Geri Dön

İnsidental olarak hepatosteatoz saptanan non diyabetik non alkolik hastalarda fibrozis sıklığı ve etkileyen parametreler

Fibrosis freqqency and effective parameters in non diabetic non alcoholic patients with hepatosteatisis insidentally

  1. Tez No: 632117
  2. Yazar: MUHAMMED ÇİFTÇİOĞLU
  3. Danışmanlar: PROF. DR. BÜLENT KANTARÇEKEN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Gastroenteroloji, Gastroenterology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2020
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 85

Özet

Amaç: Hepatosteatoz basit steatozdan fibrozise kadar ilerleyebilen geniş spektrumlu, dünyada en yaygın karaciğer bozukluklarından birisidir. Biz bu çalışmamızda hepatosteatoza neden olabilecek diyabetes mellitus hastalığı, alkol kullanımı vb. gibi durumları olmayan hastalarda non invaziv yöntemle tespit edilmiş hepatostetoz ve karaciğer fibrozis sıklığını ve bu durumları etkileyen parametreleri araştırmayı amaçladık. Materyal yöntem: Üniversitemiz Gastroenteroloji kliniğine non spesifik yakınmalar ile başvurmuş 18-65 yaş arası, non alkolik non diyabetik hastalardan rutin ultrasonografide insidental olarak hepatosteatoz saptanan ve fibrozis ve korelasyon açısıdan Fibroscan® adıyla bilinen transient elastografi yapılan hastalar alındı. Hastaların yaş, cinsiyet gibi demografik özellikleri kaydedildi. Ayrıca tanita cihazi ile boy, kilo, beden kitle indeksi, vücut yağ miktarı ve vücut yağ oranı kaydedilmiş olanlar retrospektif olarak tarandı. Hastalardan istenen rutin biyokimyasal tetkikler (Hemogram, AST, ALT, açlık kan şekeri, açlık insulin değeri, total kolesterol, HDL, LDL) ilişki açısından değerlendirmeye alındı. Bulgular: 119 hastanın %43,7'si erkek, %56,3'ü kadındı. Hastaların yaş ortalaması 39,15 olup beden kütle indeksi (BMI) ortalamaları 29 kg/m2 idi. Hastaların boy, kilo, BMI ve vücut yağ oranları artışıyla hepatosteatoz derecesi artışı arasında istatistiksel anlamlı ilişki tespit edildi. Fibrozis yönünden hem USG hem Fibroscan cihazında tespit edilen hepatosteatoz derecesi artışı ile karaciğer fibrozis derecesinin yükselmesi arasında istatistiksel anlamlı ilişki görüldü. USG'de hepatosteatozu olanların 75 (%63,02)'inde fibrozis saptamadı, 20 (%10,05)'sinde F1, 22 (%18,48)'inde F2, 1 (%0,8)'inde F3, 1 (%0,8)'inde F4 fibrozis saptandı. Serum ALT, GGT artışı ile Fibroscan cihazının ölçmüş olduğu hepatostatoz arasında istatistiksel anlamlı ilişki bulunurken, AST artışı ile bu ilişki bulunamadı. Serum AST, ALT artışı ile fibrozis arasında istatisiksel anlamlı ilişki bulunurken, GGT artışı ile fibrozis arasında istatistiksel anlamlı ilişki bulunamadı. Sonuç: Çalışmamızda, insidental olarak hepatosteatoz saptanan hastalarda, değişik oranlarda fibrozis olabileceğini ve sıklığınu göstermeyi amaçladık. Çalışmamızın, serum parametreleri, tanita ölçümleri ve non invaziv, fibroscan ile birlikte hepatosteatoz tanı ve takibinin yapılmasıyla, ileri araştırmalara ve gerekirse tedaviye yol göstermesi açısıdan erken tanı ve farkındalık yönünden faydalı olabileceği kanaatindeyiz. Bu konuda daha büyük hasta grupları ile ve karaciğer biyopsisi ile karşılaştırmalı ileri çalışmalara ihtiyaç vardır.

