Geri Dön

Eskiçağ'da Iğdır Aras havzası'nda bulunan kale ve kuleler

The Urartu castles and towers founded in Iğdır Aras basin

  1. Tez No: 483358
  2. Yazar: GÖKÇEN ACAR
  3. Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. HALİM KORUCU
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Sanat Tarihi, Tarih, Art History, History
  6. Anahtar Kelimeler: Iğdır, Urartu, Aras Nehri, Kaya Mezar, Kale, Iğdır, Urartu, The River Aras, Tomb, Castle
  7. Yıl: 2016
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Kafkas Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Tarih Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Eskiçağ Tarihi Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 98

Özet

Tarih boyunca jeopolitik anlamda önemli bir konuma sahip olan Doğu Anadolu Bölgesi, Kafkasya, İran, Mezopotamya ve Orta Anadolu'nun merkezinde yer almış stratejik konumu nedeniyle, tarih öncesi çağlardan beri birçok medeniyetin beşiği olmuştur. Onlarca medeniyeti ve kavimleri ile dünya tarihinde birçok“ilk”e şahitlik etmiştir. Doğu Anadolu Bölgesi'nin ülkemizde en doğuda ki ilini Iğdır oluşturmaktadır. Tarihin sembol bölgelerinden biri ve Doğu Anadolu'nun kilidi durumundadır. İpek yolu üzerinde (Tebriz, Tiflis, Erivan, Batum merkezleri) bulunmaktadır. Dünya coğrafyasında ender sayılacak bir özelliğe sahip, iklim ve doğa özelliği ile Doğunun Çukur ovası olarak adlandırılmaktadır. Üç ülkeye sınır olmasıyla, Türkiye'nin en doğusunda, doğudan batıya açılan tarihi bir köprü durumunda olan en eski yerleşim yerlerinden biridir. Bölgenin en önemli akarsuyu Aras Nehri'dir. Doğu Anadolu'nun kuzey kısmında doğup aldığı birçok kollarla büyüyerek Karakale dolaylarından geçerek Çalpala Köyü yakınlarından Iğdır Ovası'na girmektedir.“Dil Sonu”denilen yerden Türkiye sınırlarını terk ederek daha doğusunda bulunan Kura Nehri ile birleşerek Hazar Denizine dökülür. Aras nehri boyunca doğu-batı doğrultusunda uzanan Iğdır Ovası, Batı Iğdır, Doğu Iğdır ve Dil Ovası'ndan oluşmaktadır. Iğdır Ovası'nın güneydoğuya doğru bir uzantısı durumunda olan Dil Ovası (Dil Ucu), aynı zamanda ülkemizin en doğu uç noktasını oluşturur. Iğdır, yurdumuzun ve Avrupa'nın en büyük ve dünyanın sayılı büyük dağlarından biri olan büyük Ağrı Dağı'nı içinde barındırmaktadır. Yüksek dağları, derin vadileri, platoları, su kaynakları ile tarihe çok yakından tanıklık etmiştir. Cennetten doğan dört ırmaktan biri olarak zikredilen Aras Nehri'nin adı, Eskiçağdan itibaren yazılı kaynaklarda geçmektedir. Su ve iklim özellikleriyle tarihin her devrinde yerleşim yeri olarak kullanılmış ve tarihi ipek yolu üzerinde birçok tarihi mekanlar, kaleler, meskenler, köprüler, su kanalları halen varlığını sürdürmektedir.

Özet (Çeviri)

The Eastern Anatolian Region which has a significant location geopolitically situated in the centre of Caucasia, Iran, Mesopotamia and Central Anatolia has hosted many civilizations since pre-historical ages. It has witnessed many 'firsts' in the world history with tens of civilizations and tribes. The eastern part of Eastern Anatolia is the city Iğdır. It is the symbol of history and the key of Eastern Anatolia. On the Silk Road are (Tabriz, Tblisi, Erivan, Batum. It is defined as the Cukurova of the East with climate and nature which is unique in the world geography. It is one of the oldest settlement which is a bridge from east to the west in the eastern part of Turkey. The most important waterfall of the region is the river Aras. It is born in the northern part of Eastern Anatolia and grows up with many branches passes through Karakale and the village Çalpala to the Iğdır Valley. It leaves the borders of Turkey from the place called ''Dil Sonu', it unites with the River Kyra which is in the eastern part and flows to the sea Hazar. The Iğdır valley leaning in the eastern-western direction, consists of Iğdır valley, Western Iğdır, Eastern Iğdır and the valley 'Dil'. The valley Dil which is the southern eastern part of the Iğdır valley, also forms the most eastern part of our country. Iğdır includes the great Mount Ağrı which is the greatest mountain of Europe and one of the few greatest mountains the world. It has witnessed the history closely with its high mountains, deep valleys, plateaus, water resources. The name of the river Aras called as one of the four rivers rising from the Paradise has been referred in the written resources since the old ages. It has been used as settlement in all the phases of history with the features of water and climate and on the silk road many historical places, castles, dwellings, bridges, water channels still exist.

Benzer Tezler

  1. Urartu Krallığı'nın Orta Aras Havzası yayılımı (Kars-Iğdır-Doğubeyazıt)

    Location distribution of the Urartu Kingdom In The Middle Aras (Kars-Iğdır-Doğubeyazıt) Basin

    YEŞİM KEMER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    TarihKafkas Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ AYHAN YARDİMCİEL

  2. Orta ve son Tunç Çağı'nda Orta Aras Havzası

    Mi̇ddle Aras Basin in Middle and Late Bronze age

    AYHAN YARDİMCİEL

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    ArkeolojiKafkas Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. AKIN BİNGÖL

  3. Arpaçay Havzası'nda tarihi ve arkeolojik araştırmalar

    Historical and archaeological research in Arpaçay Basin

    MUSTAFA KARAGEÇİ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    ArkeolojiKafkas Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. AKIN BİNGÖL

  4. Orta Aras Havzası'nın Demir Çağı kültürleri

    Iron Age cultures of the Middle Aras Basin

    ŞÜHEDA ABLAK

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    TarihKafkas Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. AKIN BİNGÖL

  5. Yüzey araştırmaları ışığında Kars ve çevresindeki seramiklerin analizleri ve değerlendirmeleri

    The analysis and evaluation of ceramics in Kars and its surroundings in view of surface explorations

    EMİNE ÇALBAY

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    ArkeolojiKafkas Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ MUSTAFA KARAGEÇİ