Yedigöller Milli Parkı ile Sarımustan İşletme Ormanı'nın hemerobi dereceleri ve bitki toplumları üzerine araştırmalar
Research on hemeroby levels and plant communities in Yedi̇göller National Park and Sarimustan managed forest
- Tez No: 411499
- Danışmanlar: PROF. DR. ÜNAL AKKEMİK
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Botanik, Ormancılık ve Orman Mühendisliği, Botany, Forestry and Forest Engineering
- Anahtar Kelimeler: Hemerobi, doğaya yakınlık, vejetasyon, Yedigöller, Sarımustan, Hemeroby, close to naturalness, vegetation, Yedigöller, Sarımustan
- Yıl: 2015
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Orman Mühendisliği Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Orman Botaniği Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 343
Özet
Hemerobi konsepti ilk olarak 1955 yılında Finlandiyalı botanikçi Jalas tarafından ortaya atılmıştır. Hemerobi doğa üzerinde insanın farklı yoğunluktaki etkisini göstermekte olup çok basit olarak insanın ekosistem içerisinde bilinçli veya bilinçsiz olarak yaptığı işlemlerin bütün etkilerinin toplamı olarak tanımlanmaktadır. Bu nedenle hemerobi derecelerinin belirlenmesi, doğa ve insanın etkileşim halinde olduğu birçok yerde uygulanabilir. Örneğin; vejetasyon araştırmaları, ekosistem analizleri, doğa koruma ve orman işletmeciliğin değerlendirilmesi hemerobi konseptinin kullanılabileceği bazı alanlardır. İnsan faaliyetlerinin ormanı ne yoğunlukta ve derecede etkilediği ya da ormanların ne kadar doğal olduğu sorusuna verilen cevaplar genelde subjektif gözlemler ya da tek bir faktörün değerlendirilmesi şeklinde olmuştur. Bu bakımdan bilimsel temellere dayalı, anlamlı ve tekrar edilebilir yöntemler kullanılarak hemerobi derecelerinin belirlenmesi, yönetimsel faaliyetlerin değerlendirilmesi ve yönlendirilmesinde yol gösterici olmaktadır. Bir korunan alan ve bir işletme ormanının hemerobi dereceleri ile bitki toplumlarının belirlenmesi ve sonuçlarının karşılaştırmasının yapılması bu çalışmanın ana amacıdır. Hemerobi kavramı daha çok 1980'li yılların başında da öncelikle bitki ekolojisinde kullanılmaya başlanmıştır. Bilimsel yazılarda ise daha çok“doğallık”olarak kullanılmıştır. Bugün, hemerobi daha çok planlamada kullanılmaktadır. Korunan alan planlanması, silvikültür planı ve amenajman planında kullanılabilmektedir. Hemerobi yaklaşımı olmayan planlamalarda birçok hata meydana gelebilmektedir. Hemerobi sadece ormanlık alanlarda değil tarımsal alanlar, açık alanlar, çayırlar, meralar ve kentlerde kullanılabilmektedir. Bu nedenle bu çalışmanın ikincil amacı ise bu tür kullanım alanlarında da hemerobi konseptinin kullanılmasını sağlayabilmek için örnek çalışmanın ortaya konmasını sağlamaktır. Nitekim hemerobi, doğallığı ölçen en önemli konseptlerden birisi olup bugün Orta Avrupa'da yoğun olarak kullanılmaktadır. Bu çalışmanın materyalini, Bolu ilinin kuzeyinde yer alan bir korunan alan olan Yedigöller Milli Parkı (YMP) ile işletme ormanı olan Sarımustan Orman İşletme (SOİ) Şefliği oluşturmakta olup araştırma alanı Avrupa Sibirya fitocoğrafik bölgesinin öksin kısmında yer almaktadır. Araştırma alanının bitki toplumları ve hemerobi derecelerinin belirlenmesi amacıyla aşağıdaki yöntemler uygulanmıştır: 1) Bitki toplumlarının belirlenmesi için Braun-Blanquet (1928)'in yöntemi uygulanmış olup her iki bölgede bu amaçla toplam 140 örnek alan alınmıştır. Bunlardan 131 örnek alan orman bitki toplumuna, 9 örnek alan ise çayır bitki toplumuna aittir. Bitki toplumlarının analiz edilmesi için örnek alanlar sırasıyla Ms Excel, Turboveg programlarına yüklenerek depo edilmiştir. Buradan Juice, Canoco ve Pc-Ord programlarına aktarılarak analizleri yapılmıştır. 