Respiratuvar distres sendromunda iki farklı surfaktan tedavisi sonrası perfüzyon indeksi değişkenliği
Perfusion index variability after two different surfactant regimens in preterm infants with respiratory distress syndrome
- Tez No: 410961
- Danışmanlar: DOÇ. DR. AYŞEGÜL ZENCİROĞLU, DOÇ. DR. DİLEK DİLLİ
- Tez Türü: Tıpta Yan Dal Uzmanlık
- Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2013
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bakanlığı
- Enstitü: Ankara Dr. Sami Ulus Çocuk Sağl. ve Has. Eğt. ve Arş. Hast.
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Neonatoloji Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 101
Özet
GİRİŞ ve AMAÇ: Akciğer immatüritesi ve yetersiz surfaktan sentezine bağlı gelişen respiratuvar distres sendromu (RDS) pretermlerde en önemli morbidite ve mortalite nedenlerinden biridir. Pretermlerin dokuları hipoperfüzyona oldukça hassastır, fakat literatürde surfaktan tedavisi sonrası periferik perfüzyonu değerlendiren araştırmalar yetersizdir. Perfüzyon indeksi (Pİ), puls oksimetredeki infrared sinyallerin pulsatil ve non-pulsatil doku komponentlerine oranı ile elde edilen, periferik kan akımındaki anlık değişiklikleri yansıtan, yeni kuşak bir monitör ile ölçümleri yapılan sayısal bir değerdir. Bu çalışmada iki farklı doğal surfaktan tedavisi uygulanan hastalarda Pİ değişiminin değerlendirilmesi ve komplikasyonlarla ilişkisinin araştırılması amaçlandı. YÖNTEM: Prospektif olarak yapılan çalışmaya RDS tanısı ile izlenen 92 hasta alındı. Tüm hastalarda surfaktan tedavisi postnatal ilk 1 saatte“erken kurtarma tedavisi”şeklinde uygulandı. Tedavi öncesi ve sonrası (yedi gün süreyle) Masimo Rainbow SET Radical-7 monitörü ile preduktal Pİ ve oksijen satürasyonu (SpO2) ölçümleri yapıldı. Hastalar kullanılan surfaktan preparatına göre 2 gruba ayrıldı: Grup 1 (n=46): beractant (Survanta®) ve Grup 2 (n=46): poractant-α (Curosurf®). Gruplar, tedavi öncesi ve sonrası periferik PI, mekanik ventilatör gereksinimi, morbidite ve mortalite yönünden karşılaştırıldı. BULGULAR: Gruplar arasında doğum ağırlıkları ve gestasyon süreleri açısından fark yoktu. Grup 1'de tekrar doz gereksiniminin Grup 2'ye göre fazla olduğu görüldü [Grup 1 (41.3%); Grup 2 (19.6%)] (p=0.04). Tedavi öncesi benzer olan ortanca oksijenizasyon indeksi (OI), tedavi sonrası 6. saatte Grup 2'de belirgin olarak daha düşüktü [Grup 1:16 (15-19); Grup 2:13 (12-16)] (p=0.001). Tedavi öncesinde gruplar arasında PI yönünden fark olmamakla birlikte, tedavi sonrası 6. saatte Pİ değerleri Grup 2'de daha yüksekti [Grup 1:0.8 (0.7-0.8); Grup 2:1.1(1.1-1.2), p=0.001]. Postnatal ilk 3 günde Pİ'nin Grup 2'de daha yüksek seyrettiği gözlendi. Tüm ölçümlerde PI ölçümleri SpO2 ile korele idi. Grup 2'de mekanik ventilatörde kalma süresi daha kısa, pulmoner kanama oranı daha düşüktü (p=0.001 ve p=0.02, sırasıyla). İstatistiksel olarak anlamlı olmamakla birlikte, intrakranial kanama (İKK), nekrotizan enterokolit (NEK), patent duktus arteriozus (PDA), bronkopulmoner displazi (BPD) ve premature retinopatisinin (ROP) Grup 2'de numerik olarak daha az görüldüğü dikkati çekti. Postnatal ilk 3 günde Pİ ölçümleri düşük (
Özet (Çeviri)
AIM and OBJECTIVE: Lung immaturity and inadequate production of pulmonary surfactant are resulted with respiratory distress syndrome (RDS). RDS is an important cause of morbidity and mortality in preterm infants. Peripheral tissues of preterm infants are very sensitive for hypoperfusion, but there are rare data in the literature for peripheral perfusion after surfactant treatments. Perfusion index (PI) is a noninvasive numerical value of peripheral tissue perfusion obtained from a new generation pulse oximeter. In this study, we aimed to evaluate PI variability before and after two different natural surfactant regimens and to discuss its relationship with complications in preterm infants with RDS. METHODS: A prospective analysis was performed on 92 patients with RDS. Surfactant was given within first hour of life in all