Proksimal femur cerrahisi uygulanan geriatrik hastalarda perioperatif hedefe yönelik ve geleneksel sıvı yönetiminin inferior vena kava kollapsibilite indeksi ve postoperatif komplikasyonlar üzerine etkilerinin karşılaştırılması
Comparison of the effects of perioperative goal directed and conventional fluid management on the inferior vena cava collapsibility index and postoperative complications in geriatric patients operated from proximal femoral surgery
- Tez No: 703462
- Danışmanlar: UZMAN CEREN KÖKSAL
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Anestezi ve Reanimasyon, Anesthesiology and Reanimation
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2021
- Dil: İngilizce
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: İstanbul Fatih Sultan Mehmet Eğitim ve Araştırma Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Cerrahi Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 83
Özet
Amaç: Kalça kırığı nedeni ile opere edilen hastalarda ileri yaş, ek hastalıklar, dehidratasyon, malnutrisyon, azalmış fonksiyonel ve bilişsel işlevler postoperatif komplikasyonlar açısından risk oluşturmaktadır. Hipervoleminin ve hipovoleminin olumsuz etkilerinden kaçınmak için bu hastalarda sıvı yönetimi önem kazanmıştır. Çalışmamızda bu hastalarda intraoperatif hedefe yönelik sıvı tedavisi (HYT) ve geleneksel/konvansiyonel (KON) sıvı tedavisinin inferior vena kava kollapsibilite indeksi (cIVC), postoperatif komplikasyonlar ve 30 günlük mortaliteye etkisini karşılaştırmayı amaçladık. Gereç ve Yöntemler: Etik kurul onayı ve hastalardan gönüllü olur formu alındıktan sonra femur boyun kırığı nedeni ile proksimal femoral çivi (PFN) uygulanan 65 yaş ve üzeri ASA 1-3 60 hasta çalışmaya dahil edildi. Hastalar Grup HYT ve Grup KON olarak iki gruba randomize edilerek demografik verileri kaydedildi. Grup HYT'deki hastalar MostcareTm (Vygon, VytechHealth, Padova, Italy) hemodinamik monitörü ile monitorize edildi. PPV10, SVV13 hedeflenerek sıvı tedavisi uygulandı. Grup KON'deki hastalara 4-2-1 kuralına göre (İlk 10 kilogram için 4ml/kg/st, ikinci 10 kg için 2ml/kg/st sonraki her kilogram için 1ml/kg/st) sıvı yönetimi uygulandı. Genel anestezi öncesi ve derlenme odasından çıkmadan önce ultrasonografi ile cIVC ölçümleri ve arterial kan gazı örneklemesi yapıldı. Taburculuk öncesi komplikasyonlar ve 30 günlük mortalite verileri kaydedildi. Bulgular: Hastaların demografik verileri, anestezi ve cerrahi süreleri, perioperatif hemodinamik verileri benzerdi. Grup KON'de postoperatif cIVC daha yüksek saptandı. Toplam kristalloid miktarları her iki grupta benzer iken, Grup HYT'de daha fazla kolloid kullanıldığı saptandı. Grup HYT'de postoperatif yatış süresi daha kısa saptandı. 30 günlük mortalite ve postoperatif komplikasyonlar bakımından anlamlı farklılık saptanmadı. Arterial kan gazı ölçümlerinde ve biyokimyasal parametrelerde iki grup arasında anlamlı fark izlenmedi. Sonuç: Çalışmamıza göre intraoperatif HYT uygulaması geriatrik ortopedik kalça kırığı hastalarında optimal intravasküler hacmi sağlamıştır ve postoperatif hastanede yatış süresini kısaltmıştır. HYT tekniklerinin belli protokoller eşliğinde majör ve yüksek riskli cerrahi gruplarda kullanılmasının faydalı olacağı görüşündeyiz.