Özet (Çeviri)

Purpose: Hepatosteatosis is one of the most common liver disorders in the world, ranging from simple steatosis to fibrosis. In this study, we aimed to find the frequency of hepatosteatosis and fibrosis and the parameters affecting them, in patients without diabetes mellitus and alcohol use. Material metod:Non-alcoholic non-diabetic patients aged 18-65 who were admitted to our university gastroenterology clinic with non-specific complaints were taken. Of these patients, patients with incidental hepatosteatosis on routine ultrasonography and who underwent transient elastography known as Fibroscan® in terms of fibrosis and correlation were taken. Demographic features of the patients such as age, gender were recorded. In addition, those who recorded height, weight, body mass index, body fat amount and body fat ratio with the tanita device were retrospectively scanned. Routine biochemical tests (CBC, AST, ALT, fasting blood glucose, fasting insulin value, total cholesterol, HDL, LDL) were evaluated for relationship. Results: Of the 119 patients, 43.7% were male and 56.3% were female. The mean age of the patients was 39.15 and the mean body mass index (BMI) was 29 kg / m2. A statistically significant correlation was found between the height, weight, BMI and body fat rates of patients and the increase in hepatosteatosis degree. In terms of fibrosis, a statistically significant relationship was observed between the increase in hepatosteatosis degree detected in both USG and Fibroscan devices and the degree of liver fibrosis. There was no fibrosis in 75 (63.02%) of those with hepatosteatosis in USG, F2 in 20 (10.05%), F2 in 22 (18.48%), F3 in 1 (0.8%), F4 fibrosis was detected in 1 (0.8%). Serum ALT was found to be statistically significant between GGT increase and hepatostatosis measured by the Fibroscan device, but this relationship was not found with AST increase. Serum AST, ALT increase and fibrosis were statistically significant, whereas GGT increase and fibrosis were not statistically significant. Conclusion: In our study, we aimed to demonstrate the frequency and frequency of fibrosis in different rates in patients with incidental hepatosteatosis. We believe that our study may be beneficial in terms of early diagnosis and awareness in terms of guiding advanced research and, if necessary, treatment with serum parameters, tanitary measurements and non-invasive, fibroscan diagnosis and follow-up of hepatosteatosis. Further studies are needed on this subject with larger patient groups and comparative liver biopsy.

Benzer Tezler

  1. Retrospektif olarak noninvaziv serum biyomarkerlerinin karaciğer biyopsi sonuçları ile birlikte fibrozis gelişimi üzerine prediktif değerinin araştırılması

    A retrospective investigation of the predictive value of noninvasive serum biomarkers for the development of fibrosis in association with liver biopsy results

    KÜBRA ÖZCAN GÜNER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    İç HastalıklarıNecmettin Erbakan Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MUHARREM KESKİN

  2. Adrenal insidental kitlelerin retrospektif analizi

    Retrospective analysis of adrenal incidental masses

    AYSUN AKGÜN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    İç HastalıklarıSelçuk Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SÜLEYMAN BALDANE

  3. Adrenal insidentaloma vakalarının retrospektif analizi

    Adrenal i̇nsidentaloma vakalarinin retrospektif analizi

    ŞAFAK AKIN

    Tıpta Yan Dal Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıHacettepe Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MİYASE BAYRAKTAR

  4. Acil serviste insidental olarak cavum septum pellucidum ve cavum vergae saptanmış olan kişilerde ruhsal belirtilerinin ve bilinç düzeylerinin kıyaslanması

    Comparison of psychological symptoms and levels of consciousness in individuals incidentally detected with cavum septum pellucidum and cavum vergae in the emergency department

    PINAR TÜRKMEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Acil TıpAnkara Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MÜGE GÜNALP ENEYLİ

  5. Çok kesitli bilgisayarlı tomografide insidental olarak saptanan mide duvar kalınlığı artışının gastroskopi bulguları ile karşılaştırılması

    The comparison of increased gastric wall thickness found incidentally by the multislice computed tomography with gastroscopy findings

    SONAY ÇOŞKUN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Radyoloji ve Nükleer TıpFırat Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HÜSEYİN ÖZDEMİR