Geri Dön

Rum vilayetinde yerleşim düzeninde değişimler (Alaca, Mecitözü ve Almus örneklerinde bir tarihsel coğrafya araştırması 1455-1839)

Changes in the settlement order in the Ottoman Rum province (A survery of historical geography in Alaca, Mecitözü and Almus examples from 1455 to 1839)

  1. Tez No: 676846
  2. Yazar: MURAT ALANDAĞLI
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MEHMET ÖZ
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Tarih, History
  6. Anahtar Kelimeler: Osmanlı İmparatorluğu, İskân, Nüfus, Göç, Kafirni (Almus), Mecitözü, Hüseyinabad (Alaca), Ottoman Empire, Settlement, Population, Migration, Kafirni (Almus), Mecitözü, Hüseyinabad (Alaca)
  7. Yıl: 2021
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Tarih Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 506

Özet

Kuzey Orta Anadolu havzası; Anadolu'nun fethinde ikinci kuşak serhat hattında yer alan, imparatorluğun kuruluşunda etkin rol oynayan Türkmenlerin öbeklendiği bir bölgeydi. Ayrıca XVI. yüzyılda siyasî, itikadî temelli Osmanlı-Safevi çekişmesi ile pek çok yönü bulunan Celali İsyanlarının bu bölgede etkin olduğu malumdur. Bugün Alaca, Mecitözü ve Almus olarak isimlendirilen ve bu havzada yer alan kazaların geçmişlerinin irdelenmesi bu bakımdan önemlidir. Alaca, Anadolu'da ilk medeniyeti tesis eden Hititlere ait önemli bir iskân bölgesiydi. Burası iskâna uygun özellikleri nedeniyle asırlar sonra Osmanlı nüfus ve iskân faaliyetlerine de konu olmuştur. Bu bakımdan imparatorluğun ilk döneminde yerleşik, hareketli konar-göçer aşiretlerin ön plana çıktığı hareketli bir coğrafyadır. Sivas, Tokat ve Samsun ara yolu bağlantısını sağlayan Mecitözü, Alaca'ya nispetle XV. yüzyılda daha sönük bir sahadır. Bizans Osmanlı çekişmesinin uzun sürdüğü ve Tokat ile Sivas'ı kavuşturan yolun merkezindeki Kafirni (Almus) ise Müslim-gayrimüslim varlığının ön plana çıktığı bir bölgedir. Her üç bölgede, XVI. yüzyıl sonlarında iskân mahallerinin sayısında belirgin bir artış gözlenmiştir. Öte yandan bu bölgelerde, kriz ve dönüşümün işareti olan XVII. yüzyıldan XVIII. yüzyıla uzanan dönemde, eskiyi aratır derecede sönük ve flu bir geçiş dönemi yaşanmıştır. Çok net göremesek de Mecitözü ve Hüseyinabad (Alaca), yaşanan gelişmelerden dolayı ıssızlaşmış, pek çok köyü hâlî ve harap duruma düşmüştür. Kafirni, dağlık ve ormanlık sahaları nedeniyle bölge ve yöre insanına adeta doğal bir barınma alanı olmuştur. Üretim, tüketim, ticarî tarım ve ulaşım faaliyetleri döngüsünün yeniden inşa ettiği XIX. yüzyıl Anadolu kent tarihinden söz konusu üç kaza da nasibini almıştır. Nitekim XVII. yüzyılda bir derbent olan Alaca, zamanla geçiş yolları istikametinde bir kavşak bölge halini almıştır. Mecitözü, Milli ve Kavilli aşiretleri vesilesiyle ilk dönemin aksine çok daha hareketli bir dönem yaşamıştır. Tokat-Sivas hattındaki Kafirni'de ise Celali hışmından yerle bir olmuş iskân mahalleri, XIX. yüzyıla gelindiğinde tekrar canlanmaya başlamıştır. Sonuç olarak; incelediğimiz üç kazanın XV. yüzyılda temelleri atılmış, XVI. yüzyılda en parlak dönemlerini yaşamış, XVII. ve XVIII. yüzyılların kendine has gizemli dünyasında zaman zaman öne çıkmış veya gerilemiş ve nihayet XIX. yüzyılda ise yeniden canlanıp günümüzdeki iskân özellikleri ile sosyo-kültürel yapılarına kavuşmuş oldukları söylenebilir.

