Studying the ancient settlement of Hacılar Büyük Höyük with integrated methods
Hacılar Büyük Höyük yerleşiminin disiplinlerarası yöntemlerle incelenmesi
- Tez No: 714414
- Danışmanlar: DOÇ. DR. BÜLENT ARIKAN, DR. ÖĞR. ÜYESİ MELDA KÜÇÜKDEMİRCİ
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Arkeoloji, Jeofizik Mühendisliği, Archeology, Geophysics Engineering
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2022
- Dil: İngilizce
- Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
- Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: İklim ve Deniz Bilimleri Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Yer Sistem Bilimi Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 99
Özet
İnsan ve çevre arasındaki ilişkiyi ve uzun vadedeki etkileşimi inceleme konusunda önemli bir yer tutan arkeoloji, doğası gereği birçok disiplin ile ortak çalışmaktadır. Özellikle, farklı disiplinler ve hesaplamalı modeller ile desteklendiğinde arkeoloji; arazi kullanımı, mevcut unsurların birbiriyle etkileşimi ve yaşanabilecek çevresel değişiklikler karşısındaki adaptasyon becerisi dahil olmak üzere insanın çevre ile uzun vadeli etkileşimine ışık tutma potansiyeline sahiptir. Bu sayede sağlanan bütünsel bakış açısı, insan-çevre ilişkisi gibi karmaşık sistemlerin anlaşılmasına yönelik çok disiplinli bir çerçeve oluşturarak peyzajın ayrıntılı bir analinizi ortaya koyma fırsatı verir. Bu tezde incelenen ve Türkiye'nin Burdur ilinde bulunan Hacılar Büyük Höyük'ün, Erken Tunç Çağı-I (MÖ 3100 – 2900 civarı) döneminde önemli bir yerleşim yeri olduğu düşünülmektedir. Yerleşim planı, savunma sistemi, arkeolojik kalıntı ve buluntuları ile kazıları 2011 yılından beri devam Hacılar Büyük Höyük, Güneybatı Anadolu'da Erken Tunç Çağı-I ve II'nin mevcut literatürüne kaynak sağlaması açısından büyük önem taşımaktadır. Araştırma alanı olarak Hacılar Büyük Höyük'ün seçilmesi, kentleşmenin hemen öncesinde, ilgili dönemde merkezileşmenin yaygın olduğu bir bölge olan Batı Anadolu'da, Hacılar Büyük Höyük'teki gibi grupların arazi kullanımı hakkında nasıl bir davranış sergilediğini incelemek için önem taşımaktadır. Erken Tunç Çağı-I, daha karmaşık toplumlara doğru geçişin gerçekleştiği dinamik bir evre iken Erken Tunç Çağı-II ise bu sistemlerin giderek yaygınlaştığı bir dönemdir. Özellikle, Erken Tunç Çağı-I'in, karmaşık toplumların ortaya çıktığı ve tarımsal-pastoral arazi kullanımının giderek yoğunlaştığı bir dönem olması sebebiyle çevre üzerindeki antropojenik etkilerin ölçeğini ve yoğunluğunu anlamak önemlidir. Bu gelişmeler ışığında Hacılar Büyük Höyük'ten elde edilen sonuçlar; küçükten orta ölçeğe doğru evrilen ve karmaşıklaşma eğilimi gösteren sosyo-ekonomik ilişkiler altında doğal çevredeki antropojenik etkileri izlemeye olanak vermiştir. Bu araştırmanın öncelikli amacı, Hacılar Büyük Höyük özelinde, uzun vadeli insan-çevre etkileşimlerini disiplinler arası bir bakış açısıyla değerlendirmektir. Çalışmada, kültürel, ekonomik ve çevresel parametrelerin girilmesi ile, arazideki doğal etmenlerin ve insan faaliyetlerinin (örneğin, bitki örtüsünden arındırma, erozyon, birikme) uzamsal-zamansal etkilerini görselleşirmek için etmen temelli modelleme platformu kullanılmıştır. Doğal değişikliklere insanın karar verme sürecini de ekleyerek çalışan model, tanımlanan merkez lokasyon yakınında tarımsal arazi kullanımının uzun vadeli etkilerini hesaplamaktadır. Modelde kullanılacak sosyal, ekonomik ve çevresel parametleri belirlemek için jeofizik, jeomorfoloji ve insanız hava aracı ile görüntülemenin dahil olduğu bir saha çalışması gerçekleştirilmiştir. Modelde