Geri Dön

Atriyal fibrilasyon nedeniyle kriyoablasyon yapılan hastalarda işlem sırasında oluşan hipotansiyonun işlem başarısı üzerinde öngördürücü değeri

The predictive value of hypotension occuring during the procedure in patients treated with cryoablation due to atrial fibrilation on the success of the procedure

  1. Tez No: 725347
  2. Yazar: YUSUF ÇAĞRI AKDEMİR
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. DENİZ ELÇİK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kardiyoloji, Cardiology
  6. Anahtar Kelimeler: Atriyal fibrilasyon, Kriyobalon ablasyon, Kardiyak otonomik sinir sistemi modifikasyonu, Vagal reaksiyon, Atrial fibrillation, criobaloon ablation, modification of cardiac autonomic nervous system, vagal reaction
  7. Yıl: 2022
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Erciyes Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 68

Özet

Amaç: Atriyal Fibrilasyon (AF) tüm dünyada en sık görülen ritim bozukluğu olup önemli bir mortalite ve morbidite sebebidir. Bu nedenle AF tedavisinde her geçen gün ilerleme kaydedilmektedir. AF'ye neden olan patofizyolojik süreç oldukça karmaşık olup otonomik sinir sistemindeki düzensizlikler bu mekanizmanın bir parçasıdır. AF için tedavi seçeneklerinden birisi olan kriyobalon ablasyonu sırasında oluşan vagal uyarıların kardiyak otonomik sinir sistemi üzerindeki modülasyona bağlı olarak ortaya çıktığı düşünülmektedir. Buradan yola çıkılarak genellikle hipotansiyon ve bradikardi olarak görülen bu uyarıların işlem başarısını öngördürücü değeri olup olmadığına bakıldı. Materyal ve metod: Çalışmaya takipleri sırasında kriyobalon ablasyon tedavisi kararı verilen 45 hasta dâhil edildi. Tüm hastalara işlem öncesinde transtorasik ve tranözofagiyal ekokardiyografi yapıldı. İşlem sırasında hastalar arteriyel monitörize takip edildiler ve işlem boyunca kan basınç değişimleri kayıt edildi. Ayrıca işlem sırasında bradikardi gelişen hastalar da kayıt altına alındı. Taburculuk sonrası yapılan 3. ay takiplerinde AF görülen hastalar nüks olarak değerlendirildi. Nüks görülen ve görülmeyen hastalar arasında vagal reaksiyonlar ve diğer parametreler açısından karşılaştırma yapıldı. Bulgular: 3 ay sonunda ortaya çıkan nüks ile işlem sırasında oluşan sistolik hipotansiyon arasındaki ilişki anlamlı bulundu (p=0.017). Diyastolik hipotansiyon ile ilişkisi ise sınırda anlamlı olarak görüldü (p=0.075). Hastaların işlem sırısındaki donma dereceleri ile AF nüksü arasında anlamlı ilişki izlenmedi. Cinsiyet(p=0.79), yaş(p=0.94), hipertansiyon(HT) (p=0.92), diabetes mellitus(DM) (p=0.17), koroner arter hastalığı(KAH) (p=0.4) ve sigara kullanımı(p=0.93) ile AF nüksü arasındaki ilişki istatistiksel olarak anlamlı izlenmedi. Bakılan biyokimyasal parametreler ile AF nüksü arasında ilişki görülmedi. Sonuç: Kriyobalon ablasyon hastalarında vagal uyarı ile kendini belli eden otonomik sinir sistemi modifikasyonunun işlem başarısını olumlu yönde etkilediği görülmüştür. Yapılan işlemin başarısını öngörmede bir parametre olarak kullanılması düşünülebilir. Gelecekte ablasyon tedavisi sonrası nüks görülen hastalarda ya da rutin ablasyon tedavisi sırasında, kardiyak otonomik sinir sistemi modifikasyonu da tedavinin bir parçası haline gelebilir.