2) Hemerobi derecelerinin belirlenmesine yönelik en kapsamlı değerlendirme konsepti Georg Grabherr ve ekibi tarafından yapılmıştır. Bu konsept bugüne kadar yapılan çalışmalar arasında en detaylı içeriğe sahip olanı olup bilimsel olarak da geçerli ve uygun bir değerlendirme algoritması geliştirilmiş ve bu Avusturya ormanlarının tamamının detaylı olarak sınıflandırılmasında kullanmıştır. Bu çalışmada bu yöntem aynen kullanılmıştır. Bunun için hemerobi derecelerinin belirlenmesinde arazide örnek alanların seçiminde sistematik matris ve katlamalı rastlantısal örnek alan deseni kullanılmıştır. Bu çalışmada araştırma alanı 1 ve 1,5 km aralık mesafe ile karelaj ağına bölünmüştür. Karelaj ağının kesişim noktalarının her birinden 200 m x 200 m'lik karede elde edilmiştir. 200 m x 200 m'lik karenin dört köşe noktasında 25 m x 25 m büyüklüğünde dört yeni kare daha elde edilmiş, hemorobi ile ilgili çoğu ölçüm 625 m2'lik (25 m x 25 m) bu örnek alanlarda yapılmıştır. Ayrıca bu köşe noktaları merkez olacak şekilde 9.77 m yarıçapında (yaklaşık 300 m2) bir daire belirlenmektedir. Elde edilen dairede ölü ağaç (ayakta kuru ve yatık) ve gençleşme durumu belirlenmiştir. Yedigöller'de 15 noktaya ait 60 örnek alan ve Sarımustan'da da 20 noktaya ait 80 örnek alan alınmıştır. Toplam 140 örnek alanda hemerobi ve vejetasyon alımı yapılmıştır. Araştırma sonucu her iki bölgede 3 ana orman bitki toplumu ve ayrıca Sarımustan işletme ormanı sınırları içerisindeki açıklıklarda ise 1 çayır toplumu belirlenmiştir. Orman ve çayır vejetasyon örnek alanlarının sınıflandırılması ve ordinasyonu sonucunda belirlenen toplum birimleri aşağıda verilmiştir: 1) Erica arborea-Quercus petraea (Eri-Qpet) 2) Rhododendron ponticum-Fagus orientalis (Rho-Fori) 3) Fagus orientalis-Abies bornmülleriana (Fag-Abor) 4) Galium verum - Juniperus oxycedrus (Gal-Joxy) (Çayır toplumu) (SOİ'nde). Araştırma alanının hemerobi dereceleri konusunda şu sonuçlar elde edilmiştir: YMP'nda alanların %18,3'ü ahemerob seviyesinde doğallık özelliği gösterirken SOİ'nde sadece %2,5'i ahemerobdur. Oligohemerob olanlar YMP'nda %81,7 SOİ'nde %70 bulunmuştur. Mesohemerob olanlar ise YMP'de yoktur, SOİ'nde %17.5'dir. Euhemerob seviyesi de YMP'nda yoktur, SOİ'nde %10 bulunmuştur. Polyhemerob hemerobi değeri gösteren alan her iki araştırma alanında da yoktur. Buna göre her iki bölgede de örnek alanlar daha çok oligohemerob derecesine sahiptir. YMP'nda ahemerob ikinci büyük oranla temsil edilirken, SOİ'nde mesohemerob ve euhemerob derecelerinden sonra en düşük oranla ahemerob temsil edilmektedir. Bu sonuçlara dayanılarak her iki alanın hemerobi dereceleri haritası hazırlanmıştır. Elde edilen sonuçlara göre hem doğa koruma statüsündeki bir alanda (YMP) hem de işletmecilik yapılan alanda (SOİ) birbirinden farklı hemerobi dereceleri belirgin olarak ortaya konulmuştur. Korunan alan ile işletme ormanının silvikültürel, amenajman, milli park ve peyzaj planlaması için hemerobi dereceleri haritası önemli bir altlık olarak hazırlanmıştır. Hemerobi haritası ile belirlenen doğallık derecelerine göre her iki alanda yapılacak planlama ve uygulamaların çeşitliliği değiştirilebilecek veya artırılabilecektir. Sonuçta belirlenen hemerobi dereceleri ve bitki toplumlarıyla doğa koruma ve işletmecilikte doğru adımlar atılabilecektir. Hemerobi haritası ile belirlenen doğallık derecelerine göre yapılacak doğru planlama ve uygulamalarla her iki alanında zaman içerisinde doğallık derecesi artacak, doğaya yakın ve uygun çalışmalar yapılmış olacaktır. Temmuz 2015, 341sayfa.