kullanılan nüfus varsayımı, jeofizik yöntem kullanılarak henüz kazılmamış alanların haritalanması ile desteklenebilmekte ve model sonucunda elde edilen tarımsal alan, morfometrik analizler neticesinde nerenin bu amaçla kullanılabileceği yönünde yorumlanarak karşılaştırılabilmektedir. Yorumlanan yer radarı çıktıları ve jeomorfolojik analizler, daha sonra etmen temelli model yardımıyla bu antik yerleşim yerinde yaşayan insanların arazi kullanımını haritalamakta kullanılan girdileri desteklemek için referans olarak kullanılmıştır. Hacılar Büyük Höyük'ün Batı cephesinde genel olarak Erken Tunç Çağı-I evresine tarihlendirilmiş, birbirlerine bitişik halde cepheyi baştan sona kaplayan, bir sur duvarı olarak yorumlanan kazemat sistemi bulunur. İlk aşamada, yer radarı ve morfometrik analizler ile bu yapının devamının görüntülenmesi sağlanarak modelde girdi olarak kullanılacak olan nüfus bilgisinin hesaplanabilmesi amaçlanmıştır. Bunun yanı sıra höyüğün orta alanında yer alabilecek olası arkeolojik yapıların haritalandırılabilmesi için yine uzaktan algılama yöntemlerine başvurulmuştur. Yüzeyde var olabilecek potansiyel izler Sky-view factor haritası ile aranırken, sığ derinliklerde gömülü halde bulunan arkeolojik kalıntıların tespitini sağlamak ve bunların geometrik şekillerinin ortaya çıkarabilmek için yer radarı kullanılmıştır. İkinci olarak, Hacılar Büyük Höyük'de yaşayan grupların hemen höyüğün etrafındaki düzlük olan alüvyal zemin üzerinde tarımsal faaliyetlerini yürüttükleri hipotezi test edilmiştir. Yerleşimin çevresindeki rölyefi görüntüleyebilmek, jeomorfolojik birimlerin dağılışını yorumlayabilmek ve tarımsal alanı hesaplayabilmek için iç bükey, dış bükey ve eğimi aynı anda gösterebilmesi özelliğiyle kırmızı topoğrafya görüntü haritaları oluşturulmuştur. Bu aşamada yapılan morfometrik analizlerin, saha çalışması ile desteklenmesi arazinin incelenebilmesi ve yorumlanabilmesi için birbirlerini tamamlayıcı görev üstlenmektedir. Daha sonra bu hipotez, tezin de başlıca odağı olan etmen temelli model ile test edilmiştir. İlgili dönemin, karmaşık toplumların ortaya çıktığı ve tarımsal-pastoral arazi kullanımının giderek yoğunlaştığı Erken Tunç Çağı-I dönemi olması sebebiyle çevre üzerindeki antropojenik etkilerin ölçeğini ve yoğunluğunu anlamak önemlidir. Yoğun tarımsal-pastoral faaliyetler, daha geniş bir ölçekte yüksek miktarda bitki örtüsünün kaldırılmasına yol açabilir. Yerleşimdeki hane sayısı ve hanede yaşayan kişi miktarındaki artış, çevre üzerindeki etkiyi de arttıracaktır. Bu hipotezi test etmek için etmen temelli modelde, birbirinden farklı nüfus yoğunluğunun olduğu senaryolar test edilmiştir. Bu çalışmada Hacılar Büyük Höyük ve çevresinde tarım ve hayvancılık için arazi kullanımının araştırılması adına 3 ayrı yöntem kullanılmıştır. Bu 3 yöntem; bir jeofizik yöntem olan Yer Radarı, Coğrafi Bilgi Sistemi tabanlı morfometrik analizler ve etmen temelli modellemedir. Analizlerde kullanılan veri seti, insansız hava aracı ve jeofizik ölçümleri yoluyla elde edilmiştir. Bilindiği üzere arkeolojik alanlarda tahribatsız yöntemlerin uygulanması büyük önem taşımaktadır. Bu sebeple jeofizik prospeksiyon ve hava fotoğrafları gibi uzaktan algılama yöntemlerinin son yıllarda arkeolojideki uygulamaları yaygınlaşmaktadır. Jeofizik yöntemler, yer altında gömülü halde bulunan arkeolojik yapının yatay ve düşey düzlemde yerinin belirlenmesine olanak sağlayabilir. Saha şartlarına, ilgilenilen derinliğe ve doğal matrisin özelliklerine uygun yöntem belirlenmesi çok önemlidir. Bu çalışmada kullanılan yer radarı yönteminde bir diğer önemli konu, radar