Sezaryen hastalarında post spinal baş ağrısı ile serebral oksijen saturasyonu arasındaki ilişkinin değerlendirilmesi
Evaluation of the relationship between post spinal headach and cerebral oxygen saturation in caesarean patients
- Tez No: 644149
- Danışmanlar: DOÇ. DR. HAKAN TAPAR
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Anestezi ve Reanimasyon, Anesthesiology and Reanimation
- Anahtar Kelimeler: Spinal anestezi, sezaryen, post spinal baş ağrısı, Near infrared spektroskopi, Spinal anesthesia, caesarean section, post spinal headache, Near infrared spectroscopy
- Yıl: 2020
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 64
Özet
Günümüzde sezaryen ameliyatlarında genel anesteziye göre nöroaksiyel anestezi tekniklerinin kullanımında artış eğilimi vardır. Bu tekniklerden yaygın olarak tercih edilen spinal anestezinin en sık komplikasyonlarından biri olan post spinal baş ağrısı (PSBA) sezaryen sonrası hastaların postoperatif derlenme ve yaşam kalitesini etkilemektedir. Near infrared spektroskopi (NIRS) dokudaki oksijen saturasyonunun gerçek zamanlı bir monitörizasyon yöntemidir. Near infrared spektroskopi monitorizasyonu girişimsel olmaması, minimum düzeyde teknik bilgi gerektirmesi ve sürekli bir bilgi akışı sağlaması gibi özelliklerinden dolayı son 20 yıldır klinikte yaygın olarak kullanılmaktadır. Post spinal baş ağrısı patofizyolojisinde daha çok serebral vazodilatasyonun rol aldığı kabul edilmekte olup gelişen vazodilatasyon serebral perfüzyon basıncında değişikliğe neden olabilir. Serebral perfüzyon basıncında olan bu değişiklik NIRS ile saptanabilirse, PSBA'nın tanı ve takibinde bir parametre olarak kullanılabilir. Bu çalışmada amacımız spinal anestezi ile elektif sezaryen olan hastalarda NIRS ile PSBA arasındaki ilişkiyi araştırmaktır. Çalışmaya spinal anestezi ile elektif sezaryen ameliyatı olan hastalar dahil edildi. Cerrahi öncesi hastaların demografik, sosyokültürel ve anksiyete durumları serviste kayıt edildi. Hastaların preoperatif 5 dk, intraoperatif 1.dk, 4.dk, 7.dk, 10.dk, 15.dk, 30.dk ile postoperatif 24. saatte NIRS, ortalama arter basınç değerleri (OAB) ve intraoperatif bulantı, kusma, hipotansiyon ve bradikardi gelişimi kayıt edildi. Tüm hastalar postoperatif PSBA gelişimi açısından 15 gün takip edildi. Hastalardan PSBA olmayanlar Grup A ve PSBA olanlar Grup B olarak iki gruba ayrıldı. Bu çalışmada PSBA gelişimi ile beden kitle indeksi (BKİ) arasında negatif yönlü ilişki olduğu bulundu (p; 0,008). İntraoperatif 4. ve 7. dk. NIRS değerlerindeki düşüş ile OAB değerlerindeki düşüş arasında pozitif yönde korelasyon bulundu (p < 0,05; r < 0,4) . İntraoperatif 4., 7. ve 10. dk NIRS değerleri değişimi bulantı gelişimi arasında negatif yönlü korelasyon bulundu (p < 0,05; r < 0,4). Gruplar arası NIRS değerlerinde ve preoperatif NIRS değerlerine göre intraoperatif ve postoperatif NIRS değerleri değişimleri arasında anlamlı fark bulunmadı (p > 0,05). Sonuç olarak; bu çalışmada, doku perfüzyon takibinde kullanılan bir monitörizasyon yöntemi olan NIRS'ın peroperatif PSBA'yı öngöremediğini gözlemledik.
