Geri Dön

İkinci Dünya Savaşı'nda Türk Boğazları

Turkish Straits in the Second World War

  1. Tez No: 661083
  2. Yazar: NESLİHAN ALTAY
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. ERSİN MÜEZZİNOĞLU
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Uluslararası İlişkiler, International Relations
  6. Anahtar Kelimeler: Montrö Boğazlar Sözleşmesi, İkinci Dünya Savaşı, Boğazlar Meselesi, Türk Dış Politikası, Montreux Straits Convention, World War II, Straits Issue, Turkish Foreign Policy
  7. Yıl: 2021
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Karabük Üniversitesi
  10. Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Uluslararası Politik Ekonomi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 203

Özet

15. yüzyıldan başlamak üzere uzun süre Osmanlı Devleti'nin mutlak egemenliği altında kalan Boğazlar, zamanla Osmanlı Devleti'nin güç kaybı yaşaması ve büyük devletlerin stratejik çıkar ve kaygılarının bir sonucu olarak, 19. yüzyılla birlikte Osmanlı Devleti'nin egemenlik alanından çıkarak uluslararası bir sorun haline gelmiş, yapılan uluslararası düzenlemelerle de uluslararası bir geçiş rejimine sahip olmuştur. 19. yüzyılın neredeyse tamamında, 20. yüzyılın ise bir kısmında Boğazlar üzerine Rusya ve İngiltere'nin büyük bir rekabeti söz konusu olmuştur. Birinci Dünya Savaşı yenilgisinin bir sonucu olarak Boğazlar, Osmanlı egemenliğinden koparılmaya çalışılmış ve Sevr Antlaşması ile neredeyse özerk bir yönetim yapısına kavuşturulmak istenmiştir. Türk İstiklal Savaşı sonucunda imzalanan Lozan Barış Antlaşmasının bir parçası olan Lozan Boğazlar Sözleşmesi ile Boğazlarda serbest geçiş anlayışı kabul edilmiş, bölge gayriaskeri hale getirilerek idaresi Türkiye'nin başkanlığını yaptığı uluslararası bir komisyona bırakılmıştır. Boğazların güvenliği söz konusu sözleşmeyi imzalayan imzacı devletlerin ve Milletler Cemiyeti'nin teminatı altına alınmıştır. Türkiye'nin 1920'li yılların koşullarında kabul ettiği, egemenliğini sınırlayan bazı hükümlerin de bulunduğu Boğazların bu statüsü, barış havasının kaybolmaya başladığı, revizyonist ve saldırgan bazı niyet ve girişimlerin ortaya konulduğu 1930'ların koşullarında, Türkiye açısından ciddi bir güvenlik açığı ve endişesi yaratmıştır. Bu durum üzerine Türkiye'nin çaba ve daveti sonucu toplanan Montrö Boğazlar Konferansı'nda yeni bir sözleşme yapılarak, Boğazlar üzerinde Türkiye'nin egemenliğini sınırlayan hükümler kaldırıldığı gibi, Boğazların güvenliği de güvence altına alınmıştır. İkinci Dünya Savaşı'nın patlak vermesi ile stratejik önemi daha da artan Boğazlara sahip Türkiye, savaşın dışında kalma politikası sürdürmek istemesine rağmen savaşan her iki tarafın kendi yanına çekmek için ciddi bir mücadelesine konu olmuştur. İkinci Dünya Savaşı'nın başında Sovyetlerin Boğazlar üzerinde emellerini açığa vurması Türk Hükümetini endişeye ve çok dikkatli bir politika izlemeye sevk etmiştir. Söz konusu savaş döneminde Türkiye'nin Boğazları nasıl idare ettiği ve geçişleri ne kadar kontrol edebildiği üzerinde dikkatle durulan bir mesele olmuştur. Hatta bazı büyük devletler sözleşmeye aykırı geçişlerin yaşandığı iddiasında bulunmuşlardır. Bu iddialar bir süre sonra ağırlıklı olarak 1945 ve 1946'lı yıllarda Sovyetler Birliği'nin Boğazlar rejiminin değiştirilmesi yolunda çabalarına dayanak oluşturmuştur. Bu çalışmada ağırlıklı olarak Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile getiren rejim ve bu rejimi Türkiye'nin İkinci Dünya Savaşı'nda nasıl uyguladığı, bu konuda hangi tartışmaların yaşandığı üzerinde durulmuştur. Bunun yanında Türkiye'nin savaş karşısındaki politikasına Boğazlara sahip olmasının nasıl bir etkide bulunduğu da açıklanmaya çalışılmıştır. Çalışmanın konu ile ilgili mevcut Türkçe literatüre katkı sunabilmesini sağlamak adına, Türkiye'deki arşiv belgeleri ve Türkçe yayınların yanı sıra ulaşılabilen İngilizce araştırma eserleri ile İngiliz arşiv belgeleri de kullanılmıştır.

