town that survived from Ottoman period. We have no information about the use and the maintenance of the complex as well as about its restoration until 1927. The first attempt to study the mosque was made by Anastasios Orlandos who published his study in the year 1929. At that time the mosque was used to store han for cattle and the mausoleum of the founder had become a stable. The mosque was used as a dormitory for soldiers and for that we presume that the mosque and the mausoleum were in good state of conservation but there is no information about the medrese, the school, the han etc. XI

Benzer Tezler

  1. XIX. yüzyılda Tırhala Sancağı (1821-1881)

    Trikala Sanjak in the 19th century (1821-1881)

    FERDİ ÇİFTÇİOĞLU

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    TarihCelal Bayar Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ZAFER ATAR

  2. XV. yüzyıl Teselya bölgesine dair bir kaynak: H.871/m.1466-67 tarihli Tırhala sancağı İcmal Defteri

    A source about the region of Thessaly: The hijri 871 Icmal Defter of Sanjak of Trikala (1466-1467)

    EFTYCHİA MARİA STAMOULI

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    TarihHacettepe Üniversitesi

    Türkiyat Araştırmaları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. EMİNE ERDOĞAN ÖZÜNLÜ

  3. Political economy of çiftliks: The redistribution of land and land tenure relations in the Nineteenth century provinces of Ioannina and Trikala

    Çiftliklerin ekonomi politiği: On Dokuzuncu yüzyıl Yanya ve Tırhala Sancakları?nda toprak dağıtımı ve toprak mülkiyeti ilişkileri

    UĞUR BAYRAKTAR

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2009

    EkonomiBoğaziçi Üniversitesi

    Tarih Bölümü

    YRD. DOÇ. DR. CENGİZ KIRLI

  4. Keçecizade Fuad Paşa Külliyesi

    Keçecizade Fuad Pasha Complex

    SERDAR GÜNDOĞDU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    Sanat TarihiMarmara Üniversitesi

    Türk Sanatı Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SELÇUK MÜLAYİM