Özet (Çeviri)
Nowadays, there is a tendency to increase in the application of neuraxial anesthesia techniques in cesarean section compared to general anesthesia. Post spinal puncture headache, one of the most common complication of spinal anesthesia which is a widely preferred one of these techniques, may affect the postoperative recovery and quality of life in patients with caesarean section. Near infrared spectroscopy (NIRS) is a real-time monitoring method of the tissue oxygen saturation. Near infrared spectroscopy monitoring has been widely used in clinical practice for 20 years associated with features such as non-invasive and minimal technical information requirement and providing continuous information. It is accepted that cerebral vasodilation is mainly involved in the pathophysiology of post spinal puncture headache and emerging vasodilation may cause a change in cerebral perfusion pressure. If the change in cerebral perfusion pressure could be detected by NIRS, it may be used as a parameter in the diagnosis and follow-up of PSPH. In this study, our aim is to investigate the relationship between NIRS and PSPH in patients with elective cesarean section under spinal anesthesia. Patients who had elective cesarean section under spinal anesthesia were included in the study. Demographic, sociocultural and anxiety states of these patients were recorded at the ward before surgery. Mean arterial pressure values, and NIRS values at preoperative 5th min, intraoperative 1st min, 4th min, 7th min, 10th min, 15th min, 30th min and postoperatively at 24 hours and the presence of intraoperative nausea, vomiting, hypotension, bradycardia of the patients were recorded. All patients were followed-up for 15 days in the development of postoperative PSPH. Patients were divided into two groups of those without PSPH as group A and those with PSPH as Group B. In this study, there was a negative relationship between PSPH development and body mass index (BMI) (p; 0.008). A positive correlation was found between the decrease in NIRS values and MAP values at the intraoperative 4th and 7th min. (p < 0.05, r < 0.4). Negative correlation was found between NIRS values changes and nausea development at the intraoperative 4th, 7th and 10th min (p < 0.05, r < 0.4). No vii significant difference was found between intraoperative and postoperative NIRS value changes according to preoperative NIRS values and NIRS values between groups (p > 0.05). In conclusion, this study showed that NIRS, which is a method used for following tissue perfusion, is insufficient to predict perioperative PSPH.
Benzer Tezler
- Spinal anestezi uygulanan sezaryen vakalarında 15º sol lateral eğime eklenen bacak elevasyonunun maternal hipotansiyon ve yenidoğan üzerindeki etkilerinin karşılaştırılması
Comparison about maternal hypotension and effects on the newborn in cesarean section cases whi̇ch are under spinal anesthesia and 15º left lateral tilt also adding leg elevation
FEYZA BOLCAL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
Anestezi ve ReanimasyonKahramanmaraş Sütçü İmam ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. AYKUT URFALIOĞLU
- Spinal anestezi ile sezaryen yapılan hastalarda postoperatif 4 ve 6. saatlerde mobilizasyonun uygulanabilirliği ve etkinliğinin araştırılması
Postoperative patients with spinal anesthesia in cesarean section investigastion of the applicability and effectiveness of mobilisation in 4ͭ ͪ - 6 ͭ ͪ- hours
MUZAFFER BULUT
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
Kadın Hastalıkları ve DoğumDicle ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ FATİH MEHMET FINDIK
- Elektif sezaryen ameliyatlarında kullanılan anestezi yönteminin ağrı anksiyete ve hasta memnuniyeti üzerine etkisi
The effect of anesthetic method used in electrical casearine operations on pain annexation and patient satisfaction
SİNAN KIZILKAYA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
Anestezi ve ReanimasyonNecmettin Erbakan ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AYBARS TAVLAN
- Post dural baş ağrısı ve tedavi deneyimimiz
Post-dural puncture headache and our treatment experience
EVRİM BOZDEMİR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2009
Anestezi ve Reanimasyonİstanbul ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. TÜLAY ÖZKAN SEYHAN
- Gebelerde keskin uçlu iğne kullanılarak duranın koronal veya sagittal düzlemde ponksiyonu ile yapılan spinal anestezinin postspinal baş ağrısı ve hemodinamik parametreler üzerine etkilerinin karşılaştırılması
Comparing effect of spinal anesthesia, which performed with using sharp point spinal needle to ponctioning dura in coronal and sagittal plane, on postspinal headache and hemodinamic parameters in pregnants
FİKRET SALIK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
Anestezi ve ReanimasyonDicle ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. ABDULMENAP GÜZEL