Özet (Çeviri)

The Central North Anatolian basin was a region Turkmens were grouped, taking part in the secondgeneration border line in the conquest of Anatolia and playing an active role in the establishment of the empire. Also, it is known that the Celali rebellions, which had many aspects with the Ottoman-Safavid conflict based on political and creed, were effective in this region in the XVIth century. In this respect, it is important to examine the past of the districts that are named Alaca, Mecitözü and Almus located in this basin. Alaca was an important settlement area belonging to the Hittites, who established the first civilization in Anatolia. This place was subject to Ottoman population and settlement activities centuries later due to its suitable properties. In this respect, it is a vibrant geography where settled by mobile nomadic tribes come to the fore in the first period. Mecitözü, which provides the link of by-road connection between Sivas, Tokat and Samsun was a dimmer field in the XVth century. Kafirni (Almus), at the center of the road connecting Tokat and Sivas, is a region where the Byzantine-Ottoman conflict lasted long and Muslim-non-Muslim presence came to the fore. A significant increase was observed in the number of residential areas in all three regions at the end of the XVIth century. In these regions, the period from the XVIIth century to the XVIIIth century, which is a sign of crisis and transformation, experienced a faint and fuzzy transition period. Although we cannot see it very clearly, Mecitözü and Hüseyinabad (Alaca) became desolate due to the developments and many villages were destroyed. Due to the mountainous and forested areas of Kafirni, it became a natural shelter for the people of the region and the region. All three districts took their share from the XIXth century Anatolian city history, which was reconstructed by the cycle of production, consumption, commercial agriculture and transportation activities. In the XVIIth century, Alaca which was a mountain pass became a junction area in the direction of the passage roads. Mecitözü district experienced a much more active period, unlike the first period, due to the Milli and Kavilli tribes. Settlements on the Tokat-Sivas line, which were destroyed by the anger of Celali, started to revive in the XIXth century. As a result, the foundations of the three districts we have examined were laid in the XVth century, lived their brightest periods in the XVIth century, came to the fore or regressed from time to time in the unique mysterious world of the XVIIth -XVIIIth centuries, and it can be said that they finally have attained their socio-cultural structure revived with their current settlement and settlement characteristics in the XIXth century.

Benzer Tezler

  1. 20. yüzyıl başlarında Tekfurdağı Sancağı (1900-1912)

    Tekfurdag Sanjak in the early years of 20th century (1900-1912)

    HÜMMET KANAL

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    TarihSakarya Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ÜMİT EKİN

  2. Yanya Sancağının idari yapısı ve yerleşim birimleri (1867-1913)

    The administrative structure and accomodation units of Joannina Sanjak (1867-1913)

    İLKAY ERKEN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    TarihOndokuz Mayıs Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NEDİM İPEK

  3. Yoran Köyü ölçeğinde Didim kent müzesi ve arşivi için planlama ve sergi önerisi

    Planning and exhibition proposal for the city museum and archive of Didim on the scale of Yoran Village

    DİDEM ÖZTÜRK KONYA

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    MüzecilikMimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi

    Sanat Tarihi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. BURCU PELVANOĞLU

  4. 16. yüzyıl Rum eyaletinde miri toprakların mülk ve vakfa dönüştürülmesi

    The Conversion of state- owned lands in the province of Rum in sixteenth century of individual property and pious fondations

    HÜLYA TAŞ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1998

    TarihAnkara Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ÖZER ERGENÇ

  5. 182 numaralı Ceraim Defterine göre Selanik Vilayeti'nde suç ve asayiş (1905-1909)

    Crime and security in thessaloniki province according to Ceraim Book of 182 number (1905-1909)

    GAMZE CEYLAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    TarihAfyon Kocatepe Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÜRSOY ŞAHİN