Tedaviye mükemmel yanıt veren papiller tiroid kanserinde ultrasonografi ile aktif izlem sonuçları
The results of active surveillance with ultrasonography in papillary thyroid cancer with excellent response to therapy
- Tez No: 692730
- Danışmanlar: DOÇ. DR. UĞUR ÜNLÜTÜRK
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları, Onkoloji, İç Hastalıkları, Endocrinology and Metabolic Diseases, Oncology, Internal diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2021
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 92
Özet
Tıbbi görüntüleme kullanım yoğunluğundaki artış, insidental olarak saptanan düşük riskli papiller tiroid kanseri (PTK) insidansında artışa yol açmıştır. Güncel çalışmalarda, dinamik risk sınıflandırmasının (DRS) rekürrens riskini öngörmede Amerikan Tiroid Derneği risk sınıflamasından üstün olduğunu gösterilmiştir. Bununla birlikte, DRS'na göre düşük riskli sayılan vakalarda takipte uygulanan tarama metotlarının uygulama sıklığı konusunda tartışmalar devam etmektedir. Bu çalışma ile, PTK'de tedavi yanıt gruplarına göre rekürrens sıklığı ve boyun ultrasonografi ile aktif izlemin lokorejyonel rekürrens hastalık saptayabilme gücünün değerlendirilmesi amaçlandı. Çalışma kohortuna merkezimizde PTK tanısı alan ve total veya totale yakın tiroidektomi operasyonu geçirmiş, en az üç yıl takibi bulanan, tüm ATA risk sınıflarından 398 hasta dahil edildi. Hastaların tedavi yanıt değerlendirildikten sonraki üç yıl içerisinde yapılan ultrasonografi görüntülemeleri retrospektif olarak incelendi. Bulgular, Avrupa Tiroid Derneği Kılavuzu baz alınarak mikrokalsifikasyon varlığı, yuvarlaklık indeksi, vaskülarite tipi, hilum varlığı ve ekojenite seviyesine göre şüpheli, indetermine veya benign olarak değerlendirildi. Bu üç grubun tanım kriterlerine uymayan lezyonlar ise nonspesifik bulgular olarak tanımlandı. Ek olarak, tedavi yanıtı değerlendirildikten sonraki üç yıl içinde yapılan ultrasonografi görüntülemeleri için pozitif prediktif değer (PPD) ve negatif prediktif değer (NPD) hesaplandı. Ortanca takip süresi 81 aydı (30-240). İzlem boyunca sadece sekiz hastada nüks saptandı. İlk sene tedavi yanıtı mükemmel olan hastalarda nüks oranı %0,4 saptandı. İlk sene tedavi yanıtı mükemmel olan hastalarda nüks, yanıt değerlendirmesinden en geç bir yıl sonra, mükemmel olmayan grupta ise iki yıl sonra görüldü. Atipik USG bulguları nedeni ile ince iğne aspirasyon biyopsisi yapılan olgularda malignite saptama oranı mükemmel yanıt grubunda dokuz vakada bir iken, yapısal tam olmayan yanıt grubunda ise bu oran %100'e ulaştı. Çalışma kapsamında nonspesifik olarak tanımlanan lenf nodlarında maligniteye rastlanmadı. Tedavi yanıtı değerlendirildikten sonraki üç yıllık periyodik ultrasonografi görüntülemesinin kümülatif PPD, tedavi yanıtı mükemmel olmayan gruba kıyasla oldukça düşük (%2'ye karşın %31) bulundu. Mükemmel yanıtı olan grupta nüksün görüldüğü birinci yıl için ise, PPD %10 olarak saptanırken, diğer grup için bu oran üç kat daha fazla olarak bulundu. Sonuç olarak, tedaviye mükemmel yanıt alınan vakalarda ve takipte tedavi yanıtı mükemmele dönen olgularda birinci yıldan sonraki izlemde nüks takibinin yalnızca klinik muayene ve stimule edilmemiş serum Tg ile yapılması yeterli olabilir.
Özet (Çeviri)
Due to the development of technology in the area of medical imaging, there has been an increase in the detection of incidental papillary thyroid cancer during diagnostic imaging for other diseases. However, most of the incidental papillary thyroid cancer has been stratified as low risk. It has been shown that dynamic risk stratification (DRS) is a better predictor of the risk of recurrence than the ATA risk stratification system. Thus, more current studies address concerns about the optimum active surveillance of papillary thyroid cancer stratified as low risk by the DRS system. This study aims to investigate the true recurrence risk of DRS subgroups and the efficiency of active ultrasound surveillance in detecting recurrences. Our study included 398 patients who have undergone a total or completion thyroidectomy and been surveilled for at least 3 ultrasound scans. The reports of three consecutive periodic ultrasound scans following the initial assessment were analyzed retrospectively. Ultrasonography results were evaluated based on European Thyroid Association (ETA) guideline criteria. Considering parameters such as microcalcification, roundness index, type of vascularity, presence of hilum, and level of echogenicity, sonography findings were categorized as suspicious, indeterminate, or benign. If the sonographic finding did not meet any of these criteria, it was defined as a non-specific lesion. In addition, the positive predictive value (PPV) and negative predictive value (NPV) of the follow-up ultrasound scans were calculated. The median surveillance time was 81 months (30-240). Only 8 recurrences were observed. The recurrence rate was found to be 0.4% in the excellent response group. The longest time from therapy response assessment to recurrence in the excellent response group and the non-excellent group was 1 and 2 years respectively. Out of 9 biopsies carried out for atypical findings in the excellent group, only one revealed metastasis whereas the ratio was %100 for the structural incomplete response group. All of the atypical lesions that could not be defined as indeterminate or suspicious by ETA, turned out to be false positive. The three-year cumulative PPV of the study cohort and the non-excellent group was found to be 2% and 31% respectively. Considering the recurrence was seen only in the first year of assessment in the excellent group, PPV of the first periodic ultrasound scans was evaluated. It was found to be 10% in the study cohort and 30% in the non-excellent sub-group. This study recommends that following the first year after the assessment of therapy response, active surveillance for papillary thyroid cancer patients with achieved excellent response should be with clinical examination and serum non-stimulated thyroglobulin level.
Benzer Tezler
- Malign solid tümörlerde tedaviye yanıtın değerlendirilmesinde farklı tedaviye yanıt kriterlerinin karşılaştırılması
Comparison of different response criteria used in the evaluation of treatment response in malignant solid tumors
MUSTAFA ARAS
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2014
Radyoloji ve Nükleer TıpMarmara ÜniversitesiDahili Tıp Bilimleri Bölümü
PROF. DR. TANJU YUSUF ERDİL
- Derin öğrenme ve büyük veri analitiği yöntemleriKullanarak Covid-19 yayılımının ileriye dönük tahmini
Forecasting the spread of covid-19 using deep learning and big data analytics methods
CYLAS KIGANDA
Yüksek Lisans
İngilizce
2023
Bilgisayar Mühendisliği Bilimleri-Bilgisayar ve KontrolGazi ÜniversitesiBilgisayar Bilimleri Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MUHAMMET ALİ AKCAYOL
- X'e bağlı agammaglobulinemi tanılı olgularda moleküler analiz ve uzun süreli izlem sonuçları
Başlık çevirisi yok
İLKE YILDIRIM
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
Allerji ve İmmünolojiEge ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NECİL KÜTÜKÇÜLER
- Hürthle hücreli tiroit kanserinin klinik ve prognostik parametrelerinin retrospektif değerlendirilmesi
Retrospective evaluation of clinical and prognostic parameters of hürthle cell thyroid cancer
BURAK AKOVALI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
Radyoloji ve Nükleer Tıpİstanbul Üniversitesi-CerrahpaşaNükleer Tıp Ana Bilim Dalı
PROF. DR. LEVENT KABASAKAL
- İnfantil kapiller hemanjiyomlu çocuklarda propranolol tedavisinin etkinliği ve güvenilirliği
Safety and efficacy of oral propranolol treatment in children with infantile capillary hemangioma
OĞUZHAN SALIŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2013
Göz HastalıklarıEge ÜniversitesiGöz Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AYŞE YAĞCI