Geri Dön

Damak yarığı onarımında vomer flebi kullanılmasının obstrüktif uyku apnesi insidansına etkisi

Effect of cleft palate repair with vomer flap on obstructive sleep apnea incidence

  1. Tez No: 550583
  2. Yazar: GÖKHAN SERT
  3. Danışmanlar: PROF. DR. FATMA FİGEN ÖZGÜR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi, Plastic and Reconstructive Surgery
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2019
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 76

Özet

Dudak damak yarıkları, 1/700 canlı doğum insidansı ile baş boyun bölgesinin en sık görülen konjenital anomalileridir. Hastalarda sıklıkla; konuşma, işitme, beslenme ve orta yüz gelişimi ile ilgili sorunlarla karşılaşılmaktadır. Plastik cerrahinin en önemli ilgi alanlarından biri olan bu anomalinin tedavisinde pek çok bölüm birlikte multidisipliner olarak çalışmaktadır. Damak yarıklarının tedavisinde, üzerinde fikir birliği bulunan bir tedavi protokolü yoktur. Tek aşamalı veya iki aşamalı olarak gerçekleştirilebilen damak onarımlarında cerrahi olarak düz hat onarımları ile birlikte intravelar veloplasti veya z-plasti teknikleri tercih edilmektedir. Cerrahi zamanlaması için de farklı görüşler benimsenmiştir; konuşma sonuçlarının iyileştirilmesi için erken onarımı tercih eden merkezlerin yanısıra orta yüz gelişiminin daha az etkilenmesi düşüncesiyle geç damak onarımı yapan merkezler de mevcuttur. Farklı tedavi protokolleri bulunmakla birlikte nazal mukozanın onarımı için, özellikle geniş yarıklarda, sıklıkla vomer flebi kullanılmaktadır. Damak yarıklı hastalarda üst havayolunun hacmi anatomik bozukluklara bağlı olarak değişmiştir. Bu hasta grubunda daralmış havayolu, obstrüktif uyku apnesi sendromunun normal pediatrik popülasyona göre daha sık görülmesine neden olmaktadır. Birincil damak onarımlarından sonra erken dönemde, özellikle uyku ile ilişkili obstrüktif olaylar görülebilmektedir. Konuşma bozukluğu gelişen hastalarda velofaringeal yetmezliğin tedavisi için uygulanan faringeal flep cerrahisi sonrasında ise obstrüktif uyku apnesi sendromu (OUAS) insidansı belirgin olarak artmaktadır. OUAS tanısı atlanan veya uygun şekilde tedavi edilmeyen hastalarda, gün içerisinde yorgunluk, okul başarısında düşme gibi sosyal sorunların yanısıra kardiyovasküler ve serebral hastalıkların riski de artmaktadır. Çalışmamızda damak onarımı sırasında kullanılan vomer flebinin hastalarda ameliyat sonrası dönemde havayolu obstrüksiyonu yaratabileceği ve obstrüktif uyku apnesi sendromu riskini artırabileceği hipotez edilmiştir. Kliniğimizde damak onarımı gerçekleştirilen ve uyku ünitesinde polisomnografi yapılarak OUAS araştırılan 17 hastada vomer flebi kullanılan hastalar ile kullanılmayan hastaların apne hipopne indeksleri karşılaştırılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre damak onarımında vomer flebinin kullanılması OUAS riskini artırmamaktadır. Damak onarımında vomer flebinin uyku ilişkili obstrüktif olaylar açısından güvenle uygulanabileceği görülse de damak yarıklı hastalarda normal popülasyona göre artmış OUAS riski göz önünde bulundurulmalı, semptomatik hastalar dikkatle değerlendirilmelidir.

Özet (Çeviri)

Cleft lip with or without cleft palate is the most common congenital anomaly of head and neck with an estimated incidence of 1 case per 700 live births. Patients may experience problems with speech, hearing, feeding and midface development. As being one of the most important patient group of plastic surgery, cleft lip and palate treatment requires multidisciplinary team care. Single or two-staged midline repairs with intravelar veloplasty and z-plasty techniques are the most preferred surgical procedures in cleft palate treatment but there is no consensus on a single treatment protocol. There are different approaches on surgical repair timing among cleft centers. Early repairs of cleft palate provides better speech outcomes while late repairs may avoid midface growth disturbances. Vomer flap is the most common procedure for repairing nasal mucosa, especially in wide clefts. Alteration of airflow and upper airway dimensions in cleft palate patients leads to higher incidinces of sleep related breathing disorders when compared to normal pediatric population. Sleep related obstructive events are especially more frequent after primary palatoplasty. Pharyngeal flap surgery is the most common procedure for treating velopharyngeal insufficiency and it can result with obstructive sleep apnea syndrome (OSAS) in postoperative period. If left untreated, OSAS leads to daytime sleep, neurocognitive, cardiovascular disorders and behavioral problems. In our study, it is hypothesised that using vomer flap during palatoplasty increases nasal airway obstruction and OSAS in cleft palate patients. 17 patients which were treated for cleft palate in our clinic and underwent polysomnography for evaluating OSAS were included in our study. Comparison of polysomnographic findings between cleft palate patients who were treated by palatoplasty with vomer flap and palatoplasty alone, revealed that there was no statistically significant difference related to OSAS criterias. Although this study has proved that vomer flap is a safe procedure in cleft palate treatment, these patients are in high risk group for OSAS. The symptoms and clinical findings in cleft palate patients must be carefully analyzed when there is any suspicion for sleep related breathing disorders.

Benzer Tezler

  1. Hayvan modellerinde ?TGF-ß3? ve ?BMP-2? salan doku iskeleleri ile damak yarığı onarımı

    Cleft palate repair in animal models with ?TGF-ß3? ve ?BMP-2? releasing scaffolds

    AYBÜKE ALICI

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    BiyomühendislikHacettepe Üniversitesi

    Biyomühendislik Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ERHAN PİŞKİN

    YRD. DOÇ. KAMİLE ÖZTÜRK

  2. Sıçan modelinde,yarık damak cerrahisinde n-butil-2-siyanoakrilatın kullanımı ve etkinliğinin sütür materyali ile karşılaştırılması

    Comparison of the use and efficacy of n-butyl-2-cyanoacrylate in the cleft palate with sütüre material in the rat model

    FURKAN KARABULUT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Plastik ve Rekonstrüktif CerrahiUludağ Üniversitesi

    Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SERHAT ÖZBEK

  3. Palatoplasti (damak onarımı) sonrası konuşmanın değerlendirilmesi

    Speech assessment after palatoplasty (cleft palate repair)

    TUĞBA FERYAL YILDIZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahiİstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa

    Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YAĞMUR AYDIN