Geri Dön

Ankara bölgesindeki hastane ve bakımevlerindeki hastalarda bası yaraları ve uygulanan tedavilerin araştırılması

Investigation of pressure ulcers and their treatments of patients at hospitals and nursing homes in Ankara province

  1. Tez No: 462497
  2. Yazar: TESLİME ERDOĞAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. HALİS UĞUZ
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Eczacılık ve Farmakoloji, Pharmacy and Pharmacology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2017
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Selçuk Üniversitesi
  10. Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Farmakoloji ve Toksikoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 110

Özet

Bası yarası, vücudun herhangi bir bölgesinde, aralıksız ve uzun süreli basınç sonucu meydana gelen iskemi, yırtılma, hücre ölümü ve doku nekrozudur. Yatağa ve sandalyeye bağımlı hastalarda daha çok sakrum, gluteal bölge, kuyruk sokumu, topuk, dirsek, skapula kemikleri ve bazen kafa bölgesinde görülmektedir. Bu araştırmada, Ankara ilindeki hastane ve bakımevlerinde bası yarası bulunan 60 yaş üstü hastalardan 100 adet hastane (50 erkek ve 50 kadın) ve 100 adet bakımevi (50 erkek ve 50 kadın) olmak üzere 4 grup toplam 200 hastadan veriler toplandı ve karşılaştırıldı. Hastalara ait özelliklerden yaş dağılımları, ilave kronik hastalık, yatış süreleri, bilinç, yatağa bağımlılık, inkontinans ve beslenme durumları ile yaraya ait özelliklerden vücuttaki yara adedi ve skorları ile doku tipleri tedavi süreçleri incelendi. Ayrıca yara tedavisinde kullanılan ilaçlar, koruyucu bariyer kremler, özel yara örtüleri ile havalı yatak, negatif basınç tedavisi ile cerrahi girişim gibi paramedikal uygulamalar da araştırıldı. Hastaların yaş ortalamaları değerlendirildiğinde hastane erkek (HE) grubu (70.16) diğer gruplara göre düşük, bakımevi kadın (BK) grubu (79.38) ise HE grubuna göre yüksek bulundu (p0.05). Tüm gruplarda yatağa bağımlılık tespit edildi (p>0.05). Sigara ve alkol kullanımına göre HE grubu HK grubuna göre sigara lehine daha yüksek bulundu (p0.05). Bilincin açık olup olmadığına göre fark görünmemekle (p>0.05) birlikte ortanca değer açısından BK (bilinç açık) dışındaki gruplarda daha çok bilinç kapalı olarak tespit edildi. Beslenme durumlarında BK grubu daha çok oral diğer gruplarda ise nazogastrik sonda ile besleme daha yaygındı (p>0.05). İnkontinansta ise tüm gruplarda anal ve üriner inkontinans en çok görülen tip olarak belirlendi (p>0.05). Bakımevi gruplarında yatış süreleri hastane gruplarına göre yüksek bulundu (p0.05). Yara evreleri dikkate alındığında HE grubu evre 1 (%24), BE grubu evre 2 (%38), HK grubu evre 3 (%48) ve BK grubu evre 4 (%26) yönünden daha yüksekti. Medyan değerler açısından ise kadın gruplarında yüksek (3), erkek gruplarında düşük (2) HE grubunda ise en düşük bulundu (p0.05). vii Hastalarda kullanılan ilaçlar incelendiğinde hastane gruplarında (HE ve HK) en sık reçete edilen ilacın Hidroksipropil Nişasta Fosfat + Betain + Zn + Fe + Poliaminopropil biguanid kombinasyonu (%48) olduğu; bunu Sülfadiazin Ag (%30-34), Rifamisin Na (%26-30) ile Rifamisin Na'nın Sülfadiazin Ag veya Centella asiatica bitki ekstresi ile kombinasyonlarınin izlediği (%6-14) görüldü. Bakımevi gruplarında ise en çok Rifamisin Na (%42-60), Nitrofurazon (%30-50), Rifamisin Na + Nitrofurazon kombinasyonu (%28-36) Rifamisin Na'nın Sülfadiazin Ag veya Centella asaitica ekstresi ile kombinasyonlarının (%10) kullanıldığı tespit edildi. Yine bunların dışında tüm gruplarda diğer antibakteriyel maddeler (Oksitetrasiklin + Polimiksin B, Basitrasin + Neomisin, Borik asit, Fusidik asit, Povidon iyot), epitelizan-skatrizan-yara iyileşmesini hızlandırıcı (Hamamelis virginiana ekstresi), yaranın nem oranını düzenleyen, kollagen yıkılmamasını artıran/azaltan, yangı giderici, kurutucu ve aşırı granülasyon oluşumunu kontrol altında tutan ilaçların da kullanıldığı tespit edildi. Toplam ilaç etken maddesi ve vaka başına düşen etken madde adedi incelendiğinde BK grubuna diğer gruplara göre daha fazla ilaç kullandığı belirlendi (p0.05). Yaralara negatif basınç tedavisi uygulamasında HK grubunda bakımevi gruplarına göre düşük bulundu (p0.05). Toplam paramedikal girişimler dikkate alındığında ise BK grubu (%38) HK grubuna göre (%20) önemli düzeyde yüksek bulundu (p

Özet (Çeviri)

