Geri Dön

Remisyon dönemindeki iki uçlu bozukluk hastalarında homosistein düzeylerinin besin tüketim şekli ve kronotip ile ilişkisi ve klinik seyire etkisi

Relationship between food consumption, cronotype, clinical course and homocystei̇n levels in remission period of bipolar disorders

  1. Tez No: 479089
  2. Yazar: MERAL GÜNEŞ ÖZDOĞAN
  3. Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. ESAT FAHRİ AYDIN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Psikiyatri, Psychiatry
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2017
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Atatürk Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 147

Özet

AMAÇ: Bipolar bozukluk (BAB) kronik ve yeti yitimine yol açan önemli bir ruhsal hastalıktır. Son yıllarda diğer ruhsal bozukluklar gibi bipolar bozuklukta da biyolojik belirteçler önem kazanmaya başlamıştır. Homosistein kardiyovasküler, nörolojik bir çok hastalıkta risk faktörü olarak kabul edilmektedir ve son yıllarda depresyon, şizofreni ve bipolar bozuklukta da homosistein yüksekliği tesbit edilmiştir. Ayrıca bipolar hastalar remisyon (iyilik) dönemlerinde dahi bazı sirkadiyen ritm bozuklukları göstermektedirler. Bunların başında uyku bozuklukları gelmekteyken, yine son zamanlarda bireylerin sirkadiyen tercihlerini yansıtan kronotiplerinin de bipolar bozuklukta daha çok akşamlılık tipi olduğu ve bunun uyku bozukluğu ile birliktelik gösterdiği çalışmalarda gösteriilmiştir. Biz bu çalışmada bipolar bozukluk remisyon dönemindeki hastaların kan homosistein seviyelerini ve kronotiplerini saptamak ve bunların hastalığın klinik gidişi ile ilgili olup olmadığını incelemeyi amaçladık. GEREÇ VE YÖNTEM: Bu çalışmaya Atatürk Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi psikiyatri polikliniğine ayaktan başvuran 18- 65 yaş arası 80 adet en az 8 haftadır remisyonda olan BAB hastası alındı. Hastaların remisyon döneminde olduğunu belirlemek için Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği ( HDRS) ve Young Mani Derecelendirme Ölçeği (YMRS) uygulandı. Hastaların uyku kalitesini değerlendirmek amacıyla Pittsburg Uyku Kalitesi Ölçeği (PUKİ) uygulandı. Hastalara hastalık seyrini, sosyodemografik özellikleri belirlememizi sağlayacak 100 sorudan oluşan anket dolduruldu. Günlük protein tüketimlerini hesaplamak için, bir gün önce yediklerini besinlerin çeşidi ve miktarı soruldu, BeBis programı ile protein alımları hesaplandı. Homosistein kan seviyeleri için hastaların kanları sabah saatlerinde alındı, santrifüj edildi -40 derecede muhafaza edildi, tüm kanlar toplandıktan sonra çlışılacağı gün kanlar çözüldü ve yarışmalı immunoassay yöntemini kullanarak Advia Centaur XP (Siemens) cihazında Siemens ticari kitleriyle direk kümülatif yöntemle ölçüldü. >15 µmol/L değeri yüksek olarak değerlendirildi. BULGULAR: Hastaların homosistein kan seviyeleri ile koruma tedavisi sonrası geçirdikleri karma atak sayısı arasında ilişki tesbit edildi (p:0,007). Homosistein kan seviyesi yüksek olanlarda karma atak sayısı fazlaydı. Homosistein kan seviyesi ile hastaların MEQ puanları arasında korelasyon vardı (p:0,021). MEQ ouanları düşük( akşamlılık tip) olanlarda homosistein kan seviyeleri anlamlı olarak yüksekti. Homosistein ile B12 vitamini arasında ilişki vardı (p:0,003). Serum B12 seviyesi düşük olanların homosistein seviyerleri yüksekti. Kronotipe baktığımızda çocuk sayısının sabahlılık tipinde daha fazla olduğunu gördük (p:0,023). Ayrıca LDL kolesterol seviyesi yine sabahlılık tipinde daha yüksekti (p:0,001). SONUÇ: Çalışamızdaki en kayda değer sonuç hastaların remisyon döneminde olmasına ve ek tıbbı hastalıkları olmamasına rağmen homositein seviyelerinin %13,75 inde yüksek çıkması ve bunun akşamlılık tipi ile ilişkili olmasıydı. Bipolar bozukluk hem birey, hem aile, hem de toplum için büyük önem arz etmektedir. Hastaların tedavi ve takipleri için somut göstergeler olması ruh hekimlerinin işini kolaylaştırcak, hastaların da tedavi ve takiplerine yarar sağlayacaktır. ANAHTAR KELİMELER: Bipolar bozukluk, homosistein, kronotip

