Bordering practice and territoriality: Examining Islamabad and New Delhi
Sınır pratikleri ve bölgesellik: İslamabad ve Yeni Delhi
- Tez No: 441996
- Danışmanlar: Prof. Dr. GÜVEN ARİF SARGIN
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Mimarlık, Şehircilik ve Bölge Planlama, Architecture, Urban and Regional Planning
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2016
- Dil: İngilizce
- Üniversite: Orta Doğu Teknik Üniversitesi
- Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Mimarlık Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 123
Özet
İslamabad ve Yeni Delhi iki planlı başkentlerdir; henüz tamamen farklı, sosyal ve bölgesel oluşumları sergilerler. Bu araştırma bu farkın bölgeselleşmesinin süreçlerini karşı ve sosyo mekansal revizyon kısıtlamak sınırların ağı olarak işleyen İslamabad ızgara planına bağlı olduğunu öne süren. Sınırlar yalnızca mekana bağlı değil, zamana da bağlıdır. Özünde mekansal işlevleri yanı sıra geçici fenomen olarak da çalışabilirler. Mekan, zamanla geliştiğinden ötürü, sosyo-mekansal uygulamalara yeni anlamlar getirerek sınırlar ve bölgelerin de gelişip dönüşmesi gereklidir. Bu nedenle, sınırlar kalıcı olarak tasarlandığında ve mekansal sınırlayıcı olarak tanımlandığında, bölge ve sosyo-mekansal uygulamalar evrime direnç gösterir. Bu da tecrit edilen ve zayıf yönetilen sınır-geçiş ilişkilerine sebebiyet verir. Verilen mekanın mülkiliğini tanımlamak ve ardından yeniden tanımlamak için, sınırsızlaştırma ve yeniden sınır tanımlama süreçlerinden geçmesi ve sınırlarını ve sosyo-mekansal ilişkilerini tanımlayarak kendini bölge olarak yeniden kurması gerekmektedir. Bu yeni tanımlama, bölgeden etkilenmiş sosyal ilişkilerin revizyonuna ve sonuç olarak yeni sosyal pratiklerin şekil alması için önceden tanımlanmış normların ve ön yargıların yıkılmasına izin verir. Sabit sınırlar bölgeselleştirme mekanizmalarına direniş gösterir, sosyal süreçlerin revizyonunu engeller ve sosyo-mekansal hassasiyetlerin durgunlaşması sonuçlarını doğurur. Bu araştırma, bölgecilik ve tecridin araştırılarak sınırların sosyo-mekansal ilişkiler üzerindeki etkilerini anlamayı amaçlar. Amaç, önce yaygın ve ilişkili sınır tanımlarını mekansal bir enstrüman olarak altını çizmek ve kısaca sosyal ilişkiler üzerindeki etkilerini araştırmaktır. Akabinde, bu araştırma sınırları politik enstrümanlar olarak ve kimlik ve bölgesellik üzerindeki etkisini incelemektedir. Son olarak araştırma, mekansal ve bölgesel süreçlerde sınırların etkisini, iki başkentin kentsel planlaması üzerine karşılaştırmalı bir inceleme ortaya koyarak açıklamayı hedefliyor.
Özet (Çeviri)
Islamabad and New Delhi are two planned capital cities; yet they exhibit completely divergent social and territorial formations. The research posits that this difference is due to the Islamabad gridiron plan functioning as a network of borders which resist the processes of territorialization and restrict sociospatial revision. Borders are not only space-bound; they are also time-bound – in essence, they function as spatial as well as temporal phenomenon. Since space evolves with time, it is necessary for borders and territory to develop and transform, bringing new meaning to sociospatial practices. Therefore, when borders are permanently designed and defined as a spatial bounding box, they resist the evolution of territory and sociospatial practices. This results in segregated and poorly managed cross-border relations. In order to define and subsequently redefine territoriality of a given space, it must undergo processes of deterritorialization and reterritorialization, where it re-establishes itself as a territory – with redefined boundaries and redefined sociospatial relations. This redefinition allows the revision of social relations that are impacted by the territory and as a result allows the breakdown of established norms and prejudices, in order to give shape to new social practices. Fixed borders resist these mechanisms of territorialization, thereby preventing the revision of social processes and resulting in stagnated sociospatial sensibilities. The aim of the research is to understand the impact of borders on social relations, through the exploration of territoriality and segregation. The aim is to begin by highlighting a prevalent and relevant definition of borders as a spatial instrument and briefly studying its impact on social relations. Subsequently, the research aims to study borders as a political instrument and its impact on identity and territoriality. Finally, the research aims to conduct a comparative case study on the urban planning of the two aforementioned capital cities, which will clarify the impact of borders on spatial and territorial processes.
Benzer Tezler
- Rethinking the international and security through the city
Uluslararası'nı ve güvenliği kent üzerinden yeniden düşünmek
SEZGİ KARACAN
Yüksek Lisans
İngilizce
2014
Uluslararası İlişkilerİhsan Doğramacı Bilkent ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. ALİ BİLGİÇ
- Nation, bordering and identity on the border between Turkey and Iraq
Başlık çevirisi yok
BİLAL GÖRENTAŞ
- Mavi Vatan Doktrini bağlamında Türkiye'nin deniz jeopolitiği
Turkey's maritime geopolitics in the context of Blue Homeland Doctrine
ALİ MURAT
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
Siyasal BilimlerTrakya ÜniversitesiSiyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ GÖKHAN ZENGİN
- Sanatçıların yarattığı pencereler ve kapılar
Başlık çevirisi yok
ALİ BİRO
Yüksek Lisans
Türkçe
1998
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SEMRA ÖGEL
- Hazar'da belirlenemeyen sınırlar
Un-determined border's in a caspian sea
MUHAMMET KARABAYEV
Yüksek Lisans
Türkçe
2004
Uluslararası İlişkilerİstanbul ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. SERPİL ÇAKIR