Özet (Çeviri)
Hemeroby concept was firstly established by Finnish Botanist Jalas in 1955. Hemeroby shows cultural effect of human on nature in different densities. Hemeroby is described as an integrative measure of the impact of all conscious and unconscious human intervention on ecosystems. For this reason, determination of hemeroby degrees can be used in many areas where human and nature interact, such asvegetation research, ecosystem analyses, nature conservation and forest management. The question on the intensity and degree of human activities on forest has been generally answered subjectively or with the assessment of one factor. In this respect, determination of hemeroby degrees based on scientific methods, which are logical and repeatable, will be guiding in the assessment of management activities. The main aim of this study is to compare hemeroby degrees and plant communities of a managed forest with a protected area Hemeroby concept has been mainly used in ecological botany since 1980s. In scientific literature, the term was used as“naturalness”. Recently, hemeroby is mostly used in planning. It can also be used in planning of protected areas, silvicultural plans and management plans. Hemeroby is used not only forest areas but also farmlands, open areas, grasslands, meadows and urban areas. For this reason, second aim of this study is to present a case study for such areas. However, hemeroby is one of the most important concept for determining naturalness and,today, it is widely used in Central Europe. This study was carried out in Yedigöller National Park (YNP) and Sarımustan Managed Forest Enterprise (SMFE) situated in the north of Bolu. The study area is located in Euxine part of Euro-Siberian phytogeographic region. Following methods were used in order to determine plant communities and hemeroby degrees in the study area: 1)140 releves were taken from both areas according to Braun-Blanquet (1928) method for determination of plant communities. 131 sample plots belong to forest and 9 sample plots belong to grassland community. Sample plots were firstly recorded in Ms Excel and then Turboveg programme in order to analyse plant communities. Vegetation analyses were run under Juice, Canoco and PC-ORD programmes. 2) Most comprehensive evaluation method for hemeroby degrees was developed by Georg Grabherr and his team. This approach is the most comprehensive and has detailed content among others till now. Grabherr developed an evaluation algorithm and applied this in the classification of Austrian forests. In this study, completely same method was used. Systematic and stratified random sampling design were used in the selection of sample plots for determining hemeroby degrees. In this study, study area was divided with 1 and 1.5 km grid systems. 200 m x 200 m sample plots were obtained from every interception point of the grid. Four 25 m x 25 m square samples were taken from the corners of 200 m x 200 m. Measurements related to hemeroby was mostly done in 625 m2 (25 m x 25 m) sample plots. In addition, a circle with a radius 9.77 m (about 300 m2) is selected at the corner of these samples. Dead wood and regeneration status were determined in this circle. 60 sample plots from 15 points in Yedigöller and 80 sample plots from 20 points in Sarımustan region were taken. In total of 140 sample plots, vegetation and hemeroby measurements were done. As a result, 3 main forest community in both areas and also one grassland in Sarımustan managed forest were determined. Forest and grassland communities determined with classification and ordination methods were given below. 