Orta Çağ İslam dünyasında hükümdar imgesi
The image of the ruler in medieval Islam
- Tez No: 43462
- Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. SERPİL BAĞCI
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Arkeoloji, Din, Sanat Tarihi, Archeology, Religion, Art History
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1995
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 204
Özet
İslâm dünyasının hanedanlar tarafından yönetilmeye başlandığı Emevî döneminden, yaklaşık olarak Moğol istilasına kadar geçen süre içinde, Müslüman cemaatin dini önderligiyle politik yönetimini bağdaştırmak, yöneticilerin ve toplumun entellektüel kesiminin önünde duran bir sorun olmuştur. Çok kısa bir süre içinde kendilerini bir dünya imparatorluğunun başında bulan Müslüman yöneticiler, bir ikilemle karşı karşıya kalmışlardır. Bir yandan ele geçirilen ülkelerde daha önce hüküm süren yöneticilerin imgesel gücünün Müslüman hükümdara aktarılması gereklidir. Diğer yandan, toplumun birliğinin ifade edildiği tek ideoloji olan İslâm öğretisinin prestiji korunmak zorundadır. Oysa İslâm öğretisi,“hükümdarlık”kurumunu tümüyle ihmal etmiş, belki de özellikle dışlamıştır. Emevî hanedanının“yeryüzünü yöneten büyük hükümdarlar ailesine katılma çabası”şeklinde özetlenebilecek olan girişimi, sanat alanına Sasanl ve Bizans etkisindeki yapıtlarla yansımıştır. Politik alanda başarısız olan ve bir ayaklanmayla son bulan bu girişim, sanat alanında da bağımsız bir kimlik kazanamamıştır. 9. yüzyıldan başlayarak Abbasi yönetiminde görülen İran ve Orta Asya Türk dünyasına ait öğeler, kültür alanında da etkili olmuşlardır. Devletin bürokratik yapılanması konusunda açık bir İran etkisi gözlemlenir. Hükümdar kavramının gelişmesinde ise, Orta Asya hükümdarlık ideolojisinin belirleyici olduğu anlaşılmaktadır. 10. yüzyıldan başlayarak hükümdar tasvirlerinin yerleşik bir kalıp sunması, bunu doğrulamaktadır. Abbasllerin merkezi otoritesinin dağılmasından sonra, din ögretİ3İ, İslâm öncesi İran-Mezopotamya kültürüne ait kavrayışlar ve Orta Asya kökenli kavramlar kaynaşmışlardır. Bu kaynaşmada, saray tarafından desteklenen bilimsel ve sanatsal etkinliklerin rolü yanında, dindar burjuvazinin kent yaşamına giderek alırlığını koyması da etkili olmuştur. Sonuç olarak, yaklaşık 13. yüzyılın ortalarına kadar üretilen eserlerde, toplum3al-politik gelişmelere paralel bir çeşitlenme gösteren bir“hükümdar imgesi”ikonografisinden söz edilebilir.
Özet (Çeviri)
From the the beginning of the Umayyad dynasty up to the Mongol invasion, it has been a problem for the rulers and the intellectual elite to reconcile the religious leadership of the umma and the political authority. The muslim rulers had to face a dilemma when they have found themselves on top of a world empire in a very short period of time. On the one hand, it is necessary to inherit the symbolic power of the previous rulers of the invaded territories. On the other hand, it is necessary to maintain the high status of the muslim doctrine, the only ideology which represents the unity of the society. However, Islam has, perhaps purposely, neglected“rulership”as an institution. The LTmayyad effort, which can be defined as“an attempt to become a member of the family of the world rulers”, was reflected in art with some works under Sasanian and Byzantine influence. This attempt, which could not succeed in politics and came to an end as a conclusion of the Abbasid revolt, was unable to have an independent character in art, either. The Persian and Central Asian-Turkic elements which can be observed in government from the 9th century onwards have been reflected in art as well. Persian influence İ3 obvious in the structuration of the state bureaucracy while, in the development of a concept of a“ruler”, elements of a Central Asian ideology seem to be dominant. This is evidenced by the fact that, from tho beginning of the 10th century, representations of“the ruler”present a consistent pattern. After the dissolution of the central authority of the Abbasids, religious doctrine, some pre-Islamic Irano-Mesopotamian conceptions and the Central Asian concept of“the ruler”have been integrated. Alongside the scientific and artistic activities supported by the palace, the dominant role of the religious bougeoisie in urban life has been effective in this integration. Consequently, one can observe an iconography of“a certain image of the ruler”in Islamic art, lasting approximately up to the middle of the 13th century.
Benzer Tezler
- Türk dünyasında inanç turizmi: Ahmed Yesevi Türbesi ve Türkistan örneği
Faith tourism in the Turkish world: The tomb of Ahmed Yesevi and the case of Türkistan
GULDANA BOLAT
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
TurizmEge ÜniversitesiTurizm Rehberliği Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SERAP ÖZDÖL KUTLU
- Kürt mirliklerinde edebi patronaj (1514-1846)
Literary patronage in the Kurdish emirates (1514-1846)
YAKUP AYKAÇ
Doktora
Türkçe
2020
Doğu Dilleri ve EdebiyatıDicle ÜniversitesiKürt Dili ve Kültürü Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. HAYREDDİN KIZIL
- Türkiye Selçukluları zamanında Anadolu'da Ahilik müessesesi
The Akhi organisation in the time of Turkey Seljuks at the Anatolia
RIFAT İLHAN ÇELİK
- İbn Haldûn'da mülk düşüncesi
The rule consept on thebasis of Ibn Khaldûn's the muqaddimah
MEHMET BAYAR
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
FelsefeMardin Artuklu ÜniversitesiFelsefe Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. YUNUS CENGİZ
- Osmanlı Devleti'nde devşirme sistemi (Fatih Dönemi'nde Vezir-i Azamlar ve Zağanos Paşa)
The devshirme system in the Ottoman Empire (Grand Viziers and Zaganos Pasha during the reign of Mehmet the Conquerar)
YOUNGHEE LEE