Geri Dön

Ahmed Badi Efendi ve Edirne yapıları

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 42527
  2. Yazar: SERAP KÜÇÜK
  3. Danışmanlar: Y.DOÇ.DR. ÖZKAN ERTUĞRUL
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Sanat Tarihi, Art History
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1995
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Trakya Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 255

Özet

ÖZET“Riyâz-ı Belde-i Edirne”Ahmed Bâdî Efendi“Riyâz-ı Belde-i Edirne”adlı üç ciltlik eserini M.1309- M. 189 l/H. 1322-M. 1904 yıllan arasında yazmıştır. Eser, Abdurrahman Hıbri Efen dinin M.1046-M.1676 yılında yazdığı“Enisü'l Müsâmirin”adlı kitabmm yer yer ekleme ve düzeltmelerle genişletilmiş bir şeklidir. Ahmed Bâdî Efendi,“Riyâz-ı Belde-i Edirne”nin mimari bölümünde Abdurrahman Hıbri Efendi'nin anlatmış olduğu yapıları kendi gördükleri ile kıyaslamış, binaların o günün Edirne1 sindeki son durumunu belirtmiştir. Yazarın, Edirne'de arazi yazma memurluğu görevinde bulunması kenti daha iyi tanımasına neden olmuştur. Ahmed Bâdî Efendi, eserinde incelediği yapıları banileri, varsa kitabe ve tarih yazılan ile birlikte verirken binaların bulunduğu mahallerin ve sokakların adlarını, kapı numaralarını da belirtmiştir. Bu da yazarın, titiz bir çalışma ile eserini oluşturduğunu bizlere göstermektedir. Kentin; coğrafi, topoğrafik ve kültürel özelliklerini veren belge niteliği taşıyan eser, sanat tarihi ve mimarlık tarihi açısından oldukça önemlidir. Yazarın yapılan ve banileri anlatırken kıyaslama ile birlikte yorum yapması da eserin çarpıcı yönü nü oluşturmaktadır. Edirne, 1361 yılında Osmanlı Devleti yönetimine giren, I. Murad döneminde (1365) başkent ilan edilen önemli bir kenttir. Yddınm Bayezıd'ın Balkanlarda düzenlediği savaşlarda Edirne'yi üs olarak kullanması da kayda değerdir. Edirne İstanbul'un fethine (1453) değin Osmanlı Devleti'nin başkentliğini yapmış, pek çok hükümdara ve şeyhzadeye ev sahipliği görevini üstlenmiş, önemli kişiler tarafın dan ihya edilmiş bir kenttir. İstanbul'un fethi ile başkent olma özelliğini yitiren Edirne, İstanbul'dan sonra en önemli şehir olarak kabul edilmiştir. 1828-1829 yıllarındaki Rus işgalinin 1878-1879 yıllarında tekrarlanması şehirdeki pek çok yapının zarar görmesine neden olmuştur. 1864,1865,1868 yılların da çıkan yangınlar ve 1865 yılındaki büyük zelzele şehrin tarihi dokusuna büyük ölçüde zarar vermiştir. Bazı yapıların belediyece yıktırılması, bazılarının ise Ruslar tarafından yakılıp yıkılması da tarihi değerlerimizin yok olmasına neden ol muştur. Gelir düzeyi iyi olan bazı hayırsever insanlar, yapıların büyük bir bölümünü onartıp kanayan yaraya çözüm getirmeye çalışmışlardır. Saydığım tüm olaylar, yıllarca Osmanlı Devleti'ne başkentlik yapmış olan Edirne kentindeki yapılan ya harab etmiş ya da yok olmasına neden olmuştur. Bizler, yalnızca bu önemli kenti, kaynaklardan yararlanarak tanımaya çalışıyoruz. Keşke eserlerimizi daha iyi koruyabilip, onları günümüze ulaştırabilseydik...

Özet (Çeviri)