patients as an“early rescue treatment”. PI and oxygen saturation (SpO2) were measured by using Masimo Rainbow SET Radical-7 pulse oximeter before and after (during seven days) application of surfactant. Patients were divided into two groups according to surfactant regimen; Group 1 (n=46): beractant (Survanta®) and Group 2 (n=46): poractant-α (Curosurf®). The effects of the two treatment regimens on peripheral perfusion index, ventilatory requirements, morbidities and mortality were documented and compared. RESULTS: Both groups were similar for gestational age and birth weights. Repeated doses were more needed in Group 1 (41.3%) compared to Group 2 (19.6%) (p=0.04). Although the median oxygenation-index (OI) before surfactant application were similar in both groups, improvement in OI was more prominent at 6th hour of the treatment in Group 2 [Group 1:16 (15-19) vs. Group 2:13 (12-16) (p=0.001)]. Both groups had similar preductal PI values before treatment. However, these values were higher in Group 2 after 6th hour of the treatment [Group 1:0.8 (0.7-0.8) vs. Group 2:1.1 (1.1-1.2), p=0.001]. PI values remained higher in Group 2 during the first three days of life. SpO2 values were positively correlated with PI values in all measurements. Duration of mechanical ventilation was shorter and the rate of pulmonary hemorrhage was lower in Group 2 (p=0.001 and p=0.02, respectively). The rates of other complications such as intracranial hemorrhage (ICH), necrotizing enterocolitis (NEC), patent duktus arteriosus (PDA), bronchopulmonary dysplasia (BPD), retinopathy of prematurity (ROP) were also lower as numerecially in Group 2, but not significantly. NEC, PDA, and ICH were more frequently detected in patients with lower preductal PI values (
Benzer Tezler
- İki farklı doğal sürfaktan preparatı poraktant alfa ve beraktant'ın respiratuvar distres sendromu tedavisindeki klinik etkilerinin karşılaştırılması
Comparisons of clinical effects between two different natural surfactant preparations, poractant alpha and beractant treatment in respiratory distress syndrome
DÖNÜŞ SEVİL KILIÇOĞLU YAYLA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıCumhuriyet ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. ALİ KAYA
- Respiratuar distres sendromu yenidoğanlarda genotoksisiteye neden oluyor mu?
Başlık çevirisi yok
DUYGU EROL SUVACI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2007
BiyokimyaOndokuz Mayıs ÜniversitesiBiyokimya Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ABDULKERİM BEDİR
PROF. DR. MUHLİSE ALVUR
- Kısa süreli mınosiklin uygulamasının ventilasyonun farklı şiddetlerdeki hipoksiye aklimatizasyonu oluşumuna etkisinin sıçan beyin sapında nukleus traktus solitarius bölgesinde araştırılması
Investigation of the effect of short term minocycline administration on ventilatory aclimatization to hypoxia in different sevirities in nucleus traktus solitarius region on the brainstem of the rat
HATİCE TANRIVERDİ
Yüksek Lisans
Türkçe
2021
FizyolojiErciyes ÜniversitesiFizyoloji Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ KEMAL ERDEM BAŞARAN
DR. ÖĞR. ÜYESİ MUSTAFA ÇAĞLAR BEKER
- Respiratuvar distres sendromunda serebral ve pulmoner near ınfrared doku spektrofotometresi izleminin önemi
Effectiveness of cerebral and pulmonary tissue near infrared spectrophotometric monitorisation in respiratory distress syndrome
MURAT KÖSTÜ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıYüzüncü Yıl ÜniversitesiDahili Tıp Bilimleri Bölümü
PROF. DR. ERCAN KIRIMİ
- Akut respiratuar distres sendromlu hastalarda optimal pozitif end-ekspiratuar basınç ve pron pozisyonun oksijenizasyon yanıt sürelerinin karşılaştırılması
Comparison of oxygenation response times of optimal positive end-expiratory pressure and prone position in patients with acute respiratory distress syndrome
AHMET BAŞEL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2008
Anestezi ve Reanimasyonİstanbul ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NAHİT ÇAKAR