Özet (Çeviri)

The Straits, which were under the absolute sovereignty of the Ottoman Empire for a long time starting from the 15 century, as a result of the loss of power of the Ottoman Empire in time and the strategic interests and concerns of the great states, with the 19th century, the Straits became an international problem by leaving the sovereignty of the Ottoman Empire and had an international transition regime with the international regulations. In almost the whole of the 19th century, and in a part of the 20th century, Russian and Britain had a great competition in the Straits. As a result of the defeat of the First World War, the control of the Straits was tried to be taken from the Ottoman sovereignty and with the Treaty of Sevres, the Straits were attempted to have an almost autonomous administration structure. Signed as a result of the Turkish War of Independence, with the Straits Agreement of Lausanne, which is part of the Lausanne Peace Treaty, adopted free passage regime in the Straits and the Straits demilitarized, his administration was left to an international commission, where Turkey's presidency. The security of the Straits is under the guarantee of the signatory States and the League of Nations. This status of The Straits, which Turkey accepted in the conditions of the 1920s, including some provisions limiting its sovereignty, created a serious vulnerability and concern for Turkey in the conditions of the 1930s, when the mood of peace began to disappear and some revisionist and aggressive intentions and initiatives were put forward. A new convention was concluded at the Montreux Straits Conference, which was convened as a result of Turkey's efforts and invitation, and the provisions limiting Turkey's sovereignty over the Straits were removed, as well as the security of The Straits was ensured. Turkey, which has Straits whose strategic importance has increased even more with the outbreak of World War II, has been the subject of a serious struggle by both warring sides to attract it to its side, although she wants to maintain a policy of staying out of the war. At the beginning of the Second World War, the Soviets' exposure to their ambitions over the Straits caused the Turkish government to worry and follow a very careful policy. During the war period in question, How Turkey managed The Straits and how much it could control the crossings was a carefully focused issue. Some major states have even claimed that there have been crossings contrary to the Convention. These claims became the basis for the Soviet Union's efforts to change the Straits regime in 1945 and 1946. In this study, the regime brought by the Montreux Straits Convention and how Turkey implemented this regime in the Second World War and what discussions were taking place on this issue. In addition, it has been tried to explain how the presence of The Straits affects Turkey's policy in the state of war. In order to ensure that this study can contribute to the Turkish literature, in addition to archival documents and Turkish publications in Turkey, English researches and British archival documents were also used.

Benzer Tezler

  1. Kosova'da Türk topluluğunun tarihsel gelişimi ve sorunlar

    Kosova'da Türk topluluğunun tarihsel gelişimi ve sorunlar

    İBRAHİM ÇULHA

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    TarihMarmara Üniversitesi

    Tarih Bölümü

    PROF. DR. MAHMUT İHSAN ÖZGEN

  2. Türk siyasi hayatında Selim Rauf Sarper ve faaliyetleri

    Selim Rauf Sarper in Turkish political life and his activities

    CEMAL EGE ÖZKAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Siyasal BilimlerAnkara Üniversitesi

    Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. BİGE SÜKAN

  3. Montreux Antlaşması'nın uygulanması ve İkinci Dünya Savaşı'nda boğazların durumu

    Applicaation of montreux straights agreement and Turkish straights in World War II

    ERDEM CANBOLAT

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    Türk İnkılap TarihiMarmara Üniversitesi

    Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. VAHDETTİN ENGİN

  4. İkinci Dünya Savaşında Türk - Sovyet İlişkileri(1939 - 1945)

    The relativonship between Turk and Soviet during the second world war(1939-1945)

    KAHRAMAN GÜRBÜZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2007

    TarihUludağ Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. SAİME YÜCEER

  5. Birinci Dünya Savaşı'na varan gelişmeler içerisinde Çanakkale Cephesi'nin yeri

    Significance of the Gallipoli Campaign in terms of the development led to the outbreak of First World War

    GÜROL BABA

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    TarihÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. METE TUNCOKU