ÖZET“Riyâz-ı Belde-i Edirne”Ahmed Bâdî Efendi“Riyâz-ı Belde-i Edirne”adlı üç ciltlik eserini M.1309- M. 189 l/H. 1322-M. 1904 yıllan arasında yazmıştır. Eser, Abdurrahman Hıbri Efen dinin M.1046-M.1676 yılında yazdığı“Enisü'l Müsâmirin”adlı kitabmm yer yer ekleme ve düzeltmelerle genişletilmiş bir şeklidir. Ahmed Bâdî Efendi,“Riyâz-ı Belde-i Edirne”nin mimari bölümünde Abdurrahman Hıbri Efendi'nin anlatmış olduğu yapıları kendi gördükleri ile kıyaslamış, binaların o günün Edirne1 sindeki son durumunu belirtmiştir. Yazarın, Edirne'de arazi yazma memurluğu görevinde bulunması kenti daha iyi tanımasına neden olmuştur. Ahmed Bâdî Efendi, eserinde incelediği yapıları banileri, varsa kitabe ve tarih yazılan ile birlikte verirken binaların bulunduğu mahallerin ve sokakların adlarını, kapı numaralarını da belirtmiştir. Bu da yazarın, titiz bir çalışma ile eserini oluşturduğunu bizlere göstermektedir. Kentin; coğrafi, topoğrafik ve kültürel özelliklerini veren belge niteliği taşıyan eser, sanat tarihi ve mimarlık tarihi açısından oldukça önemlidir. Yazarın yapılan ve banileri anlatırken kıyaslama ile birlikte yorum yapması da eserin çarpıcı yönü nü oluşturmaktadır. Edirne, 1361 yılında Osmanlı Devleti yönetimine giren, I. Murad döneminde (1365) başkent ilan edilen önemli bir kenttir. Yddınm Bayezıd'ın Balkanlarda düzenlediği savaşlarda Edirne'yi üs olarak kullanması da kayda değerdir. Edirne İstanbul'un fethine (1453) değin Osmanlı Devleti'nin başkentliğini yapmış, pek çok hükümdara ve şeyhzadeye ev sahipliği görevini üstlenmiş, önemli kişiler tarafın dan ihya edilmiş bir kenttir. İstanbul'un fethi ile başkent olma özelliğini yitiren Edirne, İstanbul'dan sonra en önemli şehir olarak kabul edilmiştir. 1828-1829 yıllarındaki Rus işgalinin 1878-1879 yıllarında tekrarlanması şehirdeki pek çok yapının zarar görmesine neden olmuştur. 1864,1865,1868 yılların da çıkan yangınlar ve 1865 yılındaki büyük zelzele şehrin tarihi dokusuna büyük ölçüde zarar vermiştir. Bazı yapıların belediyece yıktırılması, bazılarının ise Ruslar tarafından yakılıp yıkılması da tarihi değerlerimizin yok olmasına neden ol muştur. Gelir düzeyi iyi olan bazı hayırsever insanlar, yapıların büyük bir bölümünü onartıp kanayan yaraya çözüm getirmeye çalışmışlardır. Saydığım tüm olaylar, yıllarca Osmanlı Devleti'ne başkentlik yapmış olan Edirne kentindeki yapılan ya harab etmiş ya da yok olmasına neden olmuştur. Bizler, yalnızca bu önemli kenti, kaynaklardan yararlanarak tanımaya çalışıyoruz. Keşke eserlerimizi daha iyi koruyabilip, onları günümüze ulaştırabilseydik...

Benzer Tezler

  1. Riyâz-ı Belde-i Edirne eseri nüshalarında Ravzatü'l-Hattâtîn bölümü

    Ravzatü'l-Hattâtîn chapter in the manuscripts of Riyâz-i Belde-i Edirne

    MELİKE BEŞER TEK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Sanat TarihiMarmara Üniversitesi

    İslam Tarihi ve Sanatları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. AHMET SACİT AÇIKGÖZOĞLU

  2. Edirneli Ahmet Bâdî'nin ?Riyâz-ı Belde-i Edirne? adlı eserinin tezkire kısmı

    The tezkire part of Edirner Ahmet Bâdî?s work named ?Riyâz-ı Belde-i Edirne?

    NİYAZİ ADIGÜZEL

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Türk Dili ve EdebiyatıTrakya Üniversitesi

    Türk Edebiyatı Bölümü

    PROF. DR. SÜREYYA ALİ BEYZADEOĞLU

  3. Ahmed Cevdet Paşa'nın Belagat-ı Osmaniyyesi transkripsiyonlu metin - indeks (s. 101 - 203)

    Ahmed Cevdet Paşa's Belagat-ı Osmaniyye (s. 101 - 203) transcription text - index

    FİLİZ KALYON

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1998

    Türk Dili ve EdebiyatıHarran Üniversitesi

    Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. M. MUHSİN KALKIŞIM

  4. Ahmed Badi'nin Armağan'ının 158-206 sahifelerinin transkripsiyonu

    Başlık çevirisi yok

    FATİH GÜNAY

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1994

    Türk Dili ve EdebiyatıTrakya Üniversitesi

    Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. BEYZADEOĞLU FATİH

  5. Ahmed Badi'nin 'Armağan' adlı eserinden 60 varak metin tesbiti

    Başlık çevirisi yok

    MÜBERRA GÜRGENDERELİ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1994

    Türk Dili ve EdebiyatıTrakya Üniversitesi

    Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. SÜREYYA A. BEYZADEOĞLU