Özet (Çeviri)

Aim: Atrial Fibrillation (AF) is the most common rhythm disorder in the world and it is an important cause of mortality and morbidity. Therefore, progress is being made in the treatment of AF day by day. The pathophysiological process that causes AF is quite complex, and disorders in the autonomic nervous system are part of this mechanism. It is thought that the vagal stimulation that occur during cryobalon ablation which is one of the treatment options for AF, occur due to modulation on the cardiac autonomic nervous system. From this point of view, it was examined whether these stimulation, which are generally seen as hypotension and bradycardia, have a predictive value for the success of the procedure. Materials and Methods: 45 patients who were decided on cryobalone ablation therapy during their follow-up were included in the study. All patients underwent transthoracic and transesophageal echocardiography before the procedure. During the procedure, patients were followed by arterial monitorization and blood pressure changes were recorded. In addition, patients who developed bradycardia during the procedure were also recorded. Patients with AF in the 3rd month follow-up AFter discharge were evaluated as recurrence. Vagal reactions and other parameters were compared between patients with and without recurrence. Findings: The relationship between recurrence AFter 3 months and systolic hypotension occurring during the procedure was found to be significant (p=0.017). Its relationship with diastolic hypotension was found to be borderline significant (p=0.075). No significant correlation was observed between the freezing degrees of the patients during the procedure and AF recurrence. The relationship between gender (p=0.79), age (p=0.94), hypertension (p=0.92), diabetes mellitus (p=0.17), coronary artery disease (p=0.4) and smoking (p=0.93) and AF recurrence was not statistically significant. There was no correlation between biochemical parameters and AF recurrence. Conclusion: It has been observed that autonomic nervous system modification, which manifests itself with vagal stimulation, positively AFfects the success of the procedure in cryoballoon ablation patients. It can be used as a parameter to predict the success of the operation. Cardiac autonomic nervous system modification may also become part of the treatment in patients who relapse with future ablation therapy or during routine ablation therapy.

Benzer Tezler

  1. Atrial fibrilasyonlu hastalarda atrial hız ile trombüs biyobelirteçlerinin ilişkisi

    The relationship between atrial rate and thrombus biomarker in patients with atrial fibrilation

    MUSTAFA FEHMİ BİRECİKLİOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    KardiyolojiErciyes Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET TUĞRUL İNANÇ

  2. Atriyal fibrilasyon nedeniyle kriyoablasyon uygulanan hastalarda özofagus sıcaklığı ile özofagus motilitesi arasındaki ilişkinin saptanması

    Determination of the relationship between the esophagus temperature and the esophagus motility in the patients applied for cryoblation due to atrial fibrillation

    MUHAMMET BUĞRA KARAASLAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    KardiyolojiÇukurova Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ALİ DENİZ

  3. Kriyobalon ile paroksismal atriyal fibrilasyon ablasyonu yapılan hastalarda beden kitle indeksinin atriyal fibrilasyon nüksü ile ilişkisi

    The effect of body mass index on the development of recurrence in patients undergoing cryoballoon ablation for paroxysmal atrial fibrillation

    BİHTER ŞENTÜRK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    KardiyolojiSağlık Bakanlığı

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. DURSUN ARAS

  4. Kriyoablasyon yapılan hastalarda pulmoner ven kapatılması esnasında ölçülen parsiyel oksijen basıncının işlem başarısını göstermedeki değeri ve kapatılan venin boyutu ile ilişkisi

    The value of measured partial oxygen pressure during the pulmonary vein closing and the relationship between the value of the closed vein size in patients with cryoablation

    ENES ÇON

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    KardiyolojiErciyes Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NAMIK KEMAL ERYOL

  5. Atriyal fibrilasyonun romatizmal mitral kapak hastalığında radyofrekans ablasyon kateteri kullanılarak cerrahi tedavisi

    Başlık çevirisi yok

    BÜLENT MERT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiSağlık Bakanlığı

    Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SUAT NAİL ÖMEROĞLU