Geri Dön

Serviksin premalign lezyonlarının tanısında kullanılan yöntemler ve etkinlikleri

Methods using in the diagnosis of the premalignant lesions of cervix and their efficacy

  1. Tez No: 58673
  2. Yazar: LEVENT TÜTÜNCÜ
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. YUSUF ZİYA YERGÖK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kadın Hastalıkları ve Doğum, Obstetrics and Gynecology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1997
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: GATA
  10. Enstitü: Haydarpaşa Eğitim Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 97

Özet

ÖZET Serviks kanseri tüm dünyada meme kanserinden sonra en fazla görülen ikinci kanserdir. Son 40 yıl içerisinde serviks kanserinin insidansı ve mortalite oranı gelişmiş ülkelerin çoğunda azalma göstermiştir. Bu azalma pap smear'in rutin tarama yöntemleri arasına girmesine bağlanmaktadır. Buna karşın her yıl daha fazla sayıda premalign servikal lezyonun tanısı konulmaktadır. Serviksdeki premalign lezyonların büyük çoğunluğu ayaktan tedavi yöntemleri ile tedavi edilebilmekte, ileri cerrahi ve hospitalizasyon nadiren gerekmektedir. Bizim bu çalışmadaki amacımız anormal servikal smear sonucu olan kadınlarda histolojiyi gold standart kabul ederek sitoloji ve kolposkopinin etkinliğini saptamak, servikal premalign lezyonların risk faktörlerini saptamak ve bu lezyonların takip protokollerini araştırmaktı. Ocak 1995 - Haziran 1997 tarihleri arasında rutin jinekolojik muayene ve smear alınması amacıyla Gülhane Askeri Tıp Akademisi Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Servisi polikliniğine başvuran 150 hasta çalışmaya dahil edildi. Tüm hastalardan jinekolojik anamnez alındı, jinekolojik muayene esnasında smear alındı ve daha sonra kolposkopik inceleme yapıldı. Kolposkopi endikasyonları; smear sonuçlarının anormal olması, persistant inflamatuar smear, anormal görünen serviks ve vulvar kondilom hikayesi idi. Kolposkopide anormal görünen tüm alanlardan biyopsi alındı. Histolojik tanı, sitoloji ve kolposkopi için, karşılaştırılacak gold standart olarak kabul edildi. Sitolojinin sens iti vites i, spesifitesi, pozitif prediktif değeri, negatif prediktif değeri ve yalancı negatiftik oranı sırasıyla %25, %81.8, %63.6, %46.1 ve %75 olarak saptandı. Aynı değerler kolposkopi için ise sırasıyla %90.4, %34.8, %63.8, %74.1 ve %9.5 idi. Serviksin premalign lezyonlarını ortaya çıkartmada kolposkopinin sitolojiden daha üstün olduğunu bulduk. Sonuç olarak pap smear ile biyopsi arasındaki uyum iyi değildir. Sitoloji hastalığın olduğunu göstermede yeteri kadar duyarlı olmadığından, yüksek spesifıtede olmasına rağmen ideal bir tarama testinin özelliklerini taşımamaktadır. Anormal servikal smear sonuçlarını takip ve tedavide pap smear'in yalnız başına kullanılması prevalans ve şiddeti yanlış tahmin etmeye veservikal premalign lezyonların eksik ve geç tedavi edilmesine yol açabilir. Sitolojiye kolposkopinin ilave edilmesiyle duyarlılığı artıracak bir tanı protokolü elde edilebilir. Bu nedenle tüm displazilerde, persistant inflamatuar smearlerde ve atipilerde kolposkopi yapılmasını ve kolposkopi eşliğinde biyopsi alınmasını önermekteyiz. Kolposkopi eşliğinde alınan biyopsi yardımıyla lezyonun histolojik derecesi belirlendikten sonra hasta tedavi ve takip için daha uygun olarak ayrılabilir.