Pressure ulcer is an ischemia, tearing, cell death, and tissue necrosis in any area of the body occurred by continuous and long pressure. In bedridden and wheel chair-dependent patients, it is mostly seen in the sacrum, gluteal region, coxic, heel, elbow, scapula and rarely in the head regions. In this study, a total of 200 patients were investigated and collected the parameters of 4 groups of 100 from hospitals (50 males and 50 females) and 100 from nursing homes (50 males and 50 females) from patients over 60 years old who suffering from pressure ulcer in hospitals and nursing homes in Ankara and compared. The patient characteristics such as age distributions, additional chronic diseases, hospitalization period, consciousness, bed dependency, incontinence and nutritional circumstances; and wound characteristics such as wound numbers and stages and tissue types and treatment process were evaluated. Additionally, medications used in wound healing and paramedical applications such as protective barrier creams, special wound covers and air bed, negative pressure therapy and surgical intervention were also investigated. When evaluated the mean age of the patient, hospital male (HE) group (70.16) was lower than the other groups; and nursing female (BK) group (79.38) was higher than HE group (p0.05). All groups were found to be bedridden (p>0.05). According to cigarette and alcohol usage, HE group was found to be higher in favor of cigarette than HK group while usage was low in the other groups (p>0.05). There was no significant difference in consciousness between groups (p>0.05); however BK was open-conscious group in terms of median value. Nutritional status was more prevalent orally in the BK group; and nasogastric tube in the other groups (p>0.05). Incontinence was the most common type of anal and urinary incontinence in all groups (p>0.05). The hospitalization period in the nursing home groups were higher than the hospital groups (p0.05). When the wound stage were considered, the HE group was higher in stage 1 (24%), BE group stage 2 (38%), HK group stage 3 (48%) and BK group stage 4 (26%). It was also found to be high (3) in female groups, low in male group (2); and lowest in HE while highest in HK group (p0.05). ix When the drugs used in the patients were examined, the combination of Hydroxypropyl Starch Phosphate + Betain + Zn + Fe + Polyaminopropyl biguanide (48%) was the most commonly prescribed drug in the hospital groups (HE and HK); and it was observed that the combination of Sulfadiazine Ag (30-34%), Rifamycin Na (26-30%) and Rifamycin Na with Sulfadiazine Ag or Centella asiatica plant extract (6-14%). Rifamisin Na (42-60%), Nitrofurazone (30-50%), Rifamycin Na+Nitrofurazon combination (28-36%); and combination of Rifamycin Na + Sulfadiazine Ag or Centella asiatica extract (10%) were the most used drugs in the nursing home groups. In addition to these, other antibacterials (Oxytetracyclin + Polimixin B, Bacitracin + Neomycin, Boric acid, Fusidic acide, Povidone iodine), epithelialis-scatrisan-wound healing accelerator (Hamamelis virginiana extract), regulating moisture, increasing/reducing collagen breakdown, antiinflmatuary, siccative and drugs controling the formation of granulation were also found to be used in all groups. When total drug substance and active substance per case were examined, it was found more drugs usage in the BK group than other groups (p0.05). In the application of negative pressure therapy on the wounds, the HK group was found to be lower than the nursing home groups (p0.05). When the total paramedical interventions were considered, the BK group (38%) was significantly higher than the HK group (20%) (p

Benzer Tezler

  1. Sağlık çalışanlarının ve toplumun toplumsal cinsiyet eşitliği ile ilgili duyarlılığı

    Gender equality sensitivity of health personnel and the society

    MESUDE ULUŞEN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    SosyolojiAnkara Üniversitesi

    Yaşam Boyu Öğrenme ve Yetişkin Eğitimi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MERAL UYSAL

  2. Huzursuz bacaklar sendromu olan hastalarda farklı egzersiz programlarının semptom şiddeti, uyku, kognitif fonksiyonlar, yorgunluk, yaşam kalitesi, psikolojik durum ve gastrointestinal semptomlar üzerine etkilerinin incelenmesi

    Investigation of the effects of different exercise programs on symptom severity, sleep, cognitive functions, fatigue, quality of life, psychological status and gastrointestinal symptoms in patients with restless legs syndrome

    ÖZGE ÇOBAN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Fizyoterapi ve RehabilitasyonAnkara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi

    Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NECMİYE ÜN YILDIRIM

  3. Ankara atatürk sanatoryum Eğitim ve Araştırma hastanesi aile hekimliği polikliniğine başvuran kişilerde hasta memnuniyet düzeyi

    Patient satisfaction levels in Ankara Atatürk Sanatoryum training and research hospital department of family medicine outpatient clinics

    KÜBRA İCLAL ONAT ÜTÜK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Aile HekimliğiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEŞİDE GÜNDÜZÖZ

  4. Güneydoğu Anadolu bölgesindeki bir özel hastanede hasta güvenliği kültürü

    Culture of patient safety in a private hospital in southeastern Anatolia

    TANER HASAN ÖZCAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    HastanelerHacettepe Üniversitesi

    Sağlık Yönetimi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SIDIKA KAYA

  5. Dünya Sağlık Örgütü ülkelerinin sağlık çalışanlarına yönelik şiddetle baş etme stratejileri ve hukuksal boyutu

    Strategies and legal dimension of countries of the world health organization for overcoming violence against healthcare professiona

    SEVDA ÖZKEÇECİ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Adli TıpAnkara Üniversitesi

    Adli Bilimler Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MİNE ESİN OCAKTAN