Geri Dön

Pediyatrik kalp cerrahisi sonrası gelişen akut böbrek hasarının pediyatrik Rıfle krilerleri kullanılarak değerlendirilmesi

Evaluation of acute kidney injury developed after pediatric cardiac surgery using pediatric Rifle criteria

  1. Tez No: 572767
  2. Yazar: MEHMET DEDEMOĞLU
  3. Danışmanlar: PROF. DR. HAKAN CEYRAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi, Thoracic and Cardiovascular Surgery
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2014
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bakanlığı
  10. Enstitü: İstanbul Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğt. Ve Arş. Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 65

Özet

Amaç: Pediyatrik kalp cerrahisi uygulanan hastalarda, akut böbrek hasarının belirlenmesi ve mevcut hasarın derecesinin evrelenmesi için pRIFLE sınıflaması kullanılması ve bu hasta grubunda akut böbrek hasarının derecesinin, mortalite ve morbiditeye olan ilişkisinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Materyal ve metod: Çalışmaya, Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Pediyatrik Kalp Cerrahisi Kliniği tarafından Nisan 2012-2013 tarihleri arasında, konjenital kalp hastalığı nedeniyle elektif olarak ameliyat edilen, 105 hasta dahil edildi. Hastalara ait veriler geriye dönük incelendi. Hastaların, ameliyat öncesi, ameliyat sırasında ve ameliyat sonrası verileri kaydedildi. Akut böbrek hasarının (ABH) belirlenmesi ve evrelenmesi için pRIFLE sınıflaması kullanıldı. Sınıflamanın parametresi olarak, Schwartz formülü ile hesaplanan tahmini glomeruler filtrasyon hızları (t-GFR) kullanıldı. Akut böbrek hasarı olan ve olmayan grupların verileri analiz edildi. Bulgular: Hastaların yaş ortalamaları 4,55(medyan 2) yıl, 55(%52,4)'i erkek, 50(%47,6)'si kadın idi. Hastaların 40(%38,1)'ı neonatal dönemde idi. 12(%11,4)'si tek ventrikül morfolojisine sahip, 27(%25,7)'sinde kontrast madde kullanımı öyküsü mevcuttu. İncelemeye alınan hastalarda, akut böbrek hasarı 45(%41,8) hastada pRIFLE sınıflaması ile tespit edildi. Bu 45 hastanın 27(%25,7)'si evre-R, 10(%9,5)'u evre-I ve 8(%7,6)'i evre-F idi. Akut böbrek hasarı olan ve olmayan gruplar karşılaştırıldığında, ABH olan grupta kardiyopulmoner bypass (CPB) süresi anlamlı olarak daha yüksek (p:0,04) ve hipotermi seviyeleri anlamlı olarak (p:0,001) daha düşüktü. ABH'nın hastaların mortalitesine olan etkisine bakıldığında, ABH olan grup ile ABH olmayan grup arasında, mortalite açısından anlamlı bir fark yoktu. Ancak ABH'nın evrelerine baktığımızda, evre-F grubunda mortalite, diğer evrelere ve ABH olmayan gruplara oranla anlamlı olarak yüksekti (0,02). Tartışma: Pediyatrik kalp cerrahisi uygulanan hastalarda, akut böbrek hasarı riski mevcut olup, ciddi komplikasyon nedenidir. Akut böbrek hasarının varlığı mortalite ve morbidite ile yakından ilişkilidir. Ancak daha da önemlisi akut böbrek hasarının varlığından ziyade, hasarın ciddiyet derecesi, mortalite ve morbidite açısından daha da anlamlıdır. Bu nedenle akut böbrek hasarı olan hastalarda, hasarın belirlenmesi ve daha da önemlisi, hasarın ciddiyet derecesinin evrelenmesi için, pediyatrik yaş grubunda pRIFLE sınıflaması kullanılmasını önermekteyiz.

