Geri Dön

Sanatta değişen mekan algısıyla beraber nesnenin yeni rolü

The new role of the object with the evolved space perception in art

  1. Tez No: 435155
  2. Yazar: ENGİN SARI
  3. Danışmanlar: PROF. MÜMTAZ DEMİRKALP
  4. Tez Türü: Sanatta Yeterlik
  5. Konular: Güzel Sanatlar, Fine Arts
  6. Anahtar Kelimeler: Özne, Nesne, Mekân, Algı, Sanat, Object, Subject, Space, Perception, Art
  7. Yıl: 2016
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
  10. Enstitü: Güzel Sanatlar Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Heykel Ana Sanat Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 129

Özet

'Sanatta Değişen Mekân Algısıyla Beraber Nesnenin Yeni Rolü' başlıklı bu raporda sanatta mekân kavramı üzerinde durulmuş ve zaman süresince değişen mekân algısıyla bağıntılı olarak sanat eserinin değişen varlık biçimlerine değinilmiştir. Bu noktada mekân olgusunu soyut ve somut olarak ikiye ayırmak mümkündür. Bu ayrımın kırılma noktalarını büyük oranda yaşam anlayışının ve de yaşam ötesi kavrayışların değişimine bağlamak da bir o kadar mümkün görünmektedir. Yalnızca sanatta değil yaşamın her alanında karşılıklı ilişkileri doğrultusunda anlam kazanan ve de farklılaşan ilişkileri dolayısıyla birbirlerinin anlamını ve kapsamını değiştirebilen bir ikilik olarak nesne ve mekân unsurları insanın yaşam kültürüne ilişkin biçimleri maddi ve manevi olarak ortaya koymaktadır. Sanat alanında da nesne ve mekân ikiliğinin ve bu ikiliğin işleniş biçiminin insanın varlık ve varoluş algısına dair hayati gerçekleri ortaya koyduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Egemen kültürün işleyiş biçiminin önemli bir çıktısı üretim biçimi ve üretim biçiminin ortaya koyduğu ürünlerdir. Bu ürünler yaşamsal kullanım nesneleri olduğu kadar üretilen sanat eserleri, biçimleri ve de sanat görüşleridir. Bu bağlamda hangi kategoride olursa olsun insan üretimi bir nesne/eser maddi durumuna, biçimine, malzemesine ve tekniğine bağlı olarak insanın dünya görüşüne ve maddi-manevi yaşam biçimine dair gerçekleri ortaya koymaktadır. Zaman içinde değişen teknik/teknolojik koşullara paralel olarak yalnızca gündelik nesnelerin değil sanat eserinin de üretim biçimi, çeşitleme biçimi, çoğaltma biçimi, sergileme biçimi ve beraberinde eserin anlamı, kapsamı ve değeri değişime uğramış ve böylece sanat eseri gerek maddi gerek manevi yönden farklılaşmaya başlamıştır. Raporun birinci bölümünde, sanat eserinin fizikötesi bir mekân kavrayışıyla vücut bulan simgesel bir varlık biçimi temelinden, zaman içerisinde nasıl fiziksel mekân kapsamındaki fiziksel bir unsur haline geldiği araştırılmıştır. Görülmektedir ki, özellikle 20. yüzyıl sanatında önemli bir parametre olarak beliren mekân unsurunun fiziksel sorgusu, eserin nesnel tabanını ön plana çıkartmış ve ardından eser izleyiciyle aynı zemini ve boşluğu paylaşan bir unsur haline gelmiştir. Bu bölümdeki önemli bir dayanak noktası Rus Konstrüktivizm'i olarak belirlenmiştir. İkinci bölümde sanatta üretim olanaklarının çeşitlilik kazanmasıyla birlikte sanatçının değişen rolüne ve beraberinde değişen eser mantığına değinilmiştir. 20. yüzyılın ikinci yarısına geçerken önem kazanan bir farkındalık eserin fiziksel bir mekânda vücut bulan fiziksel bir varlık biçimi olduğudur ve kritik sayılabilecek nokta şu olarak belirmektedir ki, eser bu dönüşümle birlikte kendi özünde barındırdığı söylemlerden/hikayelerden büyük ölçüde arınmış, bağlantılarını kendinden öte unsurlarla birlikte kurmaya ve kapsamına girdiği uzam doğrultusunda içerik ve anlam kazanmaya başlamıştır. Mekân unsurunun bu bağlardan bir tanesi olduğunu söylemek kaçınılmaz gözükmektedir. Zira eser artık kendinde saklı bir anlamdan farklı olarak gözlemcinin durumuna ve konumuna göre algısal koşulları da farklılaşan ve yeni anlamlar kazanan bir varlık konumuna gelmiştir. Bu bölümün bir çıktısı olarak nesne ve mekân unsurlarının ortak paydada buluşan ve birbirlerini eş-zamanlı biçimde tamlayan faktörler olduğunu söylemek pekâlâ mümkündür. Bu bölümde araştırılan önemli bir dayanak noktası Minimalizm olmuştur. Raporun üçüncü bölümünde ise özne ve nesne etkileşimi bağlamında M. Merleau-Ponty'nin metinlerine ve özne ve mekân etkileşimi bağlamında J. Pallasmaa'nın metinlerine değinilmiştir. Bu değinilerin ardından özne, nesne ve mekân etkileşimi kapsamında ele alınan ve yaşanan mekânın duyumsal çıktılarının nesne temelli bir biçimde dile getirilişine yönelik ilerleyen uygulamalar metinsel ve görsel olarak serimlenmiştir.