1) Erica arborea-Quercus petraea (Eri-Qpet) 2) Rhododendron ponticum-Fagus orientalis (Rho-Fori) 3) Fagus orientalis-Abies bornmülleriana (Fag-Abor) 4) Galium verum - Juniperus oxycedrus (Gal-Joxy) (grassland community) (in SMFE). Following results were found about hemeroby degrees in the study area: The areas which show ahemerob degree in YNP were 18.3% and only 2.5% in SMFE. 81.7% of YNP was found as oligohemerob , while this rate was70% in SMYE. The areas with a hemeroby degree of mesohemerob was not found in YNP, but 17.5% of SMFE was characterized with this degree. The areas with a hemeroby degree of euhemerob was also not found in YNP, while 10% of SMFE was determined as euhemerob. in Sarımustan. Polyhemerob degree was not found in both study areas. Accordingly, sample plots from both areas show oligohemerob degree. Although ahemerob is represented in the second biggest ratio in YNP, it is the lowest followed by mesohemerob and euhemerob in SMFE. Map of hemeroby degrees was prepared based on these results. According to the results, distinct differences were found in hemeroby degrees of managed (SMFE) and protected areas (YNP). Map of hemeroby degrees was prepared as an important base for silviculture, forest management, national park and landscape planning,. Diversity of planning studies and practices in both areas can be increased with hemeroby maps. In conclusion, correct steps could be taken with the use of hemeroby degrees and plant communitiesin nature conservation and management with. With the correct planning and practices applied according to naturalness degrees, which were determined with hemeroby degrees, naturalness degress will increase and close to nature applications will be done in both areas. July, 2015, 341 pages.
Benzer Tezler
- Yedigöller Milli Parkı'nın rekreasyonel yönetim planının oluşturulması
Determination of a recreational management plan for Yedigöller National Park
HÜSEYİN SAMET AŞIKKUTLU
Doktora
Türkçe
2013
Peyzaj MimarlığıDüzce ÜniversitesiPeyzaj Mimarlığı Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HALDUN MÜDERRİSOĞLU
- Katılımcı yaklaşım ile korunan alanlarda ekoturizm faaliyetlerinin değerlendirilmesi: Yedigöller Milli Parkı örneği
Evaluation of ecoturism activities in protected areas with a participatory approach: Example of Yedigoller National Park
BETÜL YILDIRIM
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Peyzaj MimarlığıDüzce ÜniversitesiPeyzaj Mimarlığı Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. PINAR GÜLTEKİN
- Rekreasyonel faaliyetlerin ekosistem bileşenlerine etkilerinin mesafe ile değişimlerinin belirlenmesi: Yedigöller Milli Parkı örneği
Determination of the effects of recreational activities on ecosystem components and their changes with distance: The case of yedigöller National Park
GÜLCAN ÇETİN
Doktora
Türkçe
2024
Peyzaj MimarlığıDüzce ÜniversitesiPeyzaj Mimarlığı Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HALDUN MÜDERRİSOĞLU
- Peyzaj planlamada doğa koruma ve restorasyon öncelikli alanların belirlenmesi: Yedigöller Milli Parkı (Bolu) örneği
Determination of nature conservation and restoration priority areas in landscape planning: Example of Yedigoller National Park (Bolu)
SİMAY KIRCA
Doktora
Türkçe
2015
Peyzaj Mimarlığıİstanbul ÜniversitesiPeyzaj Mimarlığı Ana Bilim Dalı
PROF. DR. TEVFİK HAKAN ALTINÇEKİÇ
- Bolu yöresinde Milli Parklar Yasası kapsamında korunan alanların genel özellikleri ve yönetimi
General characteristics and direction of protected areas are included National Parks Law in Bolu region
MURAT KÖSE
Yüksek Lisans
Türkçe
2003
Ormancılık ve Orman MühendisliğiKaradeniz Teknik ÜniversitesiOrman Mühendisliği Ana Bilim Dalı
PROF. DR. CANTÜRK GÜMÜŞ