Özet (Çeviri)
Aim: Advanced age, comorbidities, dehydration, malnutrition, decreased functional and cognitive functions create a risk to postoperative complications in patients operated for hip fracture. Avoiding the undesirable effects of hypervolemia and hypovolemia has become important in these patients. In our study, we aimed to compare the effects of intraoperative goal directed fluid therapy (GDT) and traditional/conventional (CON) fluid therapy on inferior vena cava collapsibility index (cIVC), postoperative complications and 30-day mortality in these patients.. Materials and Methods: After ethics committee approval and consent form from the patients, 60 patients; ASA 1-3, aged 65 and over who underwent proximal femoral nail (PFN) due to femoral neck fracture were included in the study. Patients were randomized into two groups, Grup GDT and Grup CON, and their demographic data were recorded. Patients in Group GDT were monitored with a MostcareTm (Vygon, VytechHealth, Padova, Italy) hemodynamic monitor. Fluid therapy was applied by targeting PPV10, SVV13. Fluid management was applied to the patients in Grup CON according to the 4-2-1 rule (4ml/kg/hr for the first 10 kilograms, 2ml/kg/hr for the second 10kg, and 1ml/kg/hr for each subsequent kilogram). Before anesthesia and before leaving the recovery room, arterial blood gas sampling and cIVC measurements was performed by ultrasonography. Complications before discharge and 30-day mortality data were recorded. Results: Demographic data, duration of anesthesia and surgery, perioperative hemodynamic data of the patients were similar. cIVC was found to be higher in Grup CON. Total crystalloid amounts were similar in both groups, and more colloid was used in Grup GDT. The postoperative hospital stay was shorter in Grup GDT. No significant difference was found in terms of 30-day mortality and postoperative complications. There was no significant difference between the two groups in arterial blood gas measurements and biochemical parameters. Conclusion: According to our study, perioperative GDT provides optimal intravascular volume in geriatric orthopedic hip fracture patients and shortened the postoperative hospital stay. We think that it would be beneficial to use GDT techniques in major and high risk surgical patients with certain protocols.
Benzer Tezler
- Yaşlı hastalarda proksimal femur çivisi (PFN) tedavisi uygulanan femur intertrokanterik kırıklarında toplam ve gizli kan kaybına etki eden faktörlerin değerlendirilmesi
Evaluation of the factors affecting total and hidden blood loss in femoral intertrochanteric fractures treated with proximal femoral nail (PFN) in elderly patients
ANIL ÖZGÜR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Ortopedi ve TravmatolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DENİZ ÇANKAYA
- Femur boyun kırığı sebebı̇yle hı̇pobarı̇kspı̇nal anestezı̇ altında proksı̇mal femurçı̇vı̇leme (PFN) cerrahı̇sı̇ uygulanangerı̇atrı̇k hastaların kırılganlıkderecelerı̇nı̇n postoperatı̇f morbı̇dı̇te vemortalı̇te ı̇le ı̇lı̇şkı̇sı̇nı̇n araştırılması
Investigation of the relationship between the frailitydegrees of geriatric patients who had proximal femurnailing (PFN) surgery under hypobaric spinal anesthesiadue to femur neck fracture and postoperative morbidityand mortality
AHMET TAŞÇI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Anestezi ve ReanimasyonSağlık Bilimleri ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SÜHEYLA ABİTAĞAOĞLU
- Geriatrik kalça kırıklarında psoas kas alanı ve cilt altı yağ dokusu alanının postoperatif komorbiditelere olan etkisi
The effects of psoas muscle area and subcutaneous fat tissue area on postoperative comorbidities at geriatric hip fractures
ORUÇ KELEŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Ortopedi ve TravmatolojiErzincan Binali Yıldırım ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. İZZET ÖZAY SUBAŞI
- 65 yaş üzerinde cerrahi tedavi uygulanan kalça kırığı hastalarındaki 30 günlük erken dönem mortalite oranları
30-day early mortality rates of hip fracture patients over 65 years of age with surgical treatment
ZAFER ÖZEL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Ortopedi ve TravmatolojiDüzce ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ZEKERİYA OKAN KARADUMAN
- Geriatrik instabil femur trokanterik bölge kırıklarında pfn (Proksimal femoral nail) sonuçlarının ve komplikasyon gelişen hastalarda risk faktörlerinin değerlendirilmesi
Evaluation of pfn (proximal femoral nail) results in geriatric unstable femur trochanteric region fractures and risk factors in patients with complications
BURAK KEKLİKÇİOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Ortopedi ve TravmatolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. OSMAN ÇİLOĞLU