Özet (Çeviri)

This report titled 'The New Role of the Object with the Evolved Space Perception in Art' focuses on the space concept in art and addresses artwork's evolving existential nature correlative to space perception varying in time. At this point, it is possible to divide space phenomenon into two components as physical and nonphysical aspects. It seems possible to relate the breaking point of this separation mostly to the changes in the lifestyles the metaphysical conceptions. As a duality, object and space that find meaning in accordance to their interrelation and that modify each other's meaning and content in consequence of their varying relation not only in art but also in every aspect of life, reveal the modes of human culture of life materially and spiritually. It wouldn't be wrong to state that the object-space duality and the processing method of this duality reveal essential realities about humanity's perception of presence and existence. An important output of the dominant culture's modus operandis (mode of operation) is the modes of production and the products realized by these modes of production. These products are essential everyday products as well as artworks, art forms and artistic ideas. In this context no matter what category it belongs to, a manmade object/artwork reveals the realities about humanity's worldview and the material/spiritual lifestyle depending on its state of matter, material, form and technique. Parallel to changing technical/technological conditions in time, not only the everyday object but also the artwork's production methods, diversification methods, replication methods, exhibition methods concomitantly with the artwork's meaning, content and value underwent an alteration and thereby the artwork began to differentiate physically and spiritually. In the first part of this report, artwork's evolution from the basis of a symbolic form of being which incarnate in a metaphysical space conception into a physical element in a physical space, is analyzed. It can be seen that the physical inquiry of space element that appears as an important parameter especially in the 20th century, brought into prominence the artwork's objective basis and after that the artwork became an element that shared the same ground and space as the viewer. An important premise in this section has been identified as Russian Constructivism. In the second part, the changing role of the artist herewith the changing artwork in consequence of the variety of production possibilities in art is mentioned. An important awareness by the second half of the 20th century is that the artwork is a physical presence that exist in a physical space. By this transformation of the awareness, a critical point appears as that the artwork is mostly isolated from intrinsic statements/discourses, it establishes its relations with elements other than itself and it takes on meaning according to the space with which it interacts. It seems inevitable to state that space is one of these elements. Indeed, other than its intrinsic meanings, the artwork becomes a being that takes on new meanings and that its perceptual conditions change in accordance with the viewer's condition and position. As an outcome of this part, it is quite possible to claim that object and space are elements that find a common ground and that complement each other simultaneously. An important premise determined in this section is Minimalism. In the third part, the texts of M. Merleau Ponty are addressed in the context of subject-object interaction and the texts of J. Pallasmaa are approached in the context of subject-space interaction. Following these remarks, the artworks realized within the scope of subject, object and space interaction and intended for the object based expression of the sensory output of the living space, are presented and supported by texts and visuals.

Benzer Tezler

  1. Desen anlayışının çağdaş sanata yansıma biçimleri ve ifade biçimi olarak desenin kullanımı

    Understandings of drawing and its reflections in contemporary art, and drawing as a form of expression

    AHMET ARSLAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Güzel SanatlarSakarya Üniversitesi

    Resim Ana Sanat Dalı

    DOÇ. NESLİHAN ÖZGENÇ

  2. Sinemada kurgusal mekan oluşumu ve yaratılan mekanların resimsel estetiği

    Formation of fictional space in cinema and the aesthetical value of the fictional space from painting perspective

    SEVDE SELİN SELVİTOP

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    İç Mimari ve DekorasyonMimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi

    İç Mimari Tasarım Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. İSMAİL EMRE KAVUT

  3. Yirminci yüzyılda temel sanat ögelerinin espasta işlevi

    The Influence of basic art elements on space illusion in the twentieth century

    İLHAN ŞEN

    Sanatta Yeterlik

    Türkçe

    Türkçe

    1998

    Güzel SanatlarMimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi

    Resim Ana Sanat Dalı

    PROF. ÖZDEMİR ALTAN

  4. Günümüz sanatında boşluk ve yeni ifade olanakları

    Void and possibilities of new mode of expressions in today's art

    TANZER ARIĞ

    Sanatta Yeterlik

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Güzel SanatlarHacettepe Üniversitesi

    Heykel Ana Sanat Dalı

    DOÇ. AYŞE SİBEL KEDİK

  5. Çağdaş sanatta nesne mekan ilişkileri bakımından anlatımcı bir tavır olarak enstalasyon

    Installation as an expressive attitude in contemporary art with object space relations

    LEYLA GÜNAYDIN ASLAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Güzel SanatlarDokuz Eylül Üniversitesi

    Resim Ana Sanat Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ BORGA KANTÜRK