Özet (Çeviri)

SUMMARY Cervical cancer is the second most common cancer among women worldwide, following breast cancer. In the last 40 years, incidence and mortality rates for cervical cancer have declined in most developed countries. This decline is attributed mainly to the introduction of screening with the pap smear. Consequently, many more premalignant cervical lesions than invasive cervical lesions are being diagnosed each year. Most of the premalignant lesions of the cervix are treatable by office methods of therapy; extensive surgery and hospitalization are seldom required. Our objectives in this study are to evaluate the diagnostic accuracy of cytology and colposcopy in women with an abnormal cervical smear using histology as the gold standard, to evaluate the risk factors for cervical premalignant lesions and, to evaluate the management strategies for these lesions. During the period between January 1995 and June 1997, a total of 150 women consecutively attended the outpatient clinic of the Department of Obstetrics and Gynecology of Gülhane Military Medical Academy, Haydarpaba Training Hospital, because of routine gynecological examination and screening cytology. A gynecological history was taken, together with a gynecological examination, cytology, and colposcopy were performed for all women. The indications for colposcopy are abnormal cervical smear results, persistent inflammatory smears, abnormal appearing cervix and history of vulvar condyloma. Directed biopsies were taken from any area with abnormal colposcopic characteristics. The histological diagnosis was used as the gold standard to which cytology and colposcopy were compared. The sensitivity, specificity, positive predictive value, negative predictive value and false-negative rate of cytology are 25%, 81.8%, 63.6%, 46.1% and 75% respectively. On the other hand the same values for colposcopy are 90.4%, 34.8%, 63.8%, 74.1% and 9.5% respectively. We found that colposcopy was superior to cytology in detecting cervical premalignant lesions. As a result; the concordance between pap smears and biopsy is poor. The cytological smear does not demonstrate the characteristics of an optimal 78screening test since it is insensitive to the presence of disease but highly specific. The use of pap smears alone to follow and treat cervical smear abnormalities would result in a gross underestimation of the prevalence and severity of disease and lead to undertreatment or delayed treatment of cervical premalignant lesions. The addition of screening colposcopy to cytology yields a testing protocol that has markedly improved sensitivity. We therefore recommend that all dysplasia and persistent inflammation and atypia be referred immediately for colposcopy and colposcopically directed biopsy. Once the histological grade of the lesion has been determined using colposcopically directed biopsy, the patient can be appropriately triaged for therapy and follow-up. 79

Benzer Tezler

  1. Serviksin premaling ve malign lezyonlarının tanısında smear, kolposkopi ve histopatoloji korelasyonu

    The corelation of smear colposcopy and histopathology in the diognosis of servica premaling and malign lesions

    MERT ULAŞ BARUT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Kadın Hastalıkları ve DoğumDicle Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. AHMET KALE

  2. Premalign serviks lezyonlarında telomeraz aktivitesinin tanısal değeri

    The role of telomerase activity in diagnosis of premalignant cervical lesions

    ERHAN ŞİMŞEK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2002

    Kadın Hastalıkları ve DoğumAnkara Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. İLKKAN DÜNDER

  3. Servikal premalign lezyonların tanısında akıllı telefon bazlı yapay zeka teknolojisinin konvansiyonel kolposkopi ile karşılaştırmalı prospektif araştırılması

    Comparative prospective investigation of smartphone-based artificial intelligence technology and conventional colposcopy in the diagnosis of cervical premalignant lesions

    ŞERİFE IŞIK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. NERGİZ KENDER ERTÜRK

  4. Smear sonucunda atipik skuamöz hücre saptanan hastalarda serviks premalign ve malign lezyonlarının saptanma sıklığının belirlenmesi

    Determining the frequency of finding cervical premalign and malign lesions in patients having atypical squamous cells as seen in smear results

    SAIDA SAMADLI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    Kadın Hastalıkları ve Doğumİzmir Katip Çelebi Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. İNCİM BEZİRCİOĞLU

  5. Serviks kanseri ve serviksin prekanseröz lezyonlarında tumor necrosis factor α induced protein 8 (TNFAIP8)'in ekspresyonu, p16 ve in situ hibridizasyonla düşük/yüksek risk HPV tipleriyle ilişkisi ve Kİ-67 ile hücresel proliferasyonunun karşılaştırılması

    Comparison of the expression of tumor necrosis factor α induced protein 8 in cervical cancer and precancerous lesions of the cervix, its relationship with p16, in situ hybridization of low/high-risk human papillomavirus types, and its KI-67 cellular proliferation

    FUNDA ÇALIŞKAN ŞENKÖY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    PatolojiVan Yüzüncü Yıl Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. REMZİ ERTEN