enerjisinin nüfuz edeceği derinliği belirlemede önemli rol oynayan anten seçimidir ve bu çalışmada 400MHz merkez frekansa sahip anten kullanılmıştır. Çalışmada uygulanan sky view factor ve kırmızı topoğrafya görüntü haritalarının oluşturulmasında yüksek çözünürlüklü dijital yükseklik modelleri kullanılmıştır. Bu modeller, insansız hava araçları ile elde edilen hava fotoğraflarından oluşturulmuştur. Hacılar Büyük Höyük'te olduğu gibi küçük ölçekli çalışmalarda yüksek çözünürlüklü dijital yükseklik modellerinin kullanılması, belirli bir alan için ayrıntılı inceleme olanağı sağlaması açısından önemlidir. Bu çalışmada kullanılan Etmen Temelli Model ise, Medland Modelleme Laboratuvarı'dır ve kuru tarımın, keçi ve koyun hayvancılığının, sahaya bağlı pastoralizmin saha çevresindeki peyzajı nasıl etkilediğini simüle etmek için kullanılır. Modelde girdi iklim verisi olarak Makrofiziksel İklim Modeli kullanılmıştır. Bu iklim modelinde Burdur, Denizli, Dinar, Tefenni ve Uluborlu istasyonlarından 1960 ve 1990 yılları arasına ait iklim veri setinin ortalaması kullanılmıştır. Elde edilen model sonuçları 100 yıllıktır ve etmen temelli modelde Erken Tunç Çağı-I'i kapsaması adına MÖ 3100 ve MÖ 2900 yılları arasındaki model çıktısı kullanılmıştır. Etmen temelli model, iklim ve nüfus verisinin farklılaştığı 200 yıl süren dört senaryo ile test edilmiştir. Bitki örtüsü tüm senaryolarda sabit tutularak nüfus değişiminin ve yağıştaki ani değişimin etkisi karşılaştırılmıştır. İklim modelinin çıktısı simülasyonlarımızda normal iklim olarak adlandırılırken, bu veri %15 kadar arttırılıp asıl iklim modeli çıktı verisi ile birleştirildiğinde geçiş yani transitional iklim olarak adlandırılmıştır. Etmen temelli modelde nüfus verisi başlangıçta belirlendiği haliyle ve kazematların höyüğü sardığı dolayısıyla sürekli bir nüfus artışı olduğu varsayılarak, normal populasyon olarak adlandırılmıştır. Hanede yaşayan insan sayısının arttırılıp hane sayısının sabit tutulduğu durum, simülasyonlarda yüksek popülasyon olarak adlandırılmıştır. Sonuç olarak, Hacılar Büyük Höyük'te gömülü halde bulunan olası arkeolojik yapıların düşey ve yatay olarak lokasyonları yer radarı vasıtasıyla belirlendi. Toplamda 8600 m2 alan yer radarı ile tarandı. Kazematların güneye doğru devam görüntülendi. Batı yakasında kazematların höyüğe bakan kısmında potansiyel arkeolojik yapılar olabileceği görüldü. Yaklaşık eğime göre oluşturulan yakın çevre jeomorfoloji haritası ile tarım alanı tahmini yapıldı. Kullanılan etmen temelli model ile; MÖ 3100-2900 yılları arasında, Hacılar Büyük Höyük'te, değişen nüfus ve iklim koşulları altında, tarım ve hayvancılık uygulamalarının arazi üzerindeki etkileri hesaplandı. Modelde, toplamda 4 senaryo test edildi. Simulasyon sonuçları karşılaştırıldığında, çevreyi etkileyen en kritik değişkenin nüfus yoğunluğu olduğu görüldü. Çalışma kapsamında, yer radarı ve morfometrik analizler vasıtasıyla, modelde kullanılan yerleşimin yaklaşık insan ve hayvan popülasyonunun hesaplanmasına çalışıldı ve bunun için henüz gün yüzüne çıkartılmamış yapıların yerleri araştırıldı. Ardından yağışın değiştirildiği ve nüfusun arttırıldığı her biri 200 yıl süren dört senaryo test edildi. Bitki örtüsünde, erozyon ve birikimdeki toplam değişiklikler, Erken Tunç Çağı-I döneminde Hacılar Büyük Höyük çevresindeki arazi kullanım şekilleri ve antropojenik etkiler hakkında kritik bilgiler sağladı. Bu tez çalışması ile, mevcut arkeolojik ve antropolojik verilerin sayısal modellerle birlikte ele alınmasının yerleşimlerdeki sosyal yapının yorumlanmasına fayda sağlayabileceğini görülmektedir.