Özet (Çeviri)

Introduction: It is aimed that to use pRIFLE classification for determining the acute kidney injury, staging the current extent of the damage and analysing the relation between degree of acute kidney injury and the mortality and morbidity on pediatric patients who underwent cardiac surgery. Materials and method: 105 patients who were operated electively due to congenital heart disease at Kartal Koşuyolu Yüksek Ihtisas Education and Resarch Hospital, Pediatric Cardiac Surgery Clinic between April by 2012-2013 were included to the study. The patiens' data were analysed retrospectively. Preoperative, intraoperative and postoperative data were recorded. pRIFLE classification was used for identification and staging of acute kidney injury. The parameter of estimated glomerular filtration rate (e-GFR) which calculated by Schwartz formula were used as classification parameter. The data of groups who had not acute kidney injury and who had acute kidney injury were analysed. Results: The average age of the patients was 4,55(median 2) years, 55 (52.4%) of the patients were male and 50 (47.6%) of them were female. 40(%38,1) of the patients was at neonatal period. 12 (11.4%) of the patients were with single ventricle morphology and 27 (25.7%) of them had a history of usage of contrast agents. Acute kidney injury was identified at 45(%41,8) of investigted patients by pRIFLE classification. Of these 45 patients, 27 (25.7%) patients were stage-R, 10 (9.5%) were stage-I and 8 (7.6%) were at stage F. Groups with and without acute kidney injury compared and cardiopulmonary bypass (CPB) time was significantly higher(p = 0.04) and levels of hypothermia significantly (p: 0.001) were lower with the acute kidney injury (AKI) group. The impact on mortality of patients with acute kidney injury considering the groups with and without acute kidney injury there was no significant difference between the groups in terms of mortality. However, when we looked at the stages of AKI, mortality in the group stage-F was significantly higher compared to other stages and patients without AKI (0.02). Discussion: Acute kidney injury is one of the most severe complication for the patients who underwent pediatric cardiac surgery. The presence of acute kidney injury is closely associated with mortality and morbidity. But more importantly, the seriousness of the damage is more significant in terms of mortality and morbidity rather than the presence of acute kidney injury. Therefore, we suggest to use pRIFLE classificaiton on pediatric age group in patients with acute kidney injury for damage determination and more importantly; for the staging of the degree of injury severity.

Benzer Tezler

  1. Kalp cerrahisi uygulanan infantlarda kardiyopulmoner bypass ilişkili akut böbrek hasarının tespitinde renal near infrared spectroscopy kullanımı

    Use of renal near infrared spectroscopy in determining cardiopulmonary bypass-related acute kidney damage in heart surgery

    SEHER ALTUNSOY

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisiİstanbul Medipol Üniversitesi

    Perfüzyon Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. KORHAN ERKANLI

  2. Pediatrik yaş grubunda kardiyovasküler cerrahi ile ilişkili akut böbrek hasarının önlenmesinde aminofilin ve furosemid etkinliğinin değerlendirilmesi

    Evaluation of aminophylline and furosemide in prevention of acute renal damage related to cardiovascular surgery in pediatric age group

    SILA YALDIZ ATAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. TALİHA ÖNER

  3. Doğuştan kalp hastalığı nedeniyle ameliyat olan hastalarda erken dönemde böbrek fonksiyonlarının retrospektif olarak değerlendirilmesi

    Evaluation of kidney functions retrospectively in the early period after surgery for congenital heart disease

    EZGİ ÖKTENER ANUK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıBaşkent Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İLKAY ERDOĞAN

  4. Kalp transplantasyon olgularında kalp hızı mortalite ilişkisi

    Relation between heart rate and mortality in heart transplant recipients

    FATMA YILMAZ COŞKUN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    KardiyolojiEge Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SANEM NALBANTGİL

  5. Pulmoner endarterektomi operasyonu yapılan hastalarda uygulanan operatif tekniğin ve perioperatif yönetimin mortalite ve morbidite üzerine etkileri.

    The effects of operative technique and perioperatıve management on mortality and morbidity in patients who had pulmonary endarterectomies.

    AKIN ARSLAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiSağlık Bakanlığı

    Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NİLGÜN BOZBUĞA