Geri Dön

Galaktore prevelansı ve etyolojisi

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 40514
  2. Yazar: RAKİP TURAN
  3. Danışmanlar: DOÇ.DR. YILMAZ ŞAHİN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kadın Hastalıkları ve Doğum, Obstetrics and Gynecology
  6. Anahtar Kelimeler: Galactorrhea, prevalence, and etiology
  7. Yıl: 1995
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Erciyes Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 56

Özet

44 ÖZET Gebe olmayan veya 6 aydır çocuğunu emzirmeyen bir kadının memesinden süt veya süte benzer bir akıntının gelmesine galaktore denir. Bazı kadınların hayatlarının belirli dönemlerinde meme başı akıntısına maruz kaldıkları bilinmektedir. Ancak meme başı akıntısının ve galaktorenin prevelansına dair literatürde bir çalışma yoktur. Bizim amacımız hem meme başı akıntısı hem de galaktore prevelansını, etyolojisini, menstrüel özelliklerini, basal Prl değerini belirlemek, klinik önemini tartışmak ve aynı zamanda sahada taramasında bulduğumuz meme başı akıntısı olan hastalarla ile meme başı akıntısı ile polikliniğe müracat eden hastalar arasında varsa etyolojik, hormonal, menstrüel ve klinik farklılıkları ortaya çıkarmaktır. Saha grubu olarak15-52 yaş grubundan 1000 gebe olmayan kadın, poliklinik grubu olarak 82 meme başı akıntısı olan hasta alındı. Saha grubu kadınları ve poliklinik hastaları tek tek göğüs akıntısı yönünden muayene edildi. Seröz ve süt benzeri akıntılar galaktore kabul edildi ve mikroskopik olarak da galaktore tanısı desteklendi. Meme başı akıntısı olan hastaların hepsinden Prl, TSH, sT4, FSH, LH, DHEA-S, TT, sT, SHBG, lateral sella grafisi ve meme başı akıntı smearı bakıldı. Prl'i 30 ng/ml'nin üzerindekilere veya pitüiter tümörü düşündüren diğer bulguları olan hastalara CT tetkiki yapıldı. Muayenesinde kitle veya galaktore dışı meme akıntısı olan hastalara mamografi yapıldı. Sahada meme başı akıntısı prevelansı %14 (140 hasta) ve galaktore prevelansı %12.9 (129 hasta)dur. Her iki grupta da galaktorenin en sık sebebi idyopatik galaktore idi. Sahadaki 140 hastadan 95'inin (%67.8) adetleri düzenli, poliklinikte ise 33 (%40,2) hastanın adetleri düzenliydi. Poliklinik grubunun Prl değeri (132.44±81 9.3 ng/ml ) saha grubundan (19±7.54 ng/ml) anlamlı derecede yüksekti (P

Özet (Çeviri)

46 SUMMARY Galactorrhea may be defined as any persistent discharge of milk or milk-like secretions from the breast in the absence of parturition or beyond 6 mounth postpartum in a non-nursing mother. It is known that some women have nipple discharge at certain periods of their lives. But there is no study in literature about the prevalence of galactorrhea and nipple discharge. In the present study, we assessed the prevalence of both galactorrhea and nipple discharge, the etiology of galactorrhea, condition of menstruation and basal prolactin (Prl) level, and discussed the clinical significance of galactorrhea in two groups patients. Comminity group consisted of 104 galactorrheic patients and clinic group consisted of 82 galactorrheic patients who visited our clinic. Comminity group subjects of this study consisted of 1000 women whose ages were between 15-52 and were non-pregnant, non-nursing. The comminity group subjects and clinic patients were examined for breast secretion. Serous and milk-like secretions were referred to as galactorrhea and doubt as to whether the secretion represents milk may be resolved by microscopicaly. Serum Prl, TSH, sT4, FSH, LH, DHEA-S, sT, TT, SHBG, lateral sella graphy and smear of the nipple discharge were examined in patinets with galactorrhea in both groups. CT scan were performed if the serum Prl level is slightly elevated (>30 ng/ml) or if there are any other signs suggestive of a pituitary tumor. Mammography was performed if the patient have a mass in her breast or non milky types of nipple discharge. The prevalence of nipple discharge was 14% and the prevalence of galactorrhea was 12.9% (129 patients). The prevalence of idiopathic galactorrhea was highest in both groups galactorrhea. Normal cycle was noted in 95 of 140 patients ( %67.8) in comminity group and 33 of 82 patients ( %40.2) in clinic group. The mean Prl level was significantly higher in the47 clinic group (132.44±819.3 ng/ml) than in the subject group (19.00±7.54 ng/ml) (p100 ng/ml) or if the patient have infertility or menstrual irregularity.

Benzer Tezler

  1. Kadın İnfertilitesindeki Hiperprolaktinemik Nedenlerin Bromokriptin-Parlodel ile Tedavisi

    Treatment of Hyperprolactinemic Causes of Female Infertility with Bromocriptine-Parlodel

    HALİL İBRAHİM ERBIYIK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1986

    Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bakanlığı

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    UZMAN METİN NURLUOĞLU

  2. 7-12 yaş grubunda entamoeba histolytica GIAP antijenin ELISA ile araştıırılması

    Diagnosis of entamoeba histolytica GIAP (Galactose Inhibitable Adherance Protein) antigen with ELISA in 7-12 year old children

    BANU ERDOĞAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2002

    Mikrobiyolojiİstanbul Üniversitesi

    Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. ERGENE BÜGET

  3. Prolaktinomalı hastalarda premenapozal kemik mineral yoğunluğu

    Premenapousal bone mineral density in patients with prolactinomas

    MERİÇ ORUÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıUludağ Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ERDİNÇ ERTÜRK

  4. Mikroprolaktinomalı gebeliklerin takibi

    Follow-up of pregnancies with microprolactinomas

    SÜHEYLA AYDOĞMUŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1990

    Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BÜLENT GÖKMEN