Özet (Çeviri)
Archaeology has great potential to illustrate the long-term human-environment interactions especially when it is supported by other disciplines and computational modeling. This holistic perspective provides a detailed analysis of landscape with a multidisciplinary framework that might provide an understanding of complex systems, including land use, interactions of the elements, and adaptation. The Hacılar Büyük Höyük, a major Early Bronze Age-I (ca. 3100 – 2900 BC) site in Burdur, (Turkey), has been the focus of this thesis. It has significant contribution to the knowledge of the Early Bronze Age-I (EBA-I, hereafter) and II phases in Southwest Anatolia with its settlement plan, defense system, archaeological remains, and its material culture. The primary goal of this research is to assess the long-term human-environment interactions at the site from an interdisciplinary perspective. In this research, three different digital-computational approaches have been used to assess the long-term changes in landscape around the site; GIS-based morphometric analysis, Ground Penetrating Radar (GPR, hereafter), and Agent Based Modelling (ABM, hereafter). Data was collected via unmanned aerial vehicle (UAV, hereafter) photography, and sub-surface geophysical measurements. Through the use of GPR and GIS-based morphometric analyses, I will calculate the scale of settlement and its agro-pastoral (i.e., farming and herding) catchment areas. I will then integrate cultural, economic, and environmental parameters into an agent-based modeling platform where I will visualize the spatio-temporal impacts of human activities (e.g., de-vegetation, erosion, deposition) at the site. The geomorphometric analysis is used to figure out how geomorphological features on and around the settlement are distributed. To gain a better understanding of the landscape, the sky-view factor (SVF, hereafter) map and red relief image mapping (RRIM, hereafter) approaches were applied. A combination of morphometric analysis and field observation provides complementary information about the site, land, and surroundings. Then, GPR data were implemented and results analyzed. The geomorphic units are mapped and the estimated agricultural catchment area is identified based on the slope of the area and distance from the settlement as the flat area limited by the river considering the geomorphic units were similar with modern data. Based on the site's layout, it is possible to calculate the approximate population of the settlement considering that the casemates surround the mound. ABM is used to evaluate the effects of land use on surface processes as well as to calculate agricultural catchment areas based on precipitation and population data. The Macrophysical climate model (MCM) results were used in the model as the input climate data. The ABM used in this study is Medland Modeling Laboratory (MML, hereafter) to simulate how dry farming and ovicaprid-based, site-tethered pastoralism affected the landscape around the site. As a result of the study, possible archaeological structures buried underground were determined by using GPR. Then, model results show agricultural exploitation of the landscape and husbandry practices between 3100-2900 BC had varying degrees of impact on the environment and that population density is the most critical factor. Within the scope of the study, GPR and geomorphological analyses enabled to visualize to combine incorporate unearthed archaeological remains in the ABM for calculating the approximate human and animal population of the settlement. Then, four scenarios have been tested by changing the climate and increasing population variables for 200 years. The cumulative changes in the woodland vegetation, erosion, and deposition provide critical information about the land use patterns and anthropogenic impacts around the Hacılar Büyük Höyük during EBA-I. This thesis study illustrates that integrating the existing archaeological and anthropological data with the numerical models can benefit the interpretation of social structure at the settlement.
Benzer Tezler
- Karahayıt Hamamı kazı, restorasyon ve konservasyon çalışmaları
Bath of Karahayit Excavation, restoration and conservation works
NAİL UYAR
Yüksek Lisans
Türkçe
2018
ArkeolojiPamukkale ÜniversitesiKültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. BAHADIR DUMAN
- 52 numaralı Develi Şer'iyye Sicili ( H. 1320-1/M. 1902-3) transkripsiyon ve değerlendirme
The transcription and the evaluation of the 52 numbered Develi Şer'iyye Register (H.1320-1/ M.1902-3)
EMİNE SUBAŞI
- Kuzey Irak'ta dini yapı: Halepçe Kakai Cemaati örneği
Relegious structure in North Iraq: A case of The Halabja Kakaî Community
HAMZA SALİH
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
Sosyolojiİstanbul Sabahattin Zaim ÜniversitesiSosyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. TALİP KÜÇÜKCAN
- Roma dönemi nikomedia sikkelerinde tapınak betimleri
Representations of temples on roman period coins from nicomedia
NİHAT TEKDEMİR
Yüksek Lisans
Türkçe
2016
Arkeolojiİstanbul Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ZEYNEP KUBAN TOKGÖZ