Özet (Çeviri)

AIM OF STUDY:Bipolar disorder (BAB) is an important and chronic mental illness that leads to disability. In recent years, like other mental disorders, biological markers have began to important in bipolar disorder. Homocysteine is considered to be a risk factor for many neurological and cardiovascular diseases, and hiperhomocysteinemia has been detected in depression, schizophrenia and bipolar disorder . ın addition, bipolar patients show some circadian rhythm disorders even during remission periods. Among these, sleep disorders have been shown at the beginning, while chronotypes that reflecting the circadian preferences of individuals have also been shown in studies which evening type is more common in bipolar disorder and this is associated with sleep disturbance. In this study, we aimed to determine blood homocysteine levels and chronotype of patients in bipolar disorder in remission period and to investigate whether they are related to the clinical course of the disease. MATERIAL AND METHOD:In this study, 80 patients between 18-65 years old who were remotely referred to Atatürk University Training and Research Hospital psychiatry outpatient clinic were recruited. The Hamilton Depression Rating Scale (HDRS) and the Young Mania Rating Scale (YMRS) were used to determine if the patients were in the remission period. The Pittsburg Sleep Quality Scale (PUKI) was administered to assess the sleep quality of the patients. A questionnaire consisting of 100 questions was prepared to provide the pathology of the illness and to determine the sociodemographic characteristics. To calculate their daily protein consumption, they were asked about the type and amount of food they had eaten the day before, and the protein intake was calculated by the BeBis program. Blood samples were taken in the morning for homocysteine blood levels, centrifuged, kept at -40 ° C, all blood was collected, and the blood was resolved on the day of study and measured directly on the Advia Centaur XP (Siemens) using Siemens commercial kits. . >15 µmol/L homocysteine is evaluated as high. RESULTS: Patients homocysteine levels were correlated with the number of mixed episodes after conservative treatment (p: 0.007). There were more mixed episodes in patient with high homocysteine blood levels. Blood levels of homocysteine were significantly higher in those with low MEQ scores (evening type).There was an association between homocysteine and vitamin B12 (p: 0.003). patients with low serum B12 levels had higher homocysteine levels. When we look at the chronotype, we see that the number of children is more in the morningness type (p: 0,023). In addition, the level of LDL cholesterol was again higher in the eveningness type (p: 0.001). CONCLUSİON: The most important outcome of our study was that %13,75 of patients were in the remission period had a high blood homocystein levels despite the absence of additional medical illnesses and this was related to the type of eveningness. Bipolar disorder is very important for both individual, family and society. Concrete indications for the treatment and follow-up of patients will facilitate the work of psychiatrists, and will also benefit patients in their treatment and follow-up. KEY WORDS: Bipolar disorder, homocysteine, chronotype

Benzer Tezler

  1. İyileşme dönemindeki iki uçlu bozukluk hastalarında cinsel işlevlerin değerlendirilmesi

    Evaluation of sexual functioning in remitted patients with bipolar disorder

    CANAN UYSAL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    PsikiyatriKocaeli Üniversitesi

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. CEM CERİT

  2. İki uçlu bozukluk I hastalarında kişilik örgütlenme düzeyi ile nesne ilişkileri niteliğinin işlevsellik ile ilişkisi

    The relationship between level of personality organizaton, quality of object relations and functioning in bipolar I disorder patients

    BEGÜM SAYĞILI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    PsikiyatriSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. YUSUF ÖZAY ÖZDEMİR

  3. Remisyonda bipolar bozukluk tip 1 hastalarında bilişsel çarpıtmalar

    Cognitive distortions in patients with bipolar i disorder in remission

    GÜNEŞ ÖZYILDIZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    PsikolojiÇağ Üniversitesi

    Psikoloji Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ SONER ÇAKMAK

  4. İki uçlu bozukluk hastalarında asimetrik dimetil arjinin, simetrik dimetil arjinin, nitrik oksit düzeylerinin ve total antioksidan kapasitesinin kognisyonla ilişkisi

    Relations with cognition of total antioxidant capacity, asymmetric dimethyl-arginine, symmetrical dimethyl-arginine, levels of nitric oxide in patients with bipolar disorder

    ELİF ÖZCAN

    Tıpta Uzmanlık

    İngilizce

    İngilizce

    2016

    PsikiyatriAtatürk Üniversitesi

    Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. MEHMET FATİH ÜSTÜNDAĞ

  5. İki uçlu bozukluk hasta ve yakınlarında damgalanma ve damgalama

    Stigmatization and internalized stigmatization on bipolar disorder patients and their relatives

    SUZAN KAYGISIZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    PsikiyatriGaziantep Üniversitesi

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GÖKAY ALPAK