Geri Dön

Primer koil embolizasyonu uygun olmayan veya başarısız olan anevrizmalarda kullanılan endovasküler tedavi yöntemlerinin kısa ve orta dönem sonuçlarının değerlendirilmesi

Evaluation of short and mid-term outcomes of endovascular treatment methods used in intracranial aneuryms inappropriate for or unsuccessfully treated by primary coil embolization

  1. Tez No: 426707
  2. Yazar: MUSTAFA ÖZDEMİR
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ÜMİT BELET
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Radyoloji ve Nükleer Tıp, Radiology and Nuclear Medicine
  6. Anahtar Kelimeler: İntrakraniyal anevrizma, intrakraniyal stent, akım çevirici cihaz, Intracranial aneurysms, intracranial stent, flow diverter
  7. Yıl: 2016
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ondokuz Mayıs Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Radyodiagnostik Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 79

Özet

Bu çalışmada, koil ile embolizasyona uygun olmayan veya koil ile embolizasyonu başarısız olan, geniş boyunlu sakküler, dissekan, fusiform anevrizmaların stent ve akım çevirici cihaz eşliğinde tedavileri ve takip sonuçları değerlendirilmiştir. 56 hastaya ait 60 anevrizma 24'ü stent ve 32'si akım çevirici eşliğinde tedavi edilmiştir. İki anevrizma intraanevrizmal akım çevirici cihaz (Web) ile, bir anevrizma da balon eşliğinde sıvı embolizan ajan (Onyx) kullanılarak tedavi edilmiştir. 1 hasta tüm manevralara rağmen akım çevirici cihaz uygun konumda açılamadığından cerrahiye yönlendirilmiştir. Stent eşliğinde tedavi edilmiş 24 anevrizmadan 13'ünün 6. ay, 11'inin de 12. ay kontrolü elde olunmuştur. 6. ay kontrolünde tam oklüzyon oranının %77, 12. ay kontrolünde tam oklüzyon oranının %91,9 olduğu saptanmıştır. Bir hastada 12. ay kontrolünden sonra tekrar koilizasyon yapılmış ve anevrizma tama yakın kapatılmıştır. Akım çevirici cihaz yardımıyla tedavi edilmiş 32 anevrizmadan 22'sinin 6. ay, 16'sının ise 12. ay kontrol görüntüleri mevcuttur. 6. ay kontrolünde tam oklüzyon oranı %68, 12. ay kontrolünde tam oklüzyon oranı %87 olarak raporlanmıştır. Sıvı embolizan ajan ve Web kullanılarak tedavi edilen 3 hasta kontrole gelmediğinden takipleri yapılamamıştır. Tedavi edilen tüm hastalar baz alındığında 6 hastada tromboembolik olay meydana gelmiştir. Bunların 2'si tedavi sonrası sekelsiz iyileşirken, 2 hasta minimal sekel bulgularla takip edilmektedir. İki hasta tromboembolik komplikasyonlar nedeniyle eksitus olmuştur. İşlem öncesi genel durumu kötü 2 hastada embolizasyon sorunsuz uygulanmıştır. Ancak bir hasta tedaviye yanıtsız vasospazm, bir hasta da sepsis nedeniyle eksitus olmuştur. Sonuç olarak primer koil embolizasyonu intrakranial anevrizmaların tedavisinde öncelikli yöntemdir. Ancak primer koil embolizasyonuna uygun olmayan anevrizmaların tedavisinde stent ve akım çevirici cihazlar kullanılarak daha az mortalite ve morbidite ile başarı sağlanabilir.

Özet (Çeviri)

In this study, follow up and outcomes of wide neck saccular, dissecting and fusiform aneurysms, that were not eligible for primary coil embolization or were unsuccessfully treated by primary coil embolization and treated with stent or flow diverter were evaluated. 60 aneurysms in 56 patients were included in the study. 24 aneurysms were treated by stent-assisted coil embolization, 32 with flow diversion, 2 with intraaneurysmal flow diversion (Web), 1 with balloon assisted liquid embolization (Onyx). One patient was referred to surgical treatment as the flow diverter could not be positioned properly despite all maneuvers. Of 29 aneurysms treated with stent, 13 had 6th month and 11 had 12th month follow-up postoperatively. Total occlusion rate was 77% at 6th month follow up and 91.9% at 12th month. Reembolization was performed for one patient after 12th month follow-up and the aneurysm was completely occluded. Of 32 aneurysms treated with flow diverter, 22 had 6th month 16 had 12th month follow-up postoperatively. Total occlusion rate was 68% at 6th month follow up and 87% at 12th month. Follow-up outcomes of 3 patients treated with liquid embolic agent and Web were not available since they didn't come for follow-up. With regard the complications, thromboembolic complications were seen in 6 patients. 2 of them died due to thromboembolic complications, 2 had minimal sequela and 2 recovered without any sequela after treatment. Embolization was performed successfully in two patients with poor clinical condition before the procedure, however one patient died due to vasospasm unresponsive to treatment, and the other died due to sepsis. In conclusion, primary coil embolization is the primary method in the treatment of intracranial aneurysms. However, in patients who are not eligible for primary coil embolization, stents and flow diverters can be used as alternative treatment with high success rate and lower mortality and morbidity.

Benzer Tezler

  1. Koil embolizasyona uygun olmayan sakküler veya non-sakküler intrakranyal anevrizmaların akım çevirici stentlerle tedavisi

    Treatment of sacculer or non-sacculer i̇ntracrani̇al aneurysms whi̇ch not sui̇table for coi̇l emboli̇sati̇on wi̇th flow di̇verter stents

    ABDULKADİR KOÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Radyoloji ve Nükleer TıpNecmettin Erbakan Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ORHAN ÖZBEK

  2. İntrakraniyal anevrizmaların stent yardımı ile endovasküler tedavisi

    Stent-assisted endovascular treatment in intracranial aneursyms

    TUNCAY DUMAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Radyoloji ve Nükleer TıpÇukurova Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. EROL AKGÜL

  3. Posterior dolaşım anevrizmalarında akım çevirici stentlerin kullanımı

    Utility of flow diverter stents in treatment of posterior circulation aneurysms

    HALİTCAN BATUR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Radyoloji ve Nükleer TıpSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. İLKAY AKMANGİT

  4. Primer ve metastatik karaciğer tümörlerinde radyoembolizasyon tedavisinin etkinliğinin değerlendirilmesi

    Evaluation of the efficacy of radioembolization in primary and metastatic liver malignencies

    ECE BURCU AYDEMİR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Radyoloji ve Nükleer TıpHacettepe Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BORA PEYNİRCİOĞLU

  5. Mesane tümörlü hastaların tanı ve takibinde difüzyon ağırlıklı manyetik rezonans görüntülemenin sistoskopi ile karşılaştırılması

    Comparison of cystoscopy and Diffusion Weighted Magnetic Resonance Imaging(DWMRI)for diagnosis and follow up of urinary bladder carcinoma

    KEREM TAKEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    ÜrolojiYüzüncü Yıl Üniversitesi

    Üroloji Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. KADİR CEYLAN