Geri Dön

Malign lenfomalarda Galyum-67 ve Tc99m-MİBİ sintigrafilerinin değeri

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 69977
  2. Yazar: ÜLKEN BİLKAY
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. KAMİL KUMANLIOĞLU
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Radyoloji ve Nükleer Tıp, Radiology and Nuclear Medicine
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1998
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ege Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Nükleer Tıp Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 66

Özet

56 ÖZET Malign lenfomalar lenfoid dokunun neoplazmlarıdır ve klinik, histolojik, immünolojik yönden farklı özelliklere sahip bir dizi hastalığı kapsamaktadır. Günümüzde malign lenfomalar Hogkin lenfoma ve non-Hogdkin lenfoma olarak iki ana grup altında incelenir. Gelişen tedavi yöntemleri tüm malignitelerde olduğu gibi lenfomalarda da yaşam beklentisini artırmaktadır. Buna bağlı olarak erken teşhisin yanısıra, tedavi stratejisini değiştirebilecek tedaviye yanıtın belirlenmesi ve tedavi sonrası rezidü ya da nüks kitlelerin doğru olarak saptanması giderek önem kazanmaktadır. Günümüzde ayrıntılı anatomik bilgi veren radyolojik yöntemler lenfomalı vakaların tanı ve takibinde büyük kullanım alanına sahip olmuştur. Ancak bu yöntemler fonksiyonel bilgi vermekten uzaktır ve özellikle tedavi sonrası anatomik görüntüleme teknikleri ile mevcut kitlenin canlı tümör dokusu taşıyıp taşımadığını tespit etmek mümkün olamamaktadır. Bir kitlenin histopatolojik tanısının koyulmasının tek yolu biopsi olsa da, bu yaklaşım bazen invaziv ve riskli girişimleri gerektirebilmektedir. Fonksiyonel görüntülemeye imkan veren nükleer tıp yöntemlerinin bu durumlarda kazanacağı önem açıktır. Lenfomalarda Ga67 20 yılı aşkın süre önce kullanıma girmiştir. Ancak geçmiş yıllarda, yetersiz tekniklere bağlı olarak yüksek yanlış negatiflik oranına sahip olan Ga67 sintigrafisi, günümüzde yeni kamera teknolojileri ve yüksek doz radyofarmasötik kullanımı ile %96 gibi sensitivitelere ulaşmıştır. Ga67'nin sahip olduğu uygunsuz fiziksel özellikleri ve non spesifik oluşu başka radyofarmasötiklerin lenfomalardaki rolünün araştırılmasına neden olmuştur. Tc99mMIBI esas olarak kardiak perfüzyon çalışmaları için geliştirilmiş, birçok tümörün görüntülenmesinde kullanılmış, Tc“1”ile57 işaretli olmanın avantajlarını taşıyan yeni bir radyofarmasötiktir. Ayrıca Tc99mMIBrnin kematörapötiklere rezistansa neden olan Pgp yönünden zengin tümörlerde akümülasyon göstermediği ve dolayısıyla tedaviye rezistans gösterecek tümörlerde tutulmayacağı bildirilmektedir. Çalışmamızın amacı, yüksek doz Ga67 ile Tc99mMIBI sintigrafıl erinin, malign lenfomadaki rolünü üç farklı klinik grupta karşılaştırmalı olarak değerlendirmek ve kemoterapiye rezistans ile Tc99mMTBI uptake'i arasındaki ilişkiyi araştırmaktır. Bu amaçla 29 vakada toplam 73 lezyon incelenmiştir. Hastalar 3 gruba ayrılmıştır. Birinci hasta grubunu yeni tanı almış ve herhangi bir tedavi başlanmamış 8 hasta, 2. grubu yeni tanı almış ve 1 ya da 2 kür tedavi verilmiş 5 hasta ve 3. grubu ise tedavi sonrası rezidü ya da nüks kuşkusu ile başvuran 16 hasta oluşturmaktadır. Tüm hastalara Tc99mMIBI ve Ga67 sintigrafileri çekilmiş ve sonuçlan 5 basamaklı semikantitatif ve kantitatif analizler ile değerlendirilmiştir. Tedaviye yanıt incelemesinde ise kematörapötiklerin radyofarmasötik uptake'ini etkileyebileceği göz önünü alınarak sadece 1. grup vakalar dikkate alınmıştır. Ga67 için genel sensitivite, spesifisite ve doğruluk sırası ile; %86, %64, %82, Tc99mMIBI için ise bu değerler sırası ile; %34, %93, %46 olarak bulunmuştur. Tüm hasta gruplarında Ga67 sensitivite olarak Tc99mMIBrye belirgin olarak üstündür. Hem Ga67, hem de Tc99mMIBI en yüksek sensitivite değerlerine tedavi görmemiş hastalarda ulaşmıştır. Tc99mMIBrnin Ga67 ile kıyaslandığında üstünlüğünün spesifisite olduğu görülmüştür. Ga67, Tc^JVflBI'ye göre daha yüksek lezyon/zemin aktivite oranına sahip bulunmuştur. Tedaviye yanıtın araştırıldığı 1. grup vakalardan 7 tanesinin takibi yapılabilmiştir. Bunlarda Tc99mMIBI tutuluşu gösteren 6 tanesinin tedaviye tam, Tc99mMIBI tutmayan 1 tanesinin ise parsiyel yanıt verdiği görülmüştür.58 Sonuç olarak lenfomalı hastalarda lezyon saptanmasında Tc99mMIBrnin Ga67'nin yerini alamayacağı ancak spesifisiteyi artıncı yardımcı bir yöntem olarak kullanılabileceği düşünülmüştür. Tedaviye yanıtın tahmininde, Tc99mMIB'nin rolünün araştırılması daha büyük hasta gruplarının incelemesini gerektirmekle beraber ümit vericidir.

Özet (Çeviri)

Özet çevirisi mevcut değil.

Benzer Tezler

  1. Malign lenfomalarda hastalık aktivitesi ile serum bakır seviyesi arasındaki ilişki

    Başlık çevirisi yok

    ATİLLA YALÇIN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1976

    OnkolojiGATA

    PROF.DR. CEVDET DEMİRKOL

  2. Malign lenfomalarda kombine kemoterapi (COPP) ve sonuçları

    Başlık çevirisi yok

    ZEYNEP NİYAZİOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1977

    Göğüs HastalıklarıAnkara Üniversitesi

    PROF.DR. NECDET MENEMENLİ

  3. Malign lenfomalarda immun profil ve heterofil antikorların araştırılması

    Başlık çevirisi yok

    ALİOSMAN SADETAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1988

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıAnkara Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

  4. Malign lenfomalarda Lupus'a özgü otoantikorlar

    Başlık çevirisi yok

    MELİKE MELİKOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1995

    Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıklarıİstanbul Üniversitesi

    PROF.DR. BİRSEN ÜLKÜ

  5. Lösemi ve malign lenfomalarda LDH-CRP korelasyonu

    Başlık çevirisi yok

    ERSİN AYDIN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1979

    HematolojiAnkara Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